Prof. Dr. Sinsi
|
Şaban Ayı Duası Ve İbadetleri
Şaban ayı duası ve ibadetleri
ŞABAN AYI
Şaban ayıda oldukça faziletli şerafetli ve Resulullah'a (s a a) mensub bir aydır Efendimiz (s a a) bu ayı oruç tutar ve ramazan ayının orucuna birleştirir ve şöyle buyururdu "Şaban benim ayımdır; kim benim ayımdan bir gün oruç tutarsa Cennet ona farz olur "
İmam Sadık'tan (a s) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir "İmam Seccad (Zeynelabidin) (a s) şaban ayı girdiği zaman ashabını toplar ve onlara şöyle buyururdu: "Ashabım! (Dostlarım) bu ayın ne olduğunu biliyor musunuz? Bu şaban ayıdır Resulullah (s a a) şöyle buyurdu: "Şaban benim ayımdır; bu ayı Peygamberinizin sevgisi ve rabbinize yaklaşmak için oruç tutun, canımı elinde tutan (Allah)a and olsun ki babam İmam Hüseyin'den (a s) duydum ki şöyle derdi: Hz Ali'den (a s) şöyle buyurduğunu duydum "Kim şaban ayını Resulullah'a (s a a) olan sevgisinden dolayı ve Allah'a yakınlaşmak için oruç tutarsa, Allah onu sever kendi ikram ve yüceliğine yakınlaştırır ve cenneti ona farz kılar "
Bu değerli ayda yapılması için rivayet edilen amellerde iki kısımdır Bir kısmı bu ayın bütün günlerinde yapılan amellerdir Bir kısmı ise bu ayın bazı günleri veya gecelerine has amellerdir
Şaban Ayının Bütün Günlerinde Yapılan Ameller
1- Her gün yetmiş defa şu zikri söylemek
"Esteğfirullahe ve es'eluh'ut-tevbe " Yani, Allah'tan bağışlanma diler ve O'ndan tövbemi kabul etmesini dilerim
2- Yine yetmiş defa şu şekilde Allah'tan mağfiret dilemek:
"Esteğfirullahellezî la ilahe illa huve'r-rahman'ur-rahim, el-hayy'ul-gayyûm ve etûbu ileyh "
Anlamı: Allah'tan bağışlanma dilerim O'ndan başka ilâh yoktur O esirgeyen ve bağışlayandır Diri ve kayyumdur ve ben O'ndan tövbe diliyorum
Evet bu ayda hergün yetmiş defa istiğfar eden kimse diğer aylarda yetmişbin defa istiğfar etmiş gibidir
3- Bu ayda yarım hurmayla'da olsa (gücü yetmiyenler için) sadaka vermek; bunu yapan kimsenin cesedini Allah (cehennem) ateşine haram kılar İmam Sadık'tan (a s) rivayet edilen bir hadiste İmam'a (a s) Receb ayının orucu hakkında sorulduğunda; Neden Şa'ban'ın orucundan gafilsiniz? buyurdu Ravi; "Ey Resulullah'ın (s a a) oğlu Şa'bandan birgün oruç tutan'ın sevabı nedir diye sorunca; Cennettir, vallahi" buyurdu Ravi tekrar; şaban ayında yapılan en faziletli amel nedir? diye sordu İmam (a s) şöyle buyurdu: Sadaka ve mağfiret dilemektir Kim şaban ayında bir sadaka verirse Allah-u Teala onu siz deve yavrusunu büyüttüğünüz gibi büyütür ve bilahere kıyamet gününde Uhut dağı kadar büyümüş bir halde sahibine verilir
4- Şa'ban'ın her perşembe günü iki rekât namaz kılarak, her rekatında bir defa Fatiha ve yüz defa İhlas suresini okumak; Namazı bitirdikten sonra'da yüz defa Resulullah'a (s a a) ve ehl-i Beyt'ine (a s) selevat getirmek Bunu yapan kimsenin Allah, dini ve dünyevi hacetlerini yerine getirir Şa'ban'ın Perşembe günlerinin orucu'da müstehaptır Bir hadiste şöyle rivayet edilmiştir Şabanın her perşembe günü gökler süslenir ve melekler şöyle dua ederler; "Ey Mabudumuz, bu günü oruç tutanı bağışla ve duasını kabul et " Yine Nebevi bir hadiste şöyle geçer; Şa'ban'ın Pazartesi ve Perşembe günlerini oruç tutan kimsenin, Allah, yirmi dünyevi ve yirmi Uhrevi hacetini yerine getirir "
5- Bu ayda Muhammed (s a a) ve Ehlibeyti'ne (a s) çokca salavat getirmek
6- İbn-i Haleveyh'in rivayetine göre Hz Ali (a s) ve diğer Ehl-i Beyt İmamlarının (a s) şaban ayında okudukları ve "Münacat-ı Şabaniye" diye meşhur olan şu münacatı okumak:
Anlamı: Allah'ım! Muhammet ve Ehlibeyt'ine rahmet eyle ve seni çağırdığımda duamı icabete eriştir, seni seslediğimde çağrımı duy, sana yalvarıp yakardığımda bana bak Ben sana doğru yönelmiş, sana boyun eğip yalvararak ve katındaki sevabı dileyerek huzurunda durmuşum İçimde olanı biliyorsun, ihtiyacımdan haberdar ve kalbimdekine vakıfsın Dönüşüm ve döneceğim yer, söylemek istediğim söz, dile getirmek istediğim ihtiyaç ve akıbetim umduklarım sana gizli değildir Ey Sahibim! Senin takdir ve hükmün, ömrümün sonuna dek benden vuku bulacak ve her şeyde, zahir ve batınımda caridir Kemal ve eksikliğim, yarar ve zararım başkasının değil, senin elindedir
Allah'ım! Rızkımı sen vermezsen kim verir! Eğer bana, yardım etmeyerek yalnız bırakırsan, kim yardım eder!
Allah'ım! Gazabından ve azabından sana sığınırım
Allah'ım! Ben rahmetine layık olmasam da, sen geniş fazlın ve rahmetinle bana bağışta bulunmaya layıksın
Allah'ım! -Sanki kıyamet kopmuş da- yalnız başıma huzurunda durmuş gibiyim, sana olan güzel tevekkülüm bana gölge etmiş, kerem ve ihsanına layık olanı yapmışsın ve affınla günahlarımı örtmüşsün
Allah'ım! Beni bağışlarsan ne güzel, zaten bağışlamaya senden daha layık olan kim var? Eğer ecelim gelip çatmış olurda amelim beni sana yaklaştırmamışsa, günahlarımı itiraf etmeyi affına vesile kılıyorum
Allah'ım! Nefsime yönelmekle kendime zulmettim, eğer beni affetmezsen yazıklar olsun bana!
Allah'ım! Bu güne kadar ihsanını benden esirgemedin, ölümle başlayan hayatımda da kesme
Allah'ım! Öldükten sonra bana hüsn-ü nazarından nasıl keserim ümidimi, oysa ki sen hayatımda iyilikten başka bir şey yapmadın bana
Allah'ım! Sana yakışır şekilde işlerimi yoluna koy ve cehalet bataklığına batmış bir günahkara kendi lütuf ve fazlın ile merhamet eyle
Allah'ım! Dünyada birçok günahlarımı gizli tuttun, ahirette onları gizli tutmana da muhtacım
Allah'ım! Günahlarımı salih kullarına açmayarak lütfettin bana; öyleyse kıyamet günü bütün kulların karşısında rüsva etme beni
Allah'ım! Bağışın arzumu çoğalttı; affın ise amelimden daha üstündür Allah'ım! Kullarının arasında hükmettiğin gün, huzuruna çıkmakla beni mesrur eyle
Allah'ım! Senden özür dilemem, mazeritinin kabul olmasından müstağni olmayan -çaresiz- kimsenin özür dilemesidir Öyleyse, ey günahkarların kendisinden özür dilediği en keremli zat, mazeretimi kabul buyur
Allah'ım! Hacetimi reddetme, dileğimi boşa çıkarma, lütuf ve kereminden ümidimi kesme
Allah'ım! Eğer aşağılığımı isteseydin beni hidayet etmezdin; eğer rezil olmamı irade etseydin beni kurtarmazdın
Allah'ım! Senden isteyerek ömrümü tükettiğim ihtiyacımı reddeceğini hiç sanmıyorum
Allah'ım! Hamd sanadır daima, ezelden ebede Artar eksilmez; sevdiğin ve razı olduğun gibi Allah'ım! Eğer suçumdan ötürü beni alıkoyarsan affına, günahlarımdan ötürü ise alıkoyarsan mağfiretine sarılırım Eğer beni ateşe atar isen, "Seni seviyorum!" diye haykırırım ateş ehline
Allah'ım! Nasıl ayrılayım huzurundan mahrum ve nasipsiz? Oysaki lütfünle bağışlanmış ve kurtulmuş olarak geri döndürmeni güzelce ummaktayım
Allah'ım Ömrümü gaflet pisliğinde tükettim, gençliğimi de senden uzak kalma sarhoşluğuyla geçirdim
Allah'ım! Verdiğin nimetle mağrur olduğum ve gazabına doğru gittiğim günlerde gaflet uykusundan uyanamadım
Allah'ım! Ben senin kulunum ve kulunun oğluyum, huzurunda durmuş ve kereminle sana tevessül etmiş bulunuyorum
Allah'ım! Kulun olarak huzurunda, hayamın azlığından yaptığım kötü amellerimden sıyrılarak sana yöneliyor ve senden af talep ediyorum; çünkü af, senin kerem ve lütfünün özelliğidir
Allah'ım! Beni muhabbetin için uyarmadan önce sana isyan etmekten beni alıkoyacak bir gücüm yoktu -Muhabbet ışığın kalbimde yandıktan sonra ise- nasıl olmamı istediysem öyle oldum; beni kerem ve lütfüne dahil ettiğinden ve kalbimi senden gaflet etme kirlerinden temizlendiğinden dolayı sana şükrediyorum
Allah'ım! Ey aldanandan uzak olmayan yakın! Ey mükafatını ümit edenden esirgemeyen cömert! Kendisini çağırdığında sana icabet eden ve yardımınla amele sevk ettiğinde sana itaat eden kimseye baktığın gibi bana bak
Mabudum! İştiyakla sana yaklaşan bir kalp, doğruluğu sana yükselen bir dil ve değeri, sana yaklaşmaya vesile olan bir bakış bana bağışla
Allah'ım! Seninle tanınan, şöhretsiz; sana sığınan, zelil; ve kendisine teveccüh ettiğin kimse de başkalarına köle olmaz
Allah'ım! Senin yoluna yönelen aydınlanır ve sana sığınan korunur; ey mevlam, ben sana sığındım; rahmetine olan ümidimi kereminin güzelliğinden kesmedim
Allah'ım! Eğer hatalarım beni, senin yanında düşürüp zelil etmişse o halde beni, sana olan hüsn-ü tevekkülümle affet –Sana gönül bağladığım için beni bağışla
Allah'ım! Eğer günahlarım beni, lütfünün güzelliklerinden uzaklaştırmışsa, şüphesiz şefkatinin güzelliğine olan yakinim beni -sana kavuşmaya hazırlanmaktan beni uyutmuşsa, değerli nimetlerini tanımak beni uyandırmıştır
-Allah'ım! Eğer beni büyük -azabın ateşe çekiyorsa, büyük mükafatın da beni cennete doğru çekiyor
Allah'ım! Öyleyse senin -rızana kavuşmak için istiyorum ve sana yalvarıp niyaz ediyorum; senden Muhammed ve Ehlibeyti'-ne rahmet etmeni ve beni, daima seni anan, ahdini bozmayan, sana şükretmekten gafil olmayan ve emrini hafife almayan kimselerden kılmanı istiyorum
Allah'ım! Beni, seni tanımam, senden gayrisinden yüz çevirmem için izzetinin güzel nuruna kavuştur; ey celal ve ikram sahibi Allah
Ve Allah, Resulü Muhammed'e ve onun tertemiz Ehlibeyt'ine salat ve çokça selâm eylesin
Bu Bütün imamlarımıza mensub yüce ve derin manaları içeren bir münacaattır, ve huzur-i kalp hasıl olan her zamanda okunması iyidir
|