Prof. Dr. Sinsi
|
Sünen-İ Nesai Hacc
169-SAFA TEPESİNİN NERESİNDE DURULUR?
2922- Câbir (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v) Safa tepesine tırmandı Kâbe’yi görebilecek bir yerine gelince tekbir getirdi (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
170- SAFA TEPESİNDE TEKBİR GETİRİLİR Mİ?
2923- Câbir (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v), Safa tepesinde durduğunda üç kere tekbir getirir ve şöyle derdi: “Allah’tan başka gerçek ilâh yoktur O tektir O’nun ortağı da yoktur Her türlü otorite saltanat ve mülk O’na mahsustur Hamd O’na yapılır, O’nun her şeye gücü yeter” diye üç defa söyler ve dua ederdi Merve tepesinde de aynen yapardı (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
171- SAFA’DA “LÂ İLÂHE İLLALLAH DENİLİR Mİ?
2924- Câbir (r a) Rasûlullah (s a v)’in haccından bahsederken şöyle diyor: “Sonra Rasûlullah (s a v), Safa tepesinde durdu “Lâ ailâhe illallah” dedi ve iki tepe arasında (Safa ve Merve) dua yaptı (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
172- SAFA TEPESİNDE ALLAH’I ZİKİR VE DUALAR YAPMAK
2925- Câbir (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) Kâbe’yi yedi şaft olarak tavaf etti; bunlardan ilk üçünde hervele yaptı, diğerlerini normal yürüyüşle bitirdi sonra gelip İbrahim makamında iki rekat namaz kıldı ve insanların duyabilecekleri şekilde yüksek bir sesle Bakara 125 ayetini okudu: “…öyleyse vaktiyle İbrahime ayarlanan yeri siz de kendinize ibadet yeri edinin…” namazını bitirince Hacer’ül-Esved’i istilâm edip Allah’ın başladığı gibi biz de Safa tepesinden başlayalım diyerek Sa’y yapmaya Safa’dan başladı Safa tepesinde Kâbe görülecek bir yere gelince üç sefer “Allah’tan başka gerçek ilâh yoktur O tektir O’nun ortağı da yoktur her türlü mülk otorite ve saltanatta O’na mahsustur övgüler O’na yapılır hayat veren de öldürende O’dur Onun her şeye gücü yeter” dedi Sonra tekbir getirip, Allah’a hamdetti Gereği kadar dua etti ve yürüyerek aşağı indi Batnı Mesîl denilen yere inince hızlıca yürüdü sonra tekrar Merve’ye kadar normal bir şekilde yürüdü Merve’ye gelince Kâbe’yi görebilecek bir yere çıkıp üç sefer: “Allah’tan başka gerçek ilâh yoktur O tektir O’nun ortağı da yoktur her türlü otorite mülk saltanat O’nundur Övgüler O’na mahsustur Onun gücü her şeye yeter ” Dedikten sonra, biraz daha Allah’ı zikredip, tesbih edip hamdettikten ve dilediği kadar dua ettikten sonra Sa’y’ını bitirinceye kadar böylece devam etti (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
173- SAFA İLE MERVE ARASI BİNİTLE DE SA’Y EDİLEBİLİR
2926- Câbir (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) veda haccında insanlar çok kalabalık olduğu için ve kendisini görmeleri için tavaf ve sa’yı biniti üzerinde yapmıştı ki insanlar hac konusunda sorabileceklerini sorsunlar ve nasıl yapılacağını görsünler diye (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
174- HERVELE YAPMADAN DA NORMAL YÜRÜNÜR MÜ?
