08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ömer Bin Abdulaziz
ÖMER BİN ABDULAZİZ
Muzaffer Taşyürek
Tarihte bazı olaylar ve kişiler vardır ki, günümüzde bile bizlere örnek olmaya ve yolumuza ışık tutmaya devam ederler
Meşhur halife Ömer b Abdülaziz de bunlardan biri
Tarihçiler, ondan “beşinci reşit halife” olarak söz ederler
Çünkü bir çok özelliği ceddi Hz Ömer’i çağrıştırıyor Yani hem idareciliği ile hem de kişisel hayatıyla tam bir örnek Ömer b Abdülaziz’in hayatı, çok manalı hisseleri olan bir kıssa gibidir Günümüzde binlerce olayın bize sürekli hatırlatacağı bir kıssa
İslâm tarihi pek çok ibretli olaya ve hikmetli kişiye tanıklık etmiştir Çok kısa bir süre yönetimde kalmasına rağmen, silinmez izler bırakan ve örnek bir şahsiyet olarak ortaya çıkan biri var ki, bütün bir ömrü bizler için ibretler ve hikmetlerle doludur
Tarihlere beşinci reşit (kâmil, olgun) halife olarak geçen ve Hz Ömer R A ’ın torunu olan Ömer b Abdülaziz Rh A ’den bahsediyoruz O, kişisel hayatında olduğu gibi diğer vazife ve uygulamalarında da bir örnek idi Yaptıklarıyla bugün için dahi çok önemli işaret taşları bırakmıştır
Günümüz insanına hayal gibi gelecek bu işaret taşlarından bazılarını dikkatlerinize sunmak istiyoruz
Zor Dönem
Ömer b Abdülaziz Rh A , hilâfetin mülke dönüştüğü, iktidar hırsının nefisleri alev alev tutuşturduğu bir dönemde genç yaşında halife oldu Halifelik aklından bile geçmiyordu Ama kader onu insanın yüklenebileceği en ağır sorumlulukla karşı karşıya bırakarak imtihan ediyordu
Onun farklılığı, daha vazifeye başlar başlamaz kendini göstermişti Halife seçildiğinde kendisine saltanat atı getirilince, ona binmeyip kendi katırını istedi ve saraya öylece gitti Ayağının altına serilen halılarda yürümeyerek onları kaldırttı Saraya gelince de tahta oturmayarak, bir minder üzerine bağdaş kurdu Ve ilk hitabesinde şöyle seslendi: “Hiç kimse bana körü körüne itaat etmeyecek! Allah'ın emirlerine uymayan talimatlar için kula itaat yoktur Ben sizin en hayırlınız değil, sadece sizden biriyim ”
Nihayet Emevi hükümdarlık sarayı, farklı ve Saadet Asrı’nı hatırlatan bir yöneticiye kavuşmuştu
Şimdi tarihin bu örnek şahsiyetlerinden Ömer b Abdülaziz Rh A ’i daha yakından tanıyalım
Örnek Bir İnsan
Emevi halifelerinin sekizincisidir 679 yılında Medine'de doğdu Çocukluğu babasının vali olduğu Mısır'da geçti Tahsilini Medine'de Enes b Malik R A , Abdullah b Cafer Tayyar Rh A ve Said b Müseyyeb Rh A ’in yanında tamamladı Amcası olan Emevi halifesi Abdülmelik'in kızı ile evlendi Zengin, cömert ve faziletli bir insan olarak çevresinde sevilip sayılıyordu 706 yılında Haremeyn (Mekke ve Medine) valiliğine atandı 39 yaşında vefat ederken, ardında müslümanlara örnek teşkil edecek çok şerefli ve şahsiyetli bir geçmiş bıraktı
Nasıl bir yönetici olacağını daha Haremeyn'e vali olarak atandığı zaman göstermişti Bu görev için Medine'ye ilk vardığında şehrin alimlerinden on kişilik bir heyet oluşturarak onlara şöyle seslendi: “Ben Haremeyn’in valiliğine değil, hizmetçiliğine tayin olundum Şunu kesin olarak biliniz ki, adaletten zerre kadar ayrılmamak biricik vazifem olacak Zorbalık yapanı ve zorbalığa sebep olanı, yolsuzluk yapanı ve doğru yoldan ayrılanı bana haber vermeyenin vebali kendine aittir Sizi bana müslümanların işlerini yapmada yardımcı olmanız ve istişare için topladım Olur ki kendi kişisel görüşümle aldığım kararlarda yanılırım Ayrıca memurlarımın ahaliye iyi hizmet etmeleri için onları teftiş ederek de bana yardımcı olmanızı istiyorum ”
Ulema bu hassasiyeti karşılıksız bırakmayarak ona her konuda yardımcı oldular Alimlere şu soruyu da yöneltmişti: “İnsanlar her ne kadar benim büyük bir nimete kavuştuğumu sanıyorsa da, ben aslında ağır bir yükün altına girdiğimin farkındayım Bana nasihatlarınız nelerdir?” Onlardan biri şöyle dedi: “Ey halife! Yarın kıyamet günü kurtulmak istersen, müslümanların ihtiyarlarını baban, gençlerini kardeşin, küçüklerini evladın bil O zaman bütün müslümanlara kendi evindeki ana, baba, kardeş, evlat muamelesi yapmış olursun ”
Halife Abdülmelik'in vefatından sonra vasiyeti gereği Ömer b Abdülaziz Rh A 'in halife olması gerektiğinde, bu ağır görevi almak istememişti Emirlerin kendisine biatından sonra minbere çıkarak şunları söylemişti: “Ey insanlar! Ancak şu beş şartla kapıma yanaşınız: 1- Derdini anlatamayan aciz ve zayıfların ihtiyaçlarını iletmek 2- Göremediğimiz zaman bize adaleti göstermek 3- Bize ve insanlara ait emanetin gereğini hatırlatmak 4- Hakkı yerine getirmekte bize yardımcı olmak 5- Yanımızda hiç kimsenin koğuculuğunu yapmamak ”
Ağır Bir İmtihan
Genç yaşına rağmen Ömer b Abdülaziz Rh A geçmişten de ders almasını bilen olgun ve şuurlu bir insandı Hilâfetinin ilk ayında yakın dostu Salim b Abdullah'a: “Kardeşim Salim! Allah beni makamla imtihan ediyor Yemin ediyorum, bu imtihandan çok korkuyorum ve kaybedeceğimi sanıyorum Bana dedem Hz Ömer R A 'ın mektuplarını bul, hayatını anlat, müslümanlara ve gayr-i müslimlere davranışları konusunda beni aydınlat! O büyük insanı kendime örnek edindim, ben de onun gibi olmak için çaba göstereyim ”
Ömer b Abdülaziz Rh A 'in yapmış olduğu en hayırlı işlerden birisi, Emeviler devrinde başlayan bir adetin ortadan kaldırılmasıydı Hz Muaviye R A ’dan sonra hutbelerde Ehl-i Beyt aleyhinde bir takım iddialara yer veriliyordu Bu adeti ortadan kaldıran yeni halife, Ehl-i Beyt'e karşı hürmetkâr oldu ve onlara devamlı yardımda bulundu Fedek Bahçesi'ni tekrar onlara verdi Toprak hukuku ve maliye alanlarında Peygamber A S ’ın sünnetini yeniden ihya etti Hidayete eren gayr-i müslimlerden cizye vergisini kaldırdı Bu şekilde müslümanlar arasındaki tefrikaların ortadan kaldırılması için önemli bir adım atmış oldu
|
|
|