Yalnız Mesajı Göster

Farzet Ki Öldün

Eski 08-02-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Farzet Ki Öldün




Mahserin Hararet ve Sıkıntısı

Nihayet bütün yedi gök ve yedi yer ahalisi
mahşerdeki yerlerini tam olarak alınca
güneşe on yıllık hararet giydirilir ve yaratıkların
tepelerine bir veya iki yay kadar yaklaştırılır
Rabbu'l-Aleminin arşının gölgesinden başka
hiç kimsenin gölgesi bulunmaz Arşın gölgesinde
serinlenenler ve güneşin hararetiyle
kavrulanlar vardır Güneş, altındakileri hararetiyle
kızdırır Hararetten onların keder ve endişeleri
şiddetlenir Sonra ümmetler dalgalanmaya
ve itişip kakışmaya başlar Birbirlerini
sıkıştırır ve ayakları gider gelir
Susuzluktan boyunları kopacak gibi olur
Güneşin sıcaklığı, mahlûkatın nefesleri ve
izdihamın verdiği hararet birbirine eklenir
Bunun üzerine onlardan öyle bir ter akar ki,
yeryüzüne yayılır Sonra da amellerinin
derecesine ve Allah katındaki saadet ve sekavet
durumlarına göre vücutlarını kaplar Öyle ki ter,
bazılarının topuklarına, bazılarının göbeğine,
bazılarının kulak memelerine kadar yükselir
Bazıları da neredeyse teri içerisinde kaybolacak
hale gelir Ter kimisinin göbeğine kadar çıkar
Umeyr bin Said der ki: "Ben İbn Amr ve
Ebu Said el-Hudri'nin yanında oturuyordum
Cuma günüydü Birisi ötekine dedi ki: "Ben
Resulullah (sav)'i şöyle buyururken dinledim:
'Kıyamet günü ter insanoğlunun neresine kadar
varır?' Orada bulunanlardan birisi: 'Kulak
memelerine kadar' bir diğeri: 'Ağzına kadar' dedi
İbn Ömer (ra): (Kulak memesinden ağıza doğru
eliyle bir hat çizerek) ikisinin de eşit olduğunu
görüyorum" dedi
Hayseme, Abdullah'ın şöyle dediğini bildirdi:
"Kıyamet günü yeryüzünün hepsi adeta
ateş kesilir Ötesinde ise Cennet bulunur İnsanlar,
onun hurilerini ve kadehlerini görürler
Abdullah'ın canı, kudretinin elinde bulunan
Allah'a yemin ederim ki, kendisine hesap
dokunmadığı halde bir kişi o kadar ter döker ki,
döktüğü ter kendi boyunca yeryüzüne yayılır
Sonra bu ter burnuna kadar yükselir" Abdullah'a
sordular: "Bu neden ileri gelir ya Eba
Abdurrahman?" Abdullah: "İnsanların çektiği
sıkıntıyı görmesinden" cevabını verdi
İbn Ömer (ra)'den, Resulullah (sav)'in
şöyle buyurduğu nakledildi: "Kişi Kıyamet günü,
duruşmanın uzunluğundan dolayı kulaklarının
ortasına kadar ter sızıntısının denizi içerisinde
ayakta dikilir" Yine Hz Peygamber (sav)'den
naklen Abdullah'ın şöyle dediği rivayet
edilmiştir: "O günün uzunca bekleyişinden,
Kıyamet günü ter, kafiri ağzının hizasından
gemleyecek derecede kaplar Öyle ki, 'Ya Rabbi'
ateşe göndermek bile olsa beni rahatlat' diye
yalvarır"
Hiç süphesiz sen de onlardan birisin
Kederinle baş başa kalmış, ter kaplamış ve gam
bürümüş, şiddetli ter, korku ve ürküntüden
nefesin daralıp bunalmış bir halde kendini düşün!
İnsanlar da seninle birlikte saadet veya mutsuzluk
yurduna gönderecek hükmün verilmesini
beklerler

Alıntı Yaparak Cevapla