Prof. Dr. Sinsi
|
Hadîs-İ Şeriflere Göre Evlenme Âdabı
YAYINCIDAN
35 "Mutlu ve Oğullu Olsun' Dönemi'nin Duasıdır
Demek Cahiliye
Bazılarımızın yaptığı gibi "mutlu ve oğullu olsun" şeklinde temennilerde bulunulmamalıdır Çünkü bu tür temenniler cahiliyye insanlarının âdetlerindendir Bu tür sözlerin sarf edilmesi, birçok hadis-i nebevi tarafından nehyedilmiştir
Hasan (r a) şöyle anlatıyor:
Akıl b Ebî Talib, Cuşm kabilesinden bir ha nımla evlendiğinde bâzı kimseler gelip "uğurlu ve oğullu olsun" diye temennide bulundu Bunun üzerine Hz Akîl; "Sakın böyle söylemeyin Çünkü Rasûlullah bu-nu yasakladı" dedi Bu ikaza muhatab olanlar, o halde ne diyeceklerini sorunca, Hz Akîl, "Allah size be-reketli kılsın ve üzerinize bereket yağdırsın, deyin; zira biz böyle demekle emrolunduk" dedi [url=http://www mumine com/#_ftn80]
36 Gelinin Misafirlere Hizmet Etmesi
Gelin mesture (kapalı) olduğu ve fitneden emin bu-lunduğu takdirde, gelen misafirlere hizmet etmesinde bir beis yoktur
Sehl b Sa'd şöyle anlatıyor:
Ebu Useyd es-Saîdî evlendiğinde, Hz Peygam-ber'i ve ashabı davet etti Onların yemeğini hazırlayan ve sofralarım kuran hanımı Ümmü Useyd'den başkası değildi Taştan yapılmış bir çanak içinde ta akşamdan hurma hoşafı yapmıştı Rasülullah sofradan çekilince, Ümmü Useyd, hurmaları güzelce eritip, içmesi için Ra-sülullah'a ikram etmişti Ümmü Useyd o gün gelin ol-duğu halde misafirlere hizmet etti [url=http://www mumine com/#_ftn81]
37 Def Çalmak ve Türkü Söylemek
Nikahı ilan etmek amacıyla kadınların düğünler-de sadece def çalmaları, içinde fisk ve fücur ihtiva eden sözlerin bulunmadığı türküler söylemeleri caizdir Bu-na cevaz veren birkaç hadis zikredelim:
a) Muavviz kızı Rübeyyi' şöyle anlatıyor:
Evlendiğimde Hz Peygamber düğünüme geldi ve yatağımın üzerine oturdu Cariyelerimiz hem def ça-lıyorlar hem de Bedir Savaşında öldürülen ecdadımın
vasıflarını söylüyorlardı O esnada biri; "İçimizde ya-rın ne olacağını bilen bir peygamber var" deyince Hz Peygamber (s a); "Bu sözleri bırak da, daha önce söy-lediklerine devam et" buyurdu [url=http://www mumine com/#_ftn82]
b) Hz Aişe şöyle anlatmaktadır:
Ben Ensar'dan birine gelin götürdüm Hz Pey-gamber; "Ey Aişe! Definiz yok mu? Oysa Ensar defi sever" buyurdu [url=http://www mumine com/#_ftn83]
c) Hz Peygamber bir düğünde insanları şöyle söy-lerken işitti Şöyle diyorlardı:
"Ağılında beslenen koçları ona hediye etli
Ey hanım! Sevgilin (veya kocan) cemaattedir ve O yarın ne olacağını bilir"
Hz Aişe diyor ki; Hz Peygamber bu şiiri işitince, "Yarın ne olacağım sadece Allah bilir!" dedi [url=http://www mumine com/#_ftn84]
d) Âmir b Sa'd şöyle anlatıyor:
Ka'b oğlu Kurza, Ebıı Mesud ve ismini hatırla-yamadığım üçüncü bir kişinin yanma gittiğimde, cari-yelerin def çalıp, şiir söylediklerini gördüm Ben or la-ra; "Siz Hz Muhammcd'in ashabı olduğunuz halde bu duruma nasıl razı oluyorsunuz?" deyince, onlar; "Hz Peygamber düğünlerde bunların söylediğini söylememize ve musibet zamanında da ağlamamıza izin verdi" diye cevap verdiler
Başka bir rivayetteki ifade şöyledir: "Bize sessizce ağlamaya izin verdi [url=http://www mumine com/#_ftn85]
e) Yahya b Süleym şöyle anlatıyor:
Ben Muhammed b Hatüre iki hanımla evlen-diğimi ancak birinde def çaldırtmadığımı söyleyince, ba-na Rasülullah'ın şöyle buyurduğunu söyledi: "Helâl ve haram nikahların arasını ayıran def çalmmasıdır (Ya-ni haram nikah gizli yapılır, def çalınmaz, helâl nikah ise, def çalınarak ilân edilir) [url=http://www mumine com/#_ftn86]
f) Hz Peygamber: "Nikâhı ilân edin" diye buyurmuştur [url=http://www mumine com/#_ftn87]
38 Şeriata Muhalif Düşmekten Kaçınılmalıdır
Dine muhalif görünen her türlü davranıştan kaçı-nılmalıdır Hele düğün hususunda insanların âdet edin-miş oldukları bid'atlar şiddetle terkedilmelidir Nitekim insanlardan birçoğu bu yaptıklarında -âlimlerin susmalan nedeniyle- bir beis olmadığını sanmaktadırlar
Kaçınılması gereken davranışların bazıları şunlar-dır [url=http://www mumine com/#_ftn88]
1) Duvarlara Resim Asmak
Duvara asılan resim -ister cisim, isterse gölge olsun-bunları asmak caiz değildir İmkân sahibinin bizzat yırt-ması mümkün değilse de, söktürmesi vaciptir
a) Hz Aişe şöyle anlatmaktadır
Hz Peygamber (s a) odama girdi ve üzerinde şe-killer (bir rivayette kanatlı atların resmi)bulunanbir per-de ile örttüğüm dolabımı görünce kızdı ve o perdeyi par-çalayarak bana, "Ey Aişe! Kıyamet Günü 'nde en faz-la azaba çarptırılacak olanlar, Allah'ın yarattıklarım resmedenlerdir" dedi
Başka bir rivayete göre; "Bu resimleri yapanlar, azap görürler ve kendilerine yaptıkları resimleri dirilt-
meleri söylenir" Sonra Rasûlullah şöyle buyurur: "İçin-de resim bulunan bir eve melekler girmezler"
Hz Aişe diyor ki; "O perdeyi kestik ve parçala-rından bir veya iki yastık yüzü yaptık İçinde resim bu-lunan birisinin üzerine yaslandığını gördüm"[url=http://www mumine com/#_ftn89]
b) Hz Peygamber, Cebrail'in kendisine gelerek şöyle dediğini söylemiştir:
Akşam sana geldiğimde içeri girmememe mani olan olan husus, kapıdaki insan resmi, evin içinde üs-tünde resimler bulunan örtü ve bir köpek bulunması-dır Evde bulunan resmin kesilmesini ve odun gibi olmasını emret Emret de içerideki perde de parçalansın ve parçalarından iki yastık yapılsın Yine emret ki o kö-pek dışarı çıkarılsın Çünkü biz melekler içinde resim ve köpek bulunan eve girmeyiz!
Bunun üzerine eve bakıldığında, Hasan ve Hüse-yin'e ait minik bir köpeğin, ranzalarının altında bulun-duğu görüldü
Başka bir rivayete göre, Hz Peygamber'in yatağı altında bir köpek görüldüğünde, Hz Peygamber Hz Aişe'ye bu hayvanın ne zaman oraya girdiğini sorar Hz Aişe; "Vallahi bilmiyorum" deyince Hz Peygamber hayvanın oradan çıkarılarak dışarı atılmasını emreder Sonra bizzat eliyle su getirerek köpeğin yattığı yere serper [url=http://www mumine com/#_ftn90]
2) Duvarları Seccade île Örtmek
Duvarlara seccade kaplamak ve süslemek iyi de-ğildir Bu gibi davranışlardan şiddetle kaçınılmalıdır Çünkü bu, kesinlikle haram olan ziynete dahildir ve hiç-bir şekilde meşru' addedilemez!
Hz Aişe şöyle anlatmaktadır:
Hz Peygamber bir sefere gitmişti Dönüşünü haber alınca, içinde resim bulunan bir halı satın aldım ve duvarı onunla süsledim Hz Peygamber gelince onu odada karşıladım Ona: "Selâm üzerine olsun ey Al-lah 'in Pasûlü! Sana yardım eden ve seni zafere ulaştı-ran Allah'a hamdolsım!" dedim ve fakat benimle ko-nuş iHfiı bile Yüzüne baktığımda kızdığını anladım He-men içeri girdi, halıyı duvardan indirmek için yırtıhn-caya kadar çekti Sonra; "Duvara elbise mi giydiriyor-sun? Allah bize taşlara ve çamura elbise giydirmemizi emretmedi" dedi
Hz Aişe devamla şöyle demiştir: Sonra o halıdan iyi bir yastık yüzü yaptık ve içini hurma yapraklarıyla doldurduk Bu bana hiç de zor gel-medi [url=http://www mumine com/#_ftn91]
Selef den bazıları bu nedenle duvarları seccade ile örtülmüş evlere girmezlerdi
Salim b Abdullah şöyle anlatıyor:
Babam hayatta iken evlendim Babam halkı eve davet etti Davetliler arasında Ebu Eyyub da (r a) var-dı Odamın duvarı yeşil halı ile örtülüydü Ebu Eyyub gelip de odanın duvarının yeşil bir duvar hahsıyla ör-tülü olduğunu görünce, babama dönüp, "Ey Abdullah! Siz duvarları mı örtüyorsunuz?" dedi Babam utandı ve "Ey Ebu Eyyub! Kadınlar bize galebe çaldı" diye cevap verdi Ebu Eyyub bunun üzerine, "Kadınların herkese galebe çalacağından korkardım da, sana gale-be çalacaklarından korkmazdım" dedi ve "Yemeğini-zi yemem, evinize de girmem" diyerek evi terketti Allah'ın rahmeti onun üzerine olsun![url=http://www mumine com/#_ftn92]
3) Kaşların Alınması
Bazı kadınlar güzel görünebilmek için kaşlarını alarak, hilâl ve yay şekli vermeye çalışırlar Güya bunu da güzelleşmek için yaparlar Oysa Hz Peygamber bunu yasaklamış ve yapanlara lanet okumuştur:
"Allah, kaş yapana ve yaptırana, dişlerinin arası-nı (eğe ile) ayırana lanet etmiştir Çünkü bunlar, Allah 'in yarattığı şeyi bozanlardır [url=http://www mumine com/#_ftn93]
4) Tırnakları Boyamak ve Uzatmak
Ahlaksız batılı kadınlardan, îslâm alemindeki ka-dınlara sirayet eden çok kötü bir âdet de, "Oje" deni-len renkli boyaları, bir miktar uzatılmış tırnaklara sür-mektir Bu sapıkça âdeti maalesef bazı çılgın gençler de uygulamaktadır Bu kötü âdet yukarıdaki hadiste de görüldüğü gibi lanetlenmiştir Bu, kâfirlere benzeme ile ilgili olarak varid olan hadislerin kapsamına girer Ni-tekim Hz Peygamber "Bir kavme isteyerek benzeyen onlardandır" diye bu-yurmuştur Bu, yaratılışa (fıtrata) ters bir davranıştır
Hz Peygamber (s a) şöyle buyurmuştur Fıtrat (Peygamberlerin Sünneti) beştir:
1 Sünnet olmak
2 Etek traşt olmak
3 Bıyıkların önünü kısahfnak
4 Tırnaklan kesmek
5 Koltuk atlar ındaki kılları temizlemek [url=http://www mumine com/#_ftn94]
Enes b Malik diyor ki; "Bıyıkları ve tırnakları kes-mek, koltuk altım temizlemek vakte bağlanmıştır"
Başka bir rivayette; "Resûlullah bunları vakte bağ-ladı Kırk geceden fazla bırakılmamalıdır [url=http://www mumine com/#_ftn95]
5) Sakal Traşı Olmak
Kadınların ojesinden daha kötü değilse de, doğru düşünenler nezdinde en az onun kadar çirkin diğer bir âdet de, batılı kâfirleri taklid ederek erkeklerin sakal-larını traş etmesidir Öyle ki damat traş olmadan ger-değe girdiğinde artık çok ayıp sayılmaktadır!
Müslümanların böyle davranmaları bir çok sebep-ten Allah'ın emirlerine ters düşmektedir
a) Bu, herşeyden önce Allah'ın yarattığını değiş-tirmek demektir Allah Teâlâ, Nisa: 117-119 ayetlerde şeytandan söz ederken bu hususa değinmiştir Bu ayet-lerden anlaşıldığına göre, Allah'ın izni olmaksızın yaradılışı bozmak, şeytana uymaktan başka bir şey değil-dir Hz Peygamber güzel görünmek için Allah'ın ya-rattığı şekli bozana lanet etmiştir
"A ilah 'in izni olmaksızın yaradılışı bozmak'' şek-linde bir ifade kullanmamızın nedeni, etek traşı, tırnak kesmek gibi Allah'ın izin verdiği şeyler de haram bük- münc dahil edilmesin diyedir Çünkü bunların yapılması müstehab, hatta vaciptir!
b) Bu, Hz Peygamber'in emrine karşı gelmektir Çünkü Hz Peygamber;
"Bıyıklarınızı kısaltın, sakallarınızı traş etmeyin" buyurmaktadır [url=http://www mumine com/#_ftn96]
Erbabı bilir ki, karine olmayan emirler vücub ifa-de eder Oysa burada traş etmemek için karine de var-dır
c) Bu, kâfirlere benzemek olur Nitekim Hz Pey-gamber;
"Bıyıklarınızın önlerini kesin, mecusilere muhalefet olması için de sakallarınızı uzatın" diye buyurmuştur [url=http://www mumine com/#_ftn97]
d) Bu, kadınlara benzemektir Sakal birakılmasının gerekliliğini tekid eden delillerden biri de, traş ol-manın kadınlara benzemek olmasıdır Hz Peygamber kendilerini kadınlara benzeten erkeklere ve erkeklere
benzemeye çalışan kadınlara lanet etmişti [url=http://www mumine com/#_ftn98]
Kadınla erkeği birbirinden ayıran en önemli alâ-metin sakal olduğu herkesin malûmudur Şayet erkek sakalını keserse, kadına benzemiş olur Bu belâya du-çar olanlara verdiğim delillerin, kendilerini ikna edece-ğini umarım Allah, memnun olmayacağı davranışları yapmaktan bizi de, onları da korusun![url=http://www mumine com/#_ftn99]
6) Nişan Yüzüğü Takmak
Bazı erkekler nişan yüzüğü adı altında parmakla-rına altın yüzük takmaktadırlar Bu adet bize Hıristi-yanlardan geldiği için, bunu yapmak öncelikle onlara benzemek olur İslâm prensiplerine göre, altın takmak ise zaten yasaktır Bu, ileride de zikredeceğimiz gibi al-tını kadınlara bile yasak eden hadislere terstir
a) "Hz Peygamber (s a) altın yüzük takmayı ya-sakladı [url=http://www mumine com/#_ftn100]
b) İbn Abbas şöyle bildirmektedir:
Rasûlullah bir adamın elinde altın yüzük takılı olduğunu gördü ve kızgınlıkla yüzüğü onun elinden çı-kararak yere attı Sonra da; "Bir ateş parçasını alıp par-mağına takmış" diye buyurdu
Hz Peygamber gittikten sonra o adama; "Hiç de-ğilse yüzüğünü al, başka bir şekilde ondan yararlanırsın" denildiğinde: "Vallahi, Rasûlullah'in yere attığı bir şeyi, geri almam" diye cevap verdi (ve almadı) [url=http://www mumine com/#_ftn101]
c) Ebu Sa'lebe şöyle anlatır,
Hz Peygamber, elimdeki altın yüzüğümü gö-rünce, bir dal ile ona vurmaya başladı Bir ara yüzünü başka bir tarafa çevirince hemen yüzüğümü çıkardım Hz Peygamber (s a); "Galiba canını yaktık ve seni üzdük" dedi [url=http://www mumine com/#_ftn102]
d) Abdullah b Amr şöyle anlatmaktadır
