Prof. Dr. Sinsi
|
KıRşEhir
KIRŞEHİR
Kırşehir 1867 yılında bucak, 1869 yılında ilçe, 1870 yılında sancak olmuş, Avanos, Keskin ve Mecidiye (Çiçekdağı) ilçeleri Kırşehir'e bağlanmıştır 1921 yılında bağımsız mutasarrıflık, 1924 yılında il olan Kırşehir'e Avanos, Çiçekdağı, Hacıbektaş, Mucur ilçeleri bağlanmıştır 1944 yılında ilçe olan Kaman, Kırşehir'e bağlanmıştır
20 Temmuz 1954 tarihinde 6429 sayılı kanun ile Nevşehir il, Kırşehir'de Nevşehir iline bağlı bir ilçe haline getirilmiş Çiçekdağı ilçesi Yozgat'a, Kaman Ankara'ya, Hacıbektaş, Mucur ve Avanos da Nevşehir'e bağlanmıştır
01 Temmuz 1957'de kabul edilen 7001 sayılı kanunla Kırşehir tekrar il haline getirilmiş, yeni ile Yozgat'ın Çiçekdağı, Ankara'nın Kaman ve Nevşehir'in Mucur ilçeleri bağlanmıştır

TARİHTE KIRŞEHİR; KIRŞEHİR'İN ADI
Kırşehir tarihi, Hititler dönemi ile anılmaya başlar Fakat, ilin adının o zaman ne ol*duğu henüz bilinmemektedir İlin bir ara **uae Saravenas (Akova-Saravena) adıyla (M Ö 2 yy ) bilindiği anlaşılmıştır Önceleri Makissos (Macissus) adıyla anılan kent, İm*parator I Jüstinianos devrinde (527-568) yeniden kurulmuş ve Jüstinianopolis diye anılmaya başlamıştır
Uçsuz bucaksız kırın ortasında yükselen bu kente Türkler "Kır şehri" adını vermiş*lerdir Kır şehri zamanla halk dilinde "Kırşehir" oldu Bu gün bile bazı köylerinde yaşa*yan halk, burasını Kır şehri diye anar Kırşehir ismi Türkçe'dir Bir rivayete göre de Timur'un Anadolu'ya gelişinde kendisine karşı koyan burada yaşayan halkı göstererek "kırın şehri" dediği, daha sonra bunun Kır şehri olarak değiştiği ve bu günkü ismini aldığı da söylenmektedir
KIRŞEHİR'İN TARİHİ
1 - Tarih Öncesi Çağda Kırşehir (Tunç Dönemi M Ö 3000-2000)
Kırşehir ve çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda Kırşehir'in tarih öncesi çağda,özellikle Tunç çağı döneminin etkisi altında kaldığı görülüyor 1943'te Hashöyük kazılarında ilk Tunç çağı'na ait beş-altı tabaka tespit edilmiştir Bu tabakalarda taş ve kerpiç yapı temelleri, siyah renkli seramik parçaları, çömlek ve çanaklar bulunmuştur Bu ka*lıntılar bölgede ilk Tunç çağı döneminin (M Ö 3500-2000) yaşandığını açıklar Hashöyük ve şehir merkezindeki Kale'de başlayan kazı çalışmaları ile Kaman'a bağlı Çağırkan kasabasında yapılan kazılardan yeni bilgiler de elde edilebilir
Çağırkan kasabası yakınında bulunan Kalehöyük'ün tarihinin M Ö 1750-600 yıl*larına kadar uzandığı sanılmaktadır Kazılar sonunda 25 metre yüksekliğindeki höyük ve buradan çıkarılan iki büyük küp ve diğer buluntular, yörenin tarih öncesi dönemini aydınlatır Kırşehir'in kuruluşunu, ilk çağlarda Anadolu'yu kuzey-batıdan, güney-doğudan bir baştan bir başa kesen eski ve işlek bir anayolun ortasında bir durak ve yerleşme yeri olmasında, Asya'dan Avrupa'ya giden önemli karayolları üzerinde bulunuyor olmasında, ayrıca Kapadokya bölgesine de yakın olmasında arayan bilim adamları olmuştur
