Yalnız Mesajı Göster

Hz. Hüd Ve Âd Kavmi

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz. Hüd Ve Âd Kavmi




Hz HÜD ve ÂD KAVMİ

Güney Arabistan'ın Hadramut civarında, bulundukları yere kumsal ve engebeli yüksek arazi mânâsında «Ahkâf» adı verilen Ad kavmi isminde bir millet yaşıyordu Bu kavm maddî', bakımdan hayli ilerlemiş, zengin olmuş ve ihtişamlı binalar içerisinde hayat sürüyorlardı Kuvvetleri de hayli çoğaldığından etraflarındaki kavimlere de galebe çıkmışlar ve zor kullanarak beldelerini genişletmişlerdi Fakat bu maddî ilerleme ve genişlemenin yanında Allahü Teâlâ'ya ve emirlerine olan bağlılıkları kopmuş ve iyice azgınlaşarak putlara tapar hale gelmişlerdi Hz Nuh tufanıyla sâkinleşen halk yine yoldan çıkmış, yolunu şaşırmıştı
Allahü Teâlâ, bu şaşırmış kavmi, hak yola davet etmek üzere içlerinden biri ve soyca kardeşleri olan Hûd aleyhisselâmı, onlara peygamber olarak gönderdi Hz Hûd'un nesebi hakkında iki rivayet vardır ki:
Birincisi; Hûd ibni Abdillah ibni Rebah İbni'lhulûd Ibnü'avs Ibni İrem Ibni Sam Ibni Nuh aleyhisselâmdır
ikincisi de, Hûd Ibni Salih ibni Erfahd ibni Sam Ibni Nuh ibni Ammi Ebi Ad'dır Yani Nuh aleyhisselâm Ad'ın babasının amcasının oğlu imiş
Hz Hûd kavmine, kendisinin Allah tarafından onlara gönderilen emîn bir Peygamber olduğunu bildirerek Allah'ın emirlerini tebliğ etmeye başladı:
— «Ey kavmim! Gelin Allah'dan korkun ve O'na kulluk edin, sizin O'ndan başka bir ilâhınız daha yok Siz sade O'na iftira ediyorsunuz da ilâh diye başkalarına tapıyorsunuz
— «Ey benim kavmim, buna karşılık ben sizden bir ecîr istemiyorum, hâlis muhis karşılıksız bir nasihattir bu Benim ecrim ancak beni yaradana aiddir Vereceğini O verecektir Artık siz akıllanmayacak mısınız? Hâlâ siz O'nun azabından sakınmayacak mısınız? Aklınızla düşünüp böyle halisane bir şekilde söylenen ve sizin menfaatinizle alâkalı bu hak nasihati tutarak iftiradan, başkalarına tapmaktan vazgeçmez misiniz?
— «Ey benim kavmim, rabbınızdan mağfiret dileyiniz, O'na karşı günahkâr olduğunuzu itiraf edip istiğfarda bulununuz, sonra O'na tevbe ile şirk ve isyandan pişmanlık duyarak imân ve doğrulukla müracat ve kulluk ediniz ki, üzerinize bol bol Semânın feyzini göndersin; kuraklık çektirmesin, hayatînizi kuru maddelerin tazyikinden kurtarıp yükseltsin ve kuvvetinize kuvvet katsın Malûm olan cismâni kuvvetinize henüz tanımadığınız manevî-bir kuvvet katlayarak artırsın Gelin mücrim mücrim, günahlarınıza İsrar ederek bu güzel nasihatleri dinlemezlik etmeyin, yüz çevirip gitmeyin
— «Siz her tepeye bir alâmet, köşk bina ederek eğleniyor, oynuyorsunuz Dünyada ebedî kalacakmışsınız gibi, bîr takım saraylar ve havuzlar da ediniyorsunuz Hem ceza için yakaladığınız vakit, merhametsizce, zorbaca yakalıyorsunuz; dövüyor, öldürüyorsunuz Artık Allah'dan korkun ve bana itaat edin Size bildiğiniz şeyleri verenden sakinın; size davarlar ve oğullar verenden, bağlar ve pınarlar ihsan edenden
— «Doğrusu Ben, size gelecek büyük bir günün azabından korkuyorum»
Hûd aleyhisselâmın bu daveti karşısında, Allahü Teâlâ'nın dünya hayatında kendilerine refah verdiği halde, küfre dalıp âhiretteki hesapla karşılaşmayı yalanlayan bu Ad kavminin ileri gelen kodaman bir güruhu isyan ederek ona ve onu dinleyenlere şöyle dediler:
— «Eğer Rabbımız dileseydi, muhakkak bize Melâike gönderirdi Siz —geçmiş Peygamberleri de kastederek— ise bizim gibi insanlarsınız Onun için biz sizinle gönderilen şeylere inanmayız Bu da başka değil, ancak sizin gibi bir insandır Sizin yediğinizden yiyor, içtiğinizden içiyor Bu bir peygamber olamaz Şayet kendiniz gibi bir insana itaat edecek olursanız, muhakkak ki o halde siz aldanmış olursunuz
— «O, siz cidden öldüğünüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğunuz zaman, muhakkak çıkartılacaksınız, dirileceksiniz diye mi va'dediyor? Heyhat heyhat, ne uzak vaad! Hayat, ancak bizim bu Dünya hayatımızdan başka bir şey değildir Kimimiz bir taraftan ölür, kimimiz de yeni doğar hayata geliriz, bu böyle gider Biz öldükten sonra diriltilmeyeceğiz O halde bu alçak hayata sarılalım, keyfimize bakalım
— «Ancak o, öyle bir adam ki, Allah'a karşı bir yalan uydurdu Biz ona inanacak değiliz»



Alıntı Yaparak Cevapla