07-27-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Pencerenin Buğusunu Silip, Seni Aradık Karanlığın İçinde
Pencerenin buğusunu silip, seni aradık karanlığın içinde
ALLAH’U TEÂLÂ KURAN’I KERİM DE ŞÖYLE BUYURUYOR
«Andolsun sAize içinizden öyle bir peygamber geldi ki, gayet izzetli ve şereflidir' Sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir üstünüze titrer, müminlere gayet merhametli ve şefkatlidir,»(Tevbe Suresi- 128)
GÜLLERİN EFENDİSİ:
Gül yüzünü hiç görmeden sevdik seni  
Aramızda asırlar dolusu yaşamışlıklar vardı gerçi  Biz sana erişememiştik, erişemezliğin verdiği yetimlik hissini iliklerimize kadar hissetmiştik
Biz seni hiç kaybetmemiş gibi sevdik Yüzünü hiç görmeden  Ve o güzel sesini hiç duymadığımız halde, yüreğimizin en derin köşesine yerleştirdik sevgini
Bir kerecik olsun rüyamızda görebilmek, sırf bu şerefin bize bahsedilmesi için bir ömür boyu bekledik
Adın her anıldığında kalbimize aşk yağmurları yağdı, içimiz titredi Aklımıza her düştüğünde, gözleri*miz yaşardı, durduk yere Sevdik seni;
Rabbimizin gül kokulu Peygamberisin diye  Sırf sen seviyorsun diye gönül verdik sevdiklerine ve sırf sen yüz çevirdin diye fena bildik sevmediklerini
Sana benzemek istedik hep hareketlerimizde, konuşmalarımızda, biraz olsun yaşatabilmek istedik seni Sana kavuşmamış olsak da ismini kalbimize nakşettik
Kendimizle baş başa kaldığımız o ıssız gecelerde  Perdelerin arasından, pencerenin buğusunu silip, seni aradık karanlığın içinde Karda yürürken, ümitsizce ayak izlerini aradık Gökten düşen her bir kar tanesinin gözlerinden seni sorduk Belki gelirsin diye
Bazen dualarımızın kabul olup ta bir anlık olsun ziyaretimize geldiğini düşünüyoruz da, aman Allah'ım nasıl, ne yüzle çıkarız karşına? Bunca günah, hatalara rağmen nasıl bakarız o gül yüzüne?
Ama Rabbimizin sonsuz rahmeti ve Senin ümmetine duyduğun sevginden de ümit kesmiş değiliz Rabbimiz ve Sen Bizi bırakmazsın değil mi? «Ümmeti, Ümmeti» diye doğan bir Peygamber, Üm*metine kıyamaz, onları yalnız bırakmaz değil mi?
Sen yetimlerin babası, fakirlerin sahibi, düşkünlerin ümit ışığıydın Güllerin efendisi, sevenlerin ve uykusuz gecelerin sırdaşı, Miraç'ın yolcusu, Burak'ın süvarisi
Selât Selâm Senin üzerine Efendim
Konuştuğunda etrafındaki melekleri bile incitmekten çekinen  Sağ eline güneş, sol eline ay verilse de davasından dönmeyen  
Senden sonra, bize kederlerinden ve gurbetliğinden başka bir şeyi kalmamış bu dünya  
Bu dünya bile aşkınla dönüyor Ya nebi Ateşler üstünde yürüyoruz ve bu dünyanın sıkıntılarına artık
Katlanamayacak haldeyiz, Ahh  Bir haber, bir müjde, şefaat haberi  
Şefaat Ya Resûlullah (sav)
alıntı
|
|
|