08-02-2012
|
#7
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Takvanın Boyutları
7- Takvanın Dereceleri:
Kur'an'da 'takva'nın üç aşamada gerçekleştiğini söyleyebiliriz:
a- İman edip şirkten ve küfürden kurtulmak; böylece ebedî olarak cehenneme gitmekten korunmak
"Biz bunu (Kur'an'ı) senin dilinde kolaylaştırdık; takva sahiplerine müjde vermen ve direnen bir kavmi uyarıp-korkutman için "
İnsanlar iman eder ve bütün davranışlarında takva bilinci ile hareket ederlerse, Allah (cc) hiç kimsenin ecrini kaybetmez, herkese kazandığını tastamam verir
Allah (cc) temiz ile murdar olanın birbirinden ayrılacağını söyledikten sonra Müslümanlara şöyle sesleniyor:
"Öyleyse siz de Allah'a ve Rasûlüne iman edin Eğer iman eder ve ittika ederseniz, sizin için büyük ecir vardır "
b- İslâm'ın emir ve yasaklarını yerine getirerek ibadet etmek Büyük günahları işlemekten ve küçük günahlarda ısrar etmekten kaçınmak Farzları dikkatli bir şekilde yerine getirmek ve böylece kendini azaptan korumaya çalışmak
"Bu benim dosdoğru olan yolumdur, şu hâlde ona uyun Sizi O'nun yolundan ayıracak (başka) yollara uymayın Bununla size tavsiyede bulundu; umulur ki ittika edersiniz "
"Ey iman edenler! Allah'tan ittika edin ve (sizi) O'na (yaklaştıracak) vesile arayın, O'nun yolunda cihad edin; umulur ki kurtuluşa erersiniz "
İnanmış bir insana Kur'an'ın ölçülerine göre hareket etmeyi, Allah'ın hükümlerine uygun yaşama titizliğini takva bilinci kazandırır Bundan dolayı Kur'an, bazı hükümleri bildirdikten sonra ittika edilmesini, bütün bu ahkâmın uygulanması hususunda Allah'a karşı sorumluluk bilinci duyulmasını emrediyor (Bak Allah'ın Hükümleri ve Takva başlığı)
Hadiste geçtiği gibi helâl de bellidir haram da Kim bunlara titizlikle uyar, sonra da şüpheli konularda Allah'tan ittika ederse, böyle bir kimse dinini ve ırzını korur
c- Takvanın en üstün mertebesi, Allah'ın emir ve yasaklarını yerine getirdikten sonra, bütün benlik ile Allah'a dönmek ve insanı Allah'tan uzaklaştıracak ve meşgul edecek her şeyden sakınmaktır
Kur'an, bir yerde mü'minlere Allah'tan hakkıyla ittika etmelerini emrediyor
Bunun anlamı, güç nisbetinde dinin emirlerini yerine getirmek ve haramlarından kaçınmaktır İbni Mes'ud (r a) bunu, 'Allah'a itaat edip O'na asi olmamak, şükredici olup nankörlük yapmamak, sürekli zikretmek ve O'nu unutmamaktır' şeklinde açıklıyor
Gerçek vikaye (takvalı olmak), yani en kapsamlı ve kuvvetli korunma Allah'ın korumasıdır Zira insanın korunması, istikbale ve sonuca tam hâkim olamadığı gibi, şimdiki hâlde görülen elem ve zararların bile hepsine hâkim olamaz Bu sebeple hakiki ittika ancak Allah'ın korumasına (vikayetullaha) girmekle gerçekleşir Bu da gerçek korku ve sevgi ile alâkalıdır
Takva, Allah'a yönelmek manasında saf dindarlığı ve O'na karşı huşuyu (saygıyı) ifade eder Müslüman önce şirkten kaçınır ve imanını sağlamlaştırır Sonra günahlardan sakınarak manevî olarak yücelir ve kalbini Allah'tan başkasıyla meşgul edecek şeylerden uzaklaştırır Onu yalnızca Allah sevgisine ve korkusuna tahsis eder Böylelikle tam bir huzura ve güvene kavuşur
Bu takva hâlini yaşayan mü'minlere 'korkup sakınanlar' anlamında 'muttakiler' denir
Maide 93 âyette iman edenler ve Allah'tan ittika edenler üç defa arka arkaya sayılıyor Bu, takvanın üç derecesine işaret etmiş olabilir (Allahu a'lem)
Takvanın ilk derecesi kişi ile kendi vicdanı arasında, ikinci derecesi, kişi ile diğer insanlar arasında, üçüncü derecesi de insanın kendisi ile Allah arasında uygulama alanı bulur
Takvanın üçüncü derecesi 'ihsan' diye nitelendirilir Nitekim 'ihsan' hadisinde buna işaret vardır (Bakınız; İhsan ve Takva İlişkisi)
Yine Kur'an, gönülden inanmış mü'minlerin kestikleri kurbanların etlerinin ve kanlarının değil, onların takvalarının Allah'a ulaşacağını söyledikten sonra şunu ekliyor: "  Muhsinleri (iyilik edenleri, ya da Allah'ı görüyor gibi ibadet edenleri) müjdele " Burada, Allah'a ulaşacak takva ile ihsan sahibi muhsinlerin davranışları arasındaki bağ dikkat çekmektedir
"İhsan ederek (iyilik üreterek) kendini Allah'a teslim eden ve hanif (tevhidi) olan İbrahim dinine uyandan daha güzel dinli kimdir?  ” Bu anlamda kim ihsan sahibi olarak kendini Allah'a teslim ederse, şüphesiz o kopması mümkün olmayan bir kulpa yapışmıştır
Muttaki olmalarından dolayı ihsan eden, sürekli iyi davranan, iyilik yapan, ya da Allah'ın huzurunda bulunduğunun şuuruyla hareket edenlerin mükâfatı sonsuz güzellikler yurdu cennet olacaktır
|
|
|