Yalnız Mesajı Göster

İlahi Armağan -47- Meclis

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -47- Meclis




Ey cemaat! Allah yolunda çalışanların artığını alınız, onların kaplarında kalan şaraplardan içiniz
Ey ilim iddiasında bulunan, ilmine değer verilmez; çünkü ame­lin yok Ameline de değer biçilmez; çünkü ihlâs yok Çünkü yaptığın işler heykele benzer; ruhu olmayan ceset gibidir İhlâsın işareti olur Halkın övgüsüne dönme Kötü demelerine üzülme Onların elin­dekine bakma Bunlar ihlâsa işarettir Sana düşen, Yaratan'ın hak­kını vermektir Nimet için değil, sahibi için çalış Mülk için değil, malik için al Batılı bırak, hakkı tut Halkın elindeki kabuktur; Hâlık'ın katında olan ise öz Ne zaman ki, bu yolda doğruluğun tamam oldu, ihlâsı buldun ve Hakk'ın katında olanı anladın demektir İş­te o zaman bütün özlerin özü sana verilir Özün özünü, sırrın sırrı­nı, mânaların mânasını anlarsın Bu kez Hakk'ın gayri cümle eşya­dan soyunursun Bu soyunma kalbe aittir, cesetle ilgisi olmaz İn­san, yeterlik duygusunu kalpten alır, bu duyguyu ceset veremez İn­san sırrını halktan kaçırabilir, dış varlığını asla Kalp gözü mâna âlemlerine bakar, dış yapılara bakmaz Asıl bakış, halka değil Hakk'a olmalı Esas mesele, O'nunla olmandır, halkla değil
Size göre bir gün dünya bitecek Hakk'ı bulunca da âhireti iste­meyeceksiniz Sanki dünya yok, âhiret yok ve sanki O'ndan gayri her şey boş ve cümle varlık O'nun olmuş
Allah sevgilileri sevgi nimetini tadarlar Bu tadı alanlar seçme kullardır İptilâya uğramayan hâlleri mi kaldı ki? Küffar kılıcı ile şehit düşenler, büyük nimetler alır Acaba sevgi kılıcı ile şehit dü­şenler nasıl olur? Ve ne gibi ecir alırlar; tahmin edilemez
Bak, görmez misin, birçok harap yerler vardır, o yerleri, o yer ehlinin hatası bozmuştur Hatalar ülkeleri harap eder, ehlini yoklu­ğa gömer Böylece bir hata işlediğin an bünyen yıkılır Çünkü orası da bir beldedir Her ne zaman hata işlersen önce vücuduna bozukluk gelir, sonra dinî varlığına Hatalar seni kör eder, kötürüm kılar, kulaklarını tıkar, kuvvetin gider, aklına gelmedik çeşitli hastalıklara tutulursun Hata fakirlik getirir; evin dağılır, dostuna, düşmanına avuç açarsın
Yazık sana, ey münafık adam! Hakk'ı kandırma O Aziz'dir, Celil'dir Bir iş tutarsın, dıştan Hak için olduğunu gösterirsin; hâlbuki değil Halka gösteriş yapmaktasın ve bozuk hâlini saklayarak on­ların kapısında bükülmekte ve Rabb’ini unutmaktasın Yakında dünyadan çıkacaksın, elin boş olacak Ey iç hastalığına tutulan, şifa ara; bu şifa ancak sâlih kulların yanında olur Allah'ın iyi kulları senin derdine çare bulur Onları ara, şifa ilâcını al ve kullan Onu kullan­dığın an, sana devamlı afiyet gelecek ve ebedî sağlık bulacaksın Mânan düzelecek, kalbin sıhhat bulacak, sırrın mânalar taşıyacak, her halvetin Rabb’inle olacak Bu hâllerde kalp gözlerin açılır; Hak Teâlâ'nın rahmet deryasına o gözle bakarsın; doğrusu erenlerden olur­sun O'nun kapısına anlayışla girenler zatından başkasına bakamazlar Bir kalp ki, onda kötü icatlar yaşar, onun gözü Hakk'a nasıl ba­kar?

Alıntı Yaparak Cevapla