Hz Peygamber (s a), ashabtan birinin parma-ğında altın bîr yüzük gördü ve ondan yüz çevirdi O da onu atıp, demirden bir yüzük takarak geri geldi Hz Peygamber: "Bu daha kötüdür ve ateş ehlinin süsüdür" buyurdu Bunun üzerine onu da attı ve bu sefer par-mağına gümüş bir yüzük takarak geri döndü Hz Pey-gamber bu sefer bir şey demedî [url=http://www mumine com/#_ftn103]
[b]39 Altın Yii/ük ve Benzerleri Kadınlara da Haramdır
Haram olma açısından, altın yüzük, bilezik ve ger-danlık takmak hususunda kadınlarla, erkekler arasın-da bir fark olmadığı bilinmelidir Söz konusu edilen şey-leri takmak kadınlara da haramdır Bu hususta birçok hadis varid olmuştur Mutlak hüküm ifade eden hadis-lerden bazıları şunlardır:
a) "Dostuna ateşten bir halka giydirmek isteyen, onun parmağına altın bir yüzük taksın Sevdiği bir kim-senin boynuna ateşten bir gerdanlık takmak isteyen, onun boynuna allın bir gerdanlık taksın Dostunun ko-luna ateşten bir bilezik takmak isteyen ise, onun kolu-na altın bir bilezik taksın Gümüşten ayrılmayın, on-dan şaşmayın, onunla oynayın, onunla oynayın [url=http://www mumine com/#_ftn105]
b) Sevban (r a) şöyle anlatır
Hubeyre'nin kızı, Hz Peygamber'in yanına gel-diğinde, parmaklarında büyük altın yüzükler bulunu-yordu Hz Peygamber elindeki dal ile onun eline vu-rarak, şöyle dedi: "Allah'ın parmaklarına ateşten bir yüzük takması seni sevindirir miydi?"
Kadın Hz Fatıma'ya giderek şikayette bulundu (Sevban diyor ki): Ben de yanında olduğum halde Hz Peygamber Hz Fatıma'nın evine girdi Hz Fatıma boy-nundaki altın gerdanlığı eline alarak; "Bana bunu Ha-san'ın babası (Hz Ali) hediye etti" dedi Bunun üzeri-ne, Hz, Peygamber; "Ey Fatıma! Acaba insanların, "Muhammed'in kızı Fatıma'nın elinde ateşten bir par-ça var" demeleri seni sevindirir mi?" dedi ve onu şiddetli bir dille tenkit etti Evinde oturmadan dışarı çık-tı Bunun üzerine Hz Fatıma hemen o gerdanlığı sattı ve parasıyla bir köle satın alarak azad etti Bu haber Hz Peygamber'in kulağına gidince, "Fatma'yı ateş-ten kurtaran Allah'a hamd olsun" dedi [url=http://www mumine com/#_ftn106]
c) Hz Peygamber'in hanımı Ümmü Seleme şöyle anlatıyor:
Boynuma altın arpalıklar takıp, Hz Peygamber'-in odasına girdim Benden yüzünü çevirince; "Ey Al-lah'ın Rasûlü! Ziynetlerime bakmak istemez misin?" dedim O da; "Ben zaten seni ziynetlerinden yüz çeviriyorum" diye cevap verdi Bunun üzerine derhal o gerdanlığı boynumdan çıkardım İşte o zaman Rasû-lullah bana baktı
Râvinin [url=http://www mumine com/#_ftn107]başkalarından rivayetine göre Hz Peygamber, Ümmü Seleme'ye şöyle demiştir: "Siz ka-dınların gümüşten yapılmış, zaferanla boyanmış gerdan-lık ve küpeler takınmasının size bir zararı yok ki!"[url=http://www mumine com/#_ftn108]
40 Kadınlarla İyi Geçirilmelidir
Allah'ın kadınlara helâl ettiği şeylerden onları martrum etmemek ve mümkün olduğu kadar onlarla iyi geçinmek vaciptir Bu konuda birçok hadis vardır
