Yalnız Mesajı Göster

Atom Bombasının Öyküsü

Eski 07-26-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Atom Bombasının Öyküsü



Zincir Tepkimesi
Enrico Fermi “yabancı düşman” sayılmaya başladığı zaman yaklaşık altı aydır ilk atom pilini yapmakla uğraşıyordu Pil, atom enerjisini ortaya çıkarmak için gereken zincir tepkimesinin yaratılmasında ilk adımdı Grafit tabakalarının,içine küçük uranyum topakları yerleştirilmiş grafit tabakalarıyla birbiri ardına üst üste yerleştirilmesiyle yapılmıştı Günden güne büyüyordu


Pil tamamlandığı zaman ne büyüklükte olacaktı? Hiç kimse Fermi bile bilmiyordu Bir zincir tepkimesinin yaratabildiği boyuta ulaştığı zaman bitecekti Bu boyuta kritik kütle deniyordu


Aslında pil,kuram üzerine kuruldu Fermi, yabancı ve ülkesinin savaş halinde olduğu bir ülkeye girmiş bir bilim adamıydı Amacı bir zincir tepkimesine ulaşmaktı;ama zincir tepkimesinin verebileceği sonuçları ne o ne de bir başkası biliyordu


Nobel ödüllü fizikçi,gözü,vurursa topun gidebileceği tribünlerden çok,topta olan şık giyimli bir vurucuydu Eldeki sorunla ilgileniyordu,eldeki sınırlı miktardaki parayla pil için gereken materyalleri sağlamak geliyordu Allahtan bunlarla uğraşmaya uygun Leo Szilard vardı


Pilin biçimini Szilard saptamıştı “Kafes” kalıp adı verilenin “zincir tepkimesi bakımından başlangıçta düşünülmüş olan düzlem uranyum levhalar sisteminden daha bile elverişli olacağını” o kavramıştı Ne var ki dik kafalı Szilard,laboratuvarda Fermi ile pek iyi geçinemiyordu Aralarındaki gerginlik Szilard proje için materyalleri bedava elde etme görevini üstlendiği zaman hafifledi Yüksek kaliteli grafit gerekiyordu,ama Amerikan şirketlerinin hiçbiri böyle saf bir ürün çıkarmıyordu Szilard Pennsylvania’daki bir şirken başının etini yiyerek grafiti elde etti Başlangıç için “en üst saflık derecesinde iki yüz elli ton grafit gerekebileceği tahmin edilmişti ve projenin “ daha sonra çok daha fazla”sına ihtiyaç duyulacağı kabul ediliyordu Birleşik Devletlerde bir kaç gram elverişli metalik uranyumun izini de Szilard buldu Fermi,artık onunla çalışmaya karar verdi Szilard, Belçika Kongosu’nda muhtemel bir uranyum kaynağı daha ayarladı ama Alman denizaltıları onun alımı için çok önemli bir engel oluşturuyordu


Fermi ve yardımcıları grafit blokları istiflemeye başladılar Görev, Nobel Ödülü sahibini, kömür ocağı işçisiyle duvarcı arası bir şeye dönüştürmüştü O ve yardımcıları her gece evlerine grafit blokların isine bulanmış halde gidiyorlardı Fermi’nin 1941 yazında, Uranyum Komitesi Kuramsal Konular Altbölümü Başkanlığına atandığı zamanki durumu buydu Pil, fizik binasının yedinci katında geniş bir laboratuvar odasında yapılıyordu Proje ile ilgili herkes gizlilik yemini etmişti


O sıralar, Fermi’nin Roma Üniversitesindeki asistanlarından biri olan Emilio Segre (Fermi ona şahmaran adını takmıştı) Berkeley’deki California Üniversitesi’nde araştırma yapıyordu O da Fermi gibi faşizmden kaçmış Birleşik Devletlerde özgürlüğünü tadını çıkarıyordu Ve o da atomlar ve fisyon üzerinde çalışıyordu Segre grubu,nötronlarla berilyumun bombardımanında plutonyum-239’un ortaya çıktığını buldu Plutonyum 239 uranyumun yerine geçebilirdi ve üstelik oldukça saftı


Grafitin içi sünger gibi hava bulunan küçük deliklerle doludur Fermi,önceki denemelerinden havanın bombardıman nötronlarını hedefe varmadan yakaladığını biliyordu Bu durum onu öfkelendirmişti Hava grafitten nasıl çıkarılabilirdi? Ya da bu olabilir miydi? Bunu yapmak için vakum ortamı yaratmalıydı Peki nasıl? Yanıt konserve kutularındaydı “Pil neden kutulanmasın”dı


Fermi doğal bir önderdi ve onun yarattığı geleneklerin bir çoğu onunla ilgili pek çok öyküyle birlikte Şikago Üniversitesinde hala yaşamaktadır Her şeyi kolay anlaşılabilir kılan parlak dersler veren Fermi, doktora öğrencilerine çok zor mezuniyet sınavları vermekle de ünlüydü Kuarklar kitabının yazarı YNambu," Fermi' yi ilk kez bir konferans verirken gördükten sonra bir arkadaşıma mektubunda şunu yazmıştı:


" Fermi sahnede bir Kabuki oyuncusu gibiydi "



