08-02-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ölüm Şiddetinin Beyânı
Hz Ömer (R A ) bir gün Kâ'b-üî Ahbar'a (R Anhuma) «Bize ölümden bahset» dedi Kâb da «Peki, yâ emirelmüminin ölüm çok dikenli bir agaç dali gibidir, bu dal insanin karin bosluguna sokulmus, her diken bir damara takilmis Arkasindan güçlü - kuvvetli bir adam bu dali geri çekmis, böylece dal aldigini almis, biraktigini birakmis dedi
Peygamber'imiz (S A S ) buyuruyor ki:
«— Mü'min kul, ölümün sikinti ve krizine karsi çare bulur Onun eklemleri «Selâm sana Kiyamet Günü yeniden bulusmak üzere birbirimizden ayriliyoruz» diye birbirleri ile selâmlasirlar »
Buraya kadar Aliâh dostlari ve O'nun yakinligin] kazananlar hesabina ölüm krizinin ve acisinin keyfiyetini anlatmaya çelistik Ölüm onlar için bile böyle olunca bizim gibi günahkârlarin hali acaba nice olur? Ölüm krizi ile birlikte pespese baska felâketler ile de yüzyüze gelinir Ölüme eslik eden baslica felaketler üçtür:
Birincisi, yukardan beri anlattigimiz gibi siddetli can çekismedir
Ikincisi, ölüm melegini (Azrail (A S)'i) apaçik görmek ve bu görmenin kalbe salacagi korku ve ürpertidir Ölüm melegini günahkâr bir insanin ruhunu alirken büründügü kilik içinde, en dayanikli kimseler bile görse buna tahammül edemez
Rivayet edildigine göre Hz Ibrahim (A S) bir gün Azrail (A S)'e «Günahkâr insanin canini alirken büründügün kiligi bana gösterebilir misin?» diye sorar
Azrail (A S ) ona «Bunu görmeye dayanamazsin» diye cevap verir
Hz Ibrahim (A S ), «Dayanirim, sen göster» diye israr edince Azrail (A S) ona «basini çevir» der
Bir müddet arkasini döndükten sonra tekrar yüzünü dönünce Hz Ibrahim (A S ), kapkara yüzlü, saclari diken diken, kötü kokulu, siyahlara bürünmüs, agzindan ve burun deliklerinden ates ve duman çikan bir adam ile karsilasarak yere baygin düser
Ayilinca Azrail (A S ), ilk kiligina dönmüstür Hz Ibrahim (A S ) ona der ki «Ey ölüm melegi, günahkâr insan ölüm anında senin bu kiligin ile yüzyüze gelmekten baska bir felâket ile karsilasmasaydi, bu ona yeterdi» der
Ebû Hureyre'nin (R A ) rivayet ettigine göre Peygamber'imiz (S A S ) buyuruyor ki:
"Hz Dâvûd (A S ) esine karsi kiskanç bir erkek oldugu için kendisi evden çikarken karisinin üzerine kapiyi kilitlerdi Bir gün kapiyi kilitleyip gittikten sonra karisi basini kaldirinca yabanci biri ile yüzyüze gelir Bunun üzerine kadIn hizmetçilere; «Bu adami kim içeri aldi, eger Dâvud gelirse ondan çekecegi var» der Bu arada Hz Dâvud (A S) çikagelir, yabanciyi görür, ona «Sen kimsin?» diye sorar
Yabanci da ona «ben kirallardan korkmayan ve onlarin koydugu perdelerle yolu engellenmeyen bir kimseyim» diye cevap verir Bu cevabi alan Hz Dâvud (A S) «Vallahi, o halde sen ölüm melegisin» diyerek oldugu yere yigilip kalir »
Rivayet edildigine göre Hz Isâ (A S ) bir gün yolda yürürken bir kafatasina rastlar, oyagi ile ona vurarak «Allah (C C)'in izni ile konus» der Bunun üzerine dile gelen kafatasi söyle konusur «Yâ Rûhullah! Ben falan zamanda kraldim Bir gün basimda tacim, çevremde muhafizlarim ve devlet adamlarim bulundugu halde tahtimda oturuyorken ansizin karsima ölüm melegi çikti
Böylece bütün canli uzuvlarim üzerimden ayrilarak canimla birlikte ona gitti Keski bütün o kalabalik çevrem olmasaydi, keski o kadar hareketli münasebetler içinde degil de yalniz basima yasasaydim »
«— iste âsilerin basina gelen musibet budur Bu musibet itaatkârlarin basina gelmeyecektir »
Peygamberler ölüm melegini görenin içine düstügü dehseti degil, sadece ölüm krizini anlatmislardir Oysa ki, insan ölüm melegini rüyasinda görse ölünceye kadar yemeden içmeden kesilir, ölüm aninde ve o korkunçlukta görmenin dehsetini var hesap et
Allah (C C)'a kulluk görevine bagli kalanlar ise ölüm melegini en güzel ve alimli görüntüsü ile görürler
Ikrime'nin Ibni Abbas'dan (R Anhuma) rivayet ettigine göre Hz Ibrahim (A S) kiskanç bir zat idi Evinde müstakil bir ibadet odasi vardi Çikarken bu odanin kapisini kilitlerdi Bir gün içeri girince odanin ortasinda bir yabanci ile karsilasir Yabanciya «seni evine kim aldi?» diye sorar
Yabanci «Sahibi içeri aldi» diye cevap verir Hz Ibrahim (A S), «sahibi benim» der
Yabanci «Senden de benden de daha önce evin mülkiyetini elinde tutan beni içeri aldi» diye karsilik verir Bunun üzerine Hz Ibrahim (A S) ona, «Bana mü'minlerin ruhlarini alirken büründügün kiligin ile görünür müsün» diye rica eder Ölüm melegi «Peki o zaman arkani dön» der
Hz Ibrahim (A S) de arkasini döner Bir müddet sonra yüzünü dönünce bir gene ile karsilasir Hz Ibrahim (A S) hadiseyi naklederken yüzyüze geldigi delikanlinin yüz güzelligini, elbisesinin alimliligini ve güzel kokusunu zikretmisti Gördükleri karsisinda ölüm melegine «mü'min ölüm aninda sadece senin yüzünle karsilassa bu mükâfat ona yeterdi » der
öiüm sirasinda karsi karsiya gelinecek bir diger gelisme de iki muhafiz melegini görmektir Bu konuda Süeyb (R A ) der ki:
«Duydugumuza göre hic bir kimse emellerini yazan iki muhafiz melegini görmeden can vermez Eger adam kulluk görevine bagli kalmss biri ise melekler ona «Allah (C C) bizden yana sana hayir versin Sizi nice iyi mecliste otururtun ve nice iyi amelin islenisine sahit eyledin» derler
Eger adam günahkâr biri ise ona «Allah (C C) bizden yana sana kötülük versin Bizi nice kötü yerlerde oturmek zorunda biraktin, nice kötü isleri ister istemez görmemize sebep oldun ve nice kötü sözü duymamiza yol açtin Bu yüzden Allah (C C) hayrini vermesin» derler
Iste bu anda ölmek üzere olan kimsenin gözieri sirf o meleklere dikilir ve artik bir daha dünyayi göremez
Ölüm aninda karsilasilan felâketlerin üçüncüsü ise yunahkârlarin cehennemaeki yerierini görmeleri ve bu görmeden önce korkmalarudur Çünkü onlarin ölüm krizi esnasinda butun enerjileri bosalmis ve kendileri canlarinin çikisina boyun egmislerdir
Fakat insanlar ölüm meleginin yüksek sesli bildirisini duymadikça ölmezler Olüm meleginin bu bildirisi «Ya, ey Allah (C C)'in düsmani, cehennem sana müjdeler olsun» ve «Ey Allah (C C)'in dostu, cennet sana müjdeler olsun» seklindedir
Iste derin akil sahiplerinin ölüm korkusu bu sebeplere dayanir
Nitekim Peygamber'imiz (S A S ) buyuruyor ki:
«— Hiç biriniz akibetini ögrenmedikçe Cennet veya cehennemdeki yerini görmedikçe dünyadan ayrilmaz »
|
|
|