"En hayırlınız ailesine karşı en iyi olanınızdtr: Ben aileme (iyi davranmak hususunda) en mu müstesnadır Eğer böyle bir hareket yaparlarsa, ya-taklarınızı ayırın, olmazsa (hafifçe) dövebilirsiniz Fa-kat size itaat ederlerse, sırf onlara kötülük yapmak için başka yollara tevessül etmeyin İyi dilin ki sizin kadın-larınız üzerinde, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hak-ları vardır Sizin onların üzerinizdeki hakkınız, isteme-diğiniz kimselere yataklarını çiğnetmemeleri, evlerini-ze sokmamalarıdır İyi bilin ki onların sizin üzeriniz-deki hakları, kendilerine yiyecekleri ve giyecekleri hususunda- iyi davranmanız ve kolaylık göstermeniz[url=http://www mumine com/#_ftn109]
"Hiç bir mümin erkek, mümin bir kadından nefet etmesin Çünkü bir ahlakını beğenmese bile, diğer ıbir ahlâkını beğenir [url=http://www mumine com/#_ftn110]
Veda hutbesinde söylenilmiş olan şu mübarek sözlere iyice dikkat edilmelidir
Kadınlarınıza iyi davranın Çünkü onlar sizin yardîmeılarınızdır Elinizde bundan başka bir hak yok-tur Ancak açıkça bir fuhuş(kötülük) yapmaları
"Müminlerin iman bakımından en kâmili, ah-laken en iyi olanıdır Müminlerin en hayırlısı hanımına en hayırlı
e) Hz Aişe şöyle anlatmaktadır
Bayram günü Habeşliler mescidde mızraklany-la oynarlarken Hz Peygamber beni çağırdı ve onlara bakmak isteyip-istemediğimi sordu Bakmak istediği-mi söyleyince, beni arkasına çıkardı, onları görebilmem için başını eğdi ve omuzlarının üzerinden oynayanları seyrettim
Hz Peygamber "Ey Erfedeoğullan! Devam edin!  " diye bağırdı Ben de doyuncaya kadar onları seyrettim O gün onlar; "Ya Eba'l-Kasım! -Sen ne güzelsin  " diye bir şiir okudular
Bir rivayete göre; "Usanıncaya kadar baktım Hz Peygamber bana "yeter mi?" diye sorunca da "evet" dedim "Öyleyse gidebilirsin" diye buyurdu" Başka bir rivayete göre, "Obana "yeter mi?" diye sorunca, acele etmemesini söyledim Bir süre sonra, tekrar 'ye-ter mi!' diye sordu Ben yine acele etmemesini söyle-dim"
Hz Aişe şöyle demiştir:
Onlara bakma meraklısı değildim Fakat Hz Peygamber'in diğer hanımlarının,genç ve güzel oldu-ğumdan dolayı, Hz Peygamber'in beni ne kadar sev-diğini ve benim onun yanında ne derece kıymetli oldu-ğumu görmeleri hoşuma gidiyordu!
Eğlenceye düşkün bir hanımın hâlini artık siz tak-dir edin!
Hz Aişe'nin naklettiğine göre, Hz Peygamber şöy-le buyurmuştur:
"Bunu yapmamın nedeni, yahudilerin dinimizde ne denli genişlik olduğunu bilmeleridir [url=http://www mumine com/#_ftn111]
d) Hz Aişe'den şöyle rivayet edilmektedir:
Tebûk (veya Hayber) seferinden döndüğünde, Hz Peygamber, Hz Aişe'nin sofrasında yayılı bir ör-tü gördü Rüzgâr perdeyi kaldırınca, Hz Aişe'nin oyun-cak bebekleri göründü Hz Peygamber; "EyAişe! Bun-lar nedir?" diye sorunca, Hz Aişe; "Kızlarım!" diye cevap verdi Onların aralarında iki kanatlı bir at resmi bulunuyordu Hz Peygamber; "Aralarındagördüğüm bu şey nedir?" diye sorunca, Hz Aişe, "Bu attır" de-di Hz Peygamber; "Busırtındakiler nedir?"dedi Hz Aişe de; "İki kanadıdır" diye cevap verdi Hz Pey-gamber; "Hiçatın kanadı olur mu?" diye sorunca Hz Aişe, "Sen Hz Süleyman'ın birkaç kanatlı bir atı ol-duğunu hiç duymadın mı!" dedi
Hz Aişe diyor ki, "Bu sözüm üzerine Hz Peygam-ber, dişlerini görebileceğim kadar güldü [url=http://www mumine com/#_ftn112]
g) Hz Aişe şöyle anlatmaktadır:
Hz Peygamber ile sefere çıkmıştım ve daha o zamanlar gencecik bir kızdım Hz Peygamber ashabı-na, "Siz ilerleyin" diye emretti ve onlar ilerledikten son-ra bana, "Haydi gel yarışalım" dedi Yarıştık ve onu geçtim
Başka bir defasında, yine birlikte sefere çıkmıştık Ashaba uzaklaşmaları için emir verdi ve bana "Haydi gel yarışalım" dedi Ben daha önceki yarışmamızı unut-muştum ve bir hayli de şişmanlamıştım Kendisine "Ey Allah'ın Rasûlü! Bu durumda seninle nasıl yarışabili-rim?" dedimse de, yarışmak için ısrar etti Yarıştık ve bu sefer o geçti Sonra da, "Bu beni geçmenin karşılığı olsun" dedi [url=http://www mumine com/#_ftn113]
h) Yine Hz, Aişe şöyle anlatmaktadır
Hz Peygamber ben faayızlı olduğum halde ba-na su kabını getirir ve ben içtikten sonra mübarek ağ-zını tam ağzımın değdiği yere koyarak, suyu içerdi
Ben kemiği elime alıp yerdim Onu elimden alırdı ve ısırdığım yere ağzını koyarak o da oradan yerdi [url=http://www mumine com/#_ftn114]
41 Eşlere Tavsiyeler
Bu risalemizin sonunda müslüman eşlere aşağıda zikredilen tavsiyeleri yapmayı kaçınılmaz bir görev ad-dederim!
a) Müslüman eşler, taat ve ibadetlerde bulunsun-lar Allah'ın ve Rasûlü'nün kelâmında sabit olan hü-kümlere uyup, insanların hayatlarında yer etmiş olan hiçbir âdet, örf ve geleneği Allah ve Rasûlü'nün kelâ-mından üstün tutmasınlar! Çünkü Allah Teâlâ, Kur'-an'da şöyle buyurmaktadır:
"Allah ve Rasûlü bir işte hüküm verdiği zaman, gerek mümin erkeğe, gerekse mümin kadına, o işte mu-hayyerlik hakkı yoktur K'm A ilah 'a ve Rasûlü 'ne karşı gelirse, muhakkak ki o apaç ': bir dalâlete düşmüştür" (Ahzab: 36)
b) Eşlerin herbiri, Allah tarafından birbirlerine yük-letilmiş vazifelere ve haklara riayet etmelidir Örneğin kadınlar, bütün haklarda erkeklerle eşitlik istememelidirler! Erkekler de ailenin reisi seçilmiş olmalarını is-tismar ederek, haksız yere hanımlarını dövmemeli, on-lara zulmetmemelidir Çünkü Allah Teâlâ, Kur'an'da şöyle buyurmaktadır:
Erkeklerin meşru şekilde kadınlar üzerinde hak-lan bulunduğu gibi, kadınların da erkekler üzerinde hak-ları vardır Yalnız erkekler onların üzerinde bir derece (üstünlüğe) sahiptirler Allah Aziz'dir, Hakîm'dir (Ba-kara: 228)
"Allah insanları birbirinden üstün kıldığından ve mallarından harcadıklarından dolayı erkekler kadınlar üzerinde yöneticidirler Bu bakımdan saliha kadınlar ita-atkâr olup, Allah 'in kendilerini korumasına karşılık ken-dileri de gizliyi korurlar (kocalarına gizli gizli ihanet et-mezler) Dikkafalılık, şirretlik etmelerinden korktuğu-nuz kadınlara öğüt verin, onları yataklardan ayırın ve (yola gelmezlerse) onları dövün Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın Çünkü Allah yücedir, büyüktür (Nisa: 34)
Muaviye b Hayde (r a), Hz Peygamber'e (s a); "Ey Allah 'in Rasûlü! Hanımlarımızın biz erkekler üze-rindeki hakları nedir?" diye sorduğunda, Hz Peygam-ber şöyle cevap verir:
"Yediğinden yedirmek, giydiğinden giydirmek
"Allah senin yüzünü kara etsin " dememek ve ona vur-mamak Ona kızdığında yine aynı çatı altında bırakmak (Yani ne onu başka bir eve gönder ne de kendin git) Bütün bunları nasıl yapabilirsin? Elbette ki yapamaz-sın! Çünkü aranızda helâl olarak münasebet vuku bul-muştur (Ancak itaatsizlik ermeleri müstesna!) [url=http://www mumine com/#_ftn115]
Eşler bu hakları bilip, uyguladığında Allah Tcâlâ kendilerine güzel bir hayat ihsan eder ve birlikte oldukça refah ve saadet içinde yaşarlar Nitekim Allah Teâlâ şöy-le buyurmuştur:
"Erkek veya kadın kim mümin olarak salih amel-lerde bulunursa, hiç kuşkusuz onu (dünyada) çok gü-zel bir hayat ile yaşatır ve (böyle kimselere) yaptıkla-rından daha güzeliyie mükâfatlarım veririz!'1 (Nahl: 97)
c) Kadın -özellikle- gücünün yettiği hususlarda ko-casına itaat etmelidir Daha önce naklettiğimiz iki ayet-ten de (Bakara: 228, Nisa: 34) anlaşılacağı gibi erkek-ler kadınlardan üstün kılınmışlardır Ayrıca bu anlamı teyid eden birçok sahih hadis vardır Bu hadisler "Ka-dın hakları"nm ne olduğunu açıkça belirtmektedirler Kocaya nasıl itaat edileceği, hangi durumlarda karşı ge-linebileceği belirtilmişiir Günümüzün kadınlarının ib-ret almaları için, bu hadisleri nakletmekte büyük ya-rarlar vardır Nitekim Allah Teâlâ: "Öğüt ver; zira öğüt müminlere yarar verir" buyurmuştur
1) "Kadın kocası hazır olduğunda, ondan izin al-maksızın (nafile) oruç tutamaz Kocasının izni olmak-sızın hiç kimsenin eve girmesine müsaade edemez [url=http://www mumine com/#_ftn116]
2) "Koca; hanımım yatağa çağırdığında, kadın gel-mez ve kocası kendisine dargın olarak yatarsa melek-ler o kadına sabaha kadar lanet ederler"
Başka bir rivayette: "Kocasına dönene kadar"'şek-lindedir
Bir rivayette ise şu farklılık vardır: "Kocası ken-disini affedinceye kadar [url=http://www mumine com/#_ftn117]
3) "Muhammed'in nefsiniyed-i kudretinde tutan
Allah'a yemin ederim ki, kadın kocasının hakkını eda etmedikçe, Rabbinin hakkını eda edemez Şayet deve-nin sırtındaki eğeri üstünde olsa bile, kocası kendisini istediğinde yine icabet etmelidir [url=http://www mumine com/#_ftn118]
4) "Kadın kocasına dünyada eziyet verdiğinde, o kocanın cennett hazırlanmış olan hurisi şöyle der: Ey kadın! Allah seni kahretsin O senin yanında misafir-dir Belki de o yakında senden ayrılıp bize gelecektir (O halde ona eziyet etme!) [url=http://www mumine com/#_ftn119]
5) Husayn b Muhsan, halasının kendisine şöyle de-diğini nakleder:
Bazı ihtiyaçlarım için Hz Peygamber'e gitti-ğimde, bana kocam olup-olmadığını sordu Ben oldu-ğunu söyleyince; "Ona nasıl davranıyorsun, itaat edi-yor musun?" dedi Ben de dedim ki, "Kocama ancak gücüm yettiği hususlarda itaat edebiliyorum" Bunun üzerine Hz Peygamber şöyle dedi: "Nerede olursan ol, ona hakkını ver Çünkü o senin hem cennetin hem de cehennemindir [url=http://www mumine com/#_ftn120]
6) "Kadın beş vakit namazını kılar, zinadan kaçı-nır ve kocasına itaat ederse, cennete dilediği kapıdan girer [url=http://www mumine com/#_ftn121]
''Hadis-i Şeriflere Göre Evlenme Âdabı" isimli ri-salemiz, Allah'ın lütuf ve yardımlarıyla böylece sona ermiştir!
Ey Allahim! Sana hamdu senalar ederim Seii her türlü ortaktan münezzehsin Senin varlığına ve birliği-ne şehadet ederim Sen bağışlanmak için sana müraca-at edenleri affedersin Bizi de affeyîe!  (Amin)[url=http://www mumine com/#_ftn122]
|