Yalnız Mesajı Göster

Meşakkatin Farklı Olmasına Bağlı Olarak Ecrin De

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Meşakkatin Farklı Olmasına Bağlı Olarak Ecrin De




Bazen bedenle yapılan amellerin azı çoğundan, kolay olanı zor olanından daha faziletli olabilir Bazı durumlarda namazı kısaltmanın tam kılmaktan faziletli olması, sabah namazını orta namaz olarak kabul edenlere göre bu namazın rekatları daha az olmasına rağmen diğer namazlardan faziletli ol­ması, yine ikindi namazını orta namaz olarak görenlere göre bu namazın öğ­le namazından daha kısa olmasına rağmen daha faziletli olması misal olarak zikredilebilir
Allah Teala fazileti dilediğine verir Şayet sevap gösterilen gayret mikta­rına göre verilseydi, durum böyle olmazdı; vitir namazının bir rekatı sabah namazının iki rekatından, sabah namazının iki rekat sünneti diğer nafile na­mazlardan faziletli olmazdı
Öğle namazını çok sıcak bir günde geciktirerek serinde kılma, iki masla­hattan evla olanını tercih etme kabilindendir Zira aşırı sıcakta yürüyerek mescide gitmek namazın en faziletli vasıflarından biri olan huşuyu ortadan kaldırır Dolayısıyla huşu derece itibariyle ona denk olmayan namazı vakit girince hemen kılmaya tercih edilmiştir Bundan dolayı sadece münasip za­man ve uygun durumlarda cemaate gitme emredildi ki bu durumda bazen namazı vaktinde cemaatle kılma terkedilebilir Şayet her halükarda cemaat­le kılma emredilseydi insanlar için sıkıntı olacak ve namazda huşu olmaya­caktı Din huşuyu, vakit girer girmez cemaatle namaz kılmaya tercih etti Benzer şekilde namazda huşuyu bozacak her durum namazın sonraya bıra­kılmasına sebep olur Mesela aşırı açlık ya da susuzluk durumunda namaz sonraya bırakılır Yine küçük ya da büyük abdest sıkıştırınca namaz sonraya bırakılır Yine hakimin doğru karar vermesine engel olabilecek bir durum söz konusu olduğunda hüküm sonraya bırakılır
Benler şekilde vaktin sonuna doğru su bulma ihtimali yüksek olan kim­senin teyemmümle kılmak yerine namazı vaktin sonuna kadar geciktirmesi gerekir Zira namazın suyla alman abdestle kılınması, vakit girer girmez kı­lınmasından daha faziletlidir Çünkü din ibadetlerin şartlarına, ibadetlerin tamamlayıcısı olan sünnetlerden daha çok önem vermiştir Şu hüküm de bu konuya işaret eder: "Su bulma imkanı olan kimse abdest veya teyemmüm­den birini tercih etme hakkına sahip değildir" Halbuki namazı vakit girince cemaatle kılma imkanına sahip olan kişi namazı derhal cemaatle kılabileceği gibi tek başına da kılabilir Şayet namazı vakit girer girmez kılmanın masla­hatı suyla abdest almanın maslahatına denk olsaydı, tıpkı suyla abdest alma imkanı olanın bunu tercih etme mecburiyeti olduğu gibi namazı vaktin ba­şında kılma imkanı olanın da bunu tercih etme mecburiyeti olurdu
îmam Şafii, oruç tutan kimsenin dişleri arasında kalan şeylerin kötü ko­kusunun verdiği meşakkate katlanmanın bunları misvakla temizlemekten daha faziletli olduğunu söylemiştir Delil olarak da, o kokuya katlanmanın, güzel kokudan daha sevap olduğunu ileri sürmüştür Şafiî bu konuda isabet etmemiştir Zira bir şeyin sevap olduğunun beyan edilmesi o şeyin diğerle­rinden daha faziletli olduğu anlamına gelmez Bir şeyin faziletli olması onun en faziletli şey olduğu anlamına da gelmez Nitekim Şafiî'ye göre vitir nama­zının bir rekatı sabah namazının iki rekatından daha faziletlidir Halbuki Hz Peygamber, "Sabah namazının iki rekatı dünyadan ve orada bulunan her şeyden daha hayırlıdır" buyurmuştur Üstelik öyle ibadetler vardır ki şeriat onları övmüş ve faziletlerinden bahsetmiştir Halbuki onlardan daha fazilet­li kabul edilen ibadetler de vardır Bu, aynı anda elde edilmesi mümkün ol­mayan iki maslahatın karşılaşması türünden bir meseledir
Dişleri misvaklamak, Allah'ın yüceliğinin tanınması için konulmuş te­mizlik türlerinden biridir Zira ağız temizliğiyle ilgili ilahî hitap, şüphesiz ki Allah'ı yüceltmek içindir Bundan dolayı misvak kullanımı emredildi Ağız­da kalan artıkların ise Allah'ı ta'zim, O'nun yüceliğini tanımayla ilgisi yok­tur Bu durumda nasıl olur da ağızda kalan artıkların fazileti, O'nu yüceltme için ağzın temizlenmesinden daha üstün olur?
Hz Peygamberin şu hadisi de, dişleri misvaklamanın maslahatının, oruç­lu kimsenin ağzında kalan kırıntıların kokusunun maslahatından daha bü­yük olduğuna delalet eder; "Ümmetime zor gelmeyeceğini bilseydim, onla­ra her namazda misvak kullanmalarını emrederdim" Misvakla ağfte temiz­lemenin maslahatı ağızda kalan kırıntıların maslahatından daha fazla olma­saydı Hz Peygamber misvakın vacip kılınmasından bahsetmezdi Nitekim bu hadis misvakın maslahatının vacip kılınma derecesine ulaştığı anlamına gelir
Şafii'nin bu konudaki görüşü, umumî olan bir hükmün şahsı istidlal ile daraltılması şeklindedir Ki bu istidlal yukarıda zikrettiğimiz delillere aykı­rıdır Bu konu "şehidin kanı" meselesine de kıyas edilemez Çünkü misvak kullanan kimse Rabbinin emri gereği temizlenmiş olur Nitekim ağzını mis­vakla temizlemesi istenmiştir


İzzeddin İbn Abdüsselam
Çeviren: Süleyman Kaya/ Soner Duman


Alıntı Yaparak Cevapla