Prof. Dr. Sinsi
|
Türklerin İslamiyeti Kabulü Ve Anadolu’Nun İslamlaşması –2
Türklerin Müslüman Olmasının Sebebleri Nelerdir - Türklerin Müslüman Oluşu - Türklerin Müslüman Olmalarını Sağlayan Sebepler
Türklerin Müslüman Olmalarını Sağlayan Sebepler
Türkler’ in Müslüman olmasıyla ilgili iki tez öne sürülmektedir Türkler’ in hiçbir zorlama olmaksızın tamamen kendi arzularıyla İslam dinine girdikleri tezi, diğer bir görüşe göre ise, tamamen kılıç zoruyla, güçlü Arap ordularının karşı konulmaz baskıları sonucunda Müslüman oldukları iddiasıdır Sözü edilen bu görüşlerden ikisi de tam olarak gerçeği yansıtmamaktadır Türkler İslam ile kılıç zoruyla tanışmışlar fakat ihtida noktasında hiçbir cebri davranışa maruz kalmamışlardır Bu tanışma faslında, Emeviler’ in mevaliye karşı izlediği olumsuz siyasetten dolayı İslam ilk etapta Türkler arasında pek kabul görmemiştir Özellikle de Kuteybe b Müslim’ in İslamlaştırma konusunda aldığı tedbirler Türkleri korkutmuştur
Ayrıca Kuteybe ve diğer valilerin, Maveraünnehir ve Horasan gibi Türklerin yaşadığı bölgelere Müslümanları yerleştirerek kaynaşmalarını sağlaması, buraya yerleştirilen Müslümanlarca, bu yerlerde cami, medrese, ribat gibi dini yapıların inşa edilmesi Türklerin Müslüman olmalarındaki amillerdendir Çünkü bu yapılar etrafında odaklaşan halk, doğal olarak bu yerlerde İslam dinini tanıma fırsatı bulmuşlardır
İslamiyet’ in Türkler tarafından kabul edilmesinde etkili olan diğer bir unsur da, Müslümanlar ile Türkler arasında meydana gelen Türkistan bölgesindeki ticarî faaliyetlerdir Türkler’ in Müslüman olmasında, buralarda faaliyet gösteren Müslüman tüccarların rolü büyük olmuştur Böylece göçebe Türkmenler, Müslümanların mallarıyla ve aynı zamanda medeni hayatlarıyla yavaş yavaş tanışıyorlardı
Türkler’ in Müslüman olmalarında etkili olan diğer bir sebep de, Türkler’ in dini inançlara karşı yabancı olmamalarıdır Gerçekten Orta Asya’ nın bütün şehirleri, heterojen unsurlardan meydana gelmiş nüfusu ve karmaşık sosyal sınıflarıyla çeşitli ideoloji, inanç ve mezhepler bulunmaktaydı Ayrıca diğer milletlere gönderildiği gibi Türklere de gönderilen elçiler de, Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerinde etkili olan amillerden biridir Gönderilen bu elçiler, gittikleri yerlerde bir süre kalarak burada islamiyeti anlatmış ve tabiri caizse İslam propagandası yapmışlardır
Türklerin kendi bölgelerindeki din ve mezhep cereyanlarını bırakıp İslam dinini seçmelerinin mühim sebeplerinden bir başkası da, HZ Peygamber’ e isnat edilen hadislerdir Türkler hakkında söylenmiş pek çok hadis vardır Ancak bunlardan sınırlı bir kısmı bizzat HZ Peygamber tarafından söylenmiş, sahih dediğimiz kategoriye giren hadislerdir Geri kalanların çoğu ise şu veya bu maksatla uydurulmuş, hadis literatüründe mevzu denilen türden hadisler oluşturmaktadır
Kanaatimizce, Türklerle ilgili hadislerin uydurulma sebebi, bu dinin en önemli şahsiyeti olan Peygamber’ in, onlar hakkında iltifat edici beyanlarda bulunduğunu göstermek ve böylece bu kitlenin İslam dinine ısındırılmasını sağlamak olmuştur Çünkü böylece Türkler, Emeviler döneminde uzun süre örselenmiş olmanın burukluğunu üzerlerinden atacaklar, kabul etmeleri arzulanan bir dinin Peygamberi tarafından onurlandırılmış olacaklardı İşte onlar bu hadislerde HZ Peygamber’ in kendilerine verdiği değeri görmüşler, daha evvel kendilerini tahkir eden Müslümanlara karşı bu sözlerle gurur duymuşlardır Nitekim hadis olduğu söylenen sözlerden hiçbirinin muhtevası, Türkleri rencide edecek hiçbir mahiyet taşımamaktadır Böylece, bir peygamber tarafından onore edilen Türklerin, bu jeste karşı kayıtsız kalmaları düşünülemezdi Sahih olanı ve olmayanıyla, HZ Peygamber’ in Türklere iltifat eden hadisleri, onlar İslama girmeden önce de yaygın olarak bilindiğine göre, bunların ihtida sebebi olduğunu var saymak yanlış olmayacaktır
Ancak az önce işaret ettiğimiz gibi, gerçekten HZ Peygamber’in söylediği hadisler de mevcuttur ve bunlar otantik hadis kitaplarında yerlerini almışlardır Bunların en meşhuru ve Araplar ile Türkler arasındaki ilişkilerde de önemli bir köşe taşı oluşturmuş olanı, “Türkler size dokunmadıkça siz de onlara dokunmayın” şeklinde rivayet edilen hadistir Sıhhatinden şüphe edilmeyen en mühim hadis de budur
İslam’daki cennet- cehennem inancının, Türklerdeki ölümden sonraki hayatın varlığı inancıyla benzerlik göstermesi, ayrıca Göktanrı inancının İslam’daki tek ilah olan Allah inancı ile de benzerlik göstermesi, Türklerin İslam dinine girmelerinde etkili olan amillerden sayabiliriz
Filhakika bütün bu sıraladığımız amillerin yanında, Türklerin Müslüman olmalarında ihmal edilmemesi gerekilen ve hatta en önemli amillerdendir de diyebileceğimiz, Sûfî hareketleri, Türklerin İslamı tanımalarını ve ilerleyen zamanlarda da İslam dinine girmelerini sağlamıştır Zûhd hayatı olarak İslam literatüründe yerini alan tasavvuf, İslam dünyasının yanı sıra, Maveraünnehir ve Horasan bölgelerinde kendisini hissettirmiş ve Türklerin ihtidaları noktasında belki de en büyük amil olmuştur Değerli okurlarımız, sufi hareketi ve mutasavvıf ehillerinin yaşadığı Zûhd hayatı hakkında ilerleyen haftalarda sizlere ayrıntılı bilgi vermeye çalışacağız
Metin Akman
BİBLİOGRAFYA( Kaynakça)
Babinger, Franz, Anadolu’ da İslamiyet, çev: Ragıp Hulusi, nşr: Mehmet Kanar, ( Köprülü’ nün makalesi ile birlikte), İnsan Yayınları, İstanbul 1996
Barthold, V V, Moğol İstilasına Kadar Türkistan, haz: Hakkı Dursun Yıldız, TTK Yayınları, Ankara 2000
Cahen, Claude, “Türkler’ in Anadolu’ ya İlk Gelişi”, çev: Yaşar Yücel – Bahaeddin Yediyıldız, Belleten, LI, Ankara 1987, s 37
Devlet, Nadir, “İslamiyet’i Resmen Kabul Eden İlk Türk Devleti: İdil – Bulgar”, Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, IX, İstanbul 1992, s 314 – 316
Kafesoğlu, İbrahim, Selçuklu Ailesinin Menşeî Hakkında, TTK Yayınları, Ankara 1995
Kara, Seyfullah, Anadolu Selçuklularında Din ve Din Kurumları, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Erzurum 2002
Kitapçı, Zekeriya, HZ Peygamber’ in Hadislerinde Türk Varlığı, Yedi Kubbe Yayınları, İstanbul 1986
Köprülü, M Fuad, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, nşr: Orhan F Köprülü, DİB Yayınları, Ankara 1991
Köprülüzâde, M Fuad, Türkiye Tarihi, TTK Yayınları, Ankara 1997
Pritsak, Omelyan, “Kara – Hanlılar”, İA, IV, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul 1997, s 253
Raux, Jean – Paul, Türklerin Ve Moğolların Eski Dini, çev: Aykut Kazancıgil, İşaret Yayınları, İstanbul 1994
Togan, Zeki Velidi, Umumi Türk Tarihine Giriş, Enderun Yayınları, İstanbul 1981
Turan, Osman, Selçuklular Tarihi Ve Türk – İslâm Medeniyeti, Ötüken Yayınları, İstanbul 2005
____________, Selçuklular Zamanında Türkiye, Ötüken Yayınları, İstanbul 2005
URFALI MATEOS, Urfalı Mateos Vakâ- i Nâmesi, çev: Hrant D Andreasyan, TTK Yayınları, Ankara 2000
Yıldız, Hakkı Dursun, İslamiyet Ve Türkler, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, İstanbul 1996
_____________, “Türklerin Müslüman Olmaları”, Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, VI, Çağ Yayınları, İstanbul 1992, s 17
|