Yalnız Mesajı Göster

Felsefi Düşünce Akımları - Felsefi Düşünce Akımları Hakkında...

Eski 07-30-2012   #46
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Felsefi Düşünce Akımları - Felsefi Düşünce Akımları Hakkında...



YAYINCILARIN NOTU

Bu bölümü daha iyi anlayabilmek için, burada öğrenilenleri, daha ilerde, Altıncı Kısımda okunacak olan çok önemli bilgilerle karşılaştırınız
Engels'in, düşüncenin beynin bir ürünü olduğunu söylemekle, karaciğerin safra salgılaması gibi, beynin de düşünce salgıladığını söylediği sanılmamalıdır Tersine, Engels, bu görüşle savaşmıştır (özellikle Ludwig Feuerbach ve Klasik Alman Felsefesinin Sonu adlı kitabına, ayrıca Lenin'in Materyalizm ve Ampiryokritisizm'inin birinci ve ikinci bölümlerine bakınız)
Bilinç bir organın salgısı değil, beynin işlevidir Bilinç, safra gibi ya da bir hormon gibi bir şey değildir Bir eylemdir, bir işlevdir Daha karmaşık bazı organik koşullarda beyin kabuğu işin içine karıştığından -organik koşulların kendileri de, Politzer'in daha ilerde gösterdiği gibi, toplumsal koşullardan ayrılamazlar- insan eylemi bilinçlidir
Bu konuda Lucien Seve'in Introduction au Léninisme'ine (Leninizm'e Giriş, s 98-108) başvurmanızı salık veririz Essais de la Nouvelle Critique (Editions Sociales, 1960) (sayfa 57)

Dipnotlar:

[12] Réne Maublanc, La Vie Ouvrière, 25 Kasım 1935
[13] Friedrich Engels, Ludwig Feuerbach ve Klasik Alman Felsefesinin Sonu, s 24
[14] agy, s24
[15] agy, s 22

Marx'ın "materyalist tarih anlayışının felsefî açıdan başlıca önemli noktalan şunlardır:

a toplumsal yaşamda düşüncelerin öncelikle özerkliklerinin daha sonra da üstünlüklerinin reddi;

b soyut felsefî düşüncenin tersine yöntemsel olarak somut tarihsel araştırmaya bağlılık;

c toplumsal yaşamın üretim ve yeniden üretiminde insan etkinliğinin (praxis) merkezi rolünün kavramlaştırılması, buradan hareketle;

d insanlık tarihinde toplumsal ilişkilerin dolayımının ve doğanın dönüştürülmesinin nedeni olarak emeğin öneminin vurgulanması;

e Marx 'ın türsel bir hümanizm olarak anlaşılmış bir doğalcılığı savunarak insanı temelde doğa ile birliği içinde kavradığı erken dönem (özellikle Ekonomik ve Felsefi Elyazmaları) yazılarının dışavurumculuğundan; insanı temelde doğaya karşı ve onun egemeni olarak kavradığı orta ve geç dönem yazılarının teknolojik Prometheusçuluğa doğru değişme göstererek insan açısından doğanın anlamını vurgulaması;

f bütününde Marx 'ta insan-doğa ilişkisini içsel olarak -insanin temelde doğaya bağımlı olması ancak doğanın temelde insandan bağımsız olması biçiminde- simetrik olmayan bir şekilde ele aldığı, bilimsel GERÇEKÇILIK'e doğru göreceli olarak gelişen bir bağlanma ve gündelik gerçekliğe sürekli bir bağlanış

Yalnızca (c) maddesi Marx 'ın yeni pratik ve dönüştürücü materyalizmi, burada ayrıntılı olarak gözönüne alınabilir Marx 'ın bu materyalizmi, insanın saf hayvan varlığından ya da etkinliğinden çifte bir özgürlükle ayrıldığı görüşüne dayanır; güdüsel belirlenmeden bağımsızlığı ve planlı, önceden dolayımlanmış bir biçimde üretimde bulunma özgürlüğü Bu kavramlaştırmanın genel karakteri en özlü anlatımını Feuerbach Üzerinde Tezler 'de (8 tez) bulur; "Bütün toplumsal yaşam temelinde pratiktir Teorinin gizemciliğine yol açan bütün anlaşmazlıklar akılcı çözümlerini insan pratiğinde ve bu pratiğin kavranılmasında bulurlar" Geleneksel, tefekkürcü materyalizmin edilgin, tarih-dışı ve bireyci özelliği ile/ ve klasik Alman idealizminin yalnızca idealize edilmiş ve yabancılaşmış bir biçim altında sunulmuş olarak değinip geçtiği toplumsal yaşamdaki dönüştürücü etkinlik ya da pratiğin rolü, Feuerbach Üzerine Tezler'in ikili ana temasını oluşturur Marx'ın, Hegel 'in Aklın Fenomenolojisi 'ni eleştirisinin özünün; Hegel 'in nesnelleşme ve yabancılaşmayı, nesnelleşmenin varolan (mevcut), tarihsel olarak özel, yabancılaşmış biçimlerini, bir Mutlak Özne'nin kendine yabancılaşmasının momentleri olarak kavrayarak, aynı anda bu kategorileri akılcı bir biçimde değiştirerek ve tamamen insani yabancılaşmamış nesnelleşme olanağının da yolunu tıkamakla tanımladığına ve karıştırdığına ilk ' dikkati çeken Genç Hegel'de Lukâcs olmuştur ! Fakat bir defa bu ayrım, Marx 'ın kendi "nesnellik" kavramını kullanımında ve bu kavramın soy özellikleri taşıdığı konusunda üçlü bir kuşku yaratmıştı; bunun aydınlatılması en azından Feuerbach Üzerine Tezler'den bu yana Marx'ın materyalizmi için temel özellik haline gelmektedir Şöyle ki, 1 tez, açık bir biçimde ayrıntılandırmasa da, (a)nesnellik ya da dışsal olan ' ile, bir öznenin üretimi olarak nesnelleşme (b) arasında bir ayrıma işaret eder ve 6 tez, toplumsal biçimlerin yeniden üretim ya da dönüşüm süreci olarak (b) ve (c) nesnelleşmeleri arasında bir ayrımı gerektirir

Birinci tez Marx 'ı gerek şeylerin düşünceden bağımsızlığının materyalist kavranışı ve gerekse düşüncenin bir etkinlik olarak idealist kavranışının her ikisini de doğrulamaya ve böylelikle de (a) ile (b) arasında ya da Grundrisse'nin Giriş bölümündeki terminoloji ile söylersek, gerçek nesneler ile düşüncenin nesneleri arasında, ya da modern bilimsel gerçekçiliğin terminolojisi ile, bilginin fiili nesneleri ile bilgi üretiminin nesne edinme süreci ya da etkinliği arasında bir ayrım yapmaya yöneltir Bu ayrım bize, toplumsal alanda epistemolojik bir biçimde olduğu kadar ontolojik olarak da oluşturucu olan toplumsal pratiğin Marx için doğal bilimlerin nesnesi ' değil bir koşulu olduğunu anlamamıza olanak verir Buraya kadar söylenenlerin ışığında görülen odur ki, Marx 'ın idealizme olan itirazı; geleneksel materyalizm insanın bilgi üretimindeki etkin rolünü bilgi üretiminin nesne edinme boyutundan soyutlarken, idealizmin, bağımsız: gerçeklik düşüncesini (bilgi üretiminin) fiili boyutundan gayri meşru bir biçimde soyutlamakta olmasıdır

Altıncı tez açık bir biçimde, Feuerbach'ın hümanizmi üzerine kurulmuş olan bütün bireyci ve özcü toplum teorilerinin bir eleştirisini yapar ve Feuerbach'ın insanın tarihsel olarak gelişen toplumsallığının, kötülüklere karşı gerçek anahtar olduğu yolundaki antropolojik açıklamalarını tecrit eder Ve bu tez, (b) ile (c) arasında; insanın amaçlı etkinliği ile bu etkinliğin koşulları ve aracısı olarak verili olmakla birlikte ancak (kendisi de) bu amaçlı etkinlik içinde yeniden üretilmiş ve dönüştürülmüş önceden varolan tarihsel olarak belirlenmiş toplum biçimlerinin yeniden üretimi ve dönüştürülmesi arasında bir ayrımı gerekli kılar Bilinen nesnelerin birliğinin iki görünümü olarak (a) ve (b) arasında uygun bir ayrım meydana getirmedeki başarısızlık bir yandan epistemolojik idealist eğilimlere (Lukâcs ve Gramsci'den Kolakowski ve Schmidt 'e kadar, (a)'nın (b)'ye indirgenmesine), öte yandan geleneksel materyalist eğilimlere (Engels ve Lenin'den, Della Volpe 'ye ve "yansıtma teorisi"nin çağdaş örneklerine kadar, (b)'nin (a)'ya indirgenmesine) yol açmıştır Dönüştürücü etkinliğin birliğinin iki görünümü olarak (ya da praxis ile yapının ikiliği olarak) (b) ve (c) arasında uygun bir ayrım meydana getirmedeki başarısızlık da bir yandan sosyolojik bireycilik, iradecilik, kendiliğindencilik vBulletin ile (örneğin Sartre 'da olduğu gibi, (c)'nin (b)'ye indirgenmesi), öte yandan determinizm, şeyleşme, hipoztaslaştırma vBulletin ile (örneğin Althusser 'de olduğu gibi (b)'nin (c)'ye indirgenmesi) sonuçlandı

9 ve 10'uncu tezler özellikle Marx 'ın kendi yeni ve eski materyalizmleri arasındaki farklılıklarla ilgili kavramlaştırmasını ortaya koyar: "duygusallığı pratik etkinlik olarak kavramayan bu materyalizmle ulaşılan en yüksek nokta, tek tek bireylerin ve sivil toplumun üzerine (derin) düşünüştür (tefekkür) "Eski materyalizmin bakış açısı sivil toplumdur, yeni materyalizmin bakış açısı ise insan toplumu ya da toplumsal insanlıktır" Geleneksel materyalizmin problem alanı soyut bir tarih dışı bireycilik ve evrensellik üzerine kuruludur; birbirleriyle ve ortak doğallaşmış kaderleriyle dışsal ve içsel olarak ilişkili yalıtık durumdaki R Crusoe'lar Marx için bu kavramlaştırma epistemolojinin geleneksel sorunlarının (Bkz BILGI KURAMI) ve genel olarak FELSEFE'nin temelini oluşturur Maddi pratikten kopmuş tefekkürcü (düşünceye dalmış) bilinç için, kendi bedeniyle, diğer akıllarla, dışındaki nesnelerle ve hatta kendi geçmiş durumlarıyla olan ilişkisi problematik hale gelir Fakat ne bu felsefi sorunlara ne de buradan çıkan pratik sorunlara saf teorik bir terapi ile çözüm bulunamaz Örneğin, "bu düşüncelere yol açmış olan koşuları ortadan kaldırmak için kişinin kendi kafası dışında yalnızca birkaç fikir edinmek zorunda olduğu"na inanan (Alman Ideolojisi, cilt I, bölüm III) Genç Hegelci Stimer'in aksine "teorik karşıtlıkların çözümü yalnızca pratik bir biçim- de olanaklıdır ve bundan ötürü bir bilgi görevi değil, gerçek yaşamın görevidir; çünkü felsefe bu görevi yalnızca teorik bir görev olarak kavradığı için çözümsüz kalır" (Ekonomik ve Felsefi Elyazmaları, 3'üncü elyazması) Bu nedenle "filozoflar dünyayı çeşitli biçimlerde yalnızca yorumladılar, sorun onu değiştirmektir" (11 Tez) Engels'in, daha sonraki felsefi yazmalarındâ özellikle Anti-Dühring'de Lııdwig Feuerbach'ta ve Doğanın Diyalektiği 'nde ayrıntılı bir biçimde ele aldığı materyalizmin daha çok kozmolojik evrendoğum (kozmoloji) yönüne verdigi bu abartılı önemi anlamak zordur Bu konu yalnızca Ikinci Enternasyonal'in önderlerinin (Bernstein, Kautsky, Plehanov) teorik formasyonlarında kesin bir moment oluşturmakla kalmamış, daha sonraları DIYALEKTIK MATERYALIZM diye bilinecek görüşün doktriner çekirdeği olarak sonraki çok sayıda tartışmanın etrafında döneceği merkezi de oluşturmuştur Pozitivist ve evrimci (özellikle toplumsal Darwinizm) görüşlerin oluşturduğu bir bağlam içinde yazdığı yazılarda Engels ; (a) mekanik ve "metafizik" materyaliz- me karşı dünyanın değişmeyen ve durağan şeylerden değil, karmaşık süreçlerden oluştuğunu ve (b) indirgemeci materyalizm karşı, akli ve toplumsal biçimlerin (özünde maddi dünyanın [olanın] en yüksek ürünü olarak), maddi dünyaya (olana) indirgenemeyeceği ama ondan doğduğunu savundu Lenin 'in Materyalizm ve Ampiriokritisizm'inin dolaysız hedefi Bogdanov gibi Bolşevik yoldaşları arasında hızla yayılmakta olan Mach 'ın pozitivist düşüncesiydi


Alıntı Yaparak Cevapla