Konu
:
Huy Değişir Mi?
Yalnız Mesajı Göster
Huy Değişir Mi?
07-27-2012
#
2
Prof. Dr. Sinsi
Huy Değişir Mi?
Âlimler huyun değişip değişmemesi hakkında diyorlar ki:
1-
Huy değişmez
Çünkü bir hadis-i şerifte (Bir dağın yerinden ayrıldığını işitirseniz tasdik edin
Ama bir kişi huyunu değiştirmiştir derlerse tasdik etmeyin
Çünkü insanın yaratılışındaki huy devam eder) buyuruluyor
Bu bakımdan portakal çekirdeğinden ceviz olmaz
Gazap şehvet gibi insanın fıtratında olan şeyler yok edilemez
Onun için can çıkar huy çıkmaz denmiştir
2-
Huyun insanla birlikte yaratılmış olanı değiştirilemez sonradan hasıl olanı değişebilir
Evet gazap ve şehvet terbiye ile yok edilemez
Fakat dinimiz de bunların yok edilmesini değil terbiye edilmesini emrediyor
Terbiye edilince de zararları önleniyor
Terbiye etmek başka yok etmek başkadır
Nasihat ile insan terbiye edilebilir
Onun için Kur'an-ı kerimde mealen (Nasihat et nasihat müminlere elbette fayda verir) buyuruluyor
(Zariyat 55)
(İnsan huyunu değiştiremez
Çünkü yaratılıştaki huy devam eder) hadis-i şerifi yaratılışta olan huyların değişmeyeceğini gösterir
Fakat (Huyunuzu güzelleştirin) (Herkes Müslümanlığa elverişli olarak dünyaya gelir
Bunları sonra anaları babaları gayri müslim ve imansız yapar) hadis-i şerifleri de huyun değişebileceğini gösterir
Evet portakal çekirdeğinden ceviz olmaz
Fakat bakıp aşılanırsa çekirdeksiz tatlı iri portakal olur
Akılsız hayvanı bile ehlileştirmek ona bazı alışkanlıklar kazandırmak mümkündür
Mesela av hayvanına avını yememesi tuttuğu avı getirmesi öğretilebiliyor
Akıllı insanın terbiyesi huyunun değiştirilmesi ise daha kolaydır
3-
Huy sonradan elde edilir ve değiştirilebilir
Âlimlerinin çoğu bu üçüncü görüşü benimsemişlerdir
Onlara göre;
(Evladınıza ikram edin onları edepli terbiyeli yetiştirin!)
(Hepiniz bir sürünün çobanı gibisiniz
Çoban sürüsünü koruduğu gibi siz de evinizde ve emriniz altındakileri Cehennemden korumalısınız! Onlara Müslümanlığı öğretmezseniz mesul olursunuz) hadis-i şerifleri gösteriyor ki insanlar iyiliğe elverişli olarak doğar
Sonra nefsin kötü arzuları ve güzel ahlakı öğrenmemek ve kötü arkadaşlarla düşüp kalkmak çevrenin etkisiyle kötü huyları meydana getirir
Kötü alışkanlık haram işlemeye alışmak demektir
Haram olmayan şeyi kullanmaya mesela çay içmeye kötü alışkanlık denmez
İçki kumar esrar zina alışkanlığı [bağımlılığı] birer kötü alışkanlıktır
Kötü alışkanlıklara elini veren kolunu alamaz
Onun için alışmış kudurmuştan beterdir denir
Kötü alışkanlıklara çevrenin etkisi büyüktür
Çevreyi değiştirmeli iyi insanlarla beraber olmalı her haramdan kaçmaya çalışmalı ve bilhassa namazı asla aksatmamalıdır
Çünkü cenab-ı Hak (Namaz insanı fahşa ve münkerden [yani her türlü kötülükten] alıkoyar) buyuruyor
Salih kimselerin kontrolü altında namaza devam eden kimse her türlü kötü alışkanlıktan kurtulur tertemiz insan olur
Oruç ile insan güçlü bir irade kuvveti kazanır
Alkol uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan oruç vesilesi ile kurtulanlar çok görülmektedir
Allah�ın emri olduğu için ramazanda bir ay oruç tutan bir Müslüman Allahü teâlânın emirlerini yapmak alışkanlığını da kazanır
Böylelikle Onun başka emirlerini yapmaya da gayret ve kabiliyet elde eder
Tembellikten kurtulmak için önce bunun kötülüğünü bilmeli ondan sonra da tedavisine bakmalıdır
(İnsan ancak çalıştığının faydasını görür) mealindeki âyet-i kerimeyi düşünmelidir
Resulullah efendimiz tembellikten Allahü teâlâya sığınmış (Ya Rabbi beni tembellikten koru!) diye dua etmiştir
Tembelliğin ilacı çalışkanlarla konuşmak tembel uyuşuk kimselerden kaçınmak Allahü teâlâdan haya etmek lazım geldiğini ve azabının şiddetli olduğunu düşünmektir
Dinini iyi bilen salih kimselerle görüşmelidir
Sabah namazına uyanmak için çalar saat gibi bir tedbir almalı
Birkaç gece kalkınca artık âdet olur uyanmak kolaylaşır
Bir insan bir işin kendisi için faydalı olacağına inanmadıkça yeni bir şeyi kabul etmez eski alışkanlığından da vazgeçemez
İyi işleri yapmaya kendini zorlayan güzel huyları elde edebilir
Mesela hat kabiliyeti olan hiç hat ile uğraşmazsa gizli kabiliyeti meydana çıkmaz
Fakat bu sanatla uğraşmaya çalışırsa güzel yazı yazabilir
Güzel huyları itiyat hâline getirmek güzel huylu olmayı kolaylaştırır
Cimri bir kimse hayır yapmayı tanıdıklarına ziyafet vermeyi âdet hâline getirirse cimrilikten kurtulması mümkündür
Alışkanlık hâline gelen küçük günah da büyük günah olabilir
Büyük günaha alışan da küfre düşebilir
Sual: Ahlak değişmez mi?
CEVAP
Herkesin ahlakı değişebilir
Hiçbir kimsenin huyu yaratılıştaki gibi kalmaz sonradan değişebilir
Ahlak değişmeseydi Peygamberlerin gönderilmesi hâşâ faydasız lüzumsuz olurdu
Terbiye ve ceza usulleri abes olurdu
İlmin ve terbiyenin fayda sağladığı her zaman görülmüştür
O halde ahlakın değiştiği güneş gibi meydandadır
Ancak bazı huylar pek yerleşmiş ruhun özelliği gibi olmuştur
Böyle huyları değiştirmek yok etmek pek zor olur
Böyle ahlak en çok cahil kötü kimsede bulunur
Bunu değiştirmek için ağır riyazet ve çok mücahede gerekir
Nefsin isteklerini yapmamak için çalışmaya Riyazet nefsin istemediği şeyleri yapmaya Mücahede denir
İnsanlar iyiliğe yükselmeye elverişli olarak doğar
Sonra nefsin kötü arzuları ve güzel ahlakı öğrenmemek ve kötü arkadaşlarla düşüp kalkmak kötü huyları meydana getirir
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
[b](Her çocuk Müslümanlığa elverişli olarak dünyaya gelir
Bunları sonra anaları babaları yahudi hıristiyan veya dinsiz yapar
)
Sual: İyi huylu olmak ve iyi ahlakı muhafaza edebilmenin çaresi nedir?
CEVAP
Kötü niyet ile olmayan hikmet adalet iffet ve şecaat iyi ahlakın kaynağıdır
İyi huylu olmak için ve iyi ahlakını muhafaza edebilmek için salih kimselerle iyi huylularla arkadaşlık etmelidir
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Kurtulmanın tek çaresi vardır o da kurtulanlarla beraber olmaktır
)
İnsanın ahlakı arkadaşının huyu gibi olur
Ahlak hastalık gibi bulaşıcıdır
Kötü huylu ile arkadaşlık etmemelidir
Hadis-i şerifte (İnsanın dini arkadaşının dini gibi olur) buyuruldu
Faydasız şeylerden oyunlardan zararlı şakalaşmaktan ve münakaşa etmekten sakınmalıdır
İlim öğrenmeli ve faydalı işler yapmalıdır
Ahlakı bozan şehveti harekete getiren ¤¤¤¤ fuhuş kitapları okumamalı böyle radyo ve televizyondan sakınmalıdır
İyi huyların faydaları ve haramların zararları ve Cehennemdeki azapları hep hatırlanmalıdır
Mal mevki arkasında koşanlardan hiçbiri muradına kavuşamamıştır
Malı mevkii hayır için arayan ve hayır işlerde kullanan rahata huzura kavuşmuştur
Mal mevki gaye olmamalı hayra vasıta olmalıdır
Mal mevki bir deryaya benzer
Çok kimse bu denizde boğulmuştur
Allahü teâlâdan korkmak bu deryanın gemisidir
Hadis-i şerifte (Dünyada kalıcı değil yolcu gibi yaşamalı! Öleceğini hiç unutmamalı!) buyuruldu
İnsan dünyada baki değildir
Dünya zevklerine daldıkça dertler üzüntüler güçlükler artar
Aşağıdaki hadis-i şerifleri hiç unutmamalıdır:
[color="purple"](Kişi az ibadet etse de güzel ahlakı ile en yüksek dereceye kavuşur
)
[color="purple"](İnsan güzel huyu ile Cennetin en üstün derecelerine kavuşur
[Nafile] İbadetlerle bu derecelere kavuşamaz
Kötü huy insanı Cehennemin en aşağısına sürükler
)
(İbadetlerin en kolayı az konuşmak ve iyi huylu olmaktır
) [İbni Ebid-dünya]
Birinin gündüzleri oruç tuttuğu geceleri namaz kıldığı fakat kötü huylu olduğu dili ile komşularına arkadaşlarına eziyet ettiği söylendiğinde Peygamber efendimiz cevabında (Böyle olmak iyi değildir
Gideceği yer Cehennem ateşidir) buyurdu
İnsan günahını ne kadar çok büyük görürse o kadar iyidir
Fakat günahı yüzünden Allahü teâlânın sonsuz rahmetinden ümit kesmek caiz değildir
Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
[b]
(Allahü teâlâ buyurdu ki:
İşlediği günahı affımın yanında büyük görene gazaplanırım
Eğer acele etmek şanımdan olsaydı acele ceza verseydim rahmetimden ümit kesenlere acele ceza verirdim
)
Allahü teâlâ tevbe edilen günahları affeder
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul