Prof. Dr. Sinsi
|
Tevbenin Önemi
Tevbenin Önemi
Şeyh Ali b Abdurrahman el-Huzeyfi
05/03/1423 Hicri – 17/05/2002 Miladi
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Tevbeleri çokça kabul eden ve çokça merhamet eden, her şeyi bilen ve hikmet sahibi olan Allah'a hamdolsun Rabbime hamdeder ve O'na şükrederim O'na tevbe eder ve O'ndan bağışlanma dilerim Şehadet ederim ki, Allah'dan başka ilah yoktur O, tektir ve ortağı yoktur Ve şehadet ederim ki; nebimiz ve efendimiz Muhammed, O'nun kulu ve rasulüdür, değerli ahlaka sahiptir Allah'ım! Kulun ve rasulün Muhammed'e, ailesine ve ashabına, onların doğru yolundan yürüyenlere salât ve selam eyle! 
Bundan sonra  Allah'dan hakkıyla korkun ey Allah'ın kulları  O'na tevbe edin ve O'ndan bağışlanma dileyin ki sevaplarınızı katlasın ve günahlarınızı affetsin Ey müslümanlar! İnsanın en üstün hali ve en kusursuz sıfatı; sevdiği ve razı olduğu, hoşlanmadığı ve buğzettiği şeylerde Allah Teâlâ'ya uymasıdır Böylece kul; Rabbinin sevdiğini sever ve yaratıcısının hoşlanmadığına da buğzeder Sevdiği ve razı olduğu şeylerde Allah'a uymak, O'na isyandan hoşlanmamak, ancak her türlü kusur ve günahtan için sahih bir tevbe yapmakla, Allah Teâlâ'ya itaatte dosdoğru olmakla ve haramlardan uzak durmakla olur Sahih tevbe, ibadet edenlerin makamlarının en yücesidir Mü'minlerin hallerinin en şereflisi ve takva sahiplerinin itaatinin gayesidir
Hidayet peygamberi sallallahu aleyhi ve sellem, tevbeye işaret ederek övgüde bulunmuş ve tevbenin, kulun hayatında başarılı kılındığı en hayırlı şey olduğunu belirtmiştir Buhari ve Müslim, Ka'b b Mâlik radıyallahu anh'dan şunu rivayet eder: Nebi sallallahu aleyhi ve sellem, Ka'b Tebuk Savaşı'ndan geri kaldığı zaman Allah'ın onun tevbesini kabul ettiğini bildirerek şöyle buyurur: "Annen seni doğurduğundan beri uğradığın en hayırlı gün ile sevin " Ka'b şöyle der: İnsanlar bölük bölük beni karşıladılar Tevbem nedeniyle beni kutluyor ve bana "Allah'ın tevbeni kabul etmesi kutlu olsun" diyorlardı
Allah Teâlâ, bu ümmetten her çeşit insana; hayırlarla öne geçenlere, ibadetlerde orta yollu davrananlara ve haramlarla nefislerine zulmedenlere tevbeyi vacip kılmıştır Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ey mü'minler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz ) (24/en-Nûr/31) Ve şöyle buyurur: ((Bu kitap size) Rabbiniz'den bağışlanma dilemeniz ve O'na tevbe etmeniz için (indirildi) ) (11/Hûd/3) Müslim, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Ey insanlar! Allah'a tevbe edin ve O'ndan bağışlanma dileyin Şüphesiz ben, günde yüz kere tevbe ederim "
Tevbe, beşerin noksanlığının ve insanın kusurunun gereklerindendir İbadetle sorumlu tutulan insan, ibadetinde kusurdan, yanılgıdan, gafletten, hatadan, unutkanlıktan ve günahtan uzak olmaz Bu nedenle Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: "Nefsim elinde olan (Allah)'a yemin olsun ki; şayet sizler günah işlemeseydiniz Allah Teâlâ sizi götürüp, günah işleyen ve Allah Teâlâ'dan bağışlanma dileyen, bunun üzerine onları bağışlayan bir topluluk getirirdi " Bu hadisi İmam Müslim, Ebu Hureyre radıyallahu anh kanalıyla rivayet eder Yine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: "Hepiniz hata yaparsınız; hata yapanların en hayırlısı tevbe edenlerdir "
Allah celle ve alâ'nın sıfatlarından biri de, kendisinden bir kerem ve ihsan olarak tevbeyi kabul etmesi ve buna sevinmesidir Allah Teâlâ şöyle buyurur: (O; kullarından tevbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir ) (42/eş-Şûrâ/25) Ve şöyle buyurur: (Allah'ın kullarından tevbeyi kabul edici olduğunu, sadakaları alıp (kabul edeceğini) ve Allah'ın tevbeyi çokça kabul edici, çokça rahmet edici olduğunu hâlâ bilmediler mi?) (9/et-Tevbe/104) Allah'ın güzel isimleri, bu kainatta onların bir etkisinin olmasını gerektirir "Tevbeleri çokça kabul eden ve çokça rahmet eden" ismi, tevbe ederek Allah Teâlâ'ya dönen ve kendisine rahmet edilmiş bir mahlûku gerektirir Allah Subhânehu'nun bütün isimleri aynı şekilde yüce sıfatlarını içerir ve onlara işaret eder, bu kainatta etkilerini gerektirir Kula düşen görev, her zaman üzerine vacip olan tevbeyi yerine getirmesidir Bu tevbeyi kabul edecek, ona sevap verecek, ecrini büyültecek ve onunla günahlarını bağışlayacak olan Allah'dır
Tevbe; nebilerin ve rasüllerin, Allah'ın dostları mü'minlerin kulluk makamlarından biridir Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Şüphesiz İbrahim gerçekten yumuşak huylu, içli ve çokça tevbe eden biri idi ) (11/Hûd/75) Ve şöyle buyurur: (Andolsun ki Allah, onlardan (müslümanlardan) bir gurubun kalpleri eğrilmeye yüz tuttuktan sonra, Peygamber'i ve güçlük zamanında O'na uyan Muhacirler'le Ensar'ı affetti Sonra da onların tevbelerini kabul etti Çünkü O; onlara karşı çok şefkatli ve pek merhametlidir ) (9/et-Tevbe/117) Allah Teâlâ, Musa aleyhisselam'dan bahsederek şöyle buyurur: (Ayılınca dedi ki: "Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim ve ben inananların ilkiyim ") (7/el-A'râf/143) Allah; cennet karşılığında Rablerine canlarını ve mallarını satan mü'minlerin sıfatlarından biri olarak tevbeyi zikreder Allah Teâlâ şöyle buyurur: (O'nunla (Allah ile) yapmış olduğunuz alışverişten dolayı sevinin İşte bu, büyük kurtuluştur (Bu alışverişi yapanlar) tevbe edenler, ibadet edenler, hamdedenler, oruç tutanlar, rüku edenler, secde edenler, iyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar ve Allah'ın sınırlarını koruyanlardır ) (9/et-Tevbe/111-112)
Tevbenin bereketi er ya da geç, gizli veya aşikar olarak görülür Tevbenin karşılığı; kalplerin temizlenmesi, günahların silinmesi ve sevapların katlanmasıdır Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, Peygamber'i ve O'nunla birlikte olanları utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar Çünkü onların nurları, önlerinden ve arkalarından koşar da onlar "Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla, bizi bağışla, çünkü sen her şeye gücü yetensin" derler ) (66/et-Tahrim/8)
Tevbenin karşılığı; imanın, kanaat ve rızanın, huzur ve sükunetin, gönül rahatlığının gölgelendirdiği bir hayattır Allah Teâlâ şöyle buyurur: ((Bu kitap size) Rabbiniz'den bağışlanma dilemeniz ve O'na tevbe etmeniz için (indirildi) Eğer bunu yaparsanız sizi, tayin edilmiş bir süreye kadar güzel bir şekilde yaşatır ve faziletli olan herkese kendi lütfundan verir ) (11/Hûd/3)
Tevbenin karşılığı; gökyüzünden inen bereketler ve yeryüzünden çıkan bereketlerdir Mallarda bolluk, üretimde ve nesilde bereket, bedenlerde afiyet ve afetlerden korunmadır Allah Teâlâ, Hûd aleyhisselam'dan bahsederek şöyle buyurur: ((Hûd dedi ki:) "Ey kavmim! Rabbinizden bağışlanma isteyin, sonra da O'na tevbe edin ki, üzerinize göğü (yağmuru) bol bol göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın Günahkarlar olarak yüz çevirmeyin ") (11/Hûd/52) İbni Abbas radıyallahu anhuma, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Kim bağışlanma istemeye sürekli devam ederse; Allah onun için her darlıktan bir çıkış, her sıkıntıdan bir kurtuluş yaratır; onu hesap etmediği yerden rızıklandırır "
|