Prof. Dr. Sinsi
|
Mukaddime Hadisleri
MUKADDİME HADİSLERİ 18 … Kabisa oğlu İshak, babası Kabisa (ra)’nın şöyle söylediğini rivayet etmiştir ;
Nakibül Ensar (= Akabe görüşmelerinde Ensar’ın temsilcisi) ve Resulullah (sav)’in (yakın) arkadaşı Ubade b Samit el-Ensari (ra) Bizanslarla yapılan savaşta Muaviye (ra) ile beraber savaş seferine katıldı Halkın, sikkeli altın paranın kesilmiş parçalarını dinar (= kesilmemiş,sikkeli, altın para)lar ile mübadele ettiklerine, keza sikkeli, gümüş paranın kesilmiş parçalarını dirhem (= kesilmemiş sikkeli gümüş para)larla değiştirmekte olduklarına şahit oldu (Bu mübadelenin tartı ile değil tane hesabı ile yapıldığını görünce) şöyle dedi;”Ey Nas! Siz bu mübadele ile kesinlikle faiz yemiş olursunuz Ben Resulullah (sav)’den işittim, buyurdular ki;
“Altını altınla bübayaa etmeyiniz Anacak değiştirilmek istenen altınların her ikisi de (ağırlık ölçüsü ile) eşit ve peşin olsa…(bu şartla bübadele edebilirsiniz)”
“Muaviye (ra) , Ubade b Samit (ra)’ın böyle söylediğini duyunca ; “Ya Ebel-Velid! (Ubade’nin künyesidir) Ben bu mübadelede bir faiz durumu görmüyorum Ancak değiştirilenlerin birisi veresiye olsa o zaman faiz olur ” Diye Ubade’nin fetvasına katılmadığını beyan etti Ubade;
“Ben sana Resulullah (sav)’in hadisini okuyorum, sen de bana şahsi görüşünü anlatıyorsun And olsun eğer Allah Teala (bu savaştan) beni çıkarırsa , senin hakimiyetin altındaki bölgede seninle oturmayacağım”,dedi
Ubade savaştan geri dönünce doğruca Medine’ye vardı Halife Ömer b Hattab (ra), O’na; “Neden buraya geldin, ya Ebel-Velid?” diye geliş sebebini sorunca , Ubade (ra) hadiseyi anlattı ve Muaviye (ra) ile bundan böyle aynı bölgede oyurmayacağına yemin ettiğini beyan etti
Halife O’na ; “Ya Ebel-Velid, ikame ettiğin yere dön Allah Teala, senin ve emsalinin bulunmadığı yerin hayrını alsın”, dedi ve Muaviye’ye de şu mealde bir mektup yazdı;
“(Ya Muaviye!) Senin Ubade’ye hüküm etme salahiyetin yoktur (Bahis konusu meselede) O’nun sözü (fetvası) doğrudur Halkı O’nun beyan ettiği fetvaya yönelt (Yani yukarda beyan edilen mübadele usulünde faizcilik vardır )”
19) … İbn-i Aclan’ın Avn b Abdillah (ra)’dan rivayet ettiğine göre Abdullah b Mesud (ra) şöyle buyurdu ;
“Ben size Resulullah (sav)’den hadis rivayet ettiğim zaman O’nun, hakka en uygun, hidayete en iyi eriştiren ve takvaya en yaraşan söz olduğuna inanın ”
20) … Ebül-Bahteri’nin Ebu Abdirrahman Es-Sülemi’den rivayet ettiğine göre Ali b Ebi Talib (ra) şöyle buyurmuştur ;
“Ben size Resulullah (sav)’in hadisini okuduğum zaman O’nun hadisinin hakka, hidayete ve takvaya en uygun, en liyakatli söz olduğuna inanın ”
21) … Ebu Hureyre (ra)’den;Resulullah (sav)’in şöyle söylediği rivayet edilmiştir;
“Kıraat olunan hadisimi, koltuğuna yaslanmış (edep ve saygıya aykırı) olarak her hangi birinizin dinlemesini, sonrada okuyucuya ; “Sen hadisi bırak, onun doğru veya yalan olduğunun anlaşılması için Kuran’dan bir şeyler oku, dediğini katiyen bilmeyeyim (= sakın hiç biriniz hadislerime karşı böyle tutarsız ve saygısız davranış içerisine girmeyin, böyle durumu bulmayayım) Söylenen o güzel söz (hadis)’i ben söyledim ”
22) … Ebu Seleme(ra)’den rivayet edildiğine göre Ebu Hureyre (ra), bir adama buyurdular ki;
“Ey yeğenim ben sana Resulullah (sav)’den hadis rivayet ettiğim zaman, sen ona karşılık olarak darb-ı meselleri anlatma ”
23) … Amr b Meymun (ra)’den şöyle söylediği rivayet edilmiştir;
İbn-i Mesud (Abdullah) (ra) ile her Perşembe günü akşamı buluşup görüşmeyi hiç kaçırmazdım Her hangi bir şey hakkında hiçbir kimseye “Kale Resulullahi (sav) dediğini işitmedim Yalnız bir akşam “Kale Resulullahi (sav) dedi (Kendisinin bir hadis rivayet edeceği beklenirken susuverdi) ve hemen başını öne eğdi Biraz sonra ona baktım ki (ne göreyim) gömleğinin ilikleri çözülmüş, gözleri yaşlarla dolup taşmış ve boyun damarları şişmiş vaziyettedir Biraz sonra, Resulullah (sav) (öyle) veya aşağı, yahut yukarı, ya da ona yakın yahut ta ona benzer buyurdu” dedi
24) … Muhammed b Sirin (ra)’den şöyle söylediği rivayet edilmiştir;
Enes b Malik (ra) , bir hadis rivayet edip bitirdiği zaman ; = Yahud da Resulullah (sav)’in buyurduğu gibi , derdi
25) … Abdurrahman b Ebi Leyla (ra)’den ; Şöyle dediği rivayet edilmiştir;
Biz Zeyd b Erkam (ra)’den, Resulullah (sav)’in hadis-i şeriflerinden bir şey anlatmasını rica ettik Buyurdular ki;
“Biz artık yaşlandık, bizde unutkanlık baş gösterdi Resulullah (sav)’den hadis nakletmek de çok zor (mesuliyeti ağır)dır ”
26) … Şabi (Rahimetullah)’den rivayet edildiğine göre kendisi demiştir ki;
“Ben İbn-i Ömer (ra) ile bir yıl beraber oturdum Resulullah(sav)’den hiçbir hadis naklettiğini işitmedim ”
27) … Tavus (Rahimetullah)’dan şöyle dediği rivayet edilmiştir;
İbn-i Abbas (ra)’den işittim Buyurdular ki ;
“Gerçekten biz (itina ile) hadisi hıfzederdik Hadis de, Resulullah (sav)’den hıfzedilir (Hıfzedilmesine önem ve kıymet verilmelidir ) Fakat siz hırçın deveye de uysal deveye de binmeye başlayınca artık hadis almaya itimad etmek ve bellemek işi uzaklaştı ”
28) … Şabi (Rahimetullah)’den ;
Karaza b Kab (Radiyallahu anh)’ın şöyle söylediği rivayet edilmiştir;
Ömer ra bizi Kufe’ye gönderdi (Bizi yolcu ederken) Teşyi edip(Medine dışındaki) Sirar deninilen yere kadar beraberimizde yürüdü Sonra ‘Beraberinizdeburaya kadar ne için yürüdüğümü bilirmisiniz?’ diye sordu Biz ; ‘Resulullah(sav)’in sohbetinde bulunduğumuz (sahabe olduğumuz) ve ensardan olduğumuz içindir,” dedik Ömer ra ;
