Yalnız Mesajı Göster

İslâmda Muaşeret

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İslâmda Muaşeret




Sonuç


Selâm verip almak, bir dostluk belirtisidir, sevgi alâmetidir Fakat selâm verirken aşağı doğru bükülmek mekruhtur Öyle ki, bazı alimlere göre, selâm verirken rüku haline yakın eğilmek, secde etmek gibidir Yaratıklara saygı için yapılacak bir secde ise imana aykırıdır
13) Musafaha (el sıkışmak) Şöyle ki: İki müslüman bir araya gelince birbirinin elini tutarlar Salât-selâm getirerek birbirinin hatırını sorarlar Bu da sevgi ve dostluk nişanıdır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Birbirine rasgelen iki müslüman musafahada bulundu mu, onlar daha birbirinden ayrılmadan bağışlanırlar"
14) Teşmitte bulunmak (aksırana hayır ve bereket istemek) Şöyle ki: Bir müslüman aksırınca: "Elhamdülillâh" der Yanındaki müslüman kardeşi de: "Yerhamükallah Allah sana rahmet etsin" diye dua eder Aksıran adamda: "Yehdina ve yehdikümullah Allah, bizleri de sizleri de hidayet üzere bulundursun," diyerek karşılık verir
15) Toplantılarda temiz bulunmak ve edebe uygun davranmak Şöyle ki: Müslümanlar, toplantılarda yıkanmış olarak temiz bir halde bulunurlar İçleri ve dışları temiz olur Toplantılarda ilim sahipleri ve yaşlılar baş tarafa geçirilir Gerek olmadıkça söze karışmazlar, söylenilen yararlı şeyleri dinlerler Toplantıya sonradan gelenlere yer verir ve birbirlerine karşı güleryüzlü bulunurlar
Müslümanlar toplantılarda kendiliklerinden baş tarafa geçip oturmazlar Kendilerine saygı için kalkarak yer vermek isteyenlerin hemen yerlerine oturmazlar İki kişinin arasına rızaları olmadıkça girip oturmazlar Bir toplantıda üç müslümandan ikisi başbaşa verip gizlice konuşmazlar Böylece üçüncü kimsenin üzülmesine ve yanlış fikre kapılmasına meydan vermezler
Müslümanlar bulundukları bir toplantıdan, arkadaşlarından izin alarak ayrılırlar Geçici olarak toplantıdan ayrılanların yerine de hemen oturmazlar
16) Dostları ziyaret: Müslümanlar uygun zamanlarda gidip din kardeşlerini, büyüklerini ve yakınlarını ziyaret ederler Bu ziyaret de, bir sevgi ve bağlılık nişanıdır Ancak bu ziyaret, usandırıcı ve pek sık olmamalıdır Ziyarete gelen misafirlere mümkün olduğu kadar ikram edilmesi gerekir Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Sizi ziyarete gelenlere ikram ediniz"
17) Ziyafetlere (davetlere) icabet etmek Bir müslüman, din kardeşinin davetine uyar, ziyafetinde bulunur Böylece aralarındaki sevgi ve yakınlık artmış olur Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur
"Sizden birinizi, kardeşi düğün yemeğine veya başka bir şeye çağırırsa, ona icabet etsin (uysun)"
Yeter ki, ziyafet yerinde haram bir şey bulunmasın Çünkü bir müslüman, haramların işleneceğini bildiği bir yere gidemez Ancak o haramları engelleyebilecekse veya kendisine saygı için işlenmeyecekse, gidebilir
Ziyafetlerde, misafirlere ağırlık verecek kimseleri bulundurmamalıdır Misafirler gitmek isteyince, ev sahibi ısrar etmeksizin biraz daha oturmalarını istemelidir Toplantılar sade ve külfetsiz olmalıdır
18) Saygı için ayağa kalkmak Müslümanlar, yanlarına gelen din kardeşlerine karşı ayağa kalkabilirler Bu bir hürmet belirtisidir Mescidde bulunan veya Kur'an okuyan bir kimsenin, hürmet edilmeğe hak kazanmış bir kimse için ayağa kalkması mekruh değildir Bir toplantıya gelenler için ayağa kalkılması âdet olan yerlerde, ayağa kalkılması müstahabdır Böyle yapılmazsa, kin ve nefrete yol açılmış olabilir
19) Değerli zatların ellerini öpmek Müslümanlar, alimlerin, takva sahibi kimselerin ve adaletli hakimlerin ellerini sevgi ve saygı göstermek niyetiyle öperler, onlarla musafahada bulunurlar; bunda bir sakınca yoktur Bunlardan başka büyüklerin ellerini dindarlıklarına saygı ve ikram için öpmek de caizdir Fakat dünyaya ait bir maksad için öpmek mekruhtur
Bir de, bir müslümanın, başkası ile karşılaştığı zaman kendi elini öpmesi tahrimen mekruhtur Alimlerin ve diğer büyüklerin huzurunda yerleri öpmek de haramdır Bunu yapanlar ve yapılmasına razı olanlar günaha girmiş olurlar Bu, bir nevi putlara yapılan ibadeti andırır Bir müslüman için asla caiz değildir
20) Komşuluk haklarını gözetmek Şöyle ki: İslâmda komşuluğun büyük önemi vardır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Ev satın almadan önce komşu, yola çıkmadan önce de yoldaş arayınız"

Komşulara ikram bir sünnettir Bir müslüman komşusunun hakkını fazla gözetir, ona güleryüz gösterir, gerektiğinde ödünç verir, bir kaderi olunca onu teselli etmeye çalışır, taziyede (baş sağlığı dileğinde) bulunur Komşusuna eziyet verecek şeyleri yapmaktan sakınır Evin akıntı suları ile ve çöplerle komşularını rahatsız etmez Yüksek sesle devam eden çalgı ve radyo sesleri ile komşularını rahatsız edenler, hasta ve okur-yazarları düşünmeyenler komşuluk haklarını gözetmemiş olur ve topluma karşı görevlerini çiğnemiş sayılırlar
Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Kötülüklerinden komşusu emin olmayan kimse, gereği üzre Allah'a iman etmiş olmaz
Sonuç
İnsan, komşularının sevgi ve övgülerini kazanmalıdır Hazret-i Ömer (radıyallahu anh) buyurmuştur: "Komşusu, yakını ve yol arkadaşı tarafından övülen kimsenin güzel hal ve ahlâk sahibi olduğundan şübhe etmeyiniz"
21) Hastaları ziyaret etmek Müslümanlar hasta olan dostlarını ve komşularını uygun zamanlarda yanlarına giderek ziyaret ederler Sağlıklarına duada bulunurlar Bu da sevgiyi kuvvetlendirmeye ve kalbleri hoşlandırmaya yardım eden bir görevdir Bunun da bir takım edebleri vardır Şöyle ki: Bu ziyaretler pek sık yapılmamalıdır, hastanın yanında çok oturmamalı, hastanın canını sıkacak sözler söylememelidir
Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
­ "Beş şey vardır ki, bunlar kardeşine karşı müslümana vacib olur: Verilen selâmı almak, aksırana teşmit (hayır dua) etmek, davete gitmek (icabet etmek),hastayı ziyaret etmek, cenazelerin arkasından gitmek"

22) Cenazeleri teşyi etmek (uğurlamak) Bu da önemli ve sevabı çok olan bir kardeşlik görevidir Müslümanlar, ölen din kardeşlerinin cenazelerini mezarlarına kadar üzgün ve düşünceli olarak götürürler, rahmet toprağına bırakırlar, haklarında rahmet isteyerek duada bulunurlar Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
"Bir cenaze üzerine namaz kılana bir kırat, gömülmesinde bulunana da iki kırat (sevab) vardır Bir kırat ise, Uhud dağı kadardır"
23) Müslümanların mezarlıklarını ziyaret etmek Müslümanlar kendi aralarında, âhirete göçmüş olanların, özellikle yüksek alimlerin ve salih kimselerin, mezarlarını zaman zaman ziyaret ederler, onları rahmetle anarlar Bu da bir vefakârlıktır, değer bilmedir Bir hadis-i şerifde beyan olunduğu üzere, mezarları ziyaret etmek ölümü hatırlatır, uyanmaya sebeb olur Onun için kabirleri saygı ve ibretle ziyaret etmeli, insanlığın acıklı sonucunu düşünerek gaflet içinde yaşamaktan kaçınmalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla