Prof. Dr. Sinsi
|
Ahde Vefa Ve Sözünde Durmak
KALBİ TERBİYE VE AHDE VEFA İLİŞKİSİ
Kalp terbiye olmadan ilacını içmeden ,mertliği dert edinmeden gereğini yapmadan insandaki kötü sıfatlar değişmez
Ebu Saîd el-Hudrî, Ebu Kebşetu’l-Enmarî yoluyla ve ayrıca Huzeyfe tarikiyle, Resulullah (s a v) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
“Kalpler dört çeşittir:
1- Temiz kalp Orada parlayan bir nur vardır Bu, müminin kalbidir
2- Kararmış ve ters döndürülmüş kalp Bu, kafirin kalbidir
3- Kılıflara konmuş ve ağzı bağlanmış kalp Bu, münafığın kalbidir
4- Kendi haline bırakılmış kalp Onda iman da bulunur, nifak da Bu kalpte iman, temiz suyun besleyip geliştirdiği yeşil bir bakla gibidir Nifak ise, irin ve cerahatın azdırıp artırdığı yara gibidir Bunlardan hangisi diğerinden fazla ise, kalbe o hakim olur ve hüküm ona göre verilir ”[size="4"]
Ebu Salih, Ebu Hureyre yoluyla, Resulullah(s a v)’ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
“Kul, bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta oluşur Eğer kendini günahtan alıkor, istiğfar ve tövbe ederse, kalb parlar Ama günaha devam ederse, o siyahlık artar ve sonunda kalbi tamamen kaplar İşte bu, Allahu Teala’nın: “Asla öyle değil, fakat onların yapmış olduğu günahlar kalblerini iyice kaplamıştır ” [color="RoyalBlue"] ayetinde anlatılan, kalbin kapanması ve günahla örtülmesidir ”[size="4"]
Cafer b Berkan, Meymun b Mihran’ın şöyle dediğini anlatmıştır:
“Kul, bir günah işlediği zaman, bu günah yüzünden kalbinde siyah bir nokta oluşur Eğer hemen tövbe ederse, o silinir yok olur Müminin kalbi, ayna gibi parlaktır; şeytan, hangi yönden ve yoldan gelirse gelsin sahibi onu görür, tanır Günahlara devam eden kimse ise, her günah işleyişinde kalbinde siyah bir nokta oluşur Bu siyah nokta devam ede ede sonunda kalbi kararır Bu durumda şeytanın hangi yönden geldiğini göremez, bilemez, olur ” [size="4"]
Aynı manayı ihtiva eden bir başka haberde ise:
İmam Mâlik'e ulaştığına göre, İbnu Mes'ud (r a) şöyle demiştir: "Kul yalan söylemeye ve yalan söyleme niyetini taşımaya devam edince bir an gelir ki, kalbinde önce siyah bir nokta belirir Sonra bu nokta büyür ve kalbinin tamamı simsiyah olur Sonunda Allah nezdinde "yalancılar" arasına kaydedilir " [size="4"]
İşte bu tür insanları Allah’u Teala:
[size="4"]“Kalplerinde hastalık vardır Allah da onların hastalığını arttırmıştır Yalan söylemelerine karşılık onlara elem verici bir azab vardır ” buyurarak bu durumda olan insanların hastalıklarını ve bu hal devam ettiğinde akıbetlerinin ne olacağını belirtmiştir
[color="RoyalBlue"]İbnu Mes'ud (r a) anlatıyor: "Resulullah(s a v)buyurdular ki: "Sıdk insanı birr'e (Allah'ı razı edecek iyiliğe) götürür, birr de cennete götürür Kişi, doğru söyler ve doğruyu arar da sonunda Allah'ın indinde sıddik (doğru sözlü) diye kaydedilir Yalan da kişiyi haddi aşmaya götürür Haddi aşmak da ateşe götürür Kişi yalan söyler ve yalanı araştırır da sorunda Allah'ın indinde yalancı diye kaydedilir "