2927- Kesîr b Cümhan (r a) rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Ömer’in Safa ile Merve arasında hervele yapmadan normal yürüyüşle Sa’y yaptığını gördüm Bunun üzerine şöyle dedi: “Yürüyerek yapıyorsam Rasûlullah (s a v)’i öylece gördüğüm içindir Hervele yaparak sa’y ediyorsam yine Rasûlullah (s a v)’in öyle yaptığın gördüğümdendir ” (Buhârî, Hac: 57; Müslim, Hac: 39)
175- HERVELE DE YAPILABİLİR
2928- Zühri (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: İbn Ömer’e; “Rasûlullah (s a v)’in Safa ve Merve arasında hervele yaptığını gördün mü?” diye sordular O da şöyle dedi: “Cemaat içinde sadece Peygamber (s a v)’in remel yaptığı için remel yapanlar vardır ” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
176- SAFA İLE MERVE ARASINDA NİÇİN KOŞULUR?
2929- İbn Abbas (r a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s a v) Safa ile Merve arasında sa’y ederken müşriklere kuvvetini göstermek için yapmıştı ” (Buhârî, Hac: 57; Tirmizî, Hac: 39)
177- BATNI MESÎL’DE HIZLICA KOŞARAK SA’YA DEVAM ETMEK
2930- Safiyye binti Şeybe (r anha) bir kadından naklediyor ve şöyle diyor: Rasûlullah (s a v) Batnı Mesîl’de süratlice koşuyordu ve şöyle diyordu: “Bu vadide ancak hızlıca koşulur ” (İbn Mâce, Menasik: 43)
178- NEREDE HERVELE YAPILMAZ?
2931- Câbir b Abdullah (r a)’tan rivâyete göre, “Rasûlullah (s a v) Safa’dan inerken normal yürüyüşle yürür Safa ile Merve arasındaki çukur yere gelince hızlıca yürür sonra tekrar normal yürüyüşe geçerdi ” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
179- HERVELE NEREDE YAPILIR?
2932- Câbir (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s a v) Safa ile Merve arasındaki çukur yere inince hızlanır oradan çıkınca tekrar normal yürüyüşe geçerdi ” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
2933- Câbir (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v); “Safa’dan inince çukur yere gelir gelmez hızlıca yürür çukur yerden kurtulunca normal yürüyüşe geçerdi ” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
180- MERVE DE NEREDE DURULUR?
2934- Câbir b Abdullah (r a)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s a v) Merve’ye geldi yukarı tırmandı Kâbe’yi görecek duruma gelince üç defa “Allah’tan başka gerçek ilâh yoktur O tektir onun ortağı yoktur her türlü otorite mülk ve saltanat onundur Övgüler ona mahsustur Onun her şeye gücü yeter” Sonra Allah’ı zikir, tesbih ve övgülerle gerektiği kadar dua eder ve Sa’yı bitirinceye kadar bu şekilde dua ederdi (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
181- MERVE DE TEKBİR GETİRMEK
2935- Câbir (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v), Safa’ya giderek oraya tırmandı Kâbe’yi görecek bir konuma gelince; Allah’ı birleyip tekbir getirdi ve şöyle dedi: “Allah’tan başka gerçek ilâh yoktur O tektir, O’nun ortağı da yoktur Her türlü otorite, mülk, saltanat O’na mahsustur Övgüler O’na yapılır Hayat veren de öldüren de O’dur O’nun her şeye gücü yeter ” Sonra Safa ile Merve arasında yürümeye başladı, vadinin çukur yerine gelince hızlandı Merve’ye gelinceye kadar normal yürüdü Bu şekilde yaparak sa’yını tamamladı (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
182- HACCI KIRAN VE HACCI TEMETTU YAPANLAR NASIL SA’Y EDERLER?
2936- Câbir (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) ve ashabı Safa ile Merve arasında sadece bir sa’y (yani dört gidiş üç gelişi olan) yapmışlardı (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
183- UMRE YAPAN SAÇLARINI NEREDE KISALTIR?
2937- Muaviye (r a)’den rivâyete göre, “Rasûlullah (s a v) umre yaptığında Merve’den çıkarken saçını makasla kısaltmıştır” demiştir (Buhârî, Hac: 128; Müslim, Hac: 33)
2938- Muaviye (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v)’in saçını Merve’de bedevi makası ile kısaltmıştım (Buhârî, Hac: 128; Müslim, Hac: 33)
184- SAÇ NASIL KISALTILIR?
2939- Muaviye (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Kâbe’yi tavaftan sonra ve Safa ile Merve arasında sa’y yaptıktan sonra zilhiccenin ilk on günü yanımda bulunan makasla Rasûlullah (s a v)’in saçlarının ucundan toplayıvermiştim Kays şöyle der: Muaviye’nin, Peygamber (s a v)’i tıraş etmesini insanlar hoş karşılamadılar (Müslim, Hac: 33; Buhârî, Hac: 128)
185- HAC İÇİN İHRAMA GİRİP KURBAN GÖNDEREN NE YAPAR?
2940- Aişe (r anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) ile birlikte sadece hac yapmak için yola çıktık Kâbe’yi tavaf ve Safa ile Merve arasında Sa’y yaptıktan sonra Rasûlullah (s a v) şöyle buyurdu: “Yanında kurbanı olanlar ihramlı olarak kalsın kurbanı olmayanlar ise ihramdan çıkmasınlar ” (Müslim, Hac: 17; İbn Mâce, Menasik: 41)
186- UMREYE NİYET EDİP KURBAN GÖNDEREN NE YAPAR?
2941- Aişe (r anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Veda haccı için Rasûlullah (s a v) ile birlikte yola çıktık Bir kısmımız hac için diğerlerimiz de umre için ihrama girmişlerdi ve kurban da getirmişlerdi Rasûlullah (s a v) şöyle buyurdu: “Umre için ihrama girip de kurban göndermeyenler ihramdan çıksınlar, umre için ihrama girip kurban gönderenler ihramdan çıkmasınlar Hac için ihrama girenler haclarını tamamlasınlar ” Aişe diyor ki: “Ben de umre için ihrama girmiştim ” (Müslim, Hac: 17; İbn Mâce, Menasik: 41)
2942- Ebu Bekir (r a)’in kızı Esma’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Hac için ihrama girerek Rasûlullah (s a v) ile birlikte yola çıktık Mekke’ye yaklaşınca, Rasûlullah (s a v): “Yanında kurbanı olmayanlar ihramdan çıksınlar, yanında kurbanı bulunanlar ise öylece ihramlı olarak kalsınlar” buyurdu Esma şöyle sürdürdü sözlerini: Zübeyr’in yanında kurbanı vardı o yüzden ihramlı kaldı Benim kurbanım yoktu ben ihramdan çıktım, elbiselerimi giyip kokularımla kokulandıktan sonra Zübeyr’in yanına oturdum Bunun üzerine bana: “Benden uzak dur” dedi Ben de: “Üzerine kapaklanmamdan mı korkuyorsun” dedim (Müslim, Hac: 17; İbn Mâce, Menasik: 41)
187- AREFEDEN BİR GÜN ÖNCE HUTBE OKUMAK
2943- Câbir (r a)’den rivâyete göre, Peygamber (s a v), Cîrane umresinden döndükten sonra Ebu Bekir’i hacca göndermişti Ben de onunla birlikteydim Arc denilen yere gelince sabah namazı için mola verdi Tam tekbir alıp namaza başlayacağında arkasından bir deve sesi duydu, namaza başlamayı geciktirdi ve dedi ki: “Bu ses Rasûlullah (s a v)’in devesi Ced’a’nın sesidir Belki de Rasûlullah (s a v) hacca gelmiştir Eğer gelen kendisi ise namazı birlikte kılarız ” Bir de baktık ki gelen Ali imiş Bunun üzerine Ebu Bekir, kendisine; “Emir mi? Yoksa haberci mi? olarak geldin” dedi O da: “Haberci olarak geldiğini ve Berâe sûresini hac esnasında insanlara duyurmam için gönderdi” dedi
Böylece Mekke’ye geldik Terviye gününden bir gün önce yani zilhiccenin yedisinde Ebu Bekir kalkıp insanlara bir konuşma yaptı Onlara hacda yapılacak görevlerini bildirdi ve konuşmasını bitirince, Ali ayağa kalktı ve Berâe sûresini insanlara okudu Bitirince birlikte çıktık arefe günü Ebu Bekir tekrar kalkıp insanlara bir konuşma daha yaptı yine hacda yapılacak görevlerden bahsetti Hutbesini bitirince, Ali kalkıp yine Berâe sûresini insanlara tamamını okudu Bayram günü olunca yapılması gerekenleri yaptık Ebu Bekir de yapması gerekenleri yapınca insanlara tekrar bir konuşma daha yaptı İfada tavafından, kurbandan ve diğer yapılması gerekenlerden bahsetti konuşması bitince, Ali tekrar kalkarak Berâe sûresini sonuna kadar okudu Mina’dan döneceğimiz ilk gün Ebu Bekir kalkıp, insanlara yeniden bir konuşma yaparak nasıl dönüş yapacaklarını, nasıl şeytan taşlayacaklarını ve diğer yapmaları gereken şeyleri öğretti Konuşmasını bitirince Ali tekrar kalkarak Berâe sûresini insanlara sonuna kadar tekrar okudu (Dârimi, Menasik: 70)
188- TEMETTÜ HACCI YAPAN NE ZAMAN İHRAMDAN ÇIKAR?
2944- Câbir (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Zilhiccenin dördünde Rasûlullah (s a v) ile birlikte yola koyulduk Peygamber (s a v): “İhramdan çıkın, hac için başladığınız ibadeti umreye değiştirin” buyurdu Bu bizim zorumuza gitti ve pek hoşlanmadık Durum, Rasûlullah (s a v)’e ulaşınca tekrar: “Ey insanlar, ihramdan çıkın, eğer benim yanımda kurbanım olmasaydı sizin yaptığınız gibi Ben de ihramdan çıkardım” buyurdu Böylece biz ihramlarımızdan çıktık ve hanımlarımızla bile birlikte olduk Zilhiccenin sekizinci gününe kadar ihramsız bir kimsenin yapabileceği her şeyi yaptık Terviye günü tekrar ihrama girerek hac için telbiye getirmeye başladık (Dârimi, Menasik: 18)
189- MİNA
2945- Muhammed b Imran el Ensarî (r a) babasından naklederek şöyle demişti: Ben, Mekke yolunda büyük bir ağacın altında otururken, Abdullah b Ömer bana dönerek; “Niçin bu ağacın altında oturuyorsun?” diye sordu Ben de: “Gölgesinden dolayı” diye cevap verince, Abdullah dedi ki: Rasûlullah (s a v) şöyle buyurmuştu: “İki ağacın arasında Mina’da oturduğunuz zaman eliyle doğu tarafını göstererek bu tarafta bir vadi daha vardır ki ona sürrebe denilir ” (Haris’in rivâyet ettiği bir hadiste ise o vadiye altından geçilen ağaç denilir ) Onun altından yetmiş Peygamber (s a v) gelip geçti ” (Ebû Davud, Menasik: 71; Müsned: 15993)
2946- Abdurrahman b Muaz (r a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v), bize Mina’da bir konuşma yaptı; o anda Allah, kulaklarımızı iyice açmıştı ki bulunduğumuz yerde konuştuklarının hepsini duyuyorduk Rasûlullah (s a v) hac da yapılaması gereken her şeyi hatta atılacak taşların ölçüsünü bile bildirdi Muhacirlere mescidin ön saflarında yer almalarını Ensar’a da geride durmalarını emretti (Ebû Davud, Menasik: 71; Müsned: 15993)
190- AREFE GÜNÜ İMAM ÖĞLE NAMAZINI NEREDE KILAR?
2947- Abdulaziz b Rufey (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Enes b Malik’e Rasûlullah (s a v)’in tevriye günü öğle namazını nerede kıldığına dair bir bilgin var mıdır?” diye sordum O da: “Mina’da kılmıştır” dedi “Peki ikindiyi nerede kılmıştı?” dedim “Ebtah’ta” dedi (Buhârî, Hac: 83; Ebû Davud, Menasik: 59)
191- MİNADAN ARAFAT’A NE ZAMAN GİDİLİR?
2948- İbn Ömer (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s a v) ile beraber biz Mina’dan Arafat’a kuşluk vakti gitmiştik kimimiz telbiye kimimiz de tekbir getiriyordu ” (Müslim, Hac: 46; Dârimi, Hac: 48)
2949- İbn Ömer (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s a v) ile birlikte Arafat’a kuşluk vakti gitmiştik Yol boyunca bir kısmımız tekbir; bir kısmımız da telbiye getiriyordu ” (Müslim, Hac: 46; Dârimi, Hac: 48)
192- ARAFAT’A GİDİŞTE TEKBİR Mİ GETİRİLMELİ?
2950- Muhammed b Ebu Bekir es Sekafî (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Enes’e: Mina’dan Arafat’a giderken, “Sizler Rasûlullah (s a v) ile birlikte bu gün nasıl telbiye getirirdiniz?” diye sordum O da şöyle cevap verdi: Dileyen telbiye getiriyor, kimse itiraz etmiyor Dileyen tekbir getiriyor, kimse de ona itiraz etmiyordu ” (Müslim, Hac: 46; Dârimi, Hac: 48)
193- ARAFAT’A GİDİŞTE TELBİYE DE GETİRİLİR Mİ?
2951- Muhammed b Ebu Bekir es Sekafî (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Enes’e, “Arefe günü kuşluk vakti bu gün niçin telbiye getiriyorsun” diye sordum O da: “Bu yollarda Rasûlullah (s a v) ile birlikte yürüdüm kimisi tekbir getiriyor; kimisi de telbiye getiriyordu ve hiç kimse de birbirine itiraz etmiyordu” cevabını verdi (Müslim, Hac: 40; Dârimi, Hac: 48)
194- AREFE GÜNÜ
2952- Tarık b Şihab (r a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir Yahudi Ömer’e; Mâide 3 ayeti olan “…bu gün size dininizi kemâle erdirdim, nimetimi üzerinize tamamladım ve size hayat tarzı olarak İslâm’ı seçtim…” ayeti indirilince bu ayet bize nazil olmuş olsaydı onun nazil olduğu günü bayram ilân ederdik dedi Ömer de şöyle dedi: “O ayetin nazil olduğu günü ve geceyi çok iyi biliyorum Cuma gecesi Rasûlullah (s a v) ile birlikte Arafat’ta idik ” (Müslim, Tefsir: 1; Tirmizî, Tefsir: 6)
2953- Aişe (r anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s a v) şöyle buyurmuştur: “Allah erkek ve kadın pek çok kimseyi arefe günü Cehennem’den azâd etmiştir Allah bu arefe günü rahmetiyle tüm yaratıklarına yönelerek ve yaratıklarıyla meleklere karşı övünerek “Bunlar başka ne istiyorlar?” der ” (Müslim, Hac: 79; İbn Mâce, Menasik: 57)
195- AREFE GÜNÜ ORUÇ TUTULMAZ MI?
2954- Ukbe b Amir (r a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s a v) şöyle buyurdu: “Arefe ve Kurban bayramı günleri biz Müslümanların bayram günleridir, o günler yeme içme günüdür ” (Müslim, Sıyam: 22; Tirmizî, Savm: 59)
196- ARAFAT’TA VAKFE İÇİN NE ZAMAN ÇIKMALI?