<Ben size bir hususu anlatmak için (buraya kadar ) beraberinizde yürüdüm Ve yürüyerek gelmekliğimin hatırı için (yapacağım tavsiyeyi) iyice belliyeceğinizi umarak yürüdüm Siz ateşte kaynayan tencere gibi Kuran için gönülleri fokur fokur kaynayan (yani kuran okumaya çok hararetli ve pek düşkün ) bir kavme varıyorsunuz Onlar sizi gördükleri zaman (problemlerinde sizleri hakem yapacakları, bütün işlerinde emirlerinize itaat edecekleri ve dini bilgileri sizden alacakları için) sizlere boyun eğecekler ve bunlar Hz Muhammed(sav)’in Ashabıdır , diyeceklerdir Siz Resulullah(sav)’den az hadis rivayet ediniz (Yani onların sizden hadis almak için duydukları iştiyaka ve fazla istekli olmalarına bakarak fazla rivayette bulunmayınız ) Ben de (sevapta) sizin ortağınızım (Çünkü kendisi onları hayra delalet etmiş oluyor )> dedi
29) … Es-Saip b Yezid (ra)’den ;
Demiştirki ; Ben Saad b Malik “Bu zat Ebu Saidi Hudri künyesi ile meşhurdur ” (ra) ile Medineden Mekkeye kadar yolda arkadaşlık ettim Bir tek hadis rivayet ettiğini işitmedim ”
30) … Abdullah İbni Mesud (ra) den, şöyle dediği rivayet edilmiştir;
Resulullah(sav) buyurdular ki;
“Kim bilerek benim üzerimde yalan uydurursa cehennemdeki yerine hazırlansın ”
31) … Ali (ra)’den şöyle dediği mervidir ;Resulullah(sav) buyurdular ki;
“Benim ağzımdan (kasten) yalan uydurmayınız Çünki benim namıma (bilerek) yalan uydurmak muhakkak (uyduranı, bilerek rivayet edeni,buna rıza göstereni ve her hangi bir ilişkisi olanı) cehenneme sokar
32) … Enes b Malik (ra)’den rivayet edildiğine göre ;Resulullah(sav) ;
“Kim benim adıma –Ravi diyor ki ;Zannımca “bilerek” kaydını kullandı - yalan uydurusa cehennemdeki yerine yerleşsin buyurdu, demiştir”
33) … Cabir b Abdullah ra den rivayet edildiğine göre ;Resulullah(sav)’nin şöyle buyurduğunu söylemiştir ;
“Kim kasden benim üzerim de yalan söylerse cehennemdeki yerine hazır olsun ”
34) … Ebu Hureyre ra den “Şöyle demiştir ;Resulullah(sav) buyrdular ki;
“Benim söylemediğim bir şeyi kim bana bile bile isnad ederse cehennemdeki yerine hazırlansın ”
35) … Ebu Katade ra den ;Şöyle demiştir ;Resulullah(sav) bu minber üzerinde iken şöyle buyurduğunu (bizzat) işittim ;
“Benden çok hadis rivayet etmekten kaçının Her kim benim üzerimde (benim ağzımdan) bir şey söylemek isterse hak veya doğru (bu terettüt ravidendir) söylesin Kim benim söylemediğim bir sözü kasten uydurup bana isnad ederse cehennemdeki yerine yerleşsin ”
36 … Abdullah İbni Zübeyr ra den şöyle dediği rivayet edilmiştir; Ben (aşeri mübeşşereden olan babam) Zübeyr b El Avvam ra ha dedim ki;
(Abdullah) İbni Mesud ra , falan ve filan sahibinin hadis rivayet ettiklerini işittiğim gibi neden senin ,Peygamber(sav) ‘in hadislerinden bir şey haber verdiğini işitmiyorum Zübeyr ra şöyle cevap verdi;
-İyi bilki ben Müslüman olduğum andan beri Resulullah(sav)’in yanından hiç ayrılmadım (Yani benim bu tutumum ,uzun zamandan beri sahabilik şerefine mazhar olduğum halde onun yanında az bulunduğumdan ileri gelmiyor ” Fakat ben Resulullah(sav)’ın ; “Kim benim ağzımdan kasten yalan söylerse cehennemdeki oturağını hazırlasın!” buyurduğunu işittim (Yani hadis riveyetinde bulunmama mani budur Çünkü eksik veya fazla söyleme hatasına düşebilirim )
37 … Ebu Said ra den ;Resulullah(sav) ‘in şöyle dediği rivayet edilmiştir;
“Her kim ki taammüden üzerimde yalan uydurursa ateşten oturağına hazır olsun ”
38 … Hz Ali ra den ; Resulullah(sav)’in şöyle dediği rivayet edilmiştir ;
“Her kim , yalan olduğunu sandığı bir hadisi benim hadisim olmak üzere rivayet ederse iki yalancıdan birisi de odur ”
39 … Semure b Cündüp ra den rivayet edildiğine göre ;Resulullah(sav) buyurdular ki:
“Kim yalan olduğunu bilerek veya zan ederek bir hadisi benden rivayet ederse iki yalancıdan birisi de odur ”
40 … Ali ra den rivayet edildiğine göre, Peygamber(sav) şöyle buyurdular;
“Kim bir hadisin uydurma olduğunu bildiği veya zan ettiği halde onu benden rivayette bulunursa iki yalancıdan birisi de kendisidir ”
41 … El Mugire b Şube ra den ;Resulullah(sav)’in şöyle dediği rivayet edilmiştir;
“Kim bir hadisin uydurma olduğunu bildiği veya zan ettiği halde benden rivayette bulunursa iki yalancıdan birisi de kendisidir ”
42 … Yahya b Ebil Musa’dan rivayet edildiğine göre kendisi İrbad İbni Sariye’den şöyle söylediğini işitmiştir;
Resulullah(sav) bir gün bizde kaldı Kalpleri titreten ve gözleri yaşartan çok korkutucu bir mevize ile bize vaaz etti O’na denildi ki; “Ya Resulullah(sav) vedalaşan kimsenin yaptığı vaaz gibi nasihat ettin Bize tavsiyelerde bulun ” Bunu üzerine Resulullah(sav) buyurdular ki;
“Takvaya yapışınız ve başınızda ki Halife bir köle dahi olsa onu dinleyip itaat etmeye sarılınız Siz benden sonra şiddetli ihtilafı göreceksiniz Onun için benim sünnetime ve hidayete mazhar kılınmış olan Hulafa’yı Raşidin’in sünnetine yapışınız Bu sünnetleri dişlerinizle sıkıca tutunuz (Yahut karşılaştığınız eziyetlere tahammül için dişlerinizi sıkınız ) İhdas edilen (dinde dayanağı olmadan dine sokulmak istenen) şeylerden sakının Çünkü her bidat dalalettir ”
43 … Abdurrahman b Amr es-Selemi’nin, İrbad b Sariye ra den şöyle söylediğini işittim,dediği rivayet edilmiştir;Resulullah(sav) buyurdular ki;
“Ben sizi , gecesi gündüzü gibi apaydın olan (en küçük şüpheyi kabul etmeyen gayet açık) bir din üzerinde bıraktım Benden sonra ancak helak olanlar, o dinden (başka yönlere ) sapar Sizden kim yaşarsa fazla ihdilafa şahid olacaktır Onun için bilip tanıdığınız sünnetime ve hidayete erdirilmiş olan Hulafa’yı Raşidin’in sünnetlerine yapışınız Bunları dişlerinizle sıkıca tutunuz Başınızdaki halife siyah bir köle bile olsa ona itaatten ayrılmayınız Çünkü mümin,(tevazu ve uysallığı bakımından) burnuna yular takılmış deve gibidir hangi tarafa sevkedilirsa uyar ”
44 … İrbad b Sariye ra den şöyle dediği rivayet edilmiştir;
“Resulullah(sav) bize sabah namazını kıldırdı Sonra (mübarek) yüzünü bize döndürüp çok tesirli bir vaaz irad buyurdu (Ravi İrbad,bundan sonra 42 ve 43 nolu hadiste anlattığımızın benzerini anlattı )”
45 … Cabir b Abdillah ra den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir;
Resulullah(sav) hutbe okuduğu zaman gözleri kızarır , sesi yükselir ve öfkesi şiddetlenirdi Sanki ,kendisi,düşman ordusunu gözetleyen “Muhakkak düşman,size sabahleyin baskın yapacak, akşam hücum edecektir”, diyen bir gözcü idi (Tehlikeye karşı halkı uyarır), ve “Kıyamet günü ile ben bunlar gibi gönderildim”derdi Böyle söylerken şehadet parmağı ile onun yanındaki orta parmağı birleştirirdi Sonra derdi ki; “Konuşulan sözlerin en hayırlısı Allah Teala’nın Kitabıdır Yolların en güzeli Muhammed(sav)’in yoludur İşlerin en kötülerinden biri de (Peygamber(sav)’den) sonra ihdas edilen (Dine sokulmak istenen) asılsız şeylerdir Bidatlar (ın çoğu) dalalettir ”Resulullah(sav) hutbelerinde şöyle de derdi;
“Kim (ölüp de ) mal bırakırsa,(bıraktığı mal) onun mirasçılarınadır Kim (ölüp de karşılıksız) borç bırakırsa veya (bakıma muhtaç) çoluk çocuk bırakırsa onun borcunu ödemek ve aile efradına bakmak bana aittir ”
46 … Abudullah İbni Mesud ra den, Resulullah(sav)’in şöyle buyurduğu mervidir ;
-Kitap ve sünnetten başka uyulması gerekli 3’üncü bir şey yoktur Sözlerin en güzeli Allah Teala’nın kelamı ve yolların en güzeli Hz Muhammed(sav)’in yolu, siretidir
Dikkat! (sonradan) dinde ihdas edilmek istenen şeylerden sakının Çünkü şer işlerden biriside ihdas edilen şeylerdir (Dinde) icad edilen her şey bidattır Bidatlar(ın çoğu) dalalettir Dikkat! emel ve arzularınız uzyıp size ecelinizi unutturmasın Aksi takdirde kalpleriniz katılaşır Dikkat! Gerçekten gelici olan (ölüm ve ondan sonra ki diriliş ve ahiret ahvali gibi) şey(ler) yakındır Hakikaten gelmiyecek- olmayacak olan şey ,uzak sayılır
Dikkat!Şakavetli (bedbaht), ancak o kimsedir ki annesinin karnında iken şaki olur, mesud adam da ancak o kimsedir ki başkasından ibret alır
Dikkat! Müminle döğüşmek küfür ehlinin ve ona sövmek fasıkların işidir Müslüman için 3 günden fazla süre ile (din) kardeşini bırakması (ona küs durması) helal değildir
Dikkat! Yalancılıktan şiddetle kaçının Çünkü ne ciddi ne de şaka yollu yalancılık mübah değil, müslümanın şanına yakışmaz Sakın kimse , yerine getirmiyeceği bir şeyi (küçük yaştaki) çocuğuna (bile) vaat etmesin (yani bu davranış bile yalancılığa girer) Çünkü yalancılık gerçekten (insanı) fücüre (şerre) sürükler Şer de cehenneme götürür Doğrulukta muhakkak (insanı) hayra yöneltir Hayırlı işlerde cennete kılavuz olur Doğru adam için “O, doğru söyledi hayır işledi” denir Yalancı kişi için de “O,yalan söyledi şer işledi” denir
Dikkat! Kul gerçekten yalan söyleye söyleye bu hali kendisine şiar edinir Nihayet yalancılığı itiyad haline getiren bu idmanlı yalancı, Allah Teala’nın divanında <Kezzab> olarak yazılır ”
|