Konu
:
Cami Ve Çocuklarımız
Yalnız Mesajı Göster
Cami Ve Çocuklarımız
07-22-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Cami Ve Çocuklarımız
Evin iyisi sosyal tesislere yakın olandır
Böyle bir evde oturmak insana ek bir mutluluk getirir
Ancak bazı insanların
-farkında olmadan ve suret-i haktan görünerek- işlediği hatalar
küçük mutlulukları dahi yok ediyor
Bilhassa yaz günlerinde sokakta oynayan çocukların cami bahçesine sokulmamalarına şahit oluyorum
Çocukları ellerini yıkamak için bile cami bahçesine almamanın ne İslâmî ne de insanı bir tarafı vardır diye düşünüyorum
Cami avlusunu ve lavaboları temiz tutması için görevlendirilen insanların çocukları cami çevresinden uzaklaştırmalarını anlamakta güçlük çekiyorum
Öyle ki ezan okunurken terli terli şadırvana koşup abdest almak isteyen çocuklar dahi
cami avlusundan uzaklaştırılıyor
Ellerini yüzlerini yıkamak için cami avlusuna gizlice giren bazı çocukların ürkek ürkek cami içine
bilmedikleri fakat merak ettikleri bir şeye bakar gibi baktıklarına şahit oluyorum
Bu çocukları yetiştiren anne-babalara içten içe sitem etmekten kendimi alamıyorum
Cami görevlilerinin
bu konuda uyarılması ve eğitilmesi gerektiği kanaatindeyim
Çocuklarla iyi ilişki kurmakta güçlük çeken görevlilere gerekli camiler
mescitler
çocuklar sevdirilmeli ve problemlerinin çözüldüğü mekanlar olduğu gösterilmelidir
Bu mekanlarda ve çevresinde cami görevlilerince düzenlenen kültürel etkinlikler
sportif yarışmalar çocukların ilgisini çekecektir
Böylece çocuklar camilerin yalnız ihtiyarların
belli zamanlarda girip çıktığı yerler değil bütün insanların huzur ve mutluluk duyduğu mekanlar olduğunu görecektir
Camiler
mescitler
çocuklara sevdirilmeli ve problemlerinin çözüldüğü mekanlar olduğu gösterilmelidir
Bu mekanlarda ve çevresinde cami görevlilerince düzenlenen kültürel etkinlikler
sportif yarışmalar çocukların ilgisini çekecektir
Böylece çocuklar camilerin yalnız ihtiyarların
belli zamanlarda girip çıktığı yerler değil bütün insanların huzur ve mutluluk duyduğu mekanlar olduğunu görecek
cami görevlilerini kendilerini kovalayan asık suratlı insanlar değil
sevecen ve iyilik timsali insanlar olarak tanıyacaktır
İçinde bulunduğu bunalımlı durumu rahatlıkla paylaşabilecektir
Çok merak ediyorum çocukken girmesi yasak edilen bir yere büyüyünce nasıl alıştırılacak bu çocuklar? Oysa çok bilinen bir hadisi şerifde "Çocuklarınız yedi yaşına girince onlara namazla emredin" (Ebu Davut) buyurulmaktadır
Çocukları camiden uzaklaştırma hareketini kim yaparsa yapsın ve bu gereksiz titizliğe göz yuman kim olursa olsun ne insanlıktan ne de Hz
Peygamber'in hayatından haberi var demektir
Hz
Peygamber (s
a
v) yakın çevresindeki çocuklara ve torunlarına o kadar ilgi ve sevgi göstermiştir ki; camide namaz kıldırıyorken bile çocuklar omuzunda ve sırtındadır
Hz
Zeynep'ten torunu Umame bu çocuklardan biridir
Hz
Peygamber onu namazda omuzuna alır
rukua gittiğinde yere kor
kalktığında tekrar omuzuna alırdı
(Kütüb-ü Sitte)
Bazen Hz
Peygamber secdeye gidince Hz
Hasan ve Hüseyin gelip sırtlarına binerlerdi
Hz
Peygamber secdeden kalkarken onları yumuşak bir şekilde alıp yere koyarlardı
Secdeye gidince onlar yine sırtına binerlerdi
bu durum namaz bitene kadar devam ederdi
Çocuk terbiyesinde dini terbiyeye öncelik verilmesine rağmen günümüzde müslümanların çocuklarının yetişmesinde
