Yalnız Mesajı Göster

Kısa Sohbetler

Eski 08-02-2012   #15
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kısa Sohbetler




Her An Dua Hâlinde Olabilmek

Cenâb-ı Hak bir âyet-i kerîmede şöyle buyurur:

“Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, icâbet edeyim Çünkü bana ibadet (dua) etmeyi kendilerine yediremeyenler, cehenneme zelîl olmuş bir hâlde gireceklerdir” (Mü’min, 60)

* * *

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- hadîs-i şeriflerinde şöyle buyururlar:

“Allah katında, duadan daha kıymetli bir şey yoktur” (Tirmizî, Deavât, 1/3370)

“Bütün ihtiyaçlarınızı Allah’tan isteyin, hatta ayakkabı bağınızı bile! Çünkü Allah kolaylaştırmazsa, ayakkabı bağını elde etmeniz bile kolay olmaz!” (Beyhakî, Şuab, II, 41/1118)

* * *

Bir defasında Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:

“Bir müslüman dua eder de, günah bir şeyi istemez veya akrabası ile alâkasını kesmeyi arzu etmezse, Allah ona şu üç şeyden birini mutlaka lutfeder: Ya dileğini hemen yerine getirir, ya isteğini onun için âhirete saklar veya duası nisbetinde bazı kötülükleri ondan uzaklaştırır” buyurmuştu Efendimiz’in bu sözü üzerine, orada bulunanlardan biri:

“–O takdirde biz Allah’tan çok şey isteriz” deyince Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-:

“–Allah’ın lûtfu, sizin istediğiniz şeylerden daha çok ve geniştir” buyurdu (Ahmed, III, 18; Tirmizî, Deavât, 115/3573; 9/3381)
[/B]


Îsâr: Müslüman Kardeşini Kendine Tercih Etmek-1

Cenâb-ı Hak âyet-i kerimelerde şöyle buyurur:

“Kendileri de muhtâc oldukları hâlde yiyeceklerini yoksula, yetime ve esire ikrâm ederler ve: «Biz size, sırf Allah rızâsı için ikrâm ediyoruz Sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz Biz, çetin ve belâlı bir günde Rabbimizden (O’nun azâbına uğramaktan) korkuyoruz» (derler) Allah da onları, o günün fenâlığından korur, yüzlerine nûr, gönüllerine sürûr bahşeder” (İnsân, 8-11)

* * *

Câbir -radıyallâhu anh- şöyle anlatır: “Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir gazveye çıkacağı zaman:

«–Ey Muhâcirler ve Ensâr topluluğu! Malı ve akrabası olmayan kardeşleriniz vardır Her biriniz onlardan iki veya üç kişiyi yanına alsın!» buyururdu

Aslında bizlerin de ancak bir kişi ile nöbetleşe binebileceğimiz bir devemiz vardı Ben nöbetleşe binmek üzere iki (veya üç) kişi aldım Benim de ancak onlardan biri gibi deveme sırayla binme hakkım vardı (Ebû Dâvûd, Cihâd, 34/2534)

* * *

Bir talebesi Dâvud-i Tâî Hazretleri’ne et yemeği getirmiş:

“–Hocam siz günlerdir et yemediniz, lütfen bunu buyurun!” diye ısrar etmişti Üstad bir taraftan îsâr yapmak istiyor, diğer taraftan da talebesini kırmaktan endişe ediyordu Nihâyet:

“–Evladım, şu iki yetimden ne haber?” buyurdu O da:

“–Efendim, bildiğiniz gibi!” cevâbını verdi

Bunun üzerine Hazret, yumuşak bir üslupla:

“–Evladım, bunu ben yersem bir müddet sonra dışarı çıkar Bu iki yetime gönderirsek Arş-ı A’lâ’ya çıkar!” buyurdu

Alıntı Yaparak Cevapla