08-02-2012
|
#49
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İlahi Armağan -62- Meclis
Ey Irak halkı, ey dünya halkı, dünyanın şahları, süsleri, idarecileri! Yanımda çeşitli libaslar var Onlar evde asılı durur, istediğimi giyerim Benim sizden talebim yok Bu bakımdan selâmette olunuz Aksi hâlde size öyle bir ordu ile gelirim ki, ondan kaçmanız kabil olmaz Sözlerimi iyi dinleyin, ayık olun vesselam
Bir şeyi ilk yolculuk anında bırakmak zâhidlik, son durumda almak ise marifet hâlidir
Geçmişteki büyüklerin sözlerini bırak, kendine bak Onların her biri zamanı için büyüktü
Zâhidler, irfan sahiplerinin çocuklarıdır Bir tutam otla yetinebilme hâline sahip olabilmek, dünya ve âhirete bedeldir Bu hâli bulan tam anlayış sahibidir Âhiret, tabiî arzunun bir bakiyesidir Onun da gönülden silinmesi gerek Onu da bir yana atıp terk edebiliyor musun?
Zâhid, kalbi ile irtibat kurar; alacağını onunla almaya başlarsa, kalp ve kendi bir başka olur Sonra kalp artık anılmaz olur Bir başka hâle geçilir ve zühd nihayet bulur Yerine marifet hâli gelir Safa gelir, keder gider; yakınlık gelir, Hak gelir Sebeplerin sahibi gelir, sebepler kesilir Bu kez o zata sebat hâli verilir Hakk'ın kapısında oturur O kapıda oturunca şahın emirlerini tebliğ eder Halka iyiliği söyler, yasakları yaptırmaz
Hataların, peşine takılmış geliyor Düşmanlar izinde Onları alt etmek, muratlarını gözlerinde koymak dilersen, hemen hatalarından dön, âhiretinle ol Allah senin her hâline şahittir Ne yana dönersen O'nun tecellileri seni sarar
İbn-i Ata, şöyle dua ederdi: “Allah'ım, dünyadaki garipliğime acı ”
Ölüm iki çeşittir Biri, umuma şamil ölümdür, malûm İkincisine gelince, o da büyük insanlara, Allah'ın seçkin olarak yarattığı kullara hastır
O seçme kulların ölümü, boş arzulardan, nefisten, tabiî isteklerden, bayağı âdetlerden bir yana çıkıp onlara karşı kendini ölmüş bilmektir Bu olunca kalbe ilâhî bir dirilik gelir Kalp dirilince ilâhî yakınlık duygusu hâsıl olur, bu da olursa sonsuz hayat başlar İrfan sahibi bu hâli bulunca, malûm ölümle arasında önemli bir şey kalmaz Zahirdeki malûm ölümü anmaz bile İç âleminde kendi hoş duyguları vardır Dıştan halka bakar, onların zahirdeki malûm ölümden bahsettiklerini görür, onlara uyar, ölümü anlatır O maddî işlere karşı duyguları zaten ölmüştür Maddî ölümle sadece âlem değiştirir
Dışınıza baktığım zaman Hakk'ın birliğine inandığınızı görüyorum, ama içiniz tam bunun aksine Yüzünüzü kıbleye çevrili görüyorum, kalbiniz ise altına, gümüşe dönük
Korkusu olan uyanık durur, ama hani o korku Nerede Allah korkusu?
Allah'ım, kurtuluş yolunu göster Şeytan kalbe gelmekte!
|
|
|