07-28-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Yunus Emre Edebi Kişiliği Hakkında Bilgi
Yunus Emre Edebi Kişiliği özet,
Yunus Emrenin Edebi Kişiliği
Yunus Emre Edebi Kişiliği Kısa
Tarihî hayat ve şahsiyeti hakkında pek az şey bilinen Yûnus Emre, Anadolu Selçuklu Devleti'nin dağılmaya ve Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde küçük-büyük Türk Beylikleri'nin kurulmaya başladığı 13 yüzyıl ortalarından Osmanlı Beyliği'nin filizlenmeye başladığı 14 yy'ın ilk çeyreğinde Orta Anadolu havzasında doğup yaşamış bir Türkmen kocası, şair bir erendir Yûnus'un yaşadığı yıllar, Anadolu Türklüğünün Moğol akın ve yağmalarıyla, iç kavga ve çekişmelerle, siyasî otorite zayıflığıyla, dahası kıtlık ve kuraklıklarla perişan olduğu yıllardır 13 yy'ın ikinci yarısı, sadece siyasî çekişmelerin değil, çeşitli gayrısünni mezhep ve inançların, batınî ve mutezilî görüşlerin de yoğun bir şekilde yayılmaya başladığı bir zamandır İşte böyle bir ortamda, Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî, Hacı Bektaş-ı Velî, Ahî Evrân-ı Velî, Ahmed Fakih gibi ilim ve irfan kutuplarıyla birlikte Yûnus Emre, Allah sevgisini, aşk ve güzel ahlakla ilgili düşüncelerini, her türlü batıl inanca karşı, gerçek İslam tasavvufunu işleyerek Türk-İslam birliğinin oluşmasında önemli vazifeler yapmıştır Yûnus Emre, "Risalet-ün Nushiyye" adlı mesnevîsinin sonunda verdiği;
Söze târîh yidi yüz yidiyidi
Yûnus cânı bu yolda fidîyidi
beytinden anlaşıldığı kadarıyla H 707 (M 1307-8) tarihlerinde hayattadır Yine, Adnan Erzi tarafından Bayezıd Devlet Kütüphanesi'nde bulunan 7912 numaralı yazmada şu ifadelere rastlanmaktadır:
Vefât-ı Yûnus Emre
Müddet-i 'Ömr 82
Sene 720
Bu belgeden anlaşılacağı üzere, Yûnus Emre, H 648 (M 1240-1) yılında doğmuş, 82 yıllık bir dünya hayatından sonra H 720 (M 1320-1) yılında Hakk'a yürümüştür
Doğduğu yer konusundaki tartışmalar Eskişehir'in Mihalıççık ilçesine bağlı Sarıköy ile Karaman üzerinde yoğunlaşmaktadır Menakıpnâmelerle şiirlerinden çıkarılan bilgilere göre Babalılardan Taptuk Emre'nin dervişidir Hacı Bektaş-ı Veli ile ilgisi Vilayetname'den kaynaklanmaktadır Yine şiirlerinden tasavvuf yolunu seçtiği, iyi bir öğrenim gördüğü anlaşılmaktadır Anadolu kentlerini dolaştığı, Azerbaycan ve Şam'a gittiği, Mevlana'yla görüştüğü, giderek şeyh olduğu da bu bilgiler arasındadır
|
|
|
|