Yalnız Mesajı Göster

Bir Medeniyetin Yok Edilişi - Kızılderili Soykırımı

Eski 07-25-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bir Medeniyetin Yok Edilişi - Kızılderili Soykırımı



Iyi bir Kizilderili, ölü bir Kizilderili'dir!” Amerika'daki isgalciler durumu o kadar vahsete dökmüslerdi ki bir Kizilderili kafa derisini getirene kafa derisi basina kirk sterlin ödül veriyorlardi

Bu ödül bazi yerlerde yüz dolara kadar çikiyordu Ancak kadin ya da çocuk kafa derisi bunun yarisi ediyordu Isgalcilerin vahsiligi onlar için paradan baska kahramanlik demekti Bu yüzden pek çok kafa derisi avcisinin bir Kizilderili kadininin kafa derisini yüzüp arkadaslarina nasil büyük bir Kizilderili savasçisiyla mücadele ettigi yalanini anlatirlardi

Kuzey Amerika'daki Kizilderililerin sayisi kolonizasyon hareketine karsi zarar verecek denli kalabalik degildi Ayrica onlarin beyaz adam gibi sinsi silahlari da yoktu Beyaz adam her zaman yaptigi gibi onlari dost bilenlerin yüzüne gülmüs, sirtlarini çevirdiklerinde de hançerlemistir Yine de Kizilderili direnisçileri mertlikleriyle bir destan yazmislardir

Kuzey Amerika'ya ilk Avrupalilar geldiklerinde orada bulunan Kizilderililerin sayisinin toplam bir iki milyon oldugu söylenir (sadece o bölgede) Oysa o zamanda Amerika Kitasi'nda ortalama seksen milyon Kizilderili yasiyordu Yasamlarini karada ve suda avlanmakla idame ettiren bu barisçil halk, ilk zamanlar beyazlarin saldirganliklarina ve tacizlerine sert bir karsilik vermedi Fakat beyaz adamin niyeti soykirim yapmakti Beyazlarin isledigi cinayetlerin artmasiyla birlikte bazi savasçi kabileler direnise geçti Fakat Kizilderililerin isyaniyla beyaz adam gemi iyice aziya aldi

1637 yilinda Connecticut Vadisi'nde yasayan Powhatan kabilesi üyeleri kadin ve çocuk demeden neredeyse tamamen katledilmistir Bu savastan sonra aralarinda husumet olan bazi Kizilderili kabileleri bile göçmenlere karsi birlestiler Daha sonra Kral Philip'in olusturdugu bir ordu irili ufakli birçok Kizilderili kabilesini iki yil süren bir savas sonucunda katletti

Kizilderililerin geleneklerinde pusu kurmak ve arkadan vurmak yoktu Böylesi bir savas ancak beyaz adama yakisirdi Diger yandan beyaz adamin Avrupa'dan gelirken getirdigi birçok hastalik (sarihumma, tifüs, bagirsak parazitleri) Kizilderililerin arasinda yayildi Savaslar, katliamlar ve bu hastaliklar nedeniyle ilk göçmenlerin gelisinin ardindan geçen yetmis bes yil içinde yalnizca orta Meksika nüfusu yaklasik yüzde doksan bes oraninda azaldi

Kölelik nasil Kizilderilileri güçsüz düsürerek öldürücü mikroplara karsi dirençlerini kirdiysa, yasam biçimlerinin gemiler dolusu hastalik tarafindan mahvedilmesi de onlari kölelige karsi daha dayaniksiz hâle getirmistir Kendini kölelige teslim etmek, bir sey yiyebilmenin tek yolu haline gelmisti Plantasyonlara giderek ise alinmak için yalvariyorlardi (23)

Bununla beraber Peru ve Sili nüfusu da yüzde doksan bes oraninda azalacak ve kitle katliaminin ve soykirimin vahim tablosu ortaya çikacakti

Rakamlara ve oranlara baktigimizda bu vahsetin akil almazligi gözler önündedir Kaldi ki o dönemin silahlarinin dahi neticede yalnizca top ve tüfeklerden olustugunu göz önünde tutarsak bu katliamin çok hunharca yapildigi da ortadadir

Ispanyol Rahip Bartolome De Las Casas, 1542'de tanik oldugu olaylarin bir kismini söyle anlatiyor:

“Hristiyanlarin son kirk yil içinde gösterdikleri zorbaca ve insanlik disi davranislar, iyimser bir tahminle aralarinda kadinlarin ve çocuklarin da bulundugu on iki milyondan fazla kisinin haksiz ve yersiz bir biçimde öldürülmelerine yol açmistir Milyonlarca yerli de Avrupalilarin altin ve servet hirsi için kölelestirilmis, topraklarindan, yerinden, yurdundan edilmistir

Rahibin yalnizca sahit oldugu ve bir kismini anlattigi katliam ve zulüm, güneye ve diger bölgelere dogru yogunlasarak sürmüs on altinci yüzyil bittiginde ise iki yüz bini bulan Ispanyol; Hint Adalari'ndan, Meksika'ya, Orta Amerika'ya ve Güney Amerika'nin en ucuna kadar yayilmis ve yerlesik bir hayat kurmustur Bu cografyalarda katliam ve hastaliklar neticesinde, çiftçilik ve toprak isleme yöntemlerinden sanata ve kültüre dek dünyanin en gelismis medeniyetlerinden bir dizisi yok olmus, bu medeniyetlere ait seksen milyon Kizilderili katledilmistir

Amerika'nin veya Amerikalilarinin var olusu demek Kizilderililerin yok olusu demektir Fakat bu yok olus yalnizca Kizilderili halkalarinin imhasi degil, ayni zamanda bir kültür kirimi anlamina gelmektedir

Kizilderili soykirimi ve onlarin topraklarinin isgali isgalci Amerika Birlesik Devletleri'nin var olus kaynagi ve sebebidir

Amerika deyim yerindeyse bir vampir gibi Kizilderililerin kaniyla beslenmistir Kizilderililere yapilan soykirim aslinda iki asamada gerçeklesmistir Birinci asamada bu topraklara gelen kolonicilerin tek tek ve sistematik olmayan cinayetleri, ikinci asamada ise Dört Temmuz Bagimsizlik Bildirgesi'nden sonra resmî devlet politikasi olarak sistemli ve organize bir sekilde yapilan bir soykirimdir

Bu dramatik nihayeti Cherokee Kabilesi'nin seflerinden Kara Geyik söyle anlatir: “O zaman kaç kisinin öldügünü anlayamamistim Simdi kocamisligimin su yüksek tepesinden gerilere baktigimda, yerde birbirleri üzerinde yigili duran bogazlanmis kadinlari ve çocuklari hâlâ o genç gözlerimle görebiliyorum Ve orada, kanli çamurun içinde bir seyin daha öldügünü ve o kar firtinasina gömüldügünü görebiliyorum Evet, bir halkin düsü öldü orada Güzel bir düstü evet… Sonra bir ulusun umudu kirilip paramparça oldu Artik yeryüzünün merkezi yok, ölüp gitti kutsal agaç

Tarihçi Bancroft, 1861–65 seneleri arasinda devam eden iç savasi takip eden otuz yili “bu yerlerin en eski sahiplerinin kitlesel imhasi” olarak degerlendirir:

“Washington, 1779 yilinda askerî komutan John Sullivan'a Iroquoilar'i katledip ‘etraftaki bütün yerlesim yerlerini isgal etmekle yetinmeyip, tamamen imha edecek biçimde yakip yikma ve bu mekânlarin tamamen tarumar edilinceye kadar da baris maksatli hiçbir anlasma teklifine kulak asmama' talimatini vererek bu zulüm sürecini doruga tirmandirmistir

Amerikan resmî tarihinin “kahraman” olarak tarihe lanse ettigi bu soykirimciya, bu katliamlarindan dolayi daha sonra Kizilderililer, “Sehir Yakan” lakabini taktilar Zira dogrudan onun talimatiyla Mohawk, Onondaga ve Cayugalarin sehir ve köylerinin tamami bes yildan az bir zamanda yok edilmis, Erie Gölü'nden Mohawk Nehri'ne kadar bütün Kizilderili yerlesimleri ortadan kaldirilmisti

1828'de ABD Baskani olan Andrew Jackson, ayni sekilde hareket ederek 1814 At Nali Dirsegi Savasi sirasinda, öldürülen Kizilderililerin derilerin yüzülmesine bizzat nezaret etmekle kalmamis, ayni zamanda cesetlerden alinan hatira esyalarinin “Tennessee Bayanlari”na dagitilmasini saglamistir

“Bu vahsilerle ugrasirken, vahsi hayvanlarla oldugu gibi, ulusal onur söz konusu bile olamaz Savasmak, kaçmak ya da hileye basvurmak yalnizca bir uygarlik sorunudur” (16)

Bir devlet politikasi ve sistematik bir soykirim seklini alan Kizilderili Soykirimi'na, kölecilik politikasi eslik ediyordu Beyazlarin bu bölgeyi istilasindan ve isgalinden önce Ingiliz Columbiasi, Washington, Oregon ve Idaho'da on bes farkli dil grubunu temsil ediyordu 100'den fazla kabilenin 2 milyonun üzerinde olan nüfusunun %94'ü, yüzyil sonunda ortadan kalkmisti Ayni sekilde Florida'dan Massachusetts'e kadar uzanan Atlantik sahili düzlüklerinde ilk Avrupalilarin gelisinden önce 2 milyondan fazla olan Kizilderili sayisi % 91 oraninda düsmüstü Kizilderili Soykirimi'nda ölenlerin oranini kavramak için sadece Kuzey Amerika'nin en büyük ve en savasçi uluslarindan olan Creekler, Seminoleler ve Cherokeeler'in ölüm oranlarinin 1939-1945 yillari arasinda Almanya, Macaristan ve Romanya'da ölen Yahudilerin oranina esit oldugunu hatirlatmak sanirim yeter(15)

Kuzey Amerika Kizilderililerinin kökü hemen hemen kazindiktan sonra, çogunlukla zorla Bati'ya göç ettirilme politikasinin ürünü olan, hükûmet destekli “Kizilderili Ölüm Yürüyüsleri (Indian Removals)” sonunda sag kalan azinliklar, yalitilmak ve çürütülmek üzere Avrupa'daki Nazi dönemi toplama kamplarinin ve bugün Guantanamo'nun, Ebu-Garib'in atasi olan Kizilderili rezervasyonlarinda toplaniyordu

14 Ekim 1865'te Güney Cheyenneler'i ve Arapaholar'dan kalan reisler ve önderler “sürekli baris”i kabullenerek yeni bir anlasma imzalamaya zorlandilar Bu anlasmanin özellikle ikinci maddesi artik hiçbir etkinligi kalmamis Kizilderililerin sembolik sonunu da ifade edecektir:

“Buradaki Kizilderili gruplari, bundan böyle, sinirlari asagida saptanan topraklar üzerindeki bütün hak ve iddialarindan vazgeçeceklerini ayrica kabullenmislerdir Platte Irmagi'nin kuzey ve güney çikintilarinin kesistigi noktadan baslayip Kayalik Daglari'nin kuzey noktasina kadar uzanarak oradan güneye kivrilip Arkansas Irmagi boyunca ilerleyen sinirlar içindeki bütün topraklar Daha önce sahip olduklari bu ülke üzerinde bundan böyle hiçbir hak iddia edemeyeceklerdir

19 yüzyilin sonuna gelindiginde ise Kizilderili arazileri üzerine kurulan zengin maden rezervlerinin islenmeye baslamasiyla beraber, sanayinin gelisimi de büyük bir hiz kazanmis; iktidar, kuzeyde sanayi ve ticaret burjuvazisinin, güneyde ise tarim isletmecilerinin eline geçmisti Açilan kanallar ve yollarla tarim ve ticaret alanlari hizla gelistirilmis, orta batida büyük hayvancilik ve tarim kompleksleri kurulmustu Ülkenin dogusu neredeyse tamamen Kizilderililerden arindirilmis, ama Kizilderililerden gasp edilen topraklardaki yer alti zenginlikleri Beyazlarin eline geçmisti

