Konu
:
Bir Tarih Mirası: Hasankeyf
Yalnız Mesajı Göster
Bir Tarih Mirası: Hasankeyf
07-17-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Bir Tarih Mirası: Hasankeyf
Hasankeyf
Batman’a 37 Kilometre mesafededir
Batman - Midyat ana karayolu üzerinde olup
ulaşım yönünden hiçbir sıkıntı yoktur
Her an içinde bir toplu ulaşım aracına rastlamak mümkündür
Her gün Batman’a düzenli uçak seferleri yapılmaktadır
Her gün; Ankara - Batman 10
00
saatlerinde
Batman - Ankara 12
15
saatlerinde uçak seferleri olup
uçak yolculuğu 01
15 saat sürmektedir
Ayrıca Hasankeyf İlçesine Diyarbakır üzerinden de her gün düzenli uçak seferleri ile ulaşmak mümkündür
Turizm
Tarih ve doğanın kesiştiği
medeniyetlerin odak noktasında önemli bir tarih ve kültür potansiyeline sahip Hasankeyf’ te ortaçağ havasını teneffüs etmek mümkündür
Hasankeyf İlçesi özellikle hafta sonları yerli ve yabancı ziyaretçi akınına uğramaktadır
Yerli ve yabancı turistler Dicle nehri kenarında kurulan çardak tipi lokantalarda yemek yemekte
mağaralarda bulunan Yolgeçen Hanı gibi tesislerde dinlenme imkanı bulmaktadırlar
İlçede 20 yataklı Motel ve 12 yataklı Öğretmen Evi bulunmaktadır
Kale
Kalenin eski çağlardan beri bir iskan yeri olarak kullanıldığı mağara yapılardan anlaşılmaktadır
Ancak kale olarak kullanılmaya başlanması Bizanslılar dönemine rastlamaktadır
Yekpare taştan olması nedeniyle çok korunaklı olması
üzerinde birkaç tarihi eserin olması
gizli yollarla nehre inilmesi ve kaleye çıkan yol üzerindeki zarif
muhteşem taş kapısıyla dikkatleri çekmektedir
Kaleye doğudan merdivenli bir yolla ulaşılmaktadır
Bu yolun hemen başında bulunan oyma taşlardan yapılmış Eyyübilere ait olduğu üzerindeki kitabeden anlaşılmaktadır
Bu yolun üst tarafında da kısmen harap olmuş diğer bir kapı yer almaktadır
Kalenin kuzeydoğu ucunda dev bir kule gibi yükselen Küçük Saray yer almaktadır
Ayrıca kalede Ulu Cami
Büyük Saray yer almaktadır
Bu eserlerle ilgili bilgi verilecektir
Kalenin dikkate değer özelliklerinden biri de
gerek Artuklular gerekse Eyyübiler döneminde buraya su çıkarılmış olmasıdır
Asırlarca kale bu su ile hayat bulmuş
Bu suyun kesildiği olağanüstü zamanlarda kalenin kuzeyinde yer alan merdivenli yollarla nehirden su alınmış
Kalenin tarihlerde silah zoru ile ele geçirildiği yazılmıyor
Köprü
Tarihi kaynaklarda köprünün 1116 tarihinde Artuklu Fahrettin Karaaslan tarafından yapıldığı yazılı
Ancak Hasankeyf 638 yılında Müslümanlarca fethedildiği sırada bir köprüden bahsedilmektedir
Bu nedenle köprünün antik bir temel üzerinde yapılmış olması ihtimal dahilindedir
Kemer açıklılkları itibariyle ortaçağda yapılan taş köprülerin en büyüğüdür
Ortadaki büyük kemeri taşıyan iki orta ayağın arasındaki açıklık 40 metredir
Doğu ve batıdaki küçük kemerler dışındaki ortadaki büyük kemerler tamamen yıkılmış durumda
Araştırmalara göre köprünün en büyük kemerin ortası ahşaptandı
Düşman şehre saldırdığı zaman bu ahşap kısım yerinden kaldırılır
düşmanın şehre girişi engellenirdi
Bu özellik köprünün ömrünü kısaltmış
Köprünün önemli özelliklerinden biri de orta ayakları üzerinde yer alan ve on iki burcu simgelediği tahmin edilen figürlerdir
Bir ikisi dışında tahrip olmuş ve şekil olarak he ifade ettikleri anlaşılmaz hale gelmiştir
Köprünün ne zaman yıkıldığı da bilinmemektedir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul