Konu
:
Gözde Damar Tıkanıklığı...
Yalnız Mesajı Göster
Gözde Damar Tıkanıklığı...
07-23-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Gözde Damar Tıkanıklığı...
Gözde oluşabilecek rahatsızlıklardan biri de retinadaki damar tıkanıklıkları
Retinada da bütün vücutta olduğu gibi iki ana damar sistemi olduğunu belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Doç
Dr
Sinan Tatlıpınar, “Her organın beslenmesinde olduğu gibi gözde de kanı retinaya getiren atardamarlar ve retinadan kanı uzaklaştıran toplardamarlar görev yapar
Bu iki grupta farklı seviyedeki tıkanıklıklar oluşabiliyor
Ancak daha sıklıkla toplardamar tıkanıklıklarına (retina ven tıkanıklığı) rastlanıyor
Bu tıkanıklık, ana toplardamar (santral retinal ven tıkanıklığı) veya dal toplardamar (dal retinal ven tıkanıklığı) seviyesinde gelişebilir
Bu hastalık diyabetik retinopatiden sonra ikinci en sık retina damar hastalığıdır
Yani oldukça sık görülen bir hastalıktır” diyor
Retina damarlarında oluşan tıkanıklıkta en büyük etkenin hipertansiyon olduğunu vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Göz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç
Dr
Sinan Tatlıpınar, bu konuda şu bilgileri veriyor:
“Yüksek tansiyonlu kişilerde, retinadaki atardamarlarda kalınlaşma ve sertleşme olduğu için belirli bir süre sonra atardamarlar yakındaki toplardamarlara baskı uygulamaya başlar ve tıkanıklık gelişebilir
Retina toplardamar tıkanıklığının en sık bulgusu hastalarda meydana gelen görme azlığıdır
Tıkanıklık sonucu retinanın belirli bir kısmındaki kan boşalamayacağı için damarlardan dışarıya kan elemanları çıkarak dokuda ödem ve kanamalara neden olur
Bu kanama ve ödem görme merkezini etkilerse hastada görme azlığı gelişir
Bunun dışında hastaya özel olarak bir ağrı vermiyor
Görme merkezini etkilemeyen tıkanıklıklarda ise hasta bize görme alanında bir bölgeyi daha bulanık gördüğünü tarif ediyor
”
Retina tıkanıklıklarda, gözbebeklerini büyütüp gözün arkasına bakarak ve göz anjiyografisi çekerek teşhis koyduklarını söyleyen Dr
Tatlıpınar, tedavi hakkında ise şunları söylüyor:
“Genellikle dal retina tıkanıklıklarında öncelikle hastayı takibe alarak bekliyoruz
Hastaların, hipertansiyonları varsa kanbasıncının mutlaka kontrol altına alınmasını istiyoruz
Görmede artış olan olgularda ek bir problem gelişmezse takip yeterli olabiliyor
Artmazsa tedavinin bazı yolları var
İlk ve klasik tedavi sıvı toplanan bölgelere argon lazer uygulayarak hastanın görme kalitesini artırmaktır
Ayrıca, yeni damar gelişimini önlemek için de gerekli hallerde argon lazer tedavisi uyguluyoruz
Diğer bir tedavi yöntemi ise son yıllarda yaygınlaşan özel ajanlarla tedavi
Retina damar hastalıklarında ağ tabakadan salınan bazı faktörler (VEGF) çoğalıyor
Özel ajanlar ile bu azaltılarak yeni damarların ortaya çıkması ve damarlardan sızıntı önleniyor
Bu ilaçları gerekli hallerde göziçi enjeksiyon yoluyla kullanıyoruz
Diğer grup ise retina atardamar (arter) tıkanıklıklarıdır
Yani göze kan taşıyan arterlerde ani tıkanıklık ortaya çıkmasıdır
Enfarktüs geçirince kalp damarları ve kalp kası nasıl hasar görürse, retinada da benzer şekilde hasar oluşur
Yani bir anlamda gözün kalp krizi sayılabilir
En sık neden kalp veya şahdamarlardan kaynaklanan kan pıhtılarının retinadaki arterleri tıkamasıdır
Bu durumda hasta birden görme kaybı yaşar
Retinanın yoğun bir sinir dokusu vardır ve uzun süre oksijensiz kalamaz
Belirli bir süre kan gitmediği zaman hasar oluşmaya başlar
Bu nedenle beklemeden tedavi etmek gerekir
Bu hastaların olabilecek en kısa sürede bir göz doktoruna başvurması ve en kısa sürede tedaviye başlanması gerekiyor
Genellikle ilk 24-48 saatten daha geç başvuran olgularda kalıcı görme kaybı gelişebilmektedir
”
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul