Konu
:
Gözler,El Ve Beyin
Yalnız Mesajı Göster
Gözler,El Ve Beyin
07-22-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Gözler,El Ve Beyin
Çocukta dil ve düşüncenin gelişimi
ilk kez İsviçreli epistemolog* Jean Piaget’nin çığır açan çalışmasında kapsamlı bir incelemeye tâbi tutulmuştu
Teorilerinin bazı yönleri
özellikle de çocukların bir aşamadan diğerine geçiş biçimini yorumlayışındaki esneklik yoksunluğu eleştiri konusu olmuşsa da
onun çalışmaları
neredeyse gözardı edilmiş bir alanda öncü çalışmalar niteliğindeydi ve teorilerinin birçoğu geçerliliğini halen önemli ölçüde korumaktadır
Hegel’in genel olarak diyalektik düşüncenin sistematik bir sergilenişini sunan ilk kişi olması gibi
Piaget de doğumdan çocukluğa
oradan da ergenliğe kadar olan gelişmenin diyalektik sürecine dair bir fikir veren ilk kişiydi
Her iki sistemin de barındırdığı kusurların
bu insanların çalışmalarının olumlu içeriğini karartmasına izin verilmemelidir
Piaget’nin aşamaları şüphesiz oldukça şematik ve araştırma yöntemleri de bir o denli sorgulanmaya açık olsa bile
yine de bunlar
erken insan gelişimine genel bir bakış olarak değer taşımaktadırlar
Piaget’nin teorileri
davranışçıların görüşlerine bir tepkiydi
davranışçı ekolün önde gelen temsilcisi Skinner
özellikle 1960’larda ABD’de etkiliydi
Davranışçı yaklaşım lineer bir kümülatif gelişme kalıbına dayanan bütünüyle mekanik bir yaklaşımdır
Bu yaklaşıma göre
çocuklar
uzman öğretmenler ve müfredat planlamacılar tarafından oluşturulan
lineer bir içerik programına tâbi tutulduklarında en verimli şekilde öğrenirler
Skinner’in eğitim teorileri kapitalist zihniyete cuk oturmaktadır
Bu teoriye göre çocuklar sadece ödüllendirildiklerinde öğrenirler
tıpkı bir işçinin ancak fazla mesaiye kaldığında fazla para alması gibi
Davranışçılar dilin gelişimi konusunda tipik bir mekanik görüş benimsemişlerdi
Noam Chomsky
Skinner’in bebeklerin ilk birkaç sözcüğü (esas olarak isim sözcükleri) nasıl öğrendiğini uygun biçimde açıkladığına
ama bunların nasıl bir araya getirildiğini açıklamadığına dikkat çekiyordu
Dil yalnızca sözcük dizileri değildir
Dil tam da
belli bir dinamik ilişki içindeki sözcükler bileşimidir
ki onu öylesine zengin
etkili
esnek ve karmaşık bir araç yapan da budur
Burada bütün en kesin biçimde kendi parçalarının topl******* büyüktür
Yabancı dil öğrenmeye çalışmış her yetişkinin katılacağı gibi
iki yaşında bir çocuğun gramer kurallarını öğrenmesi gerçekten inanılmaz bir hünerdir
Bu kaba ve mekanik dogmayla karşılaştırıldığında Piaget’nin teorileri ileri doğru büyük bir adımı temsil etmektedir
Piaget
öğrenmenin çocuklarda doğal olarak bulunduğunu açıkladı
Tüm çocuklarda zaten mevcut olan bu eğilimleri açığa çıkarmak öğretmenin işidir
Dahası Piaget
haklı olarak
öğrenme sürecinin lineer bir çizgi olmadığına
nitel kırılmalarla kesintiye uğradığına dikkat çekti
Piaget’nin orijinal aşamaları tartışmaya açık olsa da
bu diyalektik yaklaşımın genel olarak geçerli olduğuna kuşku yoktur
Piaget’nin çalışmasında değerli olan şey
çocuğun gelişiminin çelişkili bir süreç olarak sunulması ve bu süreç içindeki her aşamanın bir öncekine dayandığının
bu bir önceki aşamanın da hem aşıldığı hem de muhafaza edildiğinin savunulmasıdır
Genetik olarak koşullanmış altyapı
daha ilk andan itibaren çevreyle diyalektik bir etkileşime giren hazır malzeme sunar
Yeni doğmuş bebek bilinçli değildir
ama acilen giderilmeyi talep eden derin ve köklü biyolojik içgüdülerce yönlendirilir
Bu güçlü hayvan içgüdüleri yok olmazlar
etkinliklerimizin altında yatan bilinçsiz bir alt tabaka olarak dururlar
Hegel’in dilini kullanacak olursak
burada karşımıza çıkan şey
kendinde varlıktan kendisi için varlığa; potansiyelden gerçeğe
yalıtık
savunmasız
bilinçsiz varlıktan
doğa güçlerinin bir oyuncağından
bilinçli bir insan varlığına geçiştir
Kendisinin bilince varışa doğru ilerleyen hareket
Piaget’nin doğru biçimde açıkladığı gibi
farklı aşamalardan geçen bir mücadeledir
Yeni doğmuş bebek kendini çevresinden açıkça ayırt edemez
Ancak yavaş yavaş kendisiyle dış dünya arasındaki ayrımın farkına varır
“Doğumdan dilin edinilmesine kadar geçen dönem
” diye yazıyor Piaget
“olağanüstü bir zihinsel gelişme dönemidir
” Başka bir yerde
varlığın ilk 18 ayını “küçük ölçekte bir Copernicus devrimi” olarak tanımlıyor
Bu sürecin kavranılması gereken anahtarı
özne (kendisi) ve nesne (gerçeklik) arasında cisimleşen ilişkinin yavaş yavaş aydınlanışıdır
*
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul