Konu
:
Psikolojik Hastalıklar Hakkında Genel Bilgi
Yalnız Mesajı Göster
Psikolojik Hastalıklar Hakkında Genel Bilgi
07-30-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Psikolojik Hastalıklar Hakkında Genel Bilgi
PSİKOLOJİK HASTALIKLAR HAKKINDA GENEL BİLGİ
Konular:
1-Distimi (Kronik Depresyon)
2-Paranoya
3-Panik Atak
4-Anksiyete
5-Sosyal Fobi
6-Konserviyon Bozuklukluğu
7-Somatizayson Bozukluğu
8-Tik bozuklukları
9-Tokofobi
10-Uykusuzluk
11-Uyum Bozuklukları
12-Şizofreni
13-Hipokondriyazis ( Hastalık Hastalığı )
14-Pasif-Agresif Kişilik Bozukluğu (PAK
15-Id-Ego
16-Alkolizm
Distimi (Kronik Depresyon)
Diğer bir değişle kronik depresyon
Bazı araştırmacılar tüm depresyonlari biyolojik kökenli olduğunu ve beyindeki kimyasal maddelerin yetersizliğine bağlı olduğunu öne sürerlerken; bazıları da
düşünce sistemindeki psikolojik dengesizliğe dikkat çekmekteler
APA (American Psychological Association) ya göre
distimi şöyle tanımlanıyor;
Son iki senedir depresif ruh halinde olmak ve bunun yanı sıra aşağıdakilerin en az ikisinden yakınmak:
İştah azalması veya aşırı yemek
Sürekli yorgunluk durumu
Düşük benlik algısı
Uyku bozuklukları
Yoğun ümitsizlik duyusu
Yoğunlaşamama
Kararsızlık
Distimik birey
genelde "hep böyle" hissettiğini söyler
Şiddetli semptomlar yoktur
dolayısıyla bu hastalık sinsi bir şekilde değişerek
distimik ruh durumu yaşam biçimi haline dönüşür
Bununla mücadele etmek için
geçmişten günümüze taşıdığınız kırgınlıklar ve küskünluklerle barışmalı
geçmişte olanları affetmelisiniz
Böylece enerjinizi öfke balonuna yönlendimeyip daha mutlu yaşam balonuna yönlendirebilirsiniz
Mutsuzluğunuz ve sürekli yakınmalarınızla ilgi çekebilirsiniz ancak sonunda çevrenizdekiler sizden bıkacaklardır
Unutmayın gördüğünüz ilgi belki de yakınma davranışınızı kalıcı kılmaktadır
Kimse sizin hayatınızı iyileştirmeyecektir
Olumsuz düşünme alışkanlığınıza son vererek kıpırdanmalısınız
Hiçbir şey yapmayarak sürekli yakınmaktansa "daha iyi olmak için ne yapabilirim" sorusuna cevap verin
alternatif üretin ve uygulayın
Paranoya
Başlıca belirtisinin sanrılar olduğu psikiyatrik bozukluklardır
Hasta genellikle iyi giyimlidir ve kişilikte bir dagilma ya da günlük bir bozulma görülmez
Fakat egzantrik
garip
kuşkucu ya da düşmanca tutum içinde olabilir
Hastanın duygudurum sanrısının içeriği ile uygunluk gösterir
Büyüklük sanrıları olan hasta coşkulu
kötülük görme sanrıları olan hasta kuşkucudur
Klasik tanım sanrısal bozukluğu olan hastaların belirgin ve sürekli varsanılarının bulunmamasını öngörüyorsa da DSM-III-R ve DSM-IV de kısa süreli varsanıların (özellikle somatik tip sanrısal bozuklukta beden kokusuyla ilgili ya da genel olarak işitsel) bulunabileceği kabul edilmiştir
Konuşmanın akışını ve niteliğini etkileyecek düşünce bozuklukları genellikle yoktur
Bilişsel işlevler genellikle iyi bir düzeydedir
İntihar
cinayet ve şiddet içeren diğer davranışların cokluğu bilinmiyorsa da klinisyenin bu konuda uyanık olunması gerekir
Şiddet öyküsü olan kişilerde yıkıcı davranış cok yaygındır
Sanrısal bozukluğu olan hastaların kendi durumlarına ilişkin yargıları oldukça bozuktur ve hastahaneye genellikle polis
aile üyeleri ya da iş arkadaşları tarafından getirilirler
Sanrı iceriği dışında yargıda belirgin bozukluk saptanmaz
Sanrısal bozukluğu olan hastalar sanrı sistemlerinin dışında genellikle güvenilir bilgiler verirler
Yaygınlık
Sanrısal bozuklukların toplumdaki dağılımını değerlendirmek
- bozukluğun yaygınlığının görece az oluşu
- bozukluğun tanımı ile ilgili değisik görüşler
- hastaların aileleri ya da çevreleri tarafından zorlanmadıkça hekime başvurmamaları
gibi nedenlerden dolayı güçlük göstermektedir
Fakat şizofreniden ve duygudurum bozukluklarından cok daha nadir bir bozukluk olduğu bilinmektedir
Ortalama başlangıç yaşı 40 tır fakat 18-90 yaşları arasında dağılım gösterir
Kadınlar yönünde hafif üstünlük vardır
Çoğu hasta evlidir ve bir işi vardır
klinik tablo güncel bir yer değişikliğiyle ve düşük sosyoekonomik durumla bağlantılı olabilir
Panik Atak
Başta "Panik Bozukluk" olmak üzere
bir çok psikiyatrik bozuklukta görülebilen; aniden beklenmedik bir anda
herhangi bir yerde ortaya çıkan yoğun kaygı-bunaltı
korku karışımı bir nöbettir
Bu nöbet kişiye öylesine yoğun bir korku ve rahatsızlık duygusu yaşatırki; kötü bir şey olacağı veya sonunun geldiğini
öleceğini hisseder
Panik atak sırasında bazı hastalar; kalp krizi geçirdiklerini aklını kaçıracağını
felç geçireceğini
kontrolünü yitireceğini
düşüp bayılacağını hissederler
Bu korku fırtınasını yaşayan insan doğal olarak o ortamdan ve durumdan kaçma
uzaklaşma davranışı gösterir
bir an önce yardım alınabilecek bir sağlik kuruluşuna müracat edilir
Bazı durumlarda hastanın
hastahane veya doktor doktor görmesi bile onu rahatlatıp
nöbeti geçirmektedir
Toplumda Panik Bozukluk ve Oranlar:
-Panik Bozukluk her yaşta başlayabilir
-En sık 20-30 yaş arasında başlar
yaş ilerledikçe başlama oranı düşer
-Etnik
kültürel farklılıklar çok önemli bulunmamıştır
-şehir yaşamında
kırsal bölgelere göre daha sık görülmektedir
-Ekonomik durumla bağlantısı bulunamamıştır
-Eğitim düzeyiyle panik bozukluğu arasında direkt bir ilişki saptanmamıştır
-Evli insanlarda
dul yada boşanmış insanlara göre daha az görülmektedir
(bir çalışmada boşanmış yada dullarda 5 kat daha fazladır
)
Panik bozukluk-kadınlarda erkeklere göre 2-3 kat daha sık görülür
Panik bozuklu tanılı hastaların %75-80'i kadındır
Aile çalışmalarında; eğitim
etnik yapı
sosyal durumla bağlantı bulunmamıştır
yaşam boyu yaygınlığı değişik çatışmalarda %1
5-3
5 arasında saptanmıştır
Bu oran gittikçe artmaktadır
Değişik hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan panik ataklar ve "sinirli belirtili atakların" ise %15-20 arasında olduğu bildirilmektedir
Dolayısıyla gerek panik bozukluğuna bağlı gerekse diğer psikolojik
biyolojik nedenlere bağlı panik atakların her yüz kişiden 20-25 inde görüldüğü anlaşılmaktadır
Bu oran her 4 kişiden 1'inin panik ataklı olduğu anlamına gelmektedir
Paniğin bu kadar popüler olması bu yaygınlığı ve korkutucu belirtileri olsa gerek
Panik hastalarının çoğunluğu psikiyatri dışı hekımlere başvurmaktadır
Görülen belirtiler otonomik ve fiziksel belirtiler olduğunda kalp hastalığı görünümü verebilmektedir
Ilk başvurular bu yüzden dahili branşlar olmaktadır
Stein
1994
Chignon 1993'de yaptıkları bir araştırmada panik bozukluklu hastaların % 35'nin sık sık nefes alma
% 20-30'unda kalp damarlarının normal çıktığı
anjiosu normal bulunan hastaların % 35-45'inin ayrıntılı muayenesinde panik bozukluğu olduğu saptanmıştır
(Mukerji
katun) bu yanlış anlayış ve yöntemin ABD'ye yıllık maliyetinin 33 milyon dolar olduğu iddia edilmektedir
Panik Atak Türleri
1-Beklenmedik Ataklar:
Nedensiz
birden ortaya çıkan nöbetler
Panik Bozuklukta bu tür ataklar vardır
2-Duruma bağlı olanlar:
Korkulan herhangi bir nesneyle yada bir durum karşılığında ortaya çıkar
3-Durumsal yatkınlık gösterilen panik ataklar:
Genellikle destekleyici bir etken vardır
fakat bu etken herzaman atağa yol açmaz
Örneğin
hastada araba kullanırken panik atak oluşmasına karşın
bazen araba kullandıktan sonra atak geçirebilmektedir
Panik Atağın 13 bedensel bilişsel belirtisi vardır
Bunlardan 4 tanesinin olması nöbet için yeterlidir
Çoğunlukla 7-10 arası belirti yaşanmaktadır
Nöbet hızlı başlangıçlıdır
10 dakikada zirveye çıkar
Bazen yarım-veya bir saat sürebilir
Panik Atakta Görülen Belirtiler:
1-Çarpıntı
kalp atışlarını duyumsama
kalbin yerinden fırlayacakmış hissi
göğüste basınç bazen sol kola yayılan ağrı ve uyuşmalar
2-Terleme (Sıcak -Soğuk boşalımlar
bazen üşüme bazen alevlerin basması hissi)
3-Titreme-sarsılma-itilme hissi
4-Boğulma ve nefes alamama hali (Boğazda düğümlenme veya bir yumru
tıkanma hissi)
5-Soluğun kesilmesi (Derin nefes alma ihtiyacı havanın yetmemesi gibi hisler)
6-Göğüste daralma
sıkışma
ağrı duyumsama
7-Bunaltı
karında ağrı
şişkinlik ve gaz oluşması
(Bazen mideden başlayıp boğaza doğru yayılan kalkışma rahatsızlık hali)
8-Baş dönmesi
sersemlik hissi
düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma hali
9-Derealizasyon (Gerçek dışılık duyguları panik yaşandığında olaylar bir sis perdesinin gerisinde algılanır
cisimler
küçülür her şey bulanıklaşır)
10-Depersonalizasyon (Benliğinden ayrılmış olma hali: sanki bedenle ruh birbirinden ayrılıyor ve kişinin kendisini hissedememe
algılayamama kendisine yabancılaşma durumu oluşması)
11-Panik anında kontrolünü kaybedeceği yada çıldıracağı korkusu (Kendisine çocuklara
çevreye zarar verme korkusu)
12-O esnada "yaşamım buraya kadarmış" duygususu-ölüm korkusu
13-Ellerde
kollarda
bacaklarda
başta ve birçok yerde uyuşmalar
yanmalar
karıncalanmalar
diken
diken olma halleri
14-Üşüme
ürperme ya da ateş basmaları
Panik Atak ve Panik Bozukluğun Teşhisi
*(DSM_IV'e göre panik atağı tanı ölçütleri)
Not: Panik atağı kodlanabilir bir bozukluk değildir
Aşağıdaki semptomlardan dördünün (ya da daha fazlasının) birden başladığı ve on dakika içinde en yüksek düzeyine ulaştığı
ayri bir yoğun korku ya da rahatsızlık duyma döneminin olması:
1-Çarpıntı
kalp atımlarının duyumsama ya da kalp hızında artma olması
2-Terleme
3-Titreme ya da sarsılma
4-Nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma duyumları
5-Soluğun kesilmesi
6-Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkıntı hissi
7-Bulantı ya da karın ağrısı
8-Baş dönmesi
sersemlik hissi
düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma
9-Derealizasyon (gerçekdışılık duyguları) ya da depersonalizasyon (benliğinden ayrılmış olma)
10-Kontrolunu kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu
11-Ölüm korkusu
12-P****teziler (uyuşma ya da karıncalanma duyumları)
13-Üşüme; ürperme; ya da ateş basmaları
*DSM-IV (Psikiyatrik hastalıkları sınıflandırma kitabı)'e göre
Panik Bozukluk Nedenleri
1- Genetik ve ailesel nedenler
2- Biyolojik teoriler
3- Psikodinamik teoriler
4- Gelişimsel teoriler
5- Öğrenme kuramlari
6- Bilişsel modeller