Mississippi'nin dogusundaki bütün Kizilderililer Missouri Irmagi'nin öteki ucundaki çöllere ya da çorak ovalara sürülmüstü

Geçmiste yasanan bu olaylari kitap sayfalarindan okuyarak algilamamiz elbette mümkün degildir Kizilderililer bu olayi bire bir yasadilar Bir sabah uyandiklarinda karsilarinda eli silahli Amerikan askerlerini gördüler O askerler tipki Felluce'de oldugu gibi patlayici silahlar ile çocuklarinin gözlerinin önünde Kizilderilileri öldürdüler Sonra sürgün edildiler yasadiklari topraklardan

Bu acili süreç, 1886'da simgesel bir biçimde son Kizilderili direnisçisi Apache Reisi Geronimo'nun teslim alinmasi ve 1890'daki Yarali Diz (Wounded Knee) Katliami ile sona erdi

14 yüzyilin ikinci yarisinda doruga ulasmis olan soykirim ancak tüm Kizilderili halkin hemen hemen tamami yok oldugunda son bulacakti

Kizilderililer bugün ABD toplumunun sadece binde birini olusturmaktadir Nüfusun bu denli tükenisini aslinda örneklerle açiklamaya da gerek yoktur

Bir medeniyetin yok olusunun ve soykirimin asagi yukari öyküsü bunlardan ibarettir Bugünkü Amerikalilar içten içe çürüyen ve kokusu her yana yayilan “medeniyet”lerini böylesi bir vahset ve soykirim üzerinde kurmuslardir O yüksek binalarin, metropollerin, yollarin ve evlerin altinda hâlâ bütün dünyanin aci çigliklarini duydugu ve onlar tarafindan katledilmis olan soylu bir halk yatiyor

Bu dünya bize atalarimizdan miras kalmadi, biz onu

çocuklarimizdan ödünç aldik”

Kizilderili Atasözü

Etnolog Eric Navet, Kizilderili medeniyetleri hakkinda sunlari söyler:“Bir bolluk ve bereket toplulugu olan Amerikan yerli halki ancak gün içinde birkaç saat çalisarak yasamlarini sürdürebilmekteydi Bu asiret topluluklari müzik yapmak, cachiri yudumlamak (bir çesit içecek) ve dans etmek için yeterince zaman bulabiliyorlardi Lirik ve enstrüman repertuvari muazzam geliskindir

Bundan da anlasilabilecegi gibi ekonomik anlamda da son derece sorunsuz, huzur ve refah içinde yasayan Kizilderililer isgalden önce oturmus bir yapiya sahipti Bunun disinda bazi büyük Kizilderili topluluklari (Mohawk, Oneida, Onondaga, Cayuga ve Senega) ortak hukuku olan bir birliktelik olusturmuslardi Bu iliski için Amerika isgalcilerinin ‘konfederasyon'u bu modeli örnek alarak kurduklari söylenir

Ayrica Kizilderili topluluklarinda kadinin çok özel ve önemli bir yeri vardi Erkekler avcilikla ugrastigi dönemlerde kadinlar da ziraatla ugrasmislar, onu gelistirmisler ve etten daha uzun süre muhafaza edilebilecek ve özellikle kis aylarinda yetistirilebilecek ürünler elde etmislerdir Bu durum bazi sikintili kis aylarinda kabilenin imdadina yetismis ve takdir kazanmistir

Kadinlar ekonomide bir anlamda erkeklerden daha fazla söz sahibi olmus ve kendilerine her zaman saygi duyulmustur

Oysa Amerikan isgalcileri öyle hürriyet diye yana yakila ortalikta gezmelerine ragmen uzun yillar kadinlarini bile insan yerine koymamis ve onlara oy hakki vermemistir Bes Kizilderili toplulugunun kurdugu birliktelik olan Iraquoilarin en önemli hükmü sudur:

“Kadinlar insanlarin atalaridir ve bu topraklarin sahipleri onlardir Diger erkek ve kadinlarin statüsü annenin statüsünden sonra gelecektir

Alıntı Yaparak Cevapla