bütün gayret ve maddi manevi imkanlarını
sadece dünyevi geleceklerini kazanma doğrultusunda harcamaları
onların
ahiretlerine yatırım yapmamaları inançlarına son derece aykırı bir durumdur
Namaz bitince de çocukları alır dizlerine oturturlardı
Bir defasında Hz
Peygamber secdedeyken sırtına Hz
Hasan veya Hz
Hüseyin binince
ininceye kadar secdeyi uzatmıştı
Bir başka zamanda da hutbe okuyorken Hz
Hasan ile Hz
Hüseyin camiye girince sözüne ara verip aşağı inmiş ve onları kucağına almıştı
" (Nesai)
Bütün bu örneklerden anlaşılacağı gibi Hz
Peygamber (s
a
v) çocuk ve torunları ile çok yakından ilgilenmiş
onlara her zaman ve mekanda sevgi
anlayış ve sorumlulukla yaklaşmış şefkatle muamele etmişken; bizim çocukları cami ve çevresinden uzaklaştırmak için yaptığımız hareketleri nasıl yorumlayabiliriz? Cami ve cemaata alıştırma hususunda bizlere en güzel örnek Hz
Peygamber (s
a
v) olmalıdır
O ne güzel örnektir
Kuranı Kerim açısından
aile terbiyesinde imandan sonra namaz öncelikli bir yer alır
"Ehline (yani aile halkına) namazı emret! O hususta sabır da göster
(Taha/132) ayetinde "ailene namazı emret" dedikten sonra
ayrıca omun hakkında sabretmenin emredilmesi çok manidardır
Usanmadan emir ve ilginin devam ettirilmesi ve mutlaka neticenin alınması gerekmektedir
Hz
Peygamber'in çocukları irşadlarında namaz üzerinde çok durduğu görülmektedir
Enes (r
a) Tahrim Suresi'ndeki "Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun" mealindeki ayet nazil olduğunda Hz
Peygamberin sabah namazına çıkarken altı ay Hz
Fatıma'nın kapısına uğrayıp onları namaza çağırdığını bildirmektedir
Oysa zamanımızda ağzını açtığında müslümanlığı kimseye bırakmayan
kendisini gerçek kurtulmuş olarak gören birçok aile
çocuklarının ibadetlerine dikkat etmemektedir
"Daha küçük
büyüyünce kılar
Biz de gençken böyleydik
" düşüncesizliği ile buluğa ermiş çocuklarını uyarmamakta
onlara yol göstermemektedirler
Sabahları "biraz daha uyusun" diye sabah namazına kaldırmamaktadırlar
Oysa genç her konuda olduğu gibi bu konuda da annebabasından ilgi bekler
İddia edilenin aksine ısrar ister
Namaz kılmayan bir öğrencime "Sen akıllı bir kızsın ve sana namazın farz olduğunu da biliyorsun neden kılmıyorsun?" dediğimde "Ama öğretmenim annem bir kere kılmamı söylüyor
ısrar etmiyor" cevabını verdi
Anneye durumu anlattığımdan kısa bir süre sonra öğrencim sevinçle "Artık hiç namazımı bırakmıyorum öğretmenim" diye mutluluğunu benimle paylaşmıştı
Aile terbiyesinde dini terbiyeye öncelik verilmesine rağmen günümüzde müslümanların çocuklarının yetişmesinde
bütün gayret ve maddi manevi imkanlarını
sadece dünyevi geleceklerini kazanma doğrultusunda harcamaları
onların
ahiretlerine yatırım yapmamaları inançlarına son derece aykırı bir durumdur
Her aile
çocuğunu en iyi kendisi tanır
Bu konuda çocuklarına nasıl davranmaları gerektiğini tesbit etmeli ve çocuğun ibadetini yerine getirmesini sağlamalıdır
İslam dininde
cemaatla namaz teşvik edilmiş
hatta bazı ibadetler için cemaat farz kılınmıştır
Cemaatle namaz müslümanların birbirleri ile görüşüp hallerinden haberdar olmalarını
bilgi alışverişinde bulunmalarını
aralarında disipile yaşadığı çevreye ve samimiyet kurduğu insanlara dikkat etmeli ve bu konuda çocuklarına iyi örnek olmalıdır
Çocuklarının namaz kılmayan
camiye gitmeyen bir çevre ile ilgi kurmasına engel olmalıdır
Çocuğunu sadakatine güvendiği arkadaş ve dostlarıyla birlikte cemaatle namaz kılmaya alıştırmalı ve buııa devam etmelidir
Camilerde yapılan sohbetleri ve öğretilen
dini esasları ve inançları takip etmelidir
Kuranı Kerimi okumaktan ve dinlemekten derin bir zevk duymalı ve çocuklarına aynı zevki aşılamalıdır
Bu hususta ihmal ve gaflet göstermemelidir
Sahih hadislerde
cemaatle kılınan namaza verilecek sevabın tek başına kılınan namazın sevabından 25 veya 27 kat olduğu
ayrıca cemaata katılanların sayısı arttıkça kılınan namazın sevabının da artacağı haber verilmiştir
Bilhassa babalar
erkek çocuklarını eğitmekte çok dikkat etmelidirler
Cünkü erkek çocuklar önlerinde örnek olarak babalarını görür ve onun gibi hareket etmeye özen gösterirler
Vakit girince cemaatla namaz kılmaya yarışırcasına gitmelerini sağlamak için çocuklarını teşvik etmelidirler
Gündüz rızık peşinde koşan babalar akşam ve yatsı namazlarını çocukları ile kılmaya özen göstermelidir
Camiye gitmeyi adet edinen bir çocuk
kendi iç yapısında imanın ruh ve mayısını kökleştirir
Allah'a itaatin zevkini ve heyecanını taşır
Aynı zamanda iyilikler ve kötülükler hususunda Islâmın
buyruklarına baş eğip teslimiyet göstirir
Cemaata katılması çevresinde çeşitli yaştan ve seviyeden insanlarla ilfşkilerini güçlendirir
Bilindiği gibi insanlarla sağlıklı ilişki kuranıayanlar
Allah'la sağlıklı ilişki kuramazlar
Aile yaşadığı çevreye ve saıııinıiyca kurduğu insanlara dlkkat etmeli ve bu konuda çocuklarına iyi örnek olmalıdır
Çocuklarının namaz kılmayan
camiye gitmeyen bir çevre ile ilgi kurmasına engel olmalıdır
Çocuğunu sadakatine güvendiği arkadaş ve dostlarıyla birlikte cemaatle namaz kılmaya alıştırmalı ve buna devam etmelidir
Camilerde yapılan sohbetleri ve öğretilen dini esasları ve inançları takip etmelidir
Kuranı Kerimi okumaktan ve dinlemekten derin bir zevk duymalı ve çocuklarına aynı zevki aşılamalıdır
Bu hususta ihmal ve gaflet göstermemelidir
Ayrıca Kur'an ilimleriyle ve çocuğun anlayabileceği konularla ilgili toplantılara katılmaya özen göstermeli ve çocuklarını da yanlarına almalıdırlar
Bilhassa kadınların bu konuda çok şikayetçi olduklarına şahit oluyoruz
Babalar kendi arkadaşları ile ilişkilerini düzenlerken aile fertlerini pek kaale almamakta ve erkek kız bütün çocukların
terbiyesi ve her yönden bilgilendirilme işi
annelerin üstüne atılmaktadır
Oysa 10 yaşından sonra erkek çocukların babaları ile birlikteliği ve erkeksi bir takım olayları paylaşımı onun bedensel
psikolojik ve sosyo kültürel gelişimi için çok önemlidir
Çünkü bu yaşlardaki erkek çocuğun babasından öğrenmesi gereken çok şeyleri vardır
Babaların öğretmeğe fırsat bulamadıkları şeyleri uygunsuz ortamlarda uygunsuz klşilerden öğrenerek yetişen nice iyi aile çocukları telef olmakta
kötü evlat olmaktadır
Çünkü her çocuk fıtrat üzere doğar ve onun iyi
kötü olmasına çevresi sebep olur
Şair Şevkl anne baba ilgisizliğinin yetimlikten daha kötü olduğunu
dörtlüğünde ne kadar açık bir dille ifade etmektedir;
"Gerçek yetim
ana-babası hayatını tamamlamış
Kendisini başaşağı yalnız bırakmış kimse değil Asıl yetim
anası kendini boş işlere veren
Babası da durmadan kendini meşgul gösteren kimsedir
"
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul