Yalnız Mesajı Göster

Farzet Ki Öldün

Eski 08-02-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Farzet Ki Öldün




Göklerin Yarılması

İnsan, cin, şeytan, vahşi ve yırtıcı hayvanlar,
davar ve sığır gibi evcil hayvanlar ve haşereleriyle
bütün yeryüzü ahalisinin sayısı tamamlanıp
arz ve hesap durağında hepsi yerlerini
alınca, üstlerinden göğün yıldızları saçılır, güneş
ve ayın ışığı giderilir, kandil ve nurunun
sönmesiyle yeryüzü karanlığa bürünür

Senin de içinde bulunduğun yaratıklar bu
vaziyetteyken, üstlerinden dünya seması çatırdamaya
ve onca büyüklüğüyle tepelerinde
dönmeye başlar Sen de bu tehlikeli manzarayı
gözlerinle izlersin Sonra dünya seması beş yüz
senelik kalınlığına rağmen yarılır Onun
parçalanışı senin kulağında ne korkunç bir ses
yapar! Sonra Kıyamet gününün azamet ve
dehşetinden yırtılıp paramparça olur Parçalanıp
yarılan gökleri kuşatan melekler, o göklerin
etrafında ayakta dururlar Onca büyüklüğüyle
göğün parçalanış dehşetini ne zannediyorsun?
Rabbin, onu Kıyametin dehşetiyle eritip içine
sarılık karışan eriyik gümüş haline getirir Tıpkı
Cem ve büyük olan Allah'ın buyurduğu gibi:

“Gök yarılıp da, kızarmış yağ renginde gül gibi
olur” (Rahman Suresi: 37) veya: “O gün gökyüzü
erimiş maden gibi olur Dağlar da atılmış yüne
döner” (Mearic Suresi: 8-9)

(Müfessirler derler ki: Ayette geçen "el-
Mühl" içine sarılık karışmış eriyik gümüştür "el-
Ihn" ise, atılmış renkli yündür "Verdeten
keddihan" ifadesi ise, kırmızı atın rengi demektir)

Meleklerin İnişi

Dünya semasının melekleri o semanın kenarlarında
iken, birden bire Cenab-ı Hakk'a arz
ve hesap için yeryüzündeki mahşer yerine
inerler O melekler, muazzam büyüklükleri,
Allah katındaki değerleri ve kendisine sunulmak
ve huzurunda hesaba çekilmek üzere kendilerini
zillet ve meskenetle toplu halde indiren Yüce
Sultan'ı takdis ile yükselen sesleriyle göğün iki
tarafından yeryüzüne doğru hızla inerler

Muazzam kıymetleri, dev cisimleri, dehşetli
sesleri ve şiddetli korkularıyla, Aziz ve Celil olan
Allah'a arz edilmenin zilletinden boyunları bükük
bir biçimde bulutların arasından inişlerini bir
tahayyül et!

Nitekim Yahya bin Ğaylan el-Eslemi bana
demiştir ki: "Rusdeyn bin Said'in, Ebü'sSemh'ten,
onun da Ebu Kabil'den onun da Abdullah bin
Amr bin el-As'tan naklettiğine göre Hz
Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: ''Allah'ın
bir meleği vardır İki göz pınarları ile göz
kuyruğu arası yüz senelik yürüyüş mesafesi
kadardır" Yine Yahya bin Ğaylan el-Eslemi
bana demiştir ki: "Rusdeyn bin Said, İbn Abbas
bin Meymun el-Lahmi, onun da Ebu Kabil, onun
da Abdullah bin Amr bin el As'tan naklettiğine
göre Hz Peygamber (sav) söyle buyurmuştur:
''Allah'ın bir meleği vardır İki kaşının arası yüz
sene kadardır"

İnen meleklerin kendileri için geldiklerini
düşünen mahlûkat onlara şöyle sorduklarında
senin de korkun ne yaman olur: "Rabbimiz
aranızda mı?" Melekler onların bu sorusundan ve
Sultanlarını (Allah) aralarında bulunmaktan tenzih
ederek ürperirler ve yeryüzü ahalisinin bu
düşüncelerinden Allah'ı tenzih için yüksek sesle
şöyle nida ederler: "Haşa! Rabbimizi tenzih
ederiz O aramızda değildir O gelecektir"
Nihayet, o günün verdiği eziklikten dolayı başları
önlerine eğik bir vaziyette, mahlûkatı kuşatarak
saflar halinde yerlerini alırlar Onca azametli
yaratılışları içerisinde kanatlarına bürünmüş,
Rablerine zillet, mahviyet ve saygı ile başlarını
önlerine eğmiş vaziyetteki hallerini düşün! Sonra
her şey aynı biçimde ve yedinci kat semaya
varıncaya kadar bütün gök halkı sayılan ve
büyüklükleri katlanarak iner Her bir göğün
ahalisi yaratıkların etrafında ayrı bir saf tutar

Alıntı Yaparak Cevapla