08-02-2012
|
#3
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Depremin Oluşumu
Dinimiz İslâm, insanın engel olamadığı, üstesinden gelemediği, büyük acı ve sıkıntılara neden olan durumlarda ölen kişiyi şehit saymaktadır Boğularak, yanarak, bir yıkıntı altında kalarak ölenler, aile ve çocuklarının geçimini sağlamak için helâl yoldan çalışıp kazanırken ölen kimseler ile ilim yolunda ölenler, şehid sayılmaktadır
Hz Peygamber bir vesile ile ashabına "sizce şehitlik nedir?" diye sormuş, sahabiler de cevaben: "Allah yolunda öldürülmeye şehitlik diyoruz" demişlerdir Bunun üzerine Allah Resulü: "Allah yolunda öldürülmenin dışında yedi çeşit şehitlik vardır Vebadan, iç hastalıklarından, boğularak, yanarak, yıkıntı altında kalarak ölen kişiler şehittirler Ayrıca hamile iken ölen kadın ve bakire olarak ölen kız da şehittir "19 buyurmuşlardır
Hz Peygamber, bir başka hadiste, Allah katında yüksek makamlara ulaşmış olan şehitlerin kul borcundan başka bütün günahlarını Allah'ın affedeceğini,20 bu kimselerin gördükleri hürmet ve kerametten dolayı dünyaya dönüp on defa şehit olmayı arzu edeceklerini;21 telef olan mallarının ise sadaka olup, ahiret azığı haline geleceğini ifade buyurmaktadır
Buna göre Marmara ve Düzce depreminde ölenlerin ahirette şehitlik mertebesine yükselecekleri ve Allah'ın kendilerine hazırlamış olduğu büyük nimetlere kavuşacaklarından en ufak bir şüphe mevcut değildir
|
|
|