07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Hitler Türkiye İliskileri
Hitler Türkiye İliskileri Hakkinda - Hitlerin Türkiyeye Yaptiklari - Hitler Ve Türkiye
Atatürk dönemi dış politikasında en önemli nokta tam bağımsızlığın sağlanmasıydı bu doğrultuda sovyetlerle yardımlaşma yoluna gidilmişti atatürk, ölünceye kadar herhangi bir batı avrupa devletiyle ittifak antlaşması yapmamıştır balkanları, balkan paktı ile ortadoğuyu, sâdabat paktı ile kontrol etmiştir
fakat atatürk'ün ölümünden altı ay sonra türkiye; 12 mayıs 1939'da ingiltere 23 haziran'da fransa ile ayrı bir antlaşma imzaladı bu antlaşmaya göre taraflar "akdeniz bölgesinde savaşa yol açabilecek bir saldırı halinde, etkin biçimde işbirliği yapmayı kabul ettiler"
bu antlaşmanın yapıldığı günlerde, ingiltere ve fransa, almanya ile savaş halindedir ve 2 dünya savaşı sürmekte olduğundan alman gazeteleri "nankör millet türkiye" başlıklarıyla çıkmıştır
konuyla ilgili tevfik rüştü aras(atatürk dönemi dış işleri bakanı) şunları söylüyor:
"ikinci dünya savaşı içinde tarafsız kalmak mümkündü, ingiltere ve fransa ile ittifakın gereğini, yararını ve kimlere karşı olduğunu anlayabilmiş değilim zararları ise meydanda idi "
(milli kurtuluş tarihi,yaz:doğan avcıoğlu3 cilt sf:1489)
almanya'nın tepkisi de çok büyük olmuştur, bu antlaşmadan sonra hitler türkiye'yi "ikinci derecede işgal edilecek ülkeler grubuna" sokmuştur ve türkiye yöneticileri şunları söylemiştir: "türkiye'yi kemal'in ölümünden sonra aptallar yönetmektedir "
hitler türkiye'ye yapılan mal satışlarını durduruyor ve işgal planı hazırlatıyor bu plan almanya kuzey afrika'da başarısız olunca uygulanmaz
bundan sonra ayrıca sovyetlerle ilişkilerimiz de çok bozuldu çünkü onlar türkiye'nin tarafsızlık politikasını sürdürmesini istiyordu; ama türkiye batı bloğuna katılmıştı, bundan sonra da bir daha sovyet-türkiye ilişkileri düzelmemiştir
antlaşmadan sonra almanya 1940'da fransa'yı işgal eder, bunun üzerine ingiltere bizden savaşa girmemizi ister(antlaşmaya göre akdeniz devletlerinden biri işgal edilirse diğerleri ona yardım etmeliydi) biz de kabul etmeyiz bunun üzerine ingiltere eğer türkiye'yi sovyetler veya almanlar işgal ederse yardım etmeyeceğini söyler (masal gibi anlatıyoruz ama hakikaten böyle)
daha sonra türkiye 1941'de almanlarla saldırmazlık antlaşması imzalar tabi bu antlaşma öncekiyle beraber komik bir durum yaratıyordu türkiye yaptığı anlaşmadan kurtulmak istiyor ama ingilizlerle anlaşma yaptığı için almanlara, almanlarla anlaşma yaptığı için ingilizlere ve sovyetlere yaranamıyordu
bundan sonra türkiye'de ilginç gelişmeler olur biz almanlara krom satmaya başlarız silah yapsınlar diye, onlar da bize savaş sonrası vaatler verirler, rusya'dan toprak almakla ilgili(hatta başbakan saraçoğlu o zamanki tataristan'a gider,kafalarında acaba oradaki türkleri apartabilir miyiz düşüncesi vardır )
1941 temmuzu ve ağustos aylarında alman savaş gemileri montreaux anlaşmasına karşın, boğazları geçerek karadenize açılır bu eylem savaş sonrasında sovyetlerin türkiye'den boğazlarla ilgili isteklerde bulınmasına gerekçe oluşturacaktır
savaş bittikten sonra da hesaplaşmalar başlar türkiye çok yalnız kalır, çünkü inönü herkesi oyalarım onlar da beni sever diye düşünmüş ama dımdızlak kalmıştır, artık ne balkan paktı vardır, ne sâdabad paktı; londra müttefik oldukları halde bir türlü mihvere savaş ilan etmediğine kızgın, moskova anlattığım sebeplerden türkiye'ye nota verir, washington'da pek tanımadığı türklere itimad göstermiyordu evet, "milli şef" sayesinde, türkiye savaşa girmemişti ama, içine düştüğü yalnızlıktan nasıl çıkacağını da bilemiyordu
sovyetlerin notasından sonra türkiye batılı devletlerin yardım edeceğini sanar ama onlar kılını kıpırdatmaz, önce türkiye'nin "demokrasi"ye geçmesi gerektiği söylenir bu süreçte türkiye 1945'te birleşmiş milletlere, 1947'de dünya bankası,imf,truman doktrinine, 1948'de marshall planına(dikkat edilirse bunlar ismet inönü zamanında gerçekleşmiştir),1952'de nato'ya,1960'da oecd'ye katılır böylece türkiye'ye "demokrasi" de gelmiş olur
son sözü tevfik rüştü aras'a bırakalım:
"sovyetler birliği ile ilişkilerimiz 1939'daki ingiliz-fransız ittifakını imzalamamızdan sonra bozuldu bu ittifakı yapmamalıydık atatürk bu ittifakın yapılmasına asla taraftar değildi sonuna kadar tarafsız kalacaktık ingiliz ittifakından hiç bir yararımız yoktu sovyetler birliği'ne tarafsız kalacağımızı anlatmış, nazi saldırısına karşı yardım sağlamıştık hitler'e de tarafsızlığı kabul ettirmiştik balkan antlaşmasına uymaya devam edecektik hatta hitler bile top ve kredi verecekti
hitler'in en güçlü döneminde ingiliz ittifakı hatalı ve tehlikeli oldu antlaşmayla önce hitler ve stalin'in, daha sonra da hatta ingilizlerin düşmanlığını üzerimize çektik 1944'de balkanlar'da türkiye'nin sözü olmalı, aktif davranmalıydı balkan antantı böylece yok oldu gitti tarafsız kalmalı ve balkanlarda aktif rol oynamalıydık "
("olaylarla türk dış politikası" sbf yayınları sf:150)
Not:metin aydoğan'ın yeni dünya düzeni ve türkiye kitabından çeşitli alıntılar yapilmistir
|
|
|