Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Türkçe Lügat

Eski 07-25-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Türkçe Lügat



ARZ-I MUKADDES Kudsi, mübarek yer Eski peygamberlerin çok eseri bulunan Kudüs, Filistin (Arz-ı mukaddes: Temiz yer (arz-ı mutahher) ve mübarek yer demektir ki, Beyt-i Makdis'in bulunduğu yerdir Vaktiyle birçok enbiyanın makarrı olduğundan böyle tesmiye olunmuştur Bir rivayete göre İbrahim (AS) Lübnan Dağına çıktığı zaman, Allah Teâlâ: "Bak, gözün nereye kadar yetişirse orası mukaddestir ve zürriyetine mirastır" buyurmuştur Bunun tâyin ve tahdidinde tur yani cebel ve havalisi denilmiş Dimeşk, Filistin ve Ürdün'ün bir kısmı denilmiş, Arz-ı Şam da denilmiştir Hz Musa, Mısır'dan çıktıktan sonra Şamda iskân vadedildiği ve Beni İsrâil'in buna Arz-ı Mevaid dedikleri de söylenmiştir ET)

ARZ-I RUM (Erzurum) Rum memleketi Şimdiki Anadolu Anadolunun şarkındaki bir vilâyet adı
ARZ f Ardıç adı verilen bir ağaç

ARZ Bir büyüğe bir şeyi hürmetle vermek Bir işi büyüğüne hürmetle anlatmak İzâh etmek Takdim etmek Bir kimseye bir şeyi izhar etmek * Kıymetli bir şeyi diğer bir şeyle değiştirmek * Bir şeyin birden, âniden meydana gelmesi * Altın ve paradan gayrı mal, metâ Bir şeyin uzunluk mukabili olan genişliği * Bir muamelede aldanmak * Sağlam insanın hemen ölmesi * Delirmek * Coğ: Bir yerin yeryüzünde hatt-ı istivâdan (ekvatordan) olan uzaklığı * Koz: Bir yıldızın mıntıkatulbürucdan olan uzaklığı

ARZ-I CEMÂL f Güzelliğini göstermek Arz-ı didar da denir
ARZ-I ENDÂM Boy-pos gösterme
ARZ-I HÂCET İhtiyacını, muhtaç olduğunu bildirmek
ARZ-I HÂL Halini arzetme İstida Arzuhal
ARZ-I HÜNER Hüner gösterme, marifet izhar etme
ARZ-I HÜRMET Hürmetini bildirme Saygısını gösterme
ARZ-I İFTİKAR Hacatını arzetme, ihtiyaçlarını meydana koyma
ARZ-I NEFS Hizmette ve fedakârlıkta nefsini ve kendini ileri sürme
ARZ-I MAHZAR Bir işin yapılması için, yüksek bir mevkiye halk tarafından topluca verilen dilekçe
ARZ-I MİNNET Minnet gösterme
ARZ-I KUDRET Kudret gösterme
ARZ-I TÂZİMÂT Karşısındakine büyük bir hürmetle takınılan tavır ve hareket
ARZA şiddet * Kuvvet
ARZ f Sunma, gösterme, takdim etme
ARZAN Enine, genişliğine
ARZANÎ Enine, genişliğine olarak
ARZ-GAH f Bir şey arzetmek için toplanma yeri
ARZ-HANE f İstanbuldaki Topkapı sarayında bulunan Hırka-i Şerif odasının dışında kalan aralık oda
ARZÎ Genişliğine ait Bir yerin enine ait
ARZÎ (Arziye) Toprağa ait ve müteallik Yere ait, toprakla alâkalı * Semavî olmayan Beşerî olan
ARZÎN (Arz C) Arzlar
ARZİYAT Jeoloji Dünyanın yaradılışı ile tarih boyunca değişen vaziyetlerini tetkik eden ilim
ARZİZ f Kurşun, kalay
ARZU Meşhur halk hikâyelerinden olan Arzu ile Kamber hikâyesinin kadın kahramanı
ARZU f İstek Dilek Meyil Emel Hahiş
ARZU-YU BEKA Ebedilik arzusu
ARZU-YU HİLÂF Muhalefet etme, karşı koyma arzusu
ARZU-DÂR f Hevesli, talebli, istekli, arzulu
ARZU-KEŞ Yürekten isteyen, isteyici
ARZU-MEND İstekli
ARZU-MENDÎ f Taleb, istek, arzu, heves
ARZU-ŞİKESTEN f Arzunun olamaması, yerine gelmemesi Hayâl kırıklığı, inkisar-ı hayâl
ARZUHAL (Arz-ı hâl) Bir iş için bir makam veya resmi daireye bir iş sahibinin verdiği dilekçe İstida-nâme
AS Mersin ağacı
AS Sansar cinsinden siyah kuyruklu, beyaz tüylü kakum denilen bir hayvan, çok kıymetli olan postu için avlanır
AS f Değirmen (Bak: Asya)
ASA Genişlik Zuhur, meydana çıkma Büyük kadeh
ASA' Yaş olan şey kuruyup katılaşmak
ASA Değnek Baston, sopa
ASA-YI İNKÂR İnkâr değneği Kabul etmeme

ASÂ-YI MUSÂ Hz Mûsânın (AS) Asâsı * Kafir sihirbâzları Cenab-ı Hakkın izniyle mağlub eden ve taşa vurduğunda hemen Cenab-ı Hakkın izni ile su çıkaran Hz Mûsânın (AS) mucizeli değneği Bu mucizeye teşbih olarak, her bir zerrede ve her şeyde Allahın (CC) varlığını, birliğini ve kudsi sıfatlarını isbat ederek imân âb-ı hayatını gösteren ve bununla kâfirleri mağlub eden, ehl-i mekteb ve ehl-i felsefeye çok lüzumu bulunan Risale-i Nur külliyatından bir eserin adı( Kur'andan tavr-ı kalbe ilham edilen Asâ-yı Musa gibi, mânevi bir asâ ihsan edilmiştir Bu asâ ile, kitab-ı kâinatın herhangi bir zerresine vurulursa, derhâl mâ-i hayat çıkar Çünki, müessir ancak eserde görünebilir Mânevi asansör hükmünde olan murâkabeler ile mâ-i hayatı bulmak pek müşküldür Vesaite lüzum gösteren ehl-i nazar ise, etraf-ı âlemi arşa kadar gezmeleri lâzımdır Ve o uzun mesâfede hücum eden vesveselere, vehimlere, şeytanlara mağlub olup caddeden çıkmamak için, pekçok bürhanlar, alâmetler, nişanlar lâzımdır ki yolu şaşırtmasınlar MN)

ASA f (Gibi) manasına gelerek birleşik kelimeler yapılır (Teşbih edatıdır)
BERK-ÂSÂ şimşek gibi Berk gibi
CENNET-ÂSÂ Cennet gibi
ASA f Esneme * Vakar, ciddilik * Süs, zinet
ASÂ (Fiil veya harftir) Ümid veya korku bildirir Şek ve yakin manalarına delalet eder; (ola ki, şayet ki, meğer ki, olur, gerektir) manalarına gelir (Kâde) $ fiiline benzer Ekseri, (lâkin) (leyte) mânasına temenni için kullanılır Hitab-ı İlahî kısmında yakîn ve vücubu ifade eder
A'SA (Asâ C) Değnekler, sopalar, bastonlar
ASÂB Geyik, gazâl
ASAB Sinir Damar
A'SÂB (Asab C) Sinirler Damarlar
A'SÂB-I GÛŞ Kulak sinirleri, kulaktaki sinirler
A'SÂB-I MUHARRİKE Hissi, duyguyu vücuttaki haber merkezine bildiren sinirler Hareket ettirici sinirler
ASABE Kuvvet, şiddet * Bir tek sinir * Baba tarafından akraba olanlar * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan sonra geri kalanı, terekeyi alan kimse (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan)
ASABİ' (Usbu' C) Parmaklar
ASABÎ Sinirli Öfkeli
ASABİYY-ÜL-MİZAC Yaradılışça sinirli olan kimse Yaradılışı itibâriyle asabi, hırçın, öfkeli olan
ASABİYYET Sinirlilik Fart-ı gayret İmân ve İslâmiyeti, kendi akrabasını, vatanını, din veya milliyetini müdâfaa etmek gayreti Hamiyyet
ASABİYYET-İ CAHİLİYYE İslâmiyetten evvelki câhiliyyet asabiyyeti Menfi milliyet Irkçılık, yani, aşırı derecede kendi kavim ve kabilesini koruma ve iltizam gayreti(Asabiyyet-i cahiliyye, birbirine tesanüd edip yardım eden gaflet, dalâlet, riya ve zulmetten mürekkeb bir mâcundur Bunun için menfi milliyetçiler, milliyeti mâbud ittihaz ediyorlar Hamiyyet-i İslâmiyye ise, nur-u imândan in'ikâs edip dalgalanan bir ziyadır MN)
ASABİYET-İ KAVMİYE Vatanperverlik Menfi milliyetçilik, Asabiyet-i câhiliye, asabiyet-i milliye, asabiyet-i nev'iyye gibi tabirler de aynı mânayı ifâde eder (Bak: Asabiyet-i Câhiliyye)
ASABİYYETEN Asabi olarak Sâde kendi milliyetini, soyunu sevmekle
A'SAC Saçları alnı üzerine dökülmüş
ÂSAD (Esed C) Esedler, arslanlar
ASAF Süleyman Peygamberin (AS) veziri Vezir * Bir ot ismi
ASAFÂNE f Bir vezire yakışır surette ve hâlde
ASAFİR (Usfur C) Serçe kuşları
ASAF-REY Düşüncesi Asaf'ınki gibi akıllıca olan vezir
ASAGİR (Asgar C) Şeref ve itibar bakımından küçük olanlar Çok küçük şeyler
ASAGİR Ü EKÂBİR f İtibar ve mevkice küçükler ve büyükler
ASAH (Bak: Esahh)
ASAHİB (Ashab C) Sahibler, sahib olanlar Ashablar
ASAİB Cemaatler, tayfalar * Başa sarılan sargılar, nesneler
ASAK Darlık * Hurma budağının yaramazı
ASAK Ucuzluk
ASAKİR (Asker C) Askerler Erler
ASÂKİR-İ BAHRİYYE Bahriyeliler Deniz askerleri
ASÂKİR-İ BERRİYYE $ Kara askerleri
ASÂKİR-İ MUNTAZAMA Ordu askeri
ASÂKİR-İ MUVAHHİDÎN Allahın birliğine inanan askerler İslâm ordusu
ASAL (Asil C) İkindi ve akşam arası mânasına, öğleden geceye kadar olan müddet * Zamanlar ve vakitler
ASAL Ahlâk Karakter * Alâmet, işaret, belirti
ASAL f Temel, kök
A'SAL Dişinin ucu eğri olan
ASAL (C: Asâl) Davarın kuyruğu devrik olmak * Bağırsak
ASALAK Başka hayvan veya bitkilerin üstünde yaşayan ve onlara zarar veren hayvan veya bitki Parazit * Mc: Başkalarının sırtından geçinen kimse
ASALE Bal peteği, petek
ASALE Zehiri çok tesirli ve korkunç olan yılan
ASALET Temiz soyluluk Soy sop temizliği Köklülük * Rüsuh * Metanet Necabet Zâdegânlık * Kendi işi için bizzat ve kendisi nâmına hareket * Edb: Yazıda veya sözde bayağı tâbirlerin bulunmaması
ASALETEN Vekil olmayış Kendi işini kendi namına bizzat kendisi yapmak üzere Kendi nâmına olmak üzere
ASALETLÛ Asâletli, soy ve neseb sahibi, necib, asil * Osmanlı İmparatorluğu zamanında resmi yazışmalarda büyükelçilere, Hristiyan büyüklerine, devlet adamlarına ve prenslerine denirdi
ASALİT Koyu, sahin
A'SAM (Usme C) Ön ayakları beyaz olan at, geyik veya koyun
A'SÂM-ÜL YÜMNÂ Sağ ayağı beyaz olan at, geyik veya koyun
ASAM (İsm C) Günahlar
ASAMM Sağır * Sert, katı * Güç, tahammül edilmez * Gr: Muzaaf olan fiil (İkinci veya üçüncü harf-i aslisi şeddeli olan fiil)
ÂSÂN f Kolay Suhuletli Yesir * Bükülmüş ipin her katı
ÂSÂNÎ Suhulet, kolaylık
ASAR Toz * Sığınak * Atiyye, hediye
ASÂR Fakirlik * Güçlük * şiddet
AS'AR Çok kibirli, mağrur * Çarpık suratlı, eğri yüzlü, eğri boyunlu
ASAR Vazifeler * Yükler * Cürümler Kabahatler
ÂSÂR Öç almalar İntikamlar * Eserler * İzler Nişanlar Abideler * Âdetler
ÂSÂR-I ATİKA Eski eserler
ÂSÂR-I EDEBİYYE Edebî değeri olan eserler
ÂSÂR-I MATBUA Tabedilmiş basılmış olan eserler
ÂSÂR-I MERGUBE Muteber ve rağbet kazanmış olan eserler
ÂSÂR-I SAN'AT Sanat eserleri
ASÂR Kurumayıp daima sulanır çıban
ASÂR Yağcı, yağ satıcısı
A'SAR (Asr C) Asırlar Yüzyıllar
A'SÂR-I SÂLİFE Geçmiş yüzyıllar Geçmiş asırlar
ASARAN (Bak: Asrân)
ASARE Anber ve misk gibi şeylerin kokması
ASARE f Sayı, hesab
ASARİM (Asrâm C) Çadır toplulukları Ayrı ayrı küçük insan grupları
AS'AS (C: Asâis) Bir yerin adı * Kurt, zi'b * Kirpi
AS'AS Kumdan yığılmış tepe * Fesâd
AS'ÂS Gece çok gezip dolaşan kimse * Kurt
AS'ASE Oturak yerin yumuşağı * Helâk olmak * Fesâd etmek
AS'ASE (Is'as) Yönelme Arka çevirme * Gece karanlığı gelmeğe başlamak veya gitmek * Bulutun yere yakın olması
ASAT Binâ
ASATIB (İstabl C) Ahırlar
ASAY f Gibi (Bak: Asâ)

ASAYİŞ f Emniyet, güvenlik, korku ve endişeden uzak hâl Kanun, nizam hakimiyeti İnsan cemiyetlerinde iktidar, hâkimiyet, bir zümrenin, bir sınıfın elinde olmaktan kurtulamamasından ve bir kısım insanlarca yapılan, istedikleri zaman değiştirilen kanunlara diğer insanların saygısı temin edilemediğinden asayişin sağlanması gittikçe güçleşmektedir Çağımızda maddeci düşünce ile yetişen insanlar ancak baskı tedbirleriyle itaat altına alınmağa çalışılıyor Böylece kapitalist ülkelerde oligarşik diktatörlük, sosyalist ülkelerde sınıf diktatörlükleri kurularak insanlar köleleştirilmektedir İslâmda ise iktidar Allah'ındır, mülk de Allah'ındır İnsan insanın kulu, kölesi değildir Sınıf ve zümre diktatörlüğü yoktur İnsan insan karşısında hür, Allah karşısında kuldur ve herkes hukukta birbirine eşittir İdareciler hakkın ve halkın hizmetkârlarıdır( Bu millet ve vatan, hayat-ı içtimaiyesi ve siyasiyesi anarşilikten kurtulmak ve büyük tehlikelerden halâs olmak için beş esas lâzım ve zaruridir Birincisi: merhamet; ikincisi: hürmet; üçüncüsü: emniyet; dördüncüsü: haram ve helâli bilip haramdan çekilmek, beşincisi: serseriliği bırakıp itaat etmektir İşte Risale-i Nur, hayat-ı içtimaiyeye baktığı vakit, bu beş esası te'min edip, hem asâyişin temel taşını tesbit ve te'min eder KL)