2955- Sâlim b Abdullah (r a)’tan rivâyete göre, şöyle diyor: Abdulmelik b Mervan, Haccac b Yusuf’a hacla ilgili konularda İbn Ömer’in emirlerine uymayı ve aykırı hareket etmemesini mektupla emretmişti Arefe günü güneş batıya kayınca ibn Ömer geldi ben de onun yanındaydım Çadırının yakınına gelince hac emiri nerede diye bağırdı, üzerinde sarı renkli bir cübbeyle Haccac göründü İbn Ömer’e: “Ne var! Ey ebu Abdurrahman, niçin bağırıyorsun?” dedi İbn Ömer de: “Sünnete uymak istiyorsan haydi Arafat’a” dedi Haccac: “Bu saatte mi?” dedi İbn Ömer: “Evet” cevabını verdi Bir duş alayım hemen seninle birlikte geliyorum dedi O gelinceye kadar İbn Ömer onu bekledi Gelince, benimle babam arasında yürüyordu Ben kendisine: “Eğer sünnete uymak istersen hutbeyi kısa oku, vakfede acele et” dedim Bunun üzerine İbn Ömer’in bu konuda bir şey söyleyip söylemeyeceğine baktı Bunu gören İbn Ömer: “Doğru söylüyor” dedi (Buhârî, Hac: 87; Muvatta', Hac: 63)
197- ARAFAT’TA TELBİYE GETİRİLİR Mİ?
2956- Said b Cübeyr (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Arafat’ta İbn Abbas ile beraberdim İbn Abbas insanların telbiye getirmelerini niçin duymuyorum dedi Ben de: “Muaviye’den korktukları için” dedim Bunun üzerine İbn Abbas çadırından çıkarak: “Emret emrine hazırım” diye telbiye getirmeye başladı ve: “Ali’ye kızgınlıkları yüzünden sünneti terk etmişler” diye konuştu (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
198- ARAFAT’TA HUTBE NE ZAMAN OKUNUR?
2957- Seleme b Nubeyt (r a), babasından naklediyor ve şöyle diyor: Rasûlullah (s a v)’i Arefe günü kırmızı bir deve üzerinde namazdan önce hutbe okurken gördüm (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 178; Ebû Davud, Menasik: 62)
199- DEVE ÜZERİNDE HUTBE OKUNUR MU?
2958- Seleme b Nubeyt (r a), babasından naklediyor ve şöyle diyor: Arefe günü Rasûlullah (s a v)’i kırmızı bir deve üzerinde hutbe okurken gördüm (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 178; Ebû Davud, Menasik: 62)
200- ARAFAT HUTBESİ KISA MI OLMALI?
2959- Sâlim b Abdullah (r a)’tan rivâyete göre, Abdullah b Ömer Arefe günü güneş batıya kayınca Haccac b Yusuf’a gelerek: Eğer sünnete uymak istersen haydi vakfeye dedi Ben de orada bulunuyordum Haccac: “Bu saatte mi?” deyince; İbn Ömer: “Evet” dedi Ben, Haccac’a: “Eğer bugün yine sünnete uymak istiyorsan hutbeyi kısa oku, namazda acele et” dedim Bu sözüm üzerine İbn Ömer beni tasdik edip; “Doğru söylüyor” dedi (Buhârî, Hac: 87; Muvatta', Hac: 63)
201- ARAFAT’TA ÖĞLE İLE İKİNDİ NAMAZI
2960- Abdullah (r a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v), tüm namazlarını vakti içersinde kılardı sadece Arafat’ta öğle ile ikindiyi bir vakitte toplayarak kıldı (Buhârî, Hac: 89; Ebû Davud, Menasik: 64)
202- ARAFAT’TA DUA YAPARKEN ELLERİ KALDIRMAK
2961- Üsâme b Zeyd (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Arafat’ta Rasûlullah (s a v)’in binitinin arkasında idim Dua ederken ellerini kaldırmıştı Deve başını hareket ettirince yuları elinden düşmüştü Bir eliyle yuları alırken diğer eli yukarıda idi (Müslim, Hac: 79)
2962- Aişe (r anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Kureyş Müzdelife’de Hums denilen yerde; diğer Arap kabileleri de Arafat’ta vakfe yapıyorlardı Bunun üzerine Allah, Peygamberine Arafat’ta vakfe yapmasını emretti Böylelikle Kureyşte vakfe yerini değiştirmiş oldu Allah, Bakara 199 ayeti olan, “Ve dalga dalga ilerleyen öteki kalabalıklarla birlikte sizde ilerleyin…” ayetini indirdi (Ebû Davud, Menasik: 59; Tirmizî, Hac: 53)
2963- Muhammed b Cübeyr b Mut’ım (r a), babasından rivâyet ederek şöyle diyor: Devemi kaybetmiştim Arefe günü onu aramaya gitmiştim Rasûlullah (s a v)’i orada vakfe yaparken gördüm Ravi Muhammed babasından vakfe yapılan yerin neresi olduğunu sordu, babası da Hums cevabını verdi (Buhârî, Hac: 91; Dârimi, Hac: 49)
2964- Yezid b Şeyban (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Biz Arafat’ta vakfe yerinden uzak bir yerde vakfe yapıyorduk İbn Mirba el Ensâri bize gelerek: Beni size Rasûlullah (s a v) gönderdi; “Vakfe yapılacak yerde dursunlar, ayrı durmasınlar çünkü ataları İbrahim (a s)’in mirasçısı durumundadırlar” buyurdu, dedi (Tirmizî, Hac: 53; Ebû Davud, Menasik: 57)
2965- Cafer b Muhammed babasından naklederek şöyle diyor: Câbir b Abdullah’ın yanına giderek Peygamber (s a v) haccıyla ilgili sorular sorduk O da şöyle dedi: Rasûlullah (s a v): “Arafat bölgesinin tamamı vakfe yapılacak yerdir” buyurdu (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
203- ARAFAT’TA DURMA SÜRESİ NE KADARDIR?
2966- Abdurrahman b Ya’mer’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v)’e bir gurub insanın gelip hacla alakalı sorular sorduğuna şahit oldum Rasûlullah (s a v) onlara: “Hac Arafat’tır, her kim arefe günü güneş doğmazdan önce Arafat’ta bulunursa haccı tamam sayılır” diyordu (Tirmizî, Hac: 57; Ebû Davud, Menasik: 69)
2967- Fadl b Abbas (r a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) Arafat’tan dönerken binitinin arkasında Üsâme b Zeyd bulunuyordu Deve çok süratli gittiği için devamlı yularını çekiyordu Bu durumda Müzdelife’ye kadar geldi (Müsned: 1712)
2968- Üsâme b Zeyd (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) Arafat’tan dönerken ben binitinin arkasında idim Peygamber (s a v) devamlı binitinin yularını çekiyordu o kadar ki, devenin kulakları deveyi çeken yulara dokunuyordu ve şöyle diyordu: “Ey insanlar! Yavaş olun, iyilik develeri hızlı koşturmakta değildir ” (Ebû Davud, Menasik: 64)
204- ARAFAT’TAN AĞIR AĞIR DÖNMEK
2969- İbn Abbas (r a)’den rivâyete göre, şöyle diyordu: Rasûlullah (s a v), Arafat’tan dönerken devesinin yularını o derece çekiyordu ki devesinin başı devenin semerine dokunuyordu ve insanlara şöyle diyordu: “Ağır olun Ağır olun akşama kadar Arafat’ta durabiliriz ” (Ebû Davud, Menasik: 64)
2970- Rasûlullah (s a v)’in binitinin arkasında olan Fadl b Abbas (r a) anlatıyor: Rasûlullah (s a v) arefe günü akşam üzeri sabaha kadar müzdelifede olunacak derdi Gün insanlara yavaş olmayı tavsiye ediyor ve ağır olun! diyordu Kendisi de devesinin yularını devamlı çekiyordu Mina’daki muhassir vadisine gelince, “Cemrelerde atacağınız taşları toplayınız” buyurdu Cemrelerdeki taş atma işi bitinceye kadar telbiye getirmeyi bırakmadı (Ebû Davud, Menasik: 64)
2971- Câbir (r a) rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) Arafat’tan dönerken ağır ağır geliyor ve insanlara da ağır olmalarını emrediyordu Muhassir vadisine gelince biraz hızlandı ve insanlara cemrelerde kullanmak için ufak ufak taş toplamalarını emretti (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
2972- Câbir (r a) rivâyete göre, Peygamber (s a v) Arafat’tan dönerken “Ey Allah’ın kulları ağır olun!” diyordu Ve eliyle de ağır olunmasını işaret ediyordu Hadisin ravisi Eyyub: “Avuç içini semaya çevirerek” dedi (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir )
205- ARAFAT’TAN DÖNÜŞ NASIL OLMALI?
2973- Üsâme b Zeyd (r a)’e; Rasûlullah (s a v)’in, veda haccında Arafat’tan nasıl döndüğü sorulmuştu da o da şöyle dedi: “Hızlıya yakın bir şekilde binitini sürer, yol durumu uygun olunca hayvanını tekrar hareket ettirir ve hızlanırdı ” (Ebû Davud, Menasik: 64)
206- ARAFAT DÖNÜŞÜ AKŞAM NAMAZI NEREDE KILINIR?
2974- Üsâme b Zeyd (r a) anlatıyor: Rasûlullah (s a v), Arafat’tan döndüğü zaman Şib denilen tarafa yönelmişti Kendisine “Akşam namazını mı kılacaksın?” dedim “Namaz kılacak yer ileridedir ” buyurdu (Ebû Davud, Menasik: 64; Buhârî, Hac: 94)
2975- Üsâme b Zeyd (r a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s a v), emirlerin konakladığı yer olan Şib denilen yerde konaklamıştı Küçük abdestini bozdu Sonra hafif bir şekilde abdest aldı Ben de: “Ey Allah’ın Rasûlü! Namaz mı kılacaksın?” dedim “Namaz, ileride kılınacak” buyurdu Müzdelife’ye geldiğimizde namaz kılmak üzere insanların hepsinin gelmesini bekledik (Ebû Davud, Menasik: 64; Buhârî, Hac: 94)
207- MÜZDELİFEDE AKŞAM İLE YATSI BİR VAKİTTE KILINIR
2976- Ebu Eyyub (r a)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s a v) akşamla yatsıyı aynı vakitte kıldı (Ebû Davud, Menasik: 64; Buhârî, Hac: 94)
2977- İbn Mesud (r a)’tan rivâyete göre; Rasûlullah (s a v) akşamla yatsıyı aynı vakitte birlikte kıldı (Ebû Davud, Menasik: 64; Buhârî, Hac: 94)
2978- Sâlim (r a)’in babasından rivâyet edildiğine göre, Rasûlullah (s a v) akşam ile yatsıyı tek bir kamet getirerek sadece farzlarını kıldı ne ikisi arasında ne de sonunda hiç sünnet kılmadı (Ebû Davud, Menasik: 65; Buhârî, Hac: 98)
2979- Ubeydullah b Abdullah (r a), babasından aktararak şöyle diyor: Rasûlullah (s a v), akşamla yatsıyı ikisini bir vakitte kıldı İkisi arasında sünnet olarak bir şey kılmadı, akşamı üç rekat yatsıyı da iki rekat olarak kıldırdı Abdullah b Ömer’de ölünceye kadar aynı şekilde bu iki namazı bir arada kıldı (Ebû Davud, Menasik: 65; Buhârî, Hac: 98)
2980- İbn Ömer (r a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s a v) akşamla yatsıyı tek kametle bir vakitte kılmıştı (Ebû Davud, Menasik: 65; Buhârî, Hac: 98)
2981- Küreyb (r a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Arafat dönüşü Rasûlullah (s a v)’in binitinin arkasında olan Üsâme b Zeyd’e: “O gün hac menasikini nasıl yapmıştınız?” diye sordum O da şöyle dedi: “Yürüyerek Müzdelifeye kadar geldik, Rasûlullah (s a v) orada konakladı, akşamı kıldı sonra da cemaate haber göndererek onlarında konaklamalarını söyledi Rasûlullah (s a v) yatsıyı kılıncaya kadar cemaatin gelmesi devam etti Cemaatin arkası kesilince hep birlikte orada konakladılar Sabah olunca Kureyşin ilk çıkanlarıyla birlikte ben de yürüyerek çıktım, o esnada Rasûlullah (s a v)’in binitinin arkasında Fadl vardı (Buhârî, Hac: 98; Dârimi, Hac: 52)
|