2 - Hitit Dönemi (M Ö 1850-1200)
Kırşehir Hititler'in yerleşim yeri olan Kızılırmak yayı içinde olduğundan, Hititler döneminin Kırşehir'de yaygın bir şekilde yaşandığı kesindir Kalehöyük'te yapılan kazılarda yerleşim alanının en alt tabakasını Hitit döneminin teşkil ettiği ortaya çıkmıştır Bu kazılar sırasında erken ve geç Hitit çağlarına ait kalıntı ve eserler gün ışığına çıkarılmıştır Resmi veya saray yapılarına ait olduğu ,sanılan duvar temelleri ile mühürler, takılar, seramik mutfak eşyaları ve Hitit çapına ait çivi yazılı bir tablet parçası da bulunmuştur
Kırşehir'e bağlı Sevdiğin Köyü'nün 10 km kadar kuzeydoğusunda bir Hitit Prensi'nin adının geçtiği yazılı taş blok bulunmuştur Bu taş blokun bir yol işareti olduğu ve yakınlarından Hitit dönemine ait bir yolun geçtiği sanılmaktadır
Kırşehir'de Hitit dönemi tarihi için önemli bir belge olan ve "Malkayası" olarak bili*nen bir yazıt bulunmuştur Prof Dr H Th Bossert bu yazıtı incelemiş ve bunun bir yol levhası olduğunu açıklamıştır Malkayası yazıtının bir yol levhası olması Kırşehir'in de Hattuşaş’tan güneye inen yol üzerinde bulunması ilin Hititler döneminde önemli bir mer*kez olduğunu açıklar Bunun dışında yine Hitit döneminden kalma önemli bir eser de Öküztaşı olarak bilinen Hitit Sunağı'dır Bu sunak, üzerinde bir adak havuzunun yer al*dığı kare prizma bir gövde de iki öküz başının bulunduğu bazalt taşından yapılmıştır
1950'de yapılan Merkez Kalehöyük'deki araştırmada Hitit dönemine ait çanak *çömlek parçaları bulunmuştur M Ö 1600'lerden M Ö 1200'lere değin Hititlerin yaşadığı bu yöre M Ö 675'e kadar Frig'lerin yönetimi altına girmiştir
3 – Frig Dönemi
Hititlerin zayıflayıp gücünü yitirmesi üzerine yöreye Frigler hakim olmuştur Kızılırmak ve Tuz Gölü'ne kadar sınırlarını genişleten Frigler, M Ö 1200'den itibaren başta Batı ve Orta Anadolu olmak üzere geniş bir alana yayılmışlardır
Kimmerler Frigler'i yenilgiye uğratınca Lidyalılar Anadolu'nun batı kısımlarını ele geçirdiler ama Kırşehir'e kadar ilerleyemediler Kırşehir daha sonra M Ö VIl yy da Medlerin egemenliğine sonra da Persler'in egemenliğine girmiştir
4 - Pers Dönemi (M Ö 546-332)
Med Devleti, M Ö 550'de Persler tarafından yıkılmış ve ardından Anadolu Pers hakimiyetine girmiştir Kırşehir, Perslerin Katpotukya (Kapadokya) yani "Güzel Atlar Ül*kesi" adını verdikleri bölgenin batısında yer alıyordu Persler, vergi yoluyla yöreye hakim olmuştur Yöre halkı ise, ağır vergiler altında ezilince çeşitli kaleler yapmak zorunda kalmıştır Kırşehir ise bu çabaya girmemiştir Çünkü toprakları çok kıraçtı Persler ise M Ö 334'de Büyük İskender'in ordusuna yenildiler ve Makedonlar Kırşehir'i ele geçirdiler Yöre halkının ayaklanmasından sonra Kapadokya kralı olarak M Ö 332'de Ariarates bağımsızlığını ilan etmiştir
5 - Kapadokya Krallığı Dönemi (M Ö 333-M S 18)
Kapadokya (Kappadokia) krallığı M Ö 333'de kurulmuştur Bu krallık döneminde Kırşehir ve yöresi yoğun bir baskı yaşamıştır Komutan Evmenes ve Antipatos dönem*leri ise bu kişlerin Kapadokya bölgesini ele geçirme istekleri yüzünden savaşlarla geç*miştir Ariarates öldü Büyük iskender'in ordusunu yenilgiye uğratan ii Ariarates ise Kır*şehir'in kuzeyine egemen olmayı başarmıştır Daha sonra bu bölge toprakları Orta Av*rupa'dan Galat (Kelt) topluluklarının akınına uğramıştır (M Ö 220-163) M Ö Il yy son*larında Pontus Kralı Mithradaset buraları denetimine almıştır Bu dönemde yöre "**u*aesaravenea" adıyla anılıyordu
iı M Ö 85 yılında Roma egemenliğine girmiştir Kapadokya yöresi M Ö 18'de Ro*ma imparatoru Tiberius tarafından Roma'ya bağlanmış ve Tiberius burayı eyalet yapmıştır Kırşehir sınırları içinde Kapadokya krallarına ait sikkeler bulunmuştur
6 - Roma Dönemi (M S 18-395)
Kapadokya, Roma eyaleti haline geldikten sonra yörede Hristiyanlık hızla yayılma*ya başlamıştır (3 yy ) Buna karşılık Roma İmparatoru'nun desteklediği puta tapan rahip*lerle Hristiyanlar arasında büyük bir mücadele olmuştur
Kapadokya bölgesinde III ve IV yy lara ait Hristiyanların sığınmak ve korunmak amacıyla yaptıkları pek çok yeraltı şehri bu sebeple ortaya çıkmıştır İlimiz ise bu döne*me ait; Mucur yeraltı şehri, Dulkadirli inli Murat yeraltı şehri, Aşıkpaşa yeraltı şehri, Küm*betaltı yeraltı şehri gibi on tane yeraltı şehri bulunmaktadır Kırşehir 395'e kadar Ro*ma'ya bağlı kalmıştır İlimizdeki höyüklerin bir kısmında Roma dönemine ait çanak-çöm*lek parçaları ile bu döneme ait sikkeler bulunmuştur
7 - Bizans Dönemi (395-1071)
Bizans döneminde Makissos, daha sonra da Justinianapolis adıyla anılan Kırşehir'i aynı yüzyılda yaşayan tarihçi Prokopios'un bildirdiğine göre; Justinianus Kırşehir'i yeniden imar ederek kent durumuna getirmiştir Mazaka'da (Kayseri) ekonomik hayatın daha canlı olması nedeniyle Kırşehir halkı buraya göç etmiştir M S 605 yılında İran Sa*sani Devleti, Kırşehir'i istila etmiştir 626'ya kadar bölge Sasani ve Bizans akınlarıyla sarsılmıştır 647'de Emevi devletinin Şam Valisi Muaviye Kayseri ve Kırşehir dolaylarını işgal etmiştir
Kırşehir merkezine bağlı Taburoğlu Köyü yakınlarındaki Üçayak Kilisesi, Kaman Temirli'deki kilise, Mucur Aksaklı ve Aflak köylerindeki Kaya kiliseleri, Derefakılı kilisele*ri, Mucur Manastır ve Keşiş Sarayı, Bizans dönemine ait mimari kalıntılardır Kırşehir ci*varında da Bizans dönemine ait kandiller, takılar, sırlı mavi ve sarı renkli seramik eşya*lara rastlanmıştır
8 - Anadolu Selçuklu Dönemi (1071-1308)
1071 'de Bizans'ı yenilgiye uğratarak Anadolu'yu Türk yurdu haline getiren Türk orduları, Anadolu içlerine kadar yayılarak Anadolu Selçuklu Devleti'ni kurdular 1075'de Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Kırşehir'i topraklarına katmıştır Anadolu'ya ve Kırşehir'e gelen Oğuz boyları, yerleştikleri yerlere genellikle kendi boy, oba ve yer adları ile kişi ad*larını da vermişlerdir Bugün Kırşehir içinde kasaba ve köy adı olarak Oğuz boylarından "Çepni, Bayındır, Buğduz (Büğdüz), Kargın, Yazır, Kınık, Avşar" boylarının adları ile oba, oymak ve diğer Türkçe adlar yaşatılmaktadır
Haçlı seferleri sırasında Orta Anadolu toprakları elden çıkmıştır Danişmentliler 1120'de Kırşehir'i kendilerine bağlamışlar ve o dönemde Kırşehir "Gülşehir" olarak ad*landırılmıştır 1174'de Kılıçaslan, Kırşehir'i yeniden Selçuklu Devleti'ne bağlamıştır II Kılıçaslan 1186'da Türk geleneğine uyarak devletin topraklarını on bir oğlu arasında paylaştırınca Kırşehir, Muhiddin Mesud'a düşmüştür Kardeşi Rukneddin Aslan Konya'yı ele geçirdikten sonra Ankara ve Kırşehir'i de kendine bağlamıştır (1203) 1220'de Ala*addin Keykubat Mengücekler'in Kemah koluna son vermiş, Mengücek boylarından Mu*zaffer Muhammed'e Şebinkarahisar'ı kan dökmeden teslim ettiği için Kırşehir'i tımar olarak vermiştir Kırşehir bu dönemde imar edilmiş ve bir kültür kenti haline getirilmiştir
Moğol istilası döneminde Kırşehir, Moğol ordularının yaylak ve kışlağı durumunda idi Kırşehir Muzaffer Muhammed'e verildikten sonraki dönemde Baba ishak çevresinde toplanan Türkmen boylarının silahlanması üzerine Selçuklu Sultanı II Gıyasettin Key*hüsrev 60 000 kişilik bir orduyu yardıma çağırmıştır Selçuklu ordusu Türkmenleri ve ba*şında bulunan Baba İshak'ı Kırşehir'in Malya ovasında yenilgiye uğratmıştır (1240)
1243 Kösedağ savaşından sonra Moğollar Anadolu'yu kesin bir şekilde hakimiyet*Ieri altına aldılar Sultan II Keyhüsrev, Şemseddin İsvahhani'yi Moğol sultanı Batuhan'a elçi göndermiş, anlaşma yapılmasını sağladığı için o Kırşehir ita amirliği ile subaşılığına getirilmiştir IV Kılıçaslan zamanında Caca oğlu Nureddin, 1262'de Kırşehir' suba*şısı olmuştur İl onun zamınında çok gelişmiş, bayındır bir il haline gelmiştir Caca oğlu Nureddin Bey güvenlik ve barışa önem vermiştir İlde Cacabey Medresesi ve külliyesini kurmuştur Memluk Sultanı Baybars 1277'de Anadolu'ya gelerek Elbistan'da Moğolları yenilgiye uğratmış, Selçuklu ordusunun bir bölümü bu savaş sırasında Memluklular'a katılmıştır Cacabey de, kardeşi ile Mısır Memluk Sultanı Baybars'a esir düşmüştür Baybars, esirleri serbest bırakınca Cacabey Kırşehir'e dönmüştür
Cacabey, Türk halkını koruması, yüksek bir ahlaka sahip olması özü-sözü pek bi*ri olması dolayısıyla Anadolu'da çok sevilmiştir Öz Türkçe konuşup Türk kültürünün ve eserlerinin Kırşehir ve Anadolu'ya yayılmasına öncülük etmiştir Cacabey XIII yy da Anadolu'da yaşamış olan diğer Türk büyüklerinden Hacı Bektaşi Veli, Mevlana Celalettini Rumi ile de görüşmüş, hatta onların övgülerine bile mazhar olmuştur
Nureddin Cacabey'in 1272'de Kırşehir'de kurmuş olduğu Cacabey Medresesi onun adını ebedileştirmiştir Bu medrese aynı zamanda bir rasathane idi Batı Türkis*tan'da Uluğ Bey'in rasathanesine ise Selçuklular zamanında Kırşehir Cacabey rasatha*nesi de o derece önemli idi Bugün cami olarak kullanılan bu medresenin dış köşelerin*de sütunlar, uzay araçlarına benzetilmektedir Cacabey medresesinde eğitim tamamen Türkçe idi Türk dilinin Fars kültürü içinde erime tehlikesi altında bulunduğu sırada Cacabey, bir kurtarıcı olarak Türklüğ'ü ayakta tutmuştur Bu sebeple Ahi Evran, Aşıkpaşa, Hacı Bektaşi Veli, Ahmet Gülşehri gibi alim ve şairler eserlerini öz Türkçe yazmışlardır Bu nedenle Türk tarihinde Cacabey'in önemi büyüktür Cacabey, Rum tekfurları ile yaptığı bir çarpışmada şehit düşmüştür (1301) Türbesi Cacabey Medresesi yanındadır
Selçukluların başına II Mesut'un geçtiği dönemde İlhanlı komutanı Baycu Noyan, Anadolu'da bağımsız davranıyordu Malya ovasında 300 000 kişilik bir ordu Baycu No*yan'ı yenilgiye uğratmıştır Bundan sonra Kırşehir ve çevresi yakılıp, yıkılmıştır Ülke dörde ayrılmış; Kırşehir ve yöresi Şerafettin Osman'a bırakılmıştır Yöre halkı bu dö*nemde vergilerin ağırlığından bunalmıştır 1317'de İlhanlı hükümdarının kardeşi Timur*taş Anadolu'da düzeni sağlamış ve 1322'de bağımsızlığını ilan etmiştir Timurtaş, Anadolu karışınca Memlükler'e sığınmıştır
9 Beylikler Dönemi
Kırşehir 1365'de Eretna Beyliği'nin hakimiyetine girmiştir 1381 'de Kırşehir yöre*sinde yaşayan Tatar boylarından Samağarlılar, Türkmenler'in otlaklarına saldırdıklarını iddia edince, Kadı Burhanettin, Emir Pir Ali ile Seyidi Hüssam komutasında bir ordu gön*dererek Türkmenler'i cezalandırmıştır 1389'da Mürüvvet Bey, Kırşehir'i ele geçirerek Kadı Burhanettin'e vermiştir 1389'a gelindiğinde Yıldırım Beyazıd, kendisine karşı itti*fak kuran Kadı Burhanettin ile Candaroğlu Süleyman Paşa üzerine yürümüştür Kadı Burhanettin savaşmak istemediğinden Kırşehir yöresine çekilmiştir Kırşehir Valisi Adil Şah'ın teklifiyle kentin surlarını onartmıştır
Timur'un 1394'de Anadolu'ya geldiği sırada, onu destekleyen Karamanoğulları Kırşehir'e saldırarak, şehri yağmalamışlardır 1396'da Timur'un geri dönmesi üzerine Kadı Burhanettin, Karamanoğulları'nın üzerine yürüyerek onları cezalandırmıştır Kadı Burhanettin öldürülünce Kırşehir halkı şehri Yıldırım Beyazıd'a vermiştir Bu sıralarda Beyazıd'a sığınan Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf, kendisini Timur'a teslim edilece*ğinden endişe edince Kırşehir ve çevresini yağmalamıştır Timur 1402'de Ankara sava*şında Yıldırım'ı yenmesi üzerine Kırşehir, Karamanoğullarına verilmiştir
Anadolu'da Fetret Devri (1402-1413) yaşanırken Karamanoğlu Mehmet Bey, Çelebi Mehmet'ten yardım istemiştir Şimdiki Çayağzı kasabasında Cemele kalesinde görüşmüşlerdir Karamanoğulları ve Dulkadiroğulları'nın saldırısına uğrayan, yağma edi*len ve zamanla eski canlılığını yitiren Kırşehir, II Murat döneminde (1402-1451) Osmanlılar'a kesin olarak bağlanmıştır
10 - Osmanlı Dönemi
Anadolu'da Osmanlı egemenliğinin kesin olarak kurulmasından yani Fatih Sultan Mehmet'in Anadolu Türk birliğini sağlamasından sonra Kırşehir'de Celali isyanları dışında XIX yy ın sonlarına kadar kayda değer önemli olaylar görülmez,
Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda Ahiliğin büyük rolü olmuş, düzenli ordunun yani Yeniçeri Ocağı'nın kuruluşu sırasında Hacı Bektaş Veli'nin etkileri görülmüştür Yeniçeriler Hacı Bektaş'ı "Pir" olarak kabul etmişlerdir Katip Çelebi Seyahatnamesinde; Kırşehir için, havası güzel bir sahrada kurulduğunu, üzerinde bir kalesi olduğunu yazmaktadır
1527'de Hacı Bektaşi Veli'nin torunlarından Kalender Çelebi Ankara-Kayseri yöresinde ayaklanmıştır Bu ayaklanma büyüyünce Kanuni Sultan Süleyman, Sadrazam İbrahim Paşa komutasında bir orduyu 1528'de Kırşehir yöresine yollamıştır
1560'lı yıllara gelindiğinde Anadolu'da yoğun bir kargaşa daha yaşanmıştır Halkı zorla soyan Hakibe Sührap adlı eşkıyaları cezalandırmak için Kanuni Kırşehir beyi Memiş Bey'e emir vermiştir Fakat durum, yani halktan zorla vergi toplandığı Kırşehir kadısının İstanbul’a gönderdiği mektuplardan anlaşılmaktadır 1580'de Kırşehir'de bazı medrese öğrencilerinin ayaklandığı görülmüştür Bu öğrencileri cezalandırmak için Çıkartılan ferman, bazılarının işine gelmiş, bunları fırsat bilen bir kısım görevliler halka zul*metmeye başlamıştır 1584'de bu ayaklanmayı bastırmak için gönderilen Mısır valisi Şehzade Mehmet'in adamları bir çete oluşturarak Kırşehir'deki köyleri basmıştır ve suçsuz insanları öldürerek mal ve paralarına el koymuşlardır
1604-1605'de Hızır isimli bir eşkıya 500-600 kişilik bir güç ile Niğde ve Kırşehir sancaklarını istila edip, yağmalamıştır Onun öldürülmesinden sonra yerine geçen Bıyık Ali'de, Kuyucu Murat Paşa'nın Celali isyanlarını bastırmak için çıktığı sefere kadar, böl*gede zulüm ve baskısını sürdürmüştür Yine ünlü Celalilerden Tavıl Ahmet Paşa'nın kar*deşi olan Meymun, çevresine topladığı 7 000 kişi kadar bir kuvvetle Kırşehir ve çevre*sini talan etmiştir Kuyucu Ahmet Paşa, Meymun ve adamlarını yenilgiye uğratarak öldürmüştür (1607)
Devlet otoritesinin zamanla zayıflaması "ayanları" ortaya çıkarmıştır Ayanlar Kır*şehir ve dolaylarında da etkili olmuştur Bunlardan Çapanoğulları Kırşehir'de de etkili olmuştur Devlet ise, ülke düzeninin sağlanması ve asker toplanmasında ayanlardan yar*dım istemek zorunda kalmıştır 1797 sonunda Vidin ayanı Paspanoğlu Osman ayaklanınca, devlet Çapanoğlu Süleyman Bey'den yardım istemiştir O da Kırşehir ve yöresin*den asker toplamıştır 1799'da Fransızları Mısır'dan çıkarmak için yapılan hazırlıklar sırasında Çapanoğlu Süleyman Bey'in 1866'da başlayan Osmanlı-Rus savaşına asker göndermesine karşılık, II Mahmut, Süleyman Bey'e 1808'de Şarkikarahisar sancağı, 1810'da Kayseri sancağı mütesellimliğini, 1811 'de Kırşehir sancağı mütesellimliğini ver*miştir
Kırşehir XIX yy ortalarında önemini yitirmiş ticaret yolları üstünde küçük bir durak yeri haline gelmiştir Bu sıralarda nüfusu yaklaşık 3500 kadardır Yüzyılın sonlarına doğ*ru Ankara iline bağlı sancak merkezi halindeki şehrin nüfusu 8 462 olarak gösterilmek*tedir Kırşehir kazası merkez kazadır 185 köy Kırşehir'e bağlıdır Bu dönemde Kırşe*hir'de 4 medrese, 1 idadi, 1 rüştiye, 2 iptidaiye, mahalle ve köylerde 25 sıbyan mektebi ve 1 Ermeni mektebi vardır 1603 ev, 10 han, 600 dükkan, 6 kahve, 25 cami, 19 mescit, 1 kilise, 1 kışla 1 depo, 1 cephanelik bulunmaktadır İdadi mektebi 1889'da yapılarak eğitime açılmış, 1903'de bir tadilat gördüğü belirtilmektedir
Osmanlının ilk dönemlerinde Kırşehir, Karaman eyaletine bağlı bir sancak duru*mundadır 1867'de sancak haline gelmiştir 1902'de Ankara'ya bağlı bir sancak olan Kır*şehir'e Avanos, Keskin ve Çiçekdağı ilçelerinin bağlı olduğu görülmektedir
Kırşehir 1874'de büyük bir kıtlıkla karşılaşmıştır 15 Mayıs 1874'de İstanbul’da ya*yınlanan Basiret Gazetesi, Kırşehir'den gönderilen mektuplara dayanarak; köylünün,kıtlıktan ölmüş hayvan, ağaç kabuğu ve ayrık otu yemek zorunda kaldığını yazmaktadır
11 - Yakın Tarih Döneminde Kırşehir
Kırşehir 1921 'de bağımsız mutasarrıflık haline gelmiştir Cumhuriyet döneminde il merkezi olmuştur 1924'te Kırşehir'e; Avanos, Çiçekdağı, Hacıbektaş ve Mucur bağlan*mıştır 1944'de Kaman da ilçe haline gelince, Kırşehir'in ilçe sayısı beş olmuştur
20 Temmuz 1954 tarih ve 6429 sayılı kanun, Nevşehir'i il, Kırşehir'i de ona bağlı bir ilçe haline getirmiştir Çiçekdağı Yozgat'a, Kaman Ankara'ya, Hacıbektaş, Avanos ve Mucur ise Nevşehir'e bağlanmıştır 1 Temmuz 1957'de çıkarılan 7001sayılı kanunla Kırşehir yeniden il olmuştur Bu yeni düzenlemede Kırşehir'e Çiçekdağı, Kaman ve Mu*cur bağlanmıştır Hacıbektaş ve Avanos ise Nevşehir'e dahil edilmiştir Akpınar (1987), Akçakent (1990), Boztepe (1990) yılında Kırşehir'in yeni ilçeleri olmuştur Halen Kırşe*hir'e bağlı yedi ilçe vardır

|