Şikago Üniveristesi’nde bronz bir bir plaka, zincirleme çekirdek tepkimesini keşfeden Enrico Fermi’nin anımsanması için konmuştur 1938 yılında, kendisine Nobel Ödülü verildiği zaman, faşist usülü selam vermediğinden İtalya’da eleştirilere uğradı; bir daha yurduna dönmedi ve 1944 yılında-bu ülkeye gelişlerinden 55 yıl kadar sonra- Amerikan vatandaşı oldu Zamanın yasaları, beş yıl oturduktan sonra vatandaşlığa alınmasını gerektiriyordu Fermi’nin Amerikadaki çektiği sıkıntıyı anlamak için vatandaşlık dışında başka bir tehlike daha vardı 8 Aralık 1943’te,Japonların Pearl Harbor saldırısının ertesi günü Başkan Franklin DRoosevelt,İtalya ve Almanya’nın Japonya ile Mihver Paktı içinde müttefik olduklarını ve bu “Birleşik Devletler toprakları üzerine saldırı ya da baskın tehditi”nin Japonya kadar İtalya ve Almanya’yı da içine aldığını bildirdi Dahası Amerika’da yaşayan bütün Alman ve İtalyan uyrukluların “düşman yabancılar” sayılacaklarını ilan etti


Avrupalı fizikçiler, 1939 yılında, çekirdek parçalandığı zaman uranyumun nötronlar yaydığını ilk kez keşfedince, bir başka soru zihinleri kurcaladı: acaba bunlarla başka çekirdekleri de parçalayarak zincirleme bir tepkime başlatılabilir mi? Bu da 1942'de Şikago’da denetimli koşullar altında başarıldı Ancak, kontrolsüz bir zincirleme tepkimeden yararlanarak bomba yapılabilir miydi? Bu soruya yanıt bulmak için Amerika, yoğun bir bilimsel ve endüstriyel hamleye girişti 1945 yılında Yeni Meksiko çölündeki tahripkar patlama bu hamlenin sonucu idi ve bu patlama, tarihte ilk atomik patlama oldu

1957 yılında “priscilla”isimli askeri deneyde, Nevada Çölü’nde askeri bir deney mantar biçiminde bir alevle görüldü Nükleer patlama sonucu oluşan alevden taçlı bulut çölden 13 kilometre havaya yükseliyordu

“Barış için atom” savaş sonrası dünyasında yaygın bir slogandır Amerika hükümetinin “Plowshare programı” bunu gerçekleştirmek amacını gütmektedir 1961 yılının Aralık ayında Plowshare’in “cin projesi” ile Yeni Meksiko çölünde 360 metre derinliğinde bir asansör kuyusu kazıldı Bu kuyunun ucuna dik bir şekilde ve 335 m boyunda bir de tünel açılarak tünelin sonuna 31 kilotonluk küçük bir atom bombası yerleştirildi Tünelin,kuyu tarafının kapatan bilginler atom bombasını infilak ettirdiler Bu infilak sonunda,insanoğlu tarafından yapılan ik atom mağarası oluştu

Bilginler 5 ay sonra küçük bir delikten sürünerek mağaraya girdikleri zaman periler diyarını andıran güzellikte bir mağara ile karşılaşmışlardı Mağara boşluğunun 51 metre genişliği ve 24 metre yüksekliği vardı Sıcaklık hala 60 derece idi Radyoaktivite ya tümüyle kaybolmuş veya molozların altında kalmıştı

Cin projesi,bu gibi patlamalarla maden cevheri ve petrol çıkarılması,su depoları kurulması,imkanları yönünden ümit vericiydi Bu arada, tasarlanan,konulardan birinin de imkansız olduğu ortaya çıkmıştı İnfilaktan sonra mağaraya su dolduruldu Bu suretle yeryüzüne yüksek basınçlı buhar fışkıracağı ve bundan elektrik üretilebileceği umut ediliyordu Fakat delikler ve çatlaklardan çok miktarda buhar kaçtı ve fazla oranda paslandırıcı mineraller içerdiği için fışkıran buhardan yararlanılamadı



Kaynakça


1 Bernstein,Jeremy; Einstein,Çev:Nazan Hekim Tuğbay, Nar Yayınları(1994)


2Berry, Adrian; Bilimin Arka Yüzü (1989), Çeviri: RLevent Aysever,TÜBİTAK Yayınları -1996


3 Bronowski,Jacob; İnsanın Yücelişi(1972),Çeviri: Filiz Ofluoğlu, Milliyet Yayınları,1975


4 Enerji Ansiklopedisi,


5 Feynman,Richard; Eminim Şaka Yapıyorsunuz Bay Feynman(1985)Evrim Yayınları,Bilim Dizisi 7(2000)


6Gottfried, Ted, Enrico Fermi: Atom Çağının Öncüsü,Çev:Celal Kapkın Evrim Yayınlar-1999


7Gönenç,Güney; Hep Aranızda Olacağım, Sarmal Yayınevi ,Şubat 1994


8 Nambu,Yoichiro;Kuarklar (1985),Çev:Zülal Kılıç Sarmal Yayınları-1994


9Hawking, Stephen;Ceviz Kabuğundaki Evren(Mayıs 2001),Çeviri: Kemal Çömlekçi,Alfa yayınları,Haziran- 2002


10Heisenberg,Werner; Parça ve Bütün(1969),Çeviren: Ayşe Atalay,Düzlem Yayınları,Ocak- 1990


11İnönü,Erdal;Üç Yüz yıllık Gecikme,Büke yayınları,(Eylül-2002)


12Özden,Nezihi; Nükleer Çağın İlk 40 Yılı,İTÜ Nükleer Enerji Enstitüsü Yayın no:17,İstanbul-1983


13Radvanyi,Pierre-Bordry,Monique; Atom Öyküleri(1988), Kesit Yayıncılık(2000),Çev: Turhan Ilgaz-Gülüm Şener-Hülya Tufan-Hakan Yücel-2000




alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla