Yalnız Mesajı Göster

Giybet Felaketiyle Savaş

Eski 07-28-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Giybet Felaketiyle Savaş



Gıybet


Bir insan hakkında söylenen “aval aval yüzüme baktı” demek kadar da olsa duyduğu zaman muhatabın hoşuna gitmeyecek bir söz gıybettir ve haramdır Yalan söylemek, zina etmek, hırsızlık yapmak ve namazı terketmek gibi haramdır Fakat ne tuhaf ve acıdır ki, bazı insanlar “dine ve millete hizmet” diyor; “burada bulunayım, bu arkadaşlarla oturup kalkayım da sevap kazanayım” diye düşünüyor ama böyle çirkin bir günaha girmekten kendini korumuyor Aslında bu tavır dinin bir yanını kabul edip gereğini yapma; diğer bir yanını

arkaya atma demektir Kur’an-ı Kerim iman kalbinde oturaklaşmamış bazı insanlardan bahsederken “bazısına inanıyor, bazısına inanmıyorlar” demekte; onların dinin bir kısım emirlerini uygulayıp, diğer bir kısmını görmezlikten gelmelerini tenkit etmektedir
Diğer taraftan, bizzat bizim vazifemiz değilse, başkalarının eksik ve hatalarını görmeye, onları dile dolayıp vazgeçirme tenbihlerine girmeye hakkımız yoktur Mesela, arkadaşlardan bazıları hasır ve kilimleri evlerinden toplayıp lüks halılar sermiş olabilirler Bazıları tahta kanepelerini atıp lüks koltuklar almış olabilirler Aslında, bizim seviyemizde bir hayat sürenler için bunların hiçbiri haram değildir Yani, halı sermek de, koltuk koymak da haram

değildir Hasırın üzerinde yatma-kalkma, başını bir tahtaya koyup uyuma bir çeşit zühd olabilir Hatta, o insanın tabiatından kaynaklanmıyorsa, elâleme caka yapmaya ve riyaya sebep oluyorsa şahıs hakkında çok tehlikeli bir şey de olabilir Şimdi hiç kimse kalkıp da “Ooo hocam! Sizin dediğiniz o insanlar eskide kaldı, o çamlar çoktan bardak oldu Eskiden millet hasırlarda oturuyordu, şimdi kanepelerde, halılarda oturuyor falan” diyemez Hasırı, kanepeyi halı ve koltukla değiştiren adamın yaptığı iş haram değildir Fakat diğerinin yaptığı bu tenkit ve gıybet kat’i haramdır Bu mesele karşısında, “Artık halılarda oturuyor; kanepeleri de değiştirdi, artık o tefessüh etti” demek gıybettir ve katiyen haramdır

Bir insanın iki-üç kat elbisesi olabilir İhtiyaç harici eşya bir yönüyle israftır, bir yönüyle de israf değildir Biz o insanın niyetini bilemeyiz ki; maslahatı icabı, her dışarı çıkışında farklı bir elbise giymeyi düşünüyordur belki “Benim şahsımda din-i mübîn-i İslam’ı görüyorlar; dinimi iyi temsil etmem için bugünün anlayışına göre şık olmam da gerekli” diyordur Yani, belli mülahazaları vardır eda ettiği vazife adına İşte gardrobu kat kat elbiseyle dolu olan insanın o hali haram değildir; belki, küçük bir israftır İsraf bile kendi arasında aynı seviyede değildir; farklı farklıdır Onun bu haline kat’i olarak “haramdır” diyemeyiz Fakat başka birinin “gırtlağına kadar israf içinde yaşayan adam” şeklinde onu kınamasının kat’i haram olduğunda şüphe yoktur

Dinin mehâsin-i ahlak ile mütehallik olma ve mesâvî-i ahlaktan ictinab etme ile ilgili emirleri tatbik edilse; kötülüğe iyilikle mukabelede bulunma en kötü insanlarla bile iyi geçinmesini bilme kobralara insanca yaşama adabını, erkanını öğretme akreplere insanları ısırma usulünü unutturma yolu bulunmuş olacak ve vifak ve ittifak tam sağlanacaktır Bugün insan en vahşi hayvanları dahi terbiye edebilmektedir Oysa terbiyeye en müsait varlık ademoğludur Problemler karşısında her fert kendini gözden geçirse, başkasından hatasını anlayıp dönmesini bekleyeceğine kendisi örnek bir davranış sergileyip meselenin halline çalışsa, problem yarı yarıya azalmış hatta çözülmüş olacaktır

Hakiki müslümanlık anlaşılıp ciddiyetle yaşandığı zaman herhangi bir problem olacağına inanmıyorum Müslümanlar fert fert ağızlarına, göz ve kulaklarına giren her şeye parola sorduğu zaman hiç bir içtimaî problem kalmayacaktır Allah vifak ve ittifakı nasip edecektir; yeter ki her birmümin “Cennete girmek istersen incitme cânı!” sözüne uygun yaşasın

Alıntı Yaparak Cevapla