[color="RoyalBlue"]Abdullah b Mesud(r a)’dan,Nebî(s a v)`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: “(Sözünde, işinde)doğruluk insanı hayra irşat eder, hayırlı işler de Cennet`e kılavuzluk eder O kimse ki, doğruluk şi`ârıdır Nihâyet (bu seciyesiyle) sıddık (vasfına müstahak) olur Yalancılık da muhakkak insanı fücûra (şerre) sürükler, şer de Cehennem`e götürür O kimse ki, yalancılık onun şi`ârıdır Nihâyet bu (idmanlı) yalancı da Allah`ın dîvânında "Kezzâb" defterine yazılır”
Her iki hadis-i şerifin birinci kısmında bahsedilen doğru kimselerin hasıl olabilmesi için,ikinci kısımda bahsedilen yalancıların nefsin terbiyesi ve kalbin tezkiyesi konusunda:
“Ey iman edenler,Allah’tan korkun ve sadık kullarımla beraber olun ” [size="4"]emr-i ilahiyesine uyarak sadıklarla beraber olmaya çalışmalıdır
Zira Allah’u Teala’nın sadık kulları emirleri harfiyen yerine getirmek için ömürlerini feda etmişler,nehy ettiklerinden sakınmak için ise dünyanın bütün lezzetlerine sırf onun için sırt çevirmişle, kul olabilmeyi her şeyin üstünde görmüşlerdir
Sıdk (içte ve dışta doğruluk), işin temelidir Her iş onunla tamam olur, her işin nizamı ondadır Sıdk, peygamberlikten sonra gelen yüksek bir derecedir Allahu Teala bir ayette şöyle buyurmuştur:
“İşte onlar, Allah’ın kendilerine özel nimet verdiği peygamberler, sıddıklar, şehitler ve salihlerle beraberdirler ” [size="4"]
İşte Allah’u Teala bu zümreyi şöyle medheder:
[size="4"]“Müminler içinde Allah'a verdikleri sözde duran öyle erler vardır ki,kimi sözlerinde sadık olurlar,bu yolda canlarını verirler Kimi de sözlerini yerine getirmek için bekliyorlar ”
Sıdkın en azı, içle dışın bir olmasıdır
Sadık, sözünde doğru olan kimse demektir
Sıddık ise, bütün sözlerinde, işlerinde ve hallerinde doğru olan kimse demektir
[size="4"]Cüneyd şöyle demiştir: “Gerçek sıdk, seni yalandan başka bir şeyin kurtarmadığı bir yerde bile doğru söylemendir ”
Ayetinin övdüğü sadık insanlardan örnekler
Ebu Amr Zeccâc’ın şöyle anlattığı nakledilir: “Annem öldü, kendisinden bana bir ev miras kaldı Ben de bu evi beş yüz dinar altına sattım O sene hac için yola çıktım Bâbil’e vardığımda beni yolda kılavuzluk yapan ve su yollarının bakımı ile meşgul olan bir görevli karşıladı Bana: “Yanında ne var?” diye sordu Ben kendi kendime: “Doğrulukta hayır vardır” diye düşünerek: “Beş yüz dinar var!” dedim Adam: “Onu bana ver bakayım!” dedi Ben de altın kesesini ona verdim Adam içini açıp saydı, beş yüz dinar olduğunu gördü Bana: “Al bunu, senin doğruluğun beni çok etkiledi!” dedi Sonra hayvanından indi ve bana: “Buna sen bin!” dedi Ben: “Binmek istemiyorum” dedi Adam: “Muhakkak bineceksin ” dedi ve ısrar etti Ben de hayvana bindim Adam: “Ben peşinden geliyorum, sen git!” dedi
Bir sene sonra adam benim yanıma geldi, meclisimize katıldı ve ölene kadar benden ayrılmadı ”
