Yalnız Mesajı Göster

Namaz İçin Sakın Şunu Deme

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Namaz İçin Sakın Şunu Deme




Namaz için sakın şunu deme!


Bismillahirrahmanirrahim

Ey nefis! Bil ki, dünkü gün senin elinden çıktı; yarın ise, senin elinde senet yok ki, ona mâliksin Öyle ise, hakiki ömrünü bulunduğun gün bil Lâakal, günün bir saatini ihtiyat akçesi gibi, hakiki istikbâl için teşkil olunan bir sandukça-i uhreviye olan bir mescide veya bir seccâdeye at

Hem bil ki, her yeni gün, sana, hem herkese bir yeni âlemin kapısıdır Eğer namaz kılmazsan, senin o günkü âlemin zulümâtlı ve perişan bir halde gider Senin aleyhinde âlem-i misâlde şehâdet eder Zîrâ herkesin, her günde, şu âlemden, bir mahsus âlemi var Hem o âlemin keyfiyeti o adamın kalbine ve ameline tâbidir Nasıl ki aynanda görünen muhteşem bir saray, aynanın rengine bakar Siyah ise, siyah görünür; kırmızı ise, kırmızı görünür

Hem, onun keyfiyetine bakar; o ayna şişesi düzgün ise sarayı güzel gösterir, düzgün değil ise çirkin gösterir En nâzik şeyleri kaba gösterdiği misillü, sen kalbinle, aklınla, amelinle, gönlünle kendi âleminin şeklini değiştirirsin; ya aleyhinde, ya lehinde şehâdet ettirebilirsin Eğer namazı kılsan, o namazın ile, o âlemin Sâni-i Zülcelâline müteveccih olsan, birden sana bakan âlemin tenevvür eder Âdetâ, namazın, bir elektrik lâmbası ve namaza niyetin, onun düğmesine dokunması gibi o âlemin zulümâtını dağıtır Ve o herc ü merc-i dünyeviyedeki karma karışık perişâniyet içindeki tebeddülât ve harekât, hikmetli bir intizam ve mânidar bir kitâbet-i kudret olduğunu gösterir, “Allah göklerin ve yerin nurudur” (Nur Sûresi: 35) -1- âyet-i pürenvârından bir nuru senin kalbine serper Senin o günkü âlemini o nurun in'ikâsıyla ışıklandırır Senin lehinde nurâniyetle şehâdet ettirir

Sakın deme, "Benim namazım nerede, şu hakikat-i namaz nerede!" Zîrâ bir hurma çekirdeği, bir hurma ağacı gibi, kendi ağacını tavsif eder Fark yalnız icmâl ve tafsil ile olduğu gibi, senin ve benim gibi bir âmînin -velev hissetmezse- namazı, büyük bir velînin namazı gibi, şu nurdan bir hissesi var, şu hakikatten bir sırrı vardır - velev şuurun taallûk etmezse Fakat, derecâta göre inkişaf ve tenevvürü ayrı ayrıdır Nasıl bir hurma çekirdeğinden tâ mükemmel bir hurma ağacına kadar ne kadar merâtib bulunur; öyle de, namazın derecâtında da, daha fazla merâtib bulunabilir Fakat bütün o merâtibde, o hakikat-i nurâniyenin esâsı bulunur (Sözler Sh 247)

Bediüzzaman Said Nursi


Alıntı Yaparak Cevapla