07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sehitlerimizin Son Mektuplari Gazilerimizin Onurlu Durusu
Koray Gürbüz ve Hüseyin Özlük İki yiğit Türk genci
Koray 1973 yılında Malatya''da doğdu Jandarma Astsubay olarak Türk ordusunda göreve başladı Karakol komutanlığı ve Tim komutanlığı görevlerinde bulundu Güneydoğu Anadolu'ya ilk sevk edildiği zaman henüz 17 yaşındaydı Koray Onun için İlk beş aylığını, 18 yaşına girene kadar babası aldı 1995'de Şırnak'da Gabar Dağlarında teröristlerle çatışmada yaralandı 18 yaşından iki ay almıştı vurulduğunda
Yedi ay yattı
Vucudundan çok sayıda mermi çıkarıldı
İyileşti ve tekrar terörist takibine başladı
İstirahati bitmeden çıkmıştı dağlara
1996 yılında Siirt'te Karadağlar mevkiinde çatışmada vuruldu
Koray 2000 yılında TSK'dan malülen emekliye ayrıldı
Hüseyin Özlük 1969'da Kırıkkale'de doğdu
Uzun boylu ve yakışıklı bu genç, askerden önce bir süre mankenlik yaptı
Saz çaldı Halen kaset yapmaya devam ediyor
1991 yılında Jandarma Okullar Komutanlığından Uzman Çavuş olarak mezun oldu
1993 yılında Şırnak'ta mayın patlaması sonucunda sol elinin dört parmağını ve iki gözünü yitirdi
Malulen emekli oldu
Hüseyin evli ve iki evladı var
Hüseyin ve Koray'ın terörle mücadelesi bitmemiş Türkiye Gaziler Vakfı çatısı altında çalışmalarına devam ediyorlar
Gazi arkadaşları ile birlikte Ankara'da düzenli olarak bir araya geliyorlar
Günlük olaylardan bahsediyorlar
Türkiye'yi, ülkenin karşı karşıya olduğu tehditleri tartışıyorlar
Kanları, etleri ve kemikleri pahasına korudukları ilkelerin Avrupa Birliği adına pazarlanmasından büyük rahatsızlık duyuyorlar Sıra savunduğumuz topraklara da mı gelecek diye soruyorlar kendilerine
Onlar, Vatanın Bölünmez Bütünlüğü için vurulan, parçalanan 5000 gaziden ikisi
Aynen, teğmen iken bacağını dağlarda bırakan ve daha sonra yüzbaşılığa kadar yükselip daha sonra kurmay subay olma hakkına sahip olamadığı için
emekliye ayrılan ve " devletin varlığı, milletin bağımsızlığı için birkaç kilo kemik ve etin hesabı olmaz" diyen emekli yüzbaşı Zafer Yılmaz gibi
Koray ve Hüseyin, teröre karşı mücadelede artık silahı değil, kalemi kullanıyorlar Bir süre önce çok büyük ve önemli bir proje başlatmışlar
Serhat 1973 doğumlu imiş
7 Ocak 1994'te ailesine şu satırları yazıyor
"Sevgili ailem, ilk önce hepinizi çok sevdiğimi söylemek istiyorum
Bu mektup ancak ben öldükten sonra sizin elinize geçecektir
Beni asla unutmayın
Hep kalbinizin bir köşesinde saklayın
Şunu asla unutmayın
Allah'ın verdiği canı Allah'tan başkası alamaz
Bu yüzden üzülmeyin
Ben Burcu'yu çok seviyordum ve bu sevgimi mezara götürüyorum Ben burada öldümse Allah yolunda, vatan, namus ve millet yolunda öldüm
Benimle gurur duyun ve gülün
Asla ağlamayın
Eğer ağlarsanız ben yattığım yerde rahat etmem
Dedeme de hepinizin selamını söylerim
Kendinize iyi bakın
Sizleri çok seviyorum
Hepinizi çok özledim
Oğlunuz"
Serhat bu mektubu yazdıktan bir gün sonra 21 yaşında Şırnak-Maden ilçesi kırsalında girdiği çatışmada şehit oluyor
Sait Korkmaz bir ilkokul öğretmeni Ağrı Doğu Beyazıt Kazan köyünde öğretmenlik yapıyor
Karısı ve çocuğunun önünde Leyla ve benzerlerinin kahraman dediği ceteciler tarafından katlediliyor
Dört aylık hamile olan karısı, Ayten hanım kocası kanlar içinde yerde yatarken köyün içinde çalmadık kapı bırakmıyor Kimse kapısını açmıyor Bazıları başımızı derde sokma diye kovuyor
Devam ediyor Ayten hanım mektubuna: "en sonunda baktım ki kimse bana yardım etmeyecek eşimin yanına geldim
Başını dizime koydum
Baktım ki eşim can veriyor, dudaklarını suyla ıslattım
Eşime kelimeyi şahadet getirdim
Kalkıp eşimin başının altına bir minder koydum
Üstünü örttüm
  şimdi düşünüyorum ki evimizin köye uzak olmasından başka aramızda bir de dere vardı
Dört buçuk aylık hamile olduğum halde kim bilir kaç defa göğsüme kadar sulara gömüldüm köylülerden yardım isteyebilmek için Ben ki köyün vahşi
köpeklerinde korkuyordum
O gece köpekler benim feryadımdan benden korkup kaçıyorlardı "
" Bingöl'de şehit olan polis memuru Murat Şengül ise "Ölümün sebebi nedir?
Ne ekmek kavgası, Ne adres sormayan kurşun yarası, Kutlu bir ülkenin vazgeçilmez sevdası, Yazın mezar taşıma şehit olursam eğer" diye haykırıyor Bunun gibi yüzlerce milli acı
|
|
|