Yalnız Mesajı Göster

Osmanlida Aile Huzurunun Kaynagi

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlida Aile Huzurunun Kaynagi






Osmanlida aile huzurunun kaynagi
Osmanlida aile huzurunun kaynagi


Son yillarda israrli bir sekilde aile dinamitlenmekte Aileyi yikmak, parçalamak için ne gerekiyorsa yapilmakta Aslinda aile ile ugrasmak, evi otele çevirmek, bindigi dali kesmek, toplumun huzurunu bombalamak demektir Kadinin da “esitlik” adi altinda, “Esitsizlige” sürüklenmesidir


Bir milletin aile yapisi saglam ise, devlet yapisi da saglam ve uzun ömürlü olur Bunun en güzel örnegi Osmanli toplumudur Zaman zaman devlet bünyesinde görülen çatlaklar, isyanlar aile sayesinde toplumun geneline siçramamis ve bu millet en zor dönemlerde bile içinde bulundugu halden saglam aile yapisi sayesinde rahatça silkinip ayaklari üstünde durmasini bilmistir


Osmanlida aile saglamligini temin eden baslica amil, dinimizin bildirdigi sekilde erkek ve kadinin yaratilis gayelerine uygun olarak toplumda yerini almis olmasidir Erkek, rizki temin için dis hizmette; hanim ise, aile yuvasini ve nesli muhafazada içerde vazife görmüstür Bu güzel is bölümünün bir semeresi olarak da toplumun huzur kaynagi olan: “Büyüklere hürmet ve itaat, küçüklere sefkat ve muhabbet” prensibi tesekkül etmistir


Osmanlida, bir ailede; evin reisi sifatiyla babanin, onun yardimcisi sifatiyla ananin ve onlarin gözlerinin nuru olarak da evlatlarinin vazifeleri ayri ayri ve en mükemmel surette belirlenmistir Özellikle çocuklar, ana-babalarina karsi hürmet, itaat ve gerekli hizmetle mükelleftir Eger ayri yerlerde ya da muhtelif sehirlerde yasiyorlarsa, küçükler için “sila”, yani ana-babanin oldugu yere gidip onlari ziyaret etmeleri ve onlarin gönüllerini almalari mecburiyeti vardir


Iste bundan dolayi Osmanli ailesi huzurluydu Maddi sikintilar, geçim darligi bu huzuru bozamiyordu Genis, büyük aile yapisi sevgi ve hürmeti artiriyordu Osmanlinin bu huzurlu aile yapisi yabanci seyyahlarin da dikkatini çekmistir:


Dr A Brayer:

“Osmanli’da çocuklar, yetisip olgunluk yasina geldikleri zaman ana ve babalarinin yanlarinda bulunmakla iftihar ederler Oysa diger memleketlerde çok defa çocuklar olgunluk çagina girer girmez, ana ve babalarindan ayrilirlar Hatta bazen kendileri refah içinde yasadiklari halde onlari sefalete yakin bir hayat içinde birakirlar Bunlar, ana-babalarina karsi onlarin kendilerine çok ihtiyaçlari oldugu bir devrede adeta yabancilasirlar Sevgi saygi diye bir sey kalmaz


Meshur Fransiz edibi Pierre Loti de söyle der: “Dünyanin hiçbir evinde, bir erkek hanimina bu derece saygili ve hayran olamaz! Bu gerçegin sirri, Türk evinin, kadini tarafindan hazirlanisindadir


Evin sahibesi olan kadinin giyinisi, basindaki örtüden ayaklarinda bulunan nefis islemeli kumasli terliklere kadar ahenk içindedir Kadin evine o kadar düskün, temizligine o kadar merakli, kocasinin ev hasretini giderecek öylesine bir zeka ve egitime sahiptir ki, evin erkegi aksam üzeri büyük bir hasretle kapidan girer Kadinin temizligi maddi planda bir çiçek kadar saftir Bu madde temizligi kadinin ruh temizliginden gelir O kadin içki, kumar ve dis dünyayi bilmez


Dis dünyayi bilmeyen Osmanli kadini, tecessüs illetinden de kurtulmus olur Evinde mesut bir hayat yasar Kavga gürültü nedir bilmez Gönlünü Allah’a, kocasina, çocuklarina baglar Zihnini fuzuli seylerden korudugu için rahat ve huzurludur Dolayisiyla ahlaklidir Böyle olunca yuvasinin hürmete sayan, serefli bir unsuru olur


Mehmet Oruc

Alıntı Yaparak Cevapla