08-02-2012
|
#9
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Namazı Terkeden Küfren Mi? Yoksa Hadden Mi?
1- Bunu, yenilik ve teceddüde delalet eden fiilin dışında hüsranlığa ve gereksinimlerinin sabitliğine delalet eden isim lafzı ile getirmek
2- Bu ismin -kendileri için isimlendirilenin tam oluşması için- elif ve lam ile sadır olması Mesela sen: “Zeydun El-Alim es-Salih” diye (elif lamlı getirecek) olursan işte bu “Zeydun Alimun Salihun” diye (elif lamsız olarak) bunun tersine, bunun için tanlığın sabit olduğu anlaşılmaktadır
3- Yüce Allah’ın bunun haber ve mübtedasını marife (bilinirlik) olarak kılması
İşte bu da haberin mubte’da’da intisar alametinden olmaktadır şu ayette olduğu gibi:
“İşte onlar felaha uğramış kimselerdir ” (Bakara: 2/5)
aynı zamanda:
“Kafirler işte onlar zalim olanlardır ” (Bakara: 2/254)
ve:
“İşte onlar gerçek mü’minlerdir ” (Enfal: 8/4)
ayetlerinde ve benzerlerinde olduğu gibi
4- Mübteda ve Haber’in arasına ayrık zamiri sokmak Bu da fasıl ile birlikte iki ayrı faide içermektedir
a) İsnadın kuvvetli olması
b) Dayanan zamirin dayandırılana hasslığı Gelen şu ayetlerde olduğu gibi:
“Muhakkak ki Allah, O’dur zengin olan, Hamid olan ”
ve:
“Allah, işte O işiten, görendir ” (Maide: 5/76)
ve:
“Muhakkak ki Allah, O’dur ⁄afur olan, Rahim olan ” (şura: 42/5)
Dokuzuncu Delil: Yüce Allah’ın:
“Bizim ayetlerimize ancak, kendilerine ayetlerle öğüt verildiğinde secdeye kapanan ve Rabblerini hamd ile tesbih edenler iman eder Hem onlar büyüklük de taslamazlar ” (Secde: 32/15)
Bu ayette delil getirme yönü; şüphesiz Allahu Teala; Allah’ın ayetten zikrolunduğu vakit Rabblerini hamd ile tesbih edip secdeye varmayan kimselerden iman mefhumunu kaldırmıştır şüphesiz Allah’ın ayetlerinin en büyük hatırlatıcısı da namaz ayetlerinin tezkiri’dir Her kime bunlar zikrolunsa oda zikri etmez ve namazda kılmazsa bunlara iman etmiş olmaz Çünkü Allah (c c ) bunu mü’minlere has kılmış, onların secde ehli olduklarını vurgulamıştır şüphesiz bu en güzel delil getirme ve en yakın boyutudur şüphesiz; Allah’ın:
“Namazı kılınız ” (Bakara: 2/43)
ayetine, sadece bunu ikamet eden (kılan) iltizam eder
Onuncu Delil: Yüce Allah’ın şu ayeti:
“Onlara: Ruku edin denildiğinde onlar ruku etmezler Vay o gün yalanlayanların haline!” (Mürselat: 77/48-49)
Bu ayeti de:
“Yeyin, metalanın biraz! şüphesiz ki sizler mücrimlersiniz ” (Mürselat: 77/46)
ayetinden sonra zikretmiştir Nitekim yüce Allah, rukuyu -bu da çağrıldığı vakit namazı- terkeden o kimselere tehdit yağdırmıştır Buradakinden maksad; “Onlar yalanladıklarından dolayı tehdit’tir” denilemez sadece Çünkü Allah (c c ) onların namazı terkettiklerini haber vermiştir İşte tehditte bundan da vaki olmuştur
|
|
|