Edeb Taci
Edeb Taci
EDEB TACI
Edep bir tac imiş Nur-u Hüda’dan
Giy ol tacı, emin ol her beladan
Mevlâna Celaleddin Rumî ks Hazretleri, Mesnevî’sinde şöyle diyor:
“Allah’tan edebe muvaffak olmayı dileyelim Edebi olmayan kimse Allah’ın lütfundan mahrumdur
Edebi olmayan yalnız kendine kötülük etmiş olmaz Belki bütün dünyayı ateşe vermiş olur
Nasıl mı? Şu misali dinle: Alışverişsiz, dedikodusuz ilâhi sofra gökten iniyordu
Musa as kavmi içinde birkaç kişi terbiyesizce, “hani sarmısak, mercimek?” dediler
Ondan sonra gökyüzünün sofrası, ekmeği kesildi Ekme, bel belleme, orak sallama kaldı
Sonra İsa as şefaat edince Hak, yemek sofrası ve tabaklarla ganimetler gönderdi
Yine küstahlar edebi terkederek sofradan yemek artığını aşırdılar
İsa bunlara yalvardı: “Bu devamlıdır, yeryüzünden kalkmaz
Bir ulu kişinin sofrası başında kötü zanna düşmek ve harislik etmek küfürdür” dedi
O rahmet kapısı, hırslarından dolayı bu görgüsüz dilencilerin yüzlerine kapandı
İşte, zekât verilmeyince yağmur bulutu gelmez, zinadan dolayı da etrafa nice musibet yayılır
İçine kasavetten, sıkıntıdan ne gelirse korkusuzluktan ve küstahlıktan gelir
Kim dost yolunda pervasızlık ederse, erlerin yolunu vurucudur; namert odur
Edepten dolayı bu felek nura gark olmuştur Yine edepten dolayı melekler masum ve tertemiz olmuşlardır
Bir melek olan Azazil de, yine küstahlık yüzünden kapıdan sürülmüştür”
Edep, nefsini tanıyıp haddini bilmektir
Edep, kul olduğunu anlayıp Yüce Mevlâ’ya yönelmektir
Edep, kibri kırıp tavazuya sarılmaktır
Edep, fani dünyayı tanıyıp boş davaları bırakmaktır
Edep, Cenab-ı Hakk’ın ve varlıkların haklarını güzel korumaktır
Edep, hayalı ve vefalı olmaktır
Edep, pişman olunacak şeyleri yapmamaktır
Kısaca edep, güzel ahlâktır
Güzel ahlâk ise, içiyle dışıyla doğru olmak ve bu doğruluk üzere yaşamaktır Buna denge ve istikamet denir
Dengeli olmak, devamlı aynı güzel hâli korumaktır Acı tatlı bütün hallerde istikametini bozmayan, dost ve düşmana karşı dürüstlükten ayrılmayan kimse dengeli insandır Denge, insandaki akıl seviyesini gösterir
Velilerden Seriy es-Sakatî ks der ki: “Edep, aklın tercümanıdır” Bunun manası şudur: Herkes aklı kadar edepli olur Edebi kıt, ahlâkı bozuk olana hakiki manada akıllı denmez
|