Prof. Dr. Sinsi
|
Vazife Aşkı
Vazife aşkı
İhtiyarlık yolun sonunu gösteriyor Her canlı ölümü tadacaktır İhtiyarlık o ölümü bize daha da yaklaştırıyor İhtiyarlık başlı başına bir hastalıktır; tedavisi olmayan bir hastalık  
İnsan, enerjisini yitirmiş, beli bükülmüş, gözleri kararmış olarak hayata devam ederken, gençlik yıllarında güzel hazırlıklar yapmışsa, aynı güzellikleri devam ettirir ihtiyarlayınca  
Bediüzzaman şöyle buyuruyor: "Der tarıkı aczi mendi lazım amed çar çiz; aczi mutlak, fakrı mutlak, şevki mutlak, şükrü mutlak ey aziz! " Yani, "Ben aciz, siz acizlere yolumu şöyle çizerim; aczi mutlak, fakrı mutlak, Allah'a karşı aczinizi fakrınızı bilin Şevki mutlak, her durumda çalışın Şükrü mutlak, her halinize şükredin "
Bediüzzaman 80 yaşındayken, dağın tepesinde ağacın üstüne çıkmış, oturmuş, Risalei Nurları okuyor, tashih ediyordu Yani "ihtiyarladım, hastalandım, çalışamam" yok! 
Ömer Nasuhi Bilmen Hazretleri hastalanmıştı Onu ziyarete gittim Yere serili bir yatağın üzerinde yorganı sırtına almış, hocam oturuyor  Klasik bir soru, "nasılsınız" diye sordum Buyurdu ki, "Şu tefsiri bitirip ölmeyi diliyorum Allah'tan  " Gerçekten Allah onun duasını kabul etti On ciltlik tefsirini tamamladı ve vefat etti
Mehmet Zahit Kotku Hazretleri, Zeyrek'te otururdu, biz akın akın oraya giderdik Onun huzurunda oturmak bize şevk verirdi "Tövbe edin, 'Allah' deyin " derdi Acayip bir şeydi onun hayatı  Günahların sel gibi aktığı bir devirde o, büyük bir kaya gibi, günah selinin önüne geçti, gelen çöplükler o kayada yeşerdi  Gezmek yok, tozmak yok, maaş yok, para yok Kapıdan çıkınca hemen öldürülebilirdi amma o onlarla alâkadar olmazdı Teslim olmuştu, ne olursa olsun  
Rahmetli Hulusi Yahyagil ağabey  1928 Dersim hareketinde bölük komutanıydı Demek ki yaşı 91, 92'ydi ben gördüğümde Yürüyemiyordu Onu kucaklar derse götürürlerdi Ders bitince yine kucaklar eve getirirlerdi Sorulan sorulara cevap verir, ilmi konuları açıklardı Hulusi ağabey, içimizde bir abide gibi dururdu
Yaşar Tunagür hocam; Allah rahmet eylesin, ömrünün sonuna kadar aklını ve kültürünü İslam'a hizmette kullandı Kısacası hayatını İslam'a vakfetti Demek ki bir insanın tahsili ne olursa olsun, o şahıs İslamiyet'i öğrenip anlayabilir Ben kendimi onun talebesi kabul ederdim
Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi onca hastalığına rağmen talebelerine anlatmaya devam ediyor Kaç defa görmüşümdür, çalışma odasından camiye, arkadaşların iki koluna girip tutmasıyla gelebilirdi Hocaefendi'nin şekeri had safhada, fakat sohbete devam
Benim şu anda Allah'tan istediğim, yürüyebilmek Su gibi, hava gibi hareket etmeye çok muhtacım Sağlıklı günlerimde işten eve yürüyerek gidip gelirdim O günlerime hasretim şimdi  
Durgun sular kurtlanır Uçağın motoru durursa uçak düşer İnsan da idealinde yürümezse, ölü gibi olur
24 Ekim 2009, Cumartesi
HEKİMOĞLU İSMAİL
|