08-02-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Her İnsan Gölgesini Bekleyen Bir Âyettir
Terlemişti genç, üşüyordu anbean Soğuk terler yayıldı vücuduna Bir kese koydu masaya gölge Bir şiir okudu yürek lisanıyla:
DÜŞÜNCE
Ülfet belâlı şey, fakat uzlet sıkıntılı,
Bilmem nasıl geçirmeliyim son beş on yılı?
İnsanlar anlaşıldı Cihânın da sırrı yok,
Kalsaydı terkeşimde bugün tek bir altın ok
En tatlı bir hayâl için atmazdım ufkuma
Dalsın yakında gözlerim artık son uykuma!
"Yalnız duyan yaşar" sözü, derler ki, doğrudur
"Yalnız duyan çeker" derim, en doğru söz budur
Gördüm ve anladım yaşamak mâcerâsını,
Bâkiyse rûh eğer dilemezdim bekasını
Hulyâsı kalmayınca hayâtın ne zevki var?
Bitsin, hayırlısıyla, bu beyhûde sonbahar!
Ölmek değildir ömrümüzün en fecî işi,
Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi
Doğrulup cüzdanını açtı genç, yüz … vardı içinde Hatırlıyordu
Bir hutbeden sonra Filistinli hasta ve yetimler için yardım toplandığını Mescidin kapısında bu parayı bağışlayıp bağışlamama durumunda gördü kendini Müteredditti, paraya ihtiyacı olacağını biliyordu Elektrik ve su faturası ve boş pasosu geldi aklına Hem belki biraz daha biriktirip umreye giderim diye düşündü Ve vazgeçti Oysa infak şifa idi yaralı ruhlara Merhem idi kırılmış hayatlara, cila idi mesrûr yüreklere… Allah buyurmuştu infakı
Kapıyı çarpıp kendini sokaklara bıraktı, gün ışımaya başlamıştı Kendini yola vurdu yolu kendine Ve zihninin kaotik noktalarına bir mısra dokundu, yokladı yüreğini:
İşte bu kısrak yokuşta çatladı demen için şeyda
Dünyanın tüm düzlüklerine kin besliyorum
Ve infakın huzuruna erişti Şimdi kazandım diye geçirdi aklından -hutbe düştü zihnine- arınıyordu bedenin kir ve pasından Buruk bir mutluluk yayıldı gözlerine…
Allah’ın yardımı gecikmemişti yine Yeni bir burs kazandı genç adam Elini cebine attığında sadece pasosu düştü avuçlarına Artık cüzdan taşımamaya karar vermişti, gereksiz addediyordu
Mutmain bir tebessümle semaya kaldırdı ellerini, büktü boynunu:
- İlâhi ayaklarımızı yolunda sabit kıl…
Anlatıcısını bekleyen bir âyettir her insan
GÜNÜN BU DUHÂ SEMTİNDE OKUDUĞU ÂYETLER, SARIP SARMALIYORDU YÜREĞİNİ BAŞKA BİR BOYUTA, MAZİNİN ANLA KESİŞTİĞİ DERUNÎ BİR LABİRENTE SÜRÜKLENİYORDU RUHUNDAN KALBİNE BİR METAFOR DÜŞTÜ, BİR GALAKSİ YER DEĞİŞTİRDİ BİR KUYRUKLU YILDIZ KAYDI BİLİNCİNE
“SEVDİĞİNİZ ŞEYLERDEN İNFAK ETMEDİKÇE FAZİLETE ULAŞAMAZSINIZ; ZATEN NE İNFAK EDERSENİZ EDİN, ALLAH ONU AYRINTISIYLA BİLİR ”
|
|
|