1- GENETİK VE AİLESEL ÇALIŞMALAR:
Panik bozukluğu olan hastaların birinci derecede yakınlarında panik bozukluğu ve panik atak görülme oranı %15-30 arası bulunmuştur
Aynı yumurta ikizlerinde aynı anda panik bozukluk görülmesi %30-40 arası saptanmıştır
Panikte klinik belirtilerin hastaların çoğunda benzerlik göstermesi genetik nedenleri düşündürmektedir
Yapılan genetik çalışmalarda; 16g 22 kromozomunda bir genin bu konumdaki rolünden bahsedilmektedir
Fakat kesinlik için yeni araştırmalara ihtiyaç vardır
2-BİYOLOJİK TEORİLER:
Panik atağı esnasında oluşan biyokimyasal ve fizyolojik değişikliklerden yola çıkarak; beynin hangi bölgelerinde ne türlü reaksiyonlar ortaya çıktığı araştırılmıştır
Panik atağı olan ve olmayanlara "sodyum-laktat" enjeksiyonu yapılmıştır
Panikli insanlarda "panik atağı" ortaya çıkarken
kontrol gruplarında çıkmamıştır
Diğer yandan asırı egzersizle artan laktat panikte artmış
oksijen tüketimi
metabolik hızı artıran kafein
yohimbin ve karbondioksitinde panik atağı ortaya çıkardığı bilinmektedir
Karbondioksit beyinde katekolamin ve noradrenerjik siklusu artırarak paniğe neden olur
Panik esnasında aşırı noradrenalin salgısı olmakta ve otonomik belirtileri ortaya çıkarmaktadır
(Çarpıntı
ağız kuruluğu vs
)
-LOKUS SERULEUS'UN PANİKTE ETKİSİ:
Beyinde 4
ventrikül tabanında gelişmiş olan çok sayıda hücreden oluşan bir alandır
Beynin bir çok bölgesiyle bağlantıları vardır
Beyindeki noradrenalinin %70 inden fazlası bu bölgeden karşılanmaktadır
Beyindeki noradrenerjik aktivite artışı
korku ve bunaltı ortaya çıkarır
Maymunlarda yapılan çalışmalarda lokus seruleusa elektrikle uyarı verilmiş ve panik benzeri durum çıkmıştır
Hayvanlarda bu bölgenin lezyonları
çıkarılması vs
anksiyeteyi (bunaltı)
tehlike ve ağrıya verilen yanıtları azaltmaktadır
Lokus seruleus aktivitesini azaltan ilaçlarda hayvanlarda korkuyu azaltmaktadır
Lezyonlarda ayrıca hayvanlar saldırgan olmakta ve yeme-içme davranışlarında artış gözlenmektedir
Bu çalişmalar sonucunda lokus seruleusun daha ziyade "alarm sistemi " olduğu ve zararlı
hatalı uyarıları diğerlerinden ayırdığı ileri sürülmektedir
Aşırı uyarı halinde bütün beyin fonksiyonları ve irade dışı çalışan sistemler uyarılmaktadır
Orta derecede ise uyanıklık ve dikkatte artış olmaktadır
Az uyarılma halinde korkusuzluk
ani impulsif davranışlar ve dikkatsizlik ortaya çıkmaktadır
-SEROTONIN VE PANİK İLİŞKİSİ:
Sinir hücreleri arasında iletişim görevi olan önemli bir "norotransmitter" dir
Serotonin seviyesindeki değişiklikler
serotonin işlev bozukluklarında paniğe yol açtığı söylenmektedir
Beyin görüntüleme çalışmaları ve panik:
Panik oluşturan kafein
yohimbin
laktat gibi ajanlarla PET ve SPECT çalışmaları yapılmıştır
Beyin kan akımında düzensizlikler saptanmıştır
MRI da hipotalamus ve temporal bölgelerde bozukluklar saptanabilmiştir
3-PSİKODİNAMİK TEORİLER:
Alt benlikten kaynaklanan dürtülerle üst benliğin yasaklarının çatışması sonucu anksiyete ortaya çıkar
Benliğin savunma mekanizmaları bunu karşılamıyorsa panik ataklar ortaya çıkabilir
Bastırılan cinsellik
saldırganlık dürtüleri
yasak dürtülerde paniğe neden olabilir
4-GELİŞİMSEL KURAMLAR:
John Bowlby tarafından geliştirilmiştir
Anksiyetenin belirlenmesinde içgüdüsel dürtülerinin önemini dikkat çekmiştir
Birinci içgüdü bağlılıktır