[size="4"]Mevlânâ Nizâmeddin Hâmûş'tan işittim Şöyle demişti: "Şeriat, tarikat ve hakikati her şeyle açıklamak mümkündür Meselâ yapılmaması istenen yalan söylemek davranışı  Eğer bir kimse dosdoğru yolda hareket ederek, gayret ve mücahedeyle dilini ondan korursa; gerek isteyerek, gerekse istemeden yalan dilinden çıkmazsa, bu şeriattır Fakat bu mertebe ele geçtikten sonra da o kişinin içinde yalan söyleme isteği bulunabilir Şayet onu da giderirse, bu tarikattır Ne isteyerek, ne de istemeyerek ve ne gönlünden ne de lisanından yalan söylemezse, işte bu hakikattir "
[color="Pink"]-En'am suresi ayet-152
[color="Pink"]-A'raf suresi ayet-172
[color="Pink"]-Fetih suresi ayet-10
[color="Pink"]-Ra'd suresi ayet-25
[color="Pink"]-Yâsin suresi ayet-60
[color="Pink"]-Nahl suresi ayet-95
[color="Pink"]-Rad suresi ayet-20
[color="Pink"]-Rad suresi ayet-21
[color="Pink"]-Mü'minûn suresi ayet-8
[color="Pink"]-Azhab suresi ayet-23
[color="Pink"]-Zümer suresi ayet-30
[color="Pink"]-Hud suresi ayet-112
[color="Pink"]-Kadı Beydâvî,Envârü't-Tenzîl,I 580;Elmalılı Hamdi Yazır,Hak Dini Kur'ân Dili,IV,2829
[color="Pink"]-Müslim,İman,62;Ahmed b Hanbel,III,413
[color="Pink"]-İbn Mâce,Tahâre,4,Dârimî,Vudu',2
[color="Pink"]-Tevbe suresi ayet-77
[color="Pink"]-Nisa suresi ayet-145
[color="Pink"]-Zebidi,Tecrid-i Sarih,Kitabü’l-İman,I,44,hadis no:31
[color="Pink"]-Zebidi,Tecrid-i Sarih,Kitabü’l-İman,I,44,hadis no:32
[color="Pink"]-Muvatta,Kelâm,19,(2,990);İbrahim Canan,Kütüb-i Sitte,XIV,547,Hadis No:5202
[color="Pink"]-Gazali,Hak Yolun Esasları,172-173
[color="Pink"]-Tirmizi, Birr 26, (1940);İbrahim Canan,Kütüb-i Sitte,XIV,552,Hadis No:5209
[color="Pink"]-Zebidi,Tecrid-i Sarih,VIII,111,hadis no:1156 Buhari,Sulh,2;Müslim,Birr,101,(2605);Ebu Davud,Edeb,58, (4921);Tirmizi,Birr,26,(1939);İbrahim Canan,Kütüb-i Sitte,XIV,554,Hadis No:5210
[color="Pink"]-Ebu Davud,Edeb,88,(4991)
[color="Pink"]-Bakara suresi ayet-169
[color="Pink"]-Hicr suresi ayet-39
[color="Pink"]-A’raf suresi ayet-16-17
[color="Pink"]-Hicr suresi ayet-42
[color="Pink"]-Kuşeyri,Risale,127
[color="Pink"] Ahmed b Hanbel, Müsned, lll, 17; Taberanî, el-Mu’cemüs-Sağîr, s 443 (h no: 1077); Ebu Nuaym, Hilye, I, 278
[color="Pink"]-Mutaffifîn suresi ayet-14
[color="Pink"]-Müslim, İman, 231; Tirmizî, Tefsir, 83; İbn Mace, Zühd, 29; Muvatta, Kelam, 18; Ahmed b Hanbel, Müsned, ll, 297
[color="Pink"]-el Mekki,Kutu’l-Kulub,II,11
[color="Pink"]-Muvatta,Kelam,18,(2,990)
[color="Pink"]-Bakara suresi ayet-10
[color="Pink"]-Buhari,Edeb,69;Müslim,Birr,102,103,(2606,2607);Mu v atta,Kelam,16,(2,989);Ebu Davud,Edeb,88,(4989); Tirmizi,Birr,46,(1972)
[color="Pink"]-Zebidi,Tecrid-i Sarih,XII,146 hadis no:1997;Buharî,Rikak,38;Müslim,Birr,29;Ebu Davud,Edeb,80;Tirmizî, Birr,46;Ahmed,Müsned,I,399;Ebu Ya’la,Müsned, nr:5138;İbnu Hıbban,Sahih,nr:272,273
[color="Pink"]-Tövbe suresi ayet-119
[color="Pink"]-Nisa suresi ayet-69
[color="Pink"]-Azhab suresi ayet-23
[color="Pink"]-Feridüddin Atar,Tezkiretü’l-Evliya,II,39
[color="Pink"]-Şeyh Şafi,Reşahat,476
|