07-25-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlı Toplumunda Sosyal Hareketlilik
osmanlı devletinde sosyal yaşam - osmanlıda sosyal yapı - osmanlıda sosyal hareketlilik çeşitleriOsmanlı toplumunda kişiler yönetenler (askeri) ve yönetilenler (reaya) diye ikiye ayrılıyordu Bu sosyal gruplar arasında geçiş serbestti Bu durum ya padişah fermanıyla ya da kişilerin yetenekleriyle oluyordu Toplumda sosyal hareketlilik iki şekilde yaşanmıştır:
Yatay Hareketlilik
Bir toplumun ülke toprakları üzerinde köyden şehre veya bir bölgeden başka bir bölgeye gidip gelmesi ya da oraya göçerek yerleşmesi olayına toplumun yatay hareketliliği denir Bu hareketlerin bir kısmı kendiliğinden gerçekleşmiş, bir kısmı da devletin imar ve iskân politikası sonunda ortaya çıkmıştır
Bu uygulama doğrultusunda Anadolu’dan bir kısım Türk aileler Balkanlara yerleştirilmiştir Devlet yatay hareketliliği teşvik etmiş ve bu hareketliliğe katılanların yerlerini terk etmelerini önlemek için tedbirler almıştır
Dikey Hareketlilik
Dikey hareketlilik; bir toplulukta sınıflar arası geçişleri ifade eder Osmanlı Dönemi dahil Türk toplumunda hiçbir zaman doğuştan gelen ve birbirine geçişi kabul etmeyen bir sınıf sistemi görülmemiştir Mesela; askeriye mensupları, emekli olduğunda veya görevinden alındığında yönetilenler sınıfına (reaya) geçmiş olurdu Reayadan bir kişi de padişahın fermanıyla askeri sınıfa geçebilirdi Bunun için gerekli şartlar şunlardı:
Müslüman olmak
Devlet görevini en iyi şekilde yapmak
Padişaha tam bağlı olmak
Osmanlı Devleti’nde yönetenler sınıfına geçebilmenin yollarından biri devşirme sistemi, diğeri de medrese eğitimi görmekti Savaşlarda başarı göstererek tımar sahibi olmak, kalemiye sınıfına dâhil bir büroya kâtip olarak girmek de yönetenler sınıfına geçmenin yollarındandı
Osmanlı Toplum Yapısında Meydana Gelen Değişmeler
XVI yüzyılın ikinci yarısından itibaren taşra yönetimiyle ilgi olan dirliklerin büyük bölümünü ele geçiren kapıkullarının merkezden bağımsız olarak çiftlik ve malikaneler kurmaları resmi hüviyet sahibi yeni tip köy zenginini ortaya çıkarmıştır Bu gelişmelerden sonra tımarlı sipahilerin büyük bölümü dirliklerini kaybetmiştir Yeni gelişmeler köylünün;
Arazilerinin daralmasına,
Geçim sıkıntısına düşmesine ve borçlarını ödeyememesine,
Elinden çıkardığı topraklarda ücretle çalışmasına,
Köyünü terk etmesi gibi kötü durumlara neden olmuştur
Osmanlı dirlik sisteminin bozulması ve Coğrafya Keşifler’inden sonra Anadolu’da ticari canlılığın kaybolması ekonomik sıkıntılara yol açmıştır İşsiz kalan halk Anadolu’daki isyanlara katılmıştır 17 yüzyılın ikinci yarısına kadar devam eden Celali İsyanları Anadolu’daki halkı önemli ölçüde etkilemiştir:
Tımarlı sipahiler ortadan kalkmıştır
Celâlilere karşı silahlanan köylüler, ayanların paralı askeri olmuştur
Köyden şehire ve güvenli bölgelere göçler hızlanmış, yeni köyler kurulmuştur
Tarım üretimi düşmüş ve köy – şehir dengesi bozulmuştur
Bu olumsuzluklara karşı devlet, köylünün mülkünü gasbeden ehl-i örfe karşı 17 yüzyıl boyunca adaletnameler yayınlanarak halkı korumak istediyse de tam başarılı olmamıştır
alıntı
|
|
|
|