Bağlılık figürünü kaybetme tehlikesinde anksiyete ortaya çıkar
Anksiyete korkunun bir bileşimidir
Çocuklukta aileden ayrılmanın
yetişkinde karışık anksiyete (panik)-depresyon oluşturduğuna inanmaktadır
Bowlby agorafobinin ayrılma anksiyetesi olduğunu açıklar
Bağlılık figürüne güvenle bağlanamamaktan kaynaklandığını söyler
5-ÖğRENME KURAMLARI:
Koşullu refleks kuramına göre anksiyete; tehlikeli dış uyaranlara karşı organizmanın koşulsuz yanıtıdır
Fobiler klasik şartlanma yoluyla nötral uyarana bağlı bunaltıdadır
6-BİLİŞSEL MODELLER:
Bedende herhangi bir sebeple ortaya çıkan belirtileri (örneğin
çarpıntı
uyuşma
) kişinin gereksiz ve tehlikeli olarak algılaması ve "çarpıtıp" ciddi rahatsızlıklar olarak değerlendirmesi paniğe yol açmaktadır
Herhangi bir anksiyete durumuna eşlik edebilecek önemsiz kalp atışı
baş dönmesi
ağiz kuruluğu; kişi tarafından bayilacağı
öleceği
kalbinin duracağı şeklinde yorumlanır
Bu modelle göre; dış uyaranlardan çok düşünce
ımajinasyon
bedensel belirtiler gibi içsel uyarılar panik atakları ortaya çıkarabilir
Zararlı
tehlikeli yorumlanan uyaranlardan sonra ortaya çıkan bedensel kıpırtılar
duyumlar da yanlış yorumlanır ve "kısır döngüye" girilmiş olunur
Kişi artık dikkatini sürekli bedensel duyumlarına verir ve tetikte bekler ve olumsuz düşünceleri pekişir
Panik Atağın Alt Tipleri
Panik atak yaşayanların hepsi aynı biçimde belirti ve korku yaşamayabilirler
Araştırmalara göre paniğin alttipleri sunlardır;
-KLASİK PANİK
-KOGNİTİF PANİK
-NONKOGNİTİF PANİK
-NOKTURNAL PANİK
-ALEKSİTİMİK PANİK
-GASTRO İNTESTİNAL PANİKLER
-KORKUSUZ (nonfearful) PANİK
Klasik panik: kişide önce çarpıntı
heyecan başlar göğüste sıkışma
sol kola vuran ağrı ve uyuşma görülür
Bununla birlikte hızlı soluk alıp verme ve boğazda düğümlenme başlar
O anda kalbin solunumunun duracağı; kalp krizi geçirileceği hissi oluşur
Yakınlarından kalp krizi geçirenlerde daha sık görüldüğü gözlenmektedir
Kognitif panik: Bilinç sistemini etkiler
Kendisini tam algilayamama
ruhun bedenden ayrılması hissi
Etrafı sisli
cisimleri uzak farklı algılama baş dönmesi
boşlukta olma hissi görülür
Ayrıca kontrolün yitirileceği elde olmadan kötü şeylerin olabileceği
aklın kaçırılabileceği bazen ölüneceğinden korkulur
Nonkognitif panik: Kognitif panikteki belirtiler görülmez
Daha çok bir fenalık
göğüste baskı
çarpıntı hissi olur
Nokturnal panik: Uykudan ani bir çarpıntı ve korku ile uyanıldığı paniklerdir
Hemen pencere açılır ve hava alınmaya çalışılır uykuda "panikle ölürüm" diye kişinin uykusu kaçar bilinçli olarak uyumamaya çalışır
Zamanla uykusuzluğun getirdiği diğer sorunlarda ortaya çıkar
Aleksitimik panik: Nöbet nöbet bedensel belirtilerin olduğu bir türdür
Gastro intestinal panikler: Midede
karında başlayıp göğüse doğru dalga dalga yayılan fenalık hissidir
Boğazda düğümlenme yumru hissi oluşturur
Beraberinde bulantı
şişkinlik
gaz
ishal olabilir
Bu türünün "abdominal epilepsiyle" ayırd edilmesi önemlidir
Korkusuz (nonfearful) panik: Panik bozukluğun teşhis kriterlerini karşılayan bir durumdur
Buradakı panik ataklarda korku
anksiyete görülmez
Bu gruptakiler nöroloji
kardioloji uzmanlarına daha çok müracat ederler
Tahlillerde ve muayanede hiç bir şey saptanmaz
Panik Bozuklukla Görülen Diğer Psikiyatrik ve Biyolojik Bozukluklar:
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul