08-02-2012
|
#5
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İlahi Armağan -53- Meclis
Ey cemaat! Siz öyle sanırsınız ki, alacağımı sizden alırım ve sizi görürüm Hayır, bildiğiniz gibi değil Bütün alacaklarımı Aziz ve Celil olan Allah'tan alırım, sizden değil  O, elinizde olan şeye baktığımda, kalbim kayarsa, beni ikaz eder
Sizinle birlik olduğum an sizi bilmem; sizi bir yana atıp aranızdan ayrıldığımda anlarım
Ben münafıkları suya daldırırım, irfan sahiplerini denerim İçi bozukları bıçakla vurup kesmem, su ile terbiye ederim
Soframı sizin için sererim; siz ayrıldıktan sonra yemeğimi yerim Nevalem sizinkine uymaz Siz çıktıktan sonra, hizmetini yapmakta olduğum Sahibim, yemek tabaklarını bana sunar
Ey basiret sahipleri, hâlimi bilmez misiniz? Kollarım sıvalı, salman elbisem de bir yanda bağlıdır; böylece efendime hizmet ederim
“Hak Teâlâ'nın peygamberlere elçisi Cibril idi Velîlere kim elçilik eder?” diyene şöyle denir: “Açıktan vasıta yoktur Rahmet, lütuf ve iyilik tecellileri, O'ndan gelen manevî ilham ve onların kalbine konan şefkat nazarı, başlı başına birer Hak elçisidir Velîler tecelliye her zaman erer Ayık hâlleri devam ettikçe, iç âlemleri temiz oldukça, kalp gözleri O'nu görür ”
Ey cemaat! Dünyaya olan hırsınız ve onu sevmeniz, sizi Allah sevgisinden ve O'nun dostlarına bağlı olmaktan alıkoydu Dünyada çoğalma ve ondan çok şey alma sevdası, sizi yıktı Kerem sahibinin iyiliğine güvenerek dünyayı bırakınız ve âhireti düşününüz
Allah'ım, güzellik ve cömertlik senin sıfatındır Bizler de senin kölelerin  Onlardan bir zerre olsun bize ihsan eyle Âmin!
|
|
|
|