Yalnız Mesajı Göster

İlahi Armağan -18- Meclis

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -18- Meclis




Ey cemaat! Size teklif ettiğim iş, daha iyisini vereceğime karşılık­tır Hakk’ı isteyenler, O’nun tarafından istenmiş olur Bu zâtların her ânı bir olur Kendine göre emri ve yasağı vardır Zahirdeki emri yeri­ne getirdikten sonra, kalplerin hoşlanmadığı şeyi de yapmazlar Bun­lar diğer insanlara benzemez Hele Allah ve Peygamberi’nin (sav) düşmanları olan içi bozuklara hiç benzemezler İçi bozuklar ateşe atı­lacaklardır Hakk'ı bilmeyen ve O’na düşmanlık eden nasıl ateşte yan­maz? Bunlar dünyada, Hakk'a uymuyorlardı Şahsî olan kötü arzu, şeytanlık duygusu, kötü âdetler onları bu hâle getirdi Dünyayı öbür âleme tercih ettiler
Nasıl ateşe atılmasınlar ki, şu azîm Kur'ân'ı dinlediler, ama ona iman etmediler Onunla iş tutmadılar Ne emrini tanıdılar, ne de ya­saklarından vazgeçtiler
Ey cemaat! Şu yüce Kur'ân'a inanınız Ve işlerinizi ona göre ya­pınız Yaptığınız işler Kur'ân'ın emri dahilinde ve temiz olsun İşleri­nizde ihlâs olsun Görsünler diye, iş yapmayınız Bir iş yaparken içiniz başka, dışınız başka olmasın Halkın övmesini beklemeyiniz, on­lardan bir şey ummayınız
Bu söylenen şeyleri, halkın tümünden biri ancak yapabilir Ça­lış, o bir kişi sen ol Kur'ân'a iman edip işlerini ona göre yürütenler azdır Ona iman edip iş tutanlar parmakla gösterilecek kadar az oldu­ğu için nifakçılar çoğaldı, ihlâs sahipleri azaldı
Sizi Hakk'a kulluk etmekten ne aldı? O’na karşı tembelliği size kim dedi? Düşman tarafına çalışmayı size kim sevdirdi? Size kötü vaatlerde bulunan şeytandır Onun vaatleri yalandır
Can ve başları ile Hak tarafında olanlar, Hakk'ın emir ve teklif­lerinden dışarı çıkmazlar Sabra dayanırlar Sabır hâlinin Mevlâ'nın teklif ve kaderinde saklı olduğunu bilirler Bu sebeple kader, kaza ve ilâhi teklifler ne yönde ise oraya koşarlar Dünya ve âhiretin bol hayrına böylece kavuşurlar
İlâhi tasarruf büyüklerin uyduğu şeydir O tasarruf, büyükleri bir defa sabra götürür; sonra da şükre kavuşturur Bulunca alır şükre­derler Olmayınca sabra devam ederler İlâhî tasarruf onları bu hâle getirir Bir kere uzaklığa düşer, sonra yakınlığa ererler Güçlük ve darlık duygusuna kapılırlar Zengin veya fakir olabilirler Hastalık ve afiyete de düşmeleri olur Bütün bu hâllerinde, bir ellerinde sabır, öbüründe ise şükür bulunur Ne olursa olsun cümle hâlde, düşünce­lerinin yükünü kalpleri taşır; kalpleri Hak tarafından muhafaza altı­na alınırsa üzüntüleri geçer, arzularına ermiş olurlar Onlara göre kalpten daha önemlisi yoktur Halkın ve kendilerinin selâmet üzere olmalarını dilerler Herkes Yaratan’ını bulsun, O'nunla hoş olsun, bü­tün duaları budur
Ey evlat! Sağlam ol; açık sözlü ve iyi olursun Bir hüküm verir­ken için temiz olursa konuşman güzel olur; yaptığın işler iyi olur İçi­ni temiz tutarsan dışın da hoş olur Bütün selâmet, Hakk'a tâattedir Tâat ise, Allah'ın emrini tutmak ve yasak ettiğini yapmamaktır Ay­rıca, Allah'ın vermiş olduğu bütün emirlere boyun eğmek, emri dahi­lindedir Allah'ın emirlerine koşana Allah yardım eder O'nun tâatine koşana bütün yaratılmışlar yardımcı olur

Alıntı Yaparak Cevapla