07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kolesterol Efsanesinin Sonu Geldi
Prof Dr Ahmet Rasim Küçükusta'nın makalesi
Geçen hafta hayvansal yağların zararlı değil, aksine ne kadar yararlı olduğunu anlatan yazımı okuyan ve 'tereyağında sucuklu yumurta' yapıp afiyetle yiyen okurlarım, benden ısrarla bu konuda yazmaya devam etmemi istiyorlar Sanıyorum, bu hafta da kendilerine pirzola ziyafeti çekmek için birkaç cesaret verici söze daha ihtiyaçları var
Onlar mangallarını yakmak için şimdiden faaliyete geçedursunlar, biz de kolesterol ezberini bozmaya devam edelim
kolesterolün öldürücü bir zehir olmadığını, görüldüğü yerde vurulması gerekmediğini ve bütün 'memelilerin' hücreleri için hayati önemi olan bir madde olduğunu belirterek söze girelim
kolesterol hücreyi dış etkenlere karşı koruyan hücre duvarının temel yapıtaşıdır ve birçok kimyasal reaksiyonda rol alır Mesela kortizol, testosteron, östrojen  gibi üreme hormonları, D vitamini ve safra asitleri kolesterolden üretilir Bunun için kanda çok az kolesterol olması yeterlidir
kolesterol hayvansal besinlerde bulunur ama vücudumuzdaki kolesterolün çok azı gıda kaynaklıdır Büyük kısmı karaciğerimizde imal edilir Üstelik az kolesterol aldığımızda vücuttaki üretim artar, çok aldığımızdaysa azalır İşte bundan dolayı da ' diyetteki kolesterolü ne kadar azaltırsak azaltalım, kandaki kolesterol bundan çok az etkilenir '
İYİ VE KÖTÜ KOLESTEROL NEDİR?
kolesterol suda erimediğinden, kanda 'lipoprotein' adı verilen maddelerle taşınır Lipoproteinlerin dansitelerine göre HDL ve LDL olmak üzere başlıca iki türü vardır kanımızdaki kolesterolün yüzde 60-80'i LDL, yüzde 15-20'si HDL ve kalan küçük kısmı ise başka lipoproteinlerle taşınır
kolesterol karaciğerden damarlara LDL ile damarlardan karaciğere ise HDL ile taşınır LDL için 'kötü kolesterol' ve HDL için de 'iyi kolesterol' isimleri kullanılır
kanlarında LDL-kolesterol yüksek olanlarda kalp krizi riskinin arttığı, HDL-kolesterol yüksek olanlarda ise bu riskin azaldığını gösteren bazı araştırmalar vardır Başka bir deyişle; HDL/LDL oranın düşük olması koroner kalp hastalıkları için bir risk faktörü olarak kabul edilir
Ancak, risk faktörü hastalıkla aynı şey değildir kalp krizine yol açan bir faktör aynı zamanda HDL/LDL oranını da azaltıyor olabilir Gerçekten de bu oranı etkileyen pek çok faktör vardır
Mesela sigara içilmesi, obezite, hareket azlığı, diyabet, stres ve hipertansiyon  LDL' yi artırır, HDL' yi azalır, dolayısıyla HDL/LDL oranı da azalır kalp krizi veya inme HDL/LDL oranı düşük olduğu için değil, sigara, obezite, diyabet, hipertansiyon, stres  yüzünden meydana gelir
Tek başına kanda kolesterol yüksekliği veya HDL/LDL oranı düşüklüğü tehlikeli bir şey değildir Bu nedenle de sadece kanda kolesterol, HDL ve LDL ölçtürülüp bunların sonuçlarına göre kolesterol düşürücü ilaç tedavisine başlanması yanlıştır
NE KA KOLESTEROL O KA DAMAR SERTLİĞİ DEĞİL
Çoğu kimse, kanda kolesterol ne kadar yük****e damar sertliği ihtimalinin de o kadar yüksek olduğunu sanır Oysa, kalp krizi ve inmelere neden olan damar sertliğinin kan kolesterol düzeyiyle de bir ilişkisi yoktur Nitekim, diyette çok fazla hayvansal yağ ve kolesterol bulunması damar sertliğini dolayısıyla da kalp krizini kolaylaştırmaz kalp krizi geçiren hastalar incelendiğinde bunların diğer insanlardan daha fazla hayvansal yağ yemedikleri görülür
Bunun tam tersi de doğrudur: kanda kolesterolün düşük olması veya HDL/LDL oranının yüksek olması, 'o kişide damar sertliği ve kalp krizi olmayacak' demek değildir
MANGAL HAZIR MI?
Bu yazıdan ne anladınız bilemiyorum ama mangalınız hazırsa pirzolaları ateşe koyun, fazla yakmayacak şekilde pişirin ve de afiyetle yiyin
Unutmayın ki; ' asıl tehlikeli olan kolesterol yüksekliği değil, kafayı kolesterol yüksekliğine takmaktır '
PROF A RASİM KÜÇÜKUSTA'NIN BİR ÖNCEKİ YAZISI
Kolestrol ezberini bozan gerçekler
Kaynak : Bayposta com
|
|
|