08-02-2012
|
#8
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Asr-İ Saadette Kur'an Ve Sünnet 'İn Anlaşılması
D) Ehl-İ Kitap
Medine'ye hicretten sonra müslumanlar Ehl-i Kitap ile içice yaşamaya başladılar Bunun yanında Kur'an-ı Kerim, Tevrat'ta geçen birçok kıssadan bahsetmektedir Ancak Kur'an'ı Kerim1 de bu kıssalar muhtasar olarak zikredilirken Tevrat kıssalarında küçük ayrıntılara varıncaya kadar birçok şey nakledilmektedir Kur'an'da ayrıntılara girilmemesi, ibret alınacak yön ile yetinil-mesinden dolayıdır Ancak kıssa sözkonusu olunca insanlar genelde işin olay yönüne ve olayların ayrıntılarına düşkündürler Sözkonusu olan sahabî de olsa onun da bir insan olduğunu akıldan çıkarmamak' gerekir
Ayrıca Yahudi ve Hıristiyanlardan da Islâmı kabul edenler ve bu kabul edenler arasında âlimler vardı Bu nedenle Ehl-i Kitap ve onların kültürleriyle müslümanlar arasındaki ilişkiler daha da arttı
Olayın bir başka yönü ise, Kur'an'm da, Tevrat'ın da, İncil'in de ilahî kitaplar oluşlarıdır Her ne kadar Tevrat'ta ve İncil'de bir takım tahrifat yapılmışsa da onlarda birçok gerçek de vardır Ayrıca Kur'an ile Tevrat'ın naklettikleri kıssalar, arasında birtakım benzerlikler mevcuttur
Böyle bir ortamda müslümanlarla Ehl-i Kitap arasında kültür alışverişinin olması, bu arada Kur'an-ı Kerim'in ve Peygamber (s a v )'in, müslümanlar açısından bu alışverişte takip edile-' cek kıstasları belirlemeleri doğaldır
Kur'an-ı Kerim, Israiloğullarımn Tevrat'ı tahrif ettiklerine dikkat çekerek şöyle buyurmaktadır:
«Ahidlerini bozmaları sebebiyle onları lanetledik ve kalbleri-ni katılaştırdık Onlar kelimelerin yerlerini değiştirirler (kitaplarını tahrif ederler) Kendilerine öğretilen ahkâmın (tevrat'ın) bir bölümünü de unuttular İçlerinden pek atı hariç, onlardan daima bir hainlik görürsün Yine de sen onları affet ve aldırış etme Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever » [96]
Hıristiyanların da İncil'i tahrif ettiklerinden sözederek şöyle buyurmaktadır:
«Biz hristiyanlarız diyenlerden de kesin sözlerini almıştık Ama onlar da kendilerine zikredilen (verilen öğütlerin veya Kitabin) bir bölümünü unuttular Bu sebeple kıyamete kadar aralarına düşmanlık ve kin saldık »[97]
Kur'an-ı Kerim, hem Tevrat'ın ve hem de incil'in tam olarak korunmadığını ve yanlış birtakım şeylerin bu kitaplara karıştırıldığını haber vererek Müslümanların dikkatlerini bu noktaya çekmektedir
O halde müslümanlar Ehl-i Kitap kültürüne karşı ayıklayıcı bir tavır içerisinde olmalılar Bu kültür ne tümüyle reddedilebilir ve ne de tümüyle kabul edilebilir Bu kültüre karşı takınılacak tavırla ilgili birbirleriyle çeîişiyormuş gibi görünen hadislerin bulunması bu nedenledir
Peygamber (s a v ) bir hadisinde şöyle buyuruyor: «Benden duyduğunuz bir tek âyet bile olsa onu başkasına aktarın îsrailo-ğullarından naklederek anlatın, bunda bir sakınca yoktur »[98]
Sahabeden Ebû Hüreyre, îbnu Abbas, îbnu Mes'ud ve başkalarının zaman zaman bazı şeyleri Ehl-i Kitaba sordukları nakledilmektedir [99] Hatta Abdullah b Amr'm Yermuk savaşında Ehl-i Kitaptan iki deve yükü kitap elde ettiği ve yukarıda sözkonusu ettiğimiz hadise dayanarak -ki hadisin ravisi de kendisidir- bu kitapları okuduğu, onlardan öğrendiği bazı şeyleri anlattığı kaydedilmektedir [100]
Zikrettiğimiz bu rivayetlerin yanında Peygamber (s a v )'in, Ehl-i Kitaptan edindiği bir kitabı okuyan Hz Ömer'i bu işten sakındırdığı,[101] Tevrat'ı yahudilerden dinleyen bir grup müslüma-na: «Ehl-i Kitabın dediklerini ne doğrulayın ve ne de yalanlayın, "Biz, Allah'a ve bize indirilene inandık"[102] deyin» buyurduğu nak-ledilmektedir [103]
îbnu Abbas'm da yaptığı bir konuşmada müslümanlara şöyle dediği rivayet edilmektedir: Öğrenmek maksadıyla Ehl-i Kitab'a bir şey sormayın Çünkü yüce Allah mesajların en yenisini Peygamberimize indirmiştir Hem Ehî-i Kitab, kendilerine indirilen kitabı değiştirmişlerdir [104]
Bu rivayetlerden sahabenin zaman zaman Ehl-i Kitaba müracaat ettiklerini, ancak müracaat ederken ihtiyatlı davrandıklarını anlıyoruz
Âlimler, Ehl-i Kitaptan gelen kültürü yani israiliyatı üç kısma ayırmışlardır:
a) Kur'an-ı Kerim ve sahih sünnetin doğruladığı israiliyat Bu çeşidi anlatmakta ve nakletmekte bir sakınca yoktur
b) Kur'an-ı Kerim ve sahih sünnetin yalanladığı israiliyat Bu çeşiti ancak reddedilmek için nakledilebilir
c) Kur'an-ı Kerim ve sahih sünnette hakkında bir bilgi mevcut olmayan israiliyat Bu çeşit israiliyatı ne doğrularız ve ne de ya 1 anlarız
Peygamber (s a v )'in, Ehl-i Kitaptan nakil yapılmasında bir sakınca bulunmadığım ifade eden hadisi birinci çeşit israiliyata; onlardan nakil yapmayı ve kitaplarım okumayı yasaklayan sözleri ikinci çeşit israiliyata;" onları ne yalanlayın ve ne de doğrulayın anlamındaki hadisi de üçüncü çeşit israiliyata hamledilmiştir
Asr-ı Saadette müslümanlarm Ehl-i Kitaba başvururken ihtiyatlı davrandıkları söylenebilir Ancak daha sonra gelen nesillerin tefsirlerinde her üç çeşit israiliyatm nakledildiği, Israiliyattan uzak kalmış tefsir kitaplarının azınlıkta kaldığı bir vakıadır [105]
|
|
|