ASÂYİŞ-BERKEMÂL Rahat ve huzur te'min edilmiş
ASÂYİŞ-CU f Rahat ve huzur arayan Asâyiş isteyen
ASÂYİŞ-PERVER f Asâyiş taraftarı Sükûnet, rahat ve huzur isteyen
ASÂYİŞ-PERVERÂNE f Rahat, huzur ve asâyiş taraftarına yakışacak şekilde
ASB Bağlamak * Sağlam olarak dürmek * İmâme, sarık * Yemen'de yapılır bir nevi kumaş * Firavun atı adı verilen bir deniz canavarının dişisi * Kurumak * Kızarmak * Sarmaşık * Sargı, bağ * Mendil
ASBAB (Sabeb C) Çukur yerler
ASBAG Alnı veya kuyruğunun ucu beyaz olan at * Kuyruğunun ucu beyaz olan kuş
ASBAG (Sıbg C) Boyalar
ASBAH (Subh C) Sabahlar
ASBAN f Değirmenci Değirmen sahibi
ASBANÎ f Değirmencilik
ASBAR (Sıbr C) Akbulutlar
ASBEST yun Oldukça yumuşak ve ateşle hususiyeti değişmeyen lifli bir madde
ASC Gezi topluluğu
ASCED Halis, karışıksız altın
ASCEL Karnı büyük olan kimse
ASD Cimâ etmek * Döndürmek * Bozmak
ASDA (Sadâ C) Sadâlar, sesler
ASDAF (Sedef C) Sedefler
ASDAG Perâkende olmak
ASDAG (Sudg C) Tıb: Şakaklar, yüzdeki şakaklar
ASDAGAN Tıb: Kollarımızdaki nabız damarları
ASDAK (Sıdk C) Samimi şeyler
ASDER Omuz, menkıb
ASDİKA Sâdıklar Sabık ve sadık dostlar * İçi dışına, sözü işine uygun olanlar
ASED Cimâ etmek * İp bükmek
A'SEF Zulmedip zorla birşey alan
ASEF (Asf) Büyük kadeh * Bir şeyi almak * Yoldan çıkmak Zulüm eylemek Körü körüne gitmek * Birisini istihdâm eylemek Irgatlık etmek, tarlada işçilik etmek * Ölüm (Kamus'tan alınmıştır)
A'SEL Eğri olan şey Eğri dişli veya bacaklı kimse
ASEL Bal Şehd * Tatmak * Su akarken yüzünde hâsıl olan kabarcık * Cennette bir su
ASEL-İ MUSAFFA Süzme bal
ASELAN Süngü titrediğinden acı çekmek * Boynunu uzatıp sür'atle gitmek
ASELBENT Tıbda ve kokuculukta kullanılan bir reçinedir ve aynı adla anılan ağacın kabuklarının çizilmesiyle elde edilir
ASELÎ Bal gibi sarı renkte olan * Yahudilerin ayırdedilmek için, omuzbaşlarına taktıkları sarı kumaş parçası * Eskiden kullanılan bir kumaş çeşidi
ASELİYYET Bal hâli
ASELLAK Deve kuşunun erkeği
ASEM Kesbetmek Kazanmak çalışmak * Dirsekten itibaren elin kuruyup çolak ve eğri olması * Ayağın topuktan kuruyup eğilmesi ve aksak olması
A'SEM Eli bileğinden kurumuş kimse
ASEMM Çok sağır
ASEMSEM Kuvvetli, büyük deve
ASEN Tütün, duhan
ASENN Koltuğu kokan kişi
ASER Solak kimse, solaklık
A'SER Çok zor ve çetin olan, dayanılması çok zor * Solak
ASERAT Sürçmeler, yanılmalar * Ayak kayması
ASERE Kanat teleklerinden evvel, ucunda olan beyaz telekler
ASES Asâyişin muhafazası için geceleri dolaşan ve şimdiki polis vazifesini gören memurlar
ASESBAŞI Osmanlı İmparatorluğunun eski devirlerinde polis müdürü
ASEV (Asven) Serkeşlik Taşkınlık, serserilik
ASEVSEL Azâsı gevşek kimse
ASF Büyük kadeh * Zulüm ve zorla bir şeyi almak
ASF Zulüm Haksızlık * Can çekişme * Emek çekip kâr kazanma * Bir tarafa eğilme * Sür'atle gitme * Rüzgârın kuvvetle esmesi * Taze ekin yaprağı* Ekin taze iken biçme
ASFAD (Safed C) Suçluların el ve ayaklarına takılan kelepçeler
ASFAF (Saff C) Saflar, hatlar
ASFALT yun Siyah renkte şekilsiz bir bitüm
ASFAR Sıfırlar Boş şeyler
ASFENCAH Akılsız, ahmak adam
ASFER Sarı, uçuk benizli Soluk * Kızıl * Islık çalan* Bomboş şey

ASFİYA Sâfiyet, takvâ ve kemâlât sâhibi ve Peygambere (ASM) vâris olup, onun meslek ve gayelerini ihyaya ve tatbike çalışan muhakkik zatlar (Derece-i şuhud derece-i iman-ı bilgaybdan çok aşağıdır Yani : Yalnız şuhuduna istinad eden bir kısım ehl-i velâyetin ihatasız keşfiyatı, Verâset-i Nübüvvet ehli olan Asfiya ve Muhakkikinin şuhuda değil, Kur'ana ve vahye, gaybi; fakat sâfi, ihatalı, doğru hakaik-i imaniyelerine dâir ahkâmlarına yetişmez Demek bütün ahval ve keşfiyatın ve ezvak ve müşâhedâtın mizanı : Kitab ve sünnettir Ve mehenkleri Kitap ve Sünnetin desâtir-i kudsiyeleri ve Asfiya-i muhakkikinin kavanin-i hadsiyeleridirM)

ASFİYA-İ MUHAKKİKÎN Hakikatı tam araştıran, delillerle isbat eden, ilim ve fazilette terakki etmiş olan büyük İslâm âlimleri
ASFİYA-İ MÜDEKKİKÎN İslâmî hakikatların tetkik ve bilinmesinde çok dikkatli ve sâdık olan büyük İslâm âlimleri
ASGA Öğrenmeğe çok hevesli * Çarpık suratlı
ASGAR En küçük Daha küçük
ASGARAN Kalb ile dil
ASGARÎ En az En küçük
ASGÜN Hazar Denizi'ne verilen bir isim

ASHÂB (Eshâb) (Sahib C) Arkadaş olanlar Sahip olanlar, kullanma yetkisine sahip kişiler * Halk, ahali * Sahabeler, yani Peygamberimiz Hz Muhammed'i (ASM) görmüş ve mü'min olarak ona ve onun mesleğine bağlı kalmış olan zatlar Bu kişiler, insanlık, doğruluk ve her türlü faziletlerde en ileri seviyede bulunan şahsiyetlerdirOnlar Peygamberimizi (ASM) her an yakın alâka ile takip ederler ve O'na, her cihetle ittibaa çalışırlardı Dâima sıdk ve sadakatten, doğruluk ve faziletten ayrılmamak cehdi içinde idiler İslâmiyetin neşir ve tâmimi için her çeşit fedakarlıktan çekinmezlerdi Risale-i Nur Külliyatından Mektubat isimli eserde denildiği gibi: "Âl ve Ashâb nâmında bu zevat-ı kirâm, nev-i beşerin enbiyadan sonra ferâset ve dirâyet ve kemâlâtla en meşhur, en muhterem, en nâmdar, en dindar ve en keskin nazarlı tâife-i azimesi" dirler(RA)

ASHÂB-I BEDİR Hz Peygamber (ASM) ile Bedir muharebesinde bulunan sahâbeler (RA)
ASHÂB-I CENNET Cennet ehli Cennetlik olanlar, Cennetlik oldukları ümid edilenler veya cennete gidecekleri müjdelenmiş olanlar (Bak: Aşere-i Mübeşşere)
ASHÂB-I DEVLET Devlete mensub olanlar Devlet adamları
ASHÂB-I EYKE (Ashâb-ı Leyke) Şuayb'ın (AS) Allah tarafından kendilerine gönderildiği kavmin adı Yerleri ağaçlı olduğundan bu isim verilmiştir
ASHÂB-I FERÂİZ Mirascılar Ölen kimsenin malında hissesi olan akrabâları
ASHÂB-I FİL İslâmiyetten önce Kâbe-i Muazzamayı tahrib için Mekke'ye hücum eden Habeş ordusunun ismi ( Önlerinde fil bulunduğundan, zırhlı vasıtalar gibi ondan faydalandıklarından bu isim verilmiş olduğu nakledilir
ASHÂB-I GÜZİN Mümtaz ve en meşhur sahâbeler
ASHÂB-I KALEM Kalem ashabı Memurlar
ASHÂB-I KALİB Bedirde öldürülüp kuyuya atılmış olan müşrikler
ASHÂB-I KEHF Kur'ân-ı Mu'ciz-ül Beyan'da bahsi geçen ve devirlerinin zâlim padişahından gizlenerek ve onun şerrine âlet olmaktan çekinerek, beraberce bir mağaraya saklanıp, Rabb-ı Rahimlerine (CC) sığınan, dindar ve makbul büyük zâtlar İsimleri rivâvette şöyle sıralanır: Yemlihâ, Mekselinâ, Mislinâ, Mernüş, Debernüş, Sâzenüş, Kefeştatâyüş Kendilerine sâdık köpeklerinin adı da Kıtmir'dir
ASHÂB-I KİRAM Hz Muhammedin (ASM) Ashabı, sahabeleri
ASHÂB-I MATLUB Huk : İflâs hâlinde bulunan şahsın, kanuni alacaklılarının yekûnü
ASHÂB-I MEŞ'EME Uğursuz, kötü, dine muhalif olanlar* Solak, sol tarafta, alçak mevkide bulunanlar
ASHÂB-I MEYMENE Dinen ihtiram mevkiinde bulunan yüksek haysiyet sahibleri Hayırlı kimseler
ASHÂB-I RESS Kur'anda bahsi geçen bir kavim adıdır Kimler oldukları kati bir şekilde tesbit edilemiyor Râvilerin ekserisi, peygamberlerine isyan eden ve onu öldürüp kuyuya atan, bundan dolayı da Cenab-ı Hakkın helâk ettiği bir kavim olduğu hakkında ittifak etmektedir (Furkan Suresi, 38 inci Ayet)
ASHÂB-I RIDVÂN Cenab-ı Hakkın rızâsıyla müjdelenen sahâbeler (RA) (Bak: Bi'at-ı Rıdvan)

Alıntı Yaparak Cevapla