Konu
:
24 Saat Yaşayan Bir Şehir Osaka - Resimler..
Yalnız Mesajı Göster
24 Saat Yaşayan Bir Şehir Osaka - Resimler..
07-26-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
24 Saat Yaşayan Bir Şehir Osaka - Resimler..
İnsanlarının eğlendikleri kadar aynı yoğunlukta çalıştıkları
Modern; 24 - saat yaşayan bir şehir Osaka
(Japonya)
Sakinlerinin çok çalışıp aynı yoğunlukta eğlendikleri Kansai Bölgesi’nin en büyük kenti olan Osaka farklı şekil ve boyutlardaki gökdelenlerle dolu
Kimi upuzun kule gibi gökyüzüne uzanıyor kimi at nalı ya da ters ‘U’ şeklinde
Hatta bazısı uzunluğunun yanında iskambil kâğıdı gibi ipince
Çok büyük şiddette deprem yaşayan Kobe’nin bu kadar yakınındaki bir kentin mimarisi ilk bakışta beni hem şaşırtıyor hem de hayran bıraktırıyor
CANLI BİR TİCARET MERKEZİ
2
7 milyon nüfusuyla Tokyo ve Yokohama’dan sonra Japonya’nın en kalabalık üçüncü şehri olan Osaka tarihi boyunca canlı bir ticari hayata sahip olmuş
Bunun en önemli nedenlerinden biri de Japonya’nın eski başkentleri Kyoto ve Nara’nın yakınında bulunması ve giderek gelişmesi
Bu ideal konumu sayesinde Osaka 1500 yıldır Japonya’nın ticari merkezi olma özelliğini koruyor
Yüzyıllar boyunca tarih sahnesinde görünen hatta kısa bir süre Japonya’nın başkenti de olan Osaka asıl önemini büyük generallerden Toyotomi Hideyoshi’nin 16
yüzyılda burada Japonya’nın en muhteşem kalesini inşa etmesiyle kazanır
Hideyoshi ticareti destekler şehrin zenginleşmesini sağlar
Osaka Edo döneminde (1603-1867) pirinç ve pek çok ticari malın dağıtımında önemli bir merkez olur
Ticaretle zenginleştikçe sanat ve yeme kültürü de gelişir Osaka’da
Bugün de Japonların geleneksel sahne sanatları olan klasik tiyatroları ‘kabuki’yi ve kukla tiyatrosu ‘bunraku’yu izleyebileceğiniz salonlar bulabilirsiniz
Geçmişi 794-1192 yıllarındaki Heian dönemine kadar uzanan Bunraku Kukla Tiyatrosu Osaka’da doğmuş
Ortalıkta alenen gözüken üç kukla oynatıcısı insan boyunun üçte ikisi yüksekliğindeki bu kuklaların sadece kol ve bacaklarını değil aynı zamanda gözlerini ve dudaklarını da oynatacak kadar marifetliler
Böylece kuklaların üzüntü neşe ve korku ifadeleri kolayca anlamlandırılabiliyor
YÜRÜYEREK DEĞİL KOŞARAK!
1970’te Dünya Expo 2002’de Dünya Kupası’na ev sahipliği yapan Osaka telaşlı koşuşturmalı ve eğlenceli bir şehir
Osaka’da insanların dünyanın diğer yerlerinde yaşayanlardan daha hızlı yürüdüğünü söylerler
Örneğin tatlı bir rekabete giriştikleri Tokyolular ile aralarındaki farkı şöyle özetliyor Osakalılar: “Tokyolular yürüyen merdivenlerin sağını biz ise solunu kullanıyoruz
” Böylesine hızlı bir şehrin gece hayatı da çok renkli
Tiyatroların dükkânların ve restoranların çevrelediği Dotonbori’yi zaten görmemeniz mümkün değil
Buranın bir özelliği de rengârenk tabelaları
Hava karardığında neon ışıklarının gün ışıyana dek süren dansını seyredebilirsiniz
Osakalıların ‘özdeyiş’lerinden biri de şu: Kyoto’da bıkıncaya kadar (orijinali patlayıncaya kadar!) kimono Osaka’da ise bıkıncaya kadar yemek görebilirsiniz
Öyle ki Osakalı aşçılar yerinde duramayan hemşehrileri için özel fast food çeşitleri geliştirmişler
Bunlardan biri de içi ahtapot parçalarıyla doldurulmuş bir çeşit mantıya benzeyen ‘takoyaki’
HEM EĞLENCE HEM ALIŞVERİŞ
Osaka’da görülecek yerler arasında önceliği Osaka Kalesi’ne vermek gerekir
1586 yılında Toyotomi Hideyoshi tarafından yaptırılan kalenin inşaatında yüz bin işçi geceli gündüzlü çalışmış
Japonya’nın birleşmesinde önemli bir görevi olan kale kayalık bir tepenin üzerine inşa edilmiş
Dışarıdan beş içeriden sekiz katlı olan ana yapısının en üst kattaki taraçasından tüm Osaka’yı kuşbakışı seyredebilirsiniz
Hemen her büyük kentin görülecek dev akvaryum parkları var ama Osaka’dakinin bu gördüklerinizden bambaşka olduğunu söyleyebilirim
Kaiyukan adı verilen bu akvaryum parkı dünyanın en büyüklerinden
Biri dünyanın en büyüğü olmak üzere 14 su tankında balina köpekbalıklarından penguenlere 35 binden fazla türe ev sahipliği yapan akvaryum Pasifik Okyanusu’nun Ateş Çemberi (volkanik bölümü) ve Hayat Çemberi üzerine temalandırılmış
Amerika dışındaki tek Universal Studios da Osaka’da
Orlando’dakinin hemen hemen aynısı olan bu dev eğlence parkında Hollywood stüdyolarında dolaşabilir Jurassic Park’ta bir nehir macerası yaşayabilir 1930’ların New Yorku’nda gezinebilirsiniz
Eğer alışveriş yapmak istiyorsanız Umeda ve Namba semtlerine mutlaka uğrayın derim
Özellikle Umeda’da sadece yerin üstünde değil yerin altında da hareketli bir yaşam göreceksiniz
Modern yeraltı çarşılarıalışveriş tutkunlarının aklını başından alabilir
Kentin giriş kapısını da atlamamak lazım
Sadece Osaka’ya değil yurtdışından Japonya’ya gelen ziyaretçilerin de başlıca giriş yolu olan Kansai Uluslararası Havaalanı Osaka Körfezi’ndeki yapay dolgu bir ada üzerinde yapılan inşaatı ile de dillere destan
Uçtan uca 1
6 km uzunluğundaki terminal binası dünyanın en uzun binası ünvanına sahip
Havaalanının bir adım ötesi ise Nara Kobe ve Kyoto’ya götürür sizi
KOBE VE NARA
Kobe Kansai bölgesinin Osaka ile birlikte en önemli limanlarından birisine sahip hızla gelişen bir şehir
1868’de Batı’yla ticarete başlayan ilk şehirlerden biri olan Kobe’de yüzü aşkın ülkeden elli bin yabancı yaşıyor
Tepelerin üzerine kurulu Kobe’ye Osaka’dan trenle yarım saatte ulaşabilirsiniz
Japonya’nın en eski başkentlerinden biri olan Nara ise aynı zamanda Japon sanatları el sanatları edebiyat kültür ve sanayinin beşiği konumundaydı
Nara’da ziyaretçilerin en ilgisini çeken yerler arasında Nara Parkı bulunuyor
Efsaneye göre ilk kral Jimnu gökten indiğinde bir karacanın üzerinde Nara’ya gelmiş
Bu yüzden de bu parktaki karacalar aynı karacanın soyundan geldiğine inanılarak kutsal kabul ediliyor
Kentin ünlü yapısı ise Nara Büyük Budası’nın bulunduğu Todaiji Tapınağı
Bu tapınağın dünyanın en büyük ahşap yapısı olduğu iddia ediliyor
JAPON KÜLTÜRÜNÜN ANAYURDU: KYOTO
Japonların geleneksel kültürünü paha biçilmez hazinelerini köklü bir geçmişe sahip tapınaklarını görmek isterseniz Kansai Havaalanı’na yaklaşık 1
5 saat uzaklıktaki Kyoto’yu mutlaka görün derim
Her ne kadar başkentliğini 1868’de adı önceleri Edo olan Tokyo’ya devretmek zorunda kaldıysa da halen Japonya’nın kültürel başkenti ve kesinlikle en güzel şehirlerinden biridir Kyoto
Sayısı 1600’ü bulan ihtişamlı Budist tapınakları 400’ü aşkın görkemli Şinto mabetleri kaleleri birer sanat eserini andıran Japon bahçeleri ve geleneksel ahşap evleriyle Kyoto bu ünvanları fazlasıyla hak eder
Burada küçük kanalları çevreleyen daracık sokaklarda dolaşırken kimonolu zarif bir bayanı
bahçesindeki bonzailerin bakımıyla ilgilenirken görmeniz geleneksel Japon müziğinin ezgilerini duyduğunuz evlerden birinde randevusuna hazırlanan bir geyşaya rastlamanız mümkündür
Zamanın geriye doğru aktığını düşünürsünüz birden
Kyoto’nun merkezinde sadeliği ile Japon mimarisinin en uç noktasını simgeleyen Kyoto İmparatorluk Sarayı bulunur
Shijo-Kawaramachi yakınındaki Gion köşesi her ne kadar son yüzyılda sayıları azalsa da geyşalarıyla ünlüdür
Burada geleneksel sanatları ve tiyatroları izleyebilirsiniz
Her biri 15 metre yüksekliğinde 139 sütunun üzerinde bulunan Kiyomizu Tapınağı’ndan tüm kenti tepeden izleme şansı bulacaksınız
‘Altın Ev’ olarak da bilinen gösterişli Kinkakuji Tapınağı yalnızca taşların ve beyaz kumun kullanıldığı kendi başına sadeliği temsil eden taş bahçesiyle ünlü Ryoanji Tapınağı geleneksel Japon mimarisinin ve bahçelerinin en güzel örneklerinden biri olan Katsura İmparatorluk VillasıKyoto’da görülecek yerler arasındadır
Geçmişini unutmayangünün hiç bir anını israf etmeden yaşayan ve yatırımlarıyla yarına hazır olan bir ülkeden küçük bir kesittir Osaka
Kaynak: Alıntılar
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul