Konu
:
Okaliptüs Ağacı
Yalnız Mesajı Göster
Okaliptüs Ağacı
07-26-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Okaliptüs Ağacı
Okaliptüs - Okaliptüs Nedir - Okaliptüs Bitkisi Hakkında
Anavatanım Avustralya’dır
Sıtma Ağacı olarak da bilinirim
Sürekli yeşil kokulu yapraklarım ve kokulu çiçeklerim vardır
Gövdem krem-gri pembe ve açık yeşil karışımıdır
Güçlü tekli orta gövdem veya çok gövdeli çalı biçiminde türlerim de vardır
Boyum 40 metre’ye kadar uzayabilir
Yaprak boylarım 12 - 22 cm
kadar olup gençlerde yapraklarımız küçük ve oval yetişkinlerimizde ise uzun ve sivridir
İlkbahar aylarında türüme göre beyaz sarı veya kırmızı çiçekler açarım
Kış aylarında - 6°C’ye kadar dayanabilirim
Odunumdan mobilya sanayiinde kabuklarımdan yapraklarımdan ve tohumlarımdan boya ve ilaç sanayiinde faydalanılır
Üretimim tohumla yapılır
Sulak toprakları sevdiğimden bataklık kurutma işlevimde vardır
Türlerim; Kırmızı Okaliptüs Sarı Limon Okaliptüs Mavi Okaliptüs
Okaliptüs: (Eucalyptusbaum / Heberbaum / Eucalyptus / Ökaliptüs / Sıtma ağacı)
Haziran-temmuz ayları arasında mor renkli çiçekler açan büyük ağaçlardır
Yaprak şekli bitkinin yaşına göre değişir
Gençlerde sapsız oval açık yeşil; yaşlılarda ise uzunca saplı orak seklinde derimsi ve koyu yeşildir
Çiçekler morumsu kırmızı renkte olup her bir yaprağın koltuğunda birkaçı bir arada bulunur
Meyve küçük ve çok miktarda tohum taşıyan oval şekilli bir kapsüldür
Ana vatani Avustralya olan bu ağaç halk arasında sıtma ve kinin ağacı olarak da tanınmaktadır
Anadolu’ya ilk defâ Muğla vilayetinin Fethiye kazasında Dalaman’da bir çiftlik kuran Mısır Hidivi Abbas Hilmi Paşa tarafından süs ağacı olarak sokulmuştur
Diğer taraftan Mersin-Adana demiryolu uğrağındaki istasyonlarda 1886 yılında Fransızlar tarafından istasyon ağacı olarak kullanılmıştır
1830’a doğru Avustralya’dan Italya’ya getirilen çeşitli cins ökaliptüslerin kış olması dolayısıyla çoğunluğu kuruduğundan bu ağacın yumuşak iklimde yaşamadığı kanaatine varildi
1852’de Cezayir’de tekrar denendi
Daha sonra da Kuzey Afrika ve Güney Avrupa’da denenerek sıcak mıntıkalarda yetişeceği anlaşılmıştır
1893’te Osmanlı Devleti idâresinde bulunan Suriye’de M
H
Morel Beyrut’taki mâlikânesinde çok miktarda ökaliptüs yetiştirmiş ve bu mâlikânesine Lâtince olarak “Villâ Eucalypta (Ökaliptüs Köşkü) adını vermiştir
Çok miktarda ökaliptüs bugün Afrika Avrupa Asya sıcak iklimlerinde yetiştirilerek iktisâdî sihhî maksatlarla dünyanın her kıtasında üretilmekte ve gün geçtikçe de rağbet bulmaktadır
Ökaliptüs ağaçları çok yüksek olan kâbiliyeti fazla miktarda toprak suyunu alıp havaya vermesi sâyesinde bataklık yerlerin kurutulmasında insanlığa olan hizmetlerinin tanınmasını müteakip yalnız Avustralya’da olan gelişme alanı kısa bir zamanda çok genişlemiştir
Bir ökaliptus ağacının yılda ortalama 250 ton suyu alıp havaya verdiği tecrübelerle anlaşılmıştır
1938’den beri yurdumuzun güney bataklıklarında da yetiştirilmesine büyük önem verildi ve kısa zamanda çok ümit verici neticeler alindi
Tarsus’un Karabucak bataklığının kurutulmasıyla bölgede sıtma hastalığının yayılmasında önemli rol oynayan sivrisineğin nesli kesildi
Çesitleri: Yüzden fazla çeşidi olmakla birlikte tanınmış ve önemli çesitlerinden bazıları şunlardır:
1
Eucalyptus alpina
2
Eucalyptus amplifolia
3
Eucalyptus amgydalina
4
Eucalyptus andreana
5
Eucalyptus calophylla
6
Eucalyptus citriodora
7
Eucalyptus cocciféra
8
Eucalyptus cordata
9
Eucalyptus cornuta
10
Eucalyptus cosmophylla
11
Eucalyptus diversicolor (Collossea)
12
Eucalyptus globulus
13
Eucalyptus gomphocephala
14
Eucalyptus leucoxilon
15
Eucalyptus robusta
16
Eucalyptus rostrata
17
Eucalyptus viminali
18
Eucalyptus longifolia
Dünyanın birçok yerinde bilhassa Brezilya’da Kuzey Afrika ve Güney Avrupa’da Doğu ve Batı Asya’da bir zaman sıtma saçarak insanları ölüme sürükleyen korkunç bataklıklar bugün ökaliptüs ağacının gölgesinde sağlık ve varlık kaynağı olmuştur
Ökaliptuslar bataklığı kurutarak etrafını da tarıma elverişli hâle getirmektedir
Ökaliptus ormanları hava tesirlerini yumuşatarak büyük rüzgârlara mâni olurlar bitkilere zararlı olan toz ve dumanları tutarlar fırtına ve dolu zararlarını kısmen önlerler
Üç yaşından büyük olan ormanlardaki çayır ve ot miktarı da büyük ölçüde olduğundan hayvanlarda verimi arttırmaktadır
Ayrıca arıcılıkta da büyük faydaları görülmüştür
İlk yıllarda aralarına mısır ekilerek değerlendirilebilir
Yurdun güneyinde kurulan ökaliptus ormanlarından büyük ölçüde yakacak temin edilmektedir
Kullanıldığı yerler: Tâze yapraklarının su buharı ile distillenmesi sûretiyle elde edilen ökaliptus muhtelif cila kafuru çam sakızı ve zamk yine bir nevi vernik olan kokulu reçine îmâlinde kullanılmaktadır
Halk hekimliğinde özellikle solunum yolu hastalıklarında tercih edilir
Öksürüğü keser boğaz ve burun iltihaplarını giderir
İdrar yollarını temizler
Hâricen deri üzerine sürülmek sûretiyle antiseptik olarak da kullanılır
Ökaliptus yaprakları doğrudan doğruya kaynatılarak kullanıldığı gibi yağının tıpta da pek çok faydaları vardır
İlaç olarak veya kaynatma ile buğu koku hâlinde de kullanılır
Yapraklar nefes darlığı kabız balgam söktürücü olarak haşere sokmalarına her nevi ateşlenmeye nezle nevralji bronşit romatizma seker üremi gibi hastalıklarda yağ veya eksitilerek sirke toz sabun pudra ve mâcun seklinde kullanılır
Ayrıca ökaliptus kabuklarından kino reçinesi adi verilen ve içinde bol miktarda tanen bulunan bir madde kuru damıtım yoluyla elde edilmektedir
Yine ökaliptus odununun kuru damıtımıyla elde edilen diğer ürünler; 100 kilo odundan; 25-27 kilo kömür 7 kilo asit asetik 2 kilo alkol metilen 3 kilo katran elde edilebilir
Özellikleri:
Tazelik verici kuvvetlendirici Antiseptik temiz olmayan derilerde akne kepek bağışıklık sistemini kuvvetlendirir virüslere karşı grip ( boğaz iltihaplanması sinüzit iltihaplanması bronşitte-Antibiyotiğe yardımcı ) bahar nezlesi
romatizma ağrılarında ve sinir iltihaplanmasında
Haşerelere karşı çok kuvvetli tesir eder
Soğuk algınlığı nezle kas tutulmaları sinüs gibi rahatsızlıklarda güçlüdür
Migren ve romatizma ağrılarını dindirir cilt ülseri ve yarayı iyileştirir
Kullanıldığı yerler:Losyon olarak(yoğunluğu azaltılmış): Nefes darlığında göğüs üzerine sürdüğünde nefes açıcı etkisi vardır
Buhar yolu ile: Soğuk algınlığı rahatsızlıklarında boğaz ve solunum yolları şikayetlerinde ve bronşitte özellikle uçucu yağından dolayı inhalasyon (buğu) yoluyla yararlanılmaktır
Burun tıkanıklığı ve burun akıntısına karşı (kaynar suya drog parçaları veya uçucu yağ damlaları ilave edilerek hazırlanan) buğu yöntemiyle kullanılmaktadır
Banyo suyuna ve kompres olarak: Yanıklarda ve yaralarda; Ayrıca üzüntü ve sıkıntıyı dindirici etkisi bulunur
Ev içinde buharla kullanılırsa evdeki bakterileri öldürür
Uyarılar:
gebelikte kullanmayın çocuklara ve bebeklere verilmez yoğun olan formu cilt zararlıdır
Yüksek kan basıncı olanlara sakıncalıdır
Asla ağız yolu ile almayınız
Bir haftadan fazla kullanımda ve tekrarlayan periyodik rahatsızlıklarda hekimle görüşmek gerekir
Nadiren de olsa bazı kişilerde bulantı kusma ve ishal yapabildiği kayıtlıdır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul