Yalnız Mesajı Göster

Yüce Allah'a Ve O'nun Sıfatlarına İman

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yüce Allah'a Ve O'nun Sıfatlarına İman




İşte akıllı insanlar o kimselerdir ki, gökleri, arzı, gece ve gündüzleri, göklerde parıldayan ve her biri güneşten binlerce defa daha büyük yıldızların ihtişamını düşünürler, yeryüzündeki sayısız canlı ve cansız yaratıkları göz önüne alırlar Hoş gündüzlerin, sakin gecelerin ne kadar sağlam bir düzen ve ölçü içinde yaratılış kanununa uyarak birbirini kovalayıp durduklarını düşünürler İbret bakışları ile yapılan böyle düşünceler sonunda, bu aleme bu düzen ve ölçüyü vermiş olan Yüce Allah'ın kudret ve azametini insanlar isteyerek ve teslimiyetle kabule mecbur olurlar
Hatta böyle büyük varlıkları değil, bir zerreden küçük olduğu halde büyük bir duygu ile hayat ve görevini sürdürmeye çalışan bir mikrobu, yine bir zerreden küçük olduğu halde başlıbaşına bir kuvvet hazinesi olan bir atomcuğu düşünmek bile, gerçek akıl sahibi bir insan için Allah'ın yüce kudret ve hikmetini tasdik etmeye yeterlidir
Büyük bir nizam ve intizam içinde yaratılan bütün bu güzel ve acaib varlıklar rasgele mi olmuştur? Bunlar bilgi ve hikmetten yoksun olan yahut hayal edilen bir tabiatın eseri midir? Asla böyle yanlış bir hükme hiçbir akıl sahibi varamaz- Yine tekrar ederek diyoruz ki, Yüce Allah'ın varlığını ve büyüklüğünü anlamak ve kabul etmek için, bundan önceki maddede anlamını yazdığımız ayet-i kerîmeyi güzelce düşünmek yeterlidir Bunun içindir ki, Peygamber efendimiz (sav) buyurmuştur: "Yazıklar olsun o kimseye ki, bu ayeti okumuş da üzerinde düşünmemiştir"
Kadim: Ezeliyyet, evveli olmamaktır Evveli olmayana Kadim denir Sonradan meydana gelene de Hâdis denir Allahü Teala Kıdem sıfatı ile vasıflanmıştır Çünkü Allah ezelîdir, kadîmdir, varlığının başlangıcı yoktur O'ndan önce yokluk geçmemiştir O'nun varlığı yanında milyonlarca seneler bir saniye bile sayılmaz Yine gördüğümüz alemler, milyarlarca seneden beri mevcut bulunsa, yine Yüce Allah'ın ezeliliği yanında bir saniyelik bir hayata sahib sayılmaz
Allah Kadîmdir, sonradan var olan şey Allah olamaz Yüce Allah'dan başka ne varsa bunların hepsi hâdistir (sonradan olmuşlardır) Bunlar Allah'ın kudreti ile yaratılmışlardır Artık şübhe yoktur ki, yaratılanlar yaratana mahsus Kadîm sıfatını taşıyamazlar Onun ezelî varlığı ile beraber hiçbir şey yoktur, alemler sonradan yaratılmıştır
Beka: Ebediyet, sonu bulunmamak sıfatıdır Sonu olana "Fânî", sonu olmayana da "Bâki" denir
Yüce Allah Beka sıfatı ile vasıflanmıştır; çünkü ebedidir, bakîdir, varlığının sonu yoktur O'nun yok olacağı bir zaman düşünülemez Sonradan meydana gelen bütün varlıklar, Allah'ın kudreti ile meydana gelmişlerdir Yine Allah'ın kudreti ile yok olurlar, yine var olurlar ve binlerce değişikliklere uğrayabilirler Fakat Yüce Allah Bakî'dir, değişiklikten ve yok olmaktan beridir Çünkü O, başkasının kudret eseri değildir ki, onun kudreti ile yokluğa gitsin veya değişikliğe uğrasın Aksine bütün varlıklar O'nun kudretinin birer eseridir Onun için Yüce Allah'ın şanında yokluk ve değişiklik nasıl düşünülebilir Her şey yok olmaya mahkumdur; ancak azamet ve ikram sahibi Allah'ın varlığı kalıcı ve süreklidir
Havadise Muhalefet: Sonradan var olmuş şeylerden ayrı olmak sıfatıdır Yüce Allah havadise (sonradan var olan şeylere) aykırı ve muhalif bulunmak sıfatı ile vasıflanmıştır Çünkü Allahü Teala yaratılmış şeylerden hiçbirine hiçbir yönden benzemez, hepsine muhaliftir Hatırlara gelen her şeyden Allahü Teala mutlak surette başkadır
Mükevvenat ve mümkünat (yaratılan ve yaratılabilen) dediğimiz şeyler değişirler, başkalaşırlar, birbirine benzeyebilirler ve sonunda yok olurlar Bütün bu ölümlü varlıklar, her hal ve şekilleri ile asla Allah'a benzemezler Hiç birinde İlah ve Mabud olma sıfatlarından en küçük biri bile bulunmaz Hiç yaratılan, yokluğa mahkum olan aciz şeyler, yok olmaktan beri bulunan yaratıcı Yüce Allah'a benzeyebilir mi? Hiç sonradan meydana gelmiş bir nesne Kadîm olan hikmet sahibi Allah'a ortak olabilir mi? Böyle sapık bir düşünceye kapılanlar, kendi ölümlü varlıklarını İlah olmaya yükselterek Allah'ın yüce varlığını da, kendi değersiz varlıkları derecesine düşürmeye varacak kadar küstahlıkta bulunuyorlar
İnsanların ve diğer yaratıkların birçok ihtiyaçları vardır Bunlar mekana, zamana, yeyip içmeye, gezip dolaşmaya, doğmaya, doğurmaya ve benzeri hallere muhtaçtırlar Allah ise, bütün bunlardan beridir O'nun Arş ve Kürsî'si, yedi kat sema denilen daha nice alemleri vardır Fakat o, bunlardan hiç birine muhtaç değildir Bunlar yok iken O, yine vardı
Başkasına muhtaç olan ve yaratıkların ölümlü vasıfları ile vasıflanan bir insan İlah olamaz Yüce dinimiz bu gibi yanlış düşüncelerden ve inançlardan kesin surette bizleri yasaklamıştır (Allah'ın benzeri hiç bir şey yoktur; O, her söyleneni işitendir, her yapılanı görendir)
Kıyam Bizatihi: Varlığı ve durması kendi zatıyla olmak manasında bir sıfattır Bu sıfat da Yüce Allah'a mahsustur Öyle ki, Hak Teala'nin ezelî ve ebedî olan varlığı kendi zatıyla kaimdir Kendi varlığı mukaddes zatının gereğidir, asla başkasından değildir Bunun için Allahü Teala'ya Vacibü'l-Vücud (varlığı kendinden dolayı gerekli) denilir O'nun varlığı, başka bir var edene muhtaç olmaktan beridir Allah'ı var eden bir varlık olsaydı, o zaman var eden o varlık Allah olurdu Onun için "Allah'ı kim yarattı?" diye sorulmaz; çünkü O, kendiliğinden vardır, kadîmdir Başkasının var etmesine muhtaç değildir Eğer böyle olmasaydı, ne kainat bulunurdu, ne de başka bir şey Bu gerçek kabul edilmeyince, içinde yaşadığımız alemin varlığını izah etmeye imkan kalmaz Allah'dan başka var olan (mümkünat dediğimiz) şeyler ise, hem var olmaya, hem de yok olmaya bağlı oldukları için, bir var ediciye muhtaçtırlar


Alıntı Yaparak Cevapla