Yalnız Mesajı Göster

Mikroorganizmalar Ve Bitkiler

Eski 07-16-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mikroorganizmalar Ve Bitkiler



Canlılardaki Moleküler Planlamalar


İster ilkel ister gelişkin kabul edilsin, tüm canlılarda şaşılası bir moleküler planlamalar vardır Tüm canlı vücutları çok amaçlı bu planlamaların olağanüstü sentezidir

Tersinim teorisi canlı vücutlarını basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünsel kurgusu olarak tanımlar

Basite indirgenemez kompleks sistemler: Evrim teorisi materyalizme dayandığından basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünlüğünde olan canlılığında maddeye indirgenebileceğini savunur

Onlara göre canlıların basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünlüğünde olması maddeye indirgemeye engel değildir Her şey gibi canlılığında maddesel bir karşılığı vardır

Diğer ifade ile kompleks sistemler diye bir olgu yoktur Sistem olarak tanımlanan şey doğal kanunların işlerliğinin sonucudur ve tamamen rastlantısaldır

Oluşumlarda herhangi bir irade ve bilgi söz konusu değildir ve olamaz

Charles Darwin Türlerin Kökeni kitabında bu konuda şöyle yazmaktadır:

-Eğer birbirini takip eden çok sayıda küçük değişiklikle kompleks bir organın oluşmasının imkânsız olduğu gösterilse, teorim kesinlikle yıkılmış olacaktır

Görüleceği gibi Charles Darwin'in en büyük korkusu canlılardaki kompleks sistemlerin varlığının kanıtlanmasıdır Aynı korku tüm evrimcilerin yüreklerini bütünüyle sarmıştır

Bu nedenle evrimciler tüm güçleriyle bilimsel bulguları göz ardı etmeyi göze alarak kompleks sistemleri ret ve inkar etmektedirler

Evrim teorisi, canlılardaki tüm sistemlerinin, önceden belirlenmiş bir plan olmadan rastlantılarla ortaya çıktığı iddiasındadır

Bu rastlantılar arasından, canlıya fayda sağlayanların kalıcı hale geldiğini, böylece sistemlerin çok basit bir formdan başlayarak uzun süreçler içinde aşama aşama geliştiğini öne sürmektedir

Fakat bu fark edileceği gibi:

Yapmanın zor bozmanın kolay olduğu,

uzun süreçli oluşumlarda amacın en baştan bilinmesi gerekliliği ilkelerine terstir

Eğer siz ne yapacağınızı, nereye gideceğinizi diğer ifade ile amacınızı en baştan bilmez, amacınıza uygun hareket etmezseniz aradan milyar seneler geçse bile boşu boşuna dolanır durursunuz

Bir evrimciye göre canlılık doğal olarak kendisine faydalı olanları bilme, alma, saklama ve faydalı yönde kullanma iradesine sahiptir

Tersinim teorisi bu mantığa, evrimi Yaratıcı iradenin yerine konulması olarak yorumlar Diğer ifade ile evrim dininin yaratıcı Tanrısı doğadır


****

Evrim teorisine göre canlılar ilk dönemlerde çok basit yapılardaydı Rastlantısal mutasyonların oluşturduğu değişimler içinden faydalı olanlar seçilmiş, bu seçilim bazı canlılara diğer canlılara göre avantajlar sağlayıp güçlendirmiş, doğal seleksiyon (güçlülerin zayıfları elemesi) yoluyla daha güçlü, gelişmiş canlıların ortaya çıkmalarına neden olmuştur

Zaman içinde daha da güçlenip gelişen canlılar kademeli oluşumlarla gözler, kulaklar, kanatlar kazanmışlardır

Fakat bu (pek çok nedenlerden dolayı) olası değildir Akıl, mantık ve bilim dışıdır

Bu olası olmamayı tanımlama ve açıklama için:

a)-Basite indirgenemez kompleks sistemlerin,

b)-Basite indirgenemez kompleks sistemler kurgusunun,

c)-Basite indirgenemez kompleks sistemlerin kurgusal bütünlüğünün ne olduğunu belirtmede yarar vardır

Basite indirgenemez kompleks sistemler bir çok parçadan oluşan, aynı amaca yönelik olarak birbirlerini bütünleyen; parçalardan birinin olmaması, yanlış yerde olması, eksik ya da fazla olması gibi nedenlerle amaca ulaşılamayan ya da eksik veya yanlış yerlere ulaşılan sistemlerdir

Örneklemek gerekirse mekanik bir saat pek çok çarklardan, zembereklerden, yaylardan oluşur ve zamanı ölçme amacına göre planlanmıştır

Parçalarından bir ya da bir kaçının olmaması, amaca uygun olarak biribirini bütünlememesi, yanlış yerde olması gibi nedenlerle saat ya çalışmaz ya da zamanı yanlış gösterir yani amaca ulaşılmış olmaz

Bu nedenle saat denen cihaza basite indirgenemez kompleks bir sistemdir diyebilmekteyiz

Konumuz canlılar olduğuna göre canlılardan örneklemek gerekirse; bir canlı gözü, kulağı, derisi, dili ve burnu gibi duyu organları da diğer organları gibi (birden fazla, aynı amaca yönelik parçalara gerek duyulduğundan) basite indirgenemez kompleks sistemler içerir ve görme, duyma, dokunma, tatma gibi çeşitli amaçlara yöneliktir

Bu organlardan herhangi birinin herhangi bir parçasının olmaması, amaca yönelik olarak birbirlerini bütünlememesi, yanlış yerde bulunması ya da eksik veya hatalı olması gibi nedenlerle duyu organları var oluş amaçlarını gerektiği gibi gerçekleştiremez (Duyu organlarının kompleksliği konusunda ilgili bölümlere bakınız)

Fakat duyu organları bütün parçalarıyla yerli yerinde olsa da amaç; bu organların basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünselliğinde olması nedeniyle gerçekleşemez

Amacın gerçekleşmesi için merkezi sinir sistemi gibi başka, başka; basite indirgenemez kompleks sistemlere de ihtiyaç vardır

Amaca ulaşmak için birden fazla basite indirgenemez kompleks sistemlerin bir arada çalışması gerekiyorsa bu sistemlere, basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünselliği denilir

Fakat canlılarda amaca ulaşılsa dahi bir sürede olsa devamlılık da gerekir

Duyu organlarıyla birlikte merkezi sinir sistemi de oluşup bir araya geldiğinde görme, tatma, işitme vb gibi olaylar gerçekleşir ama bu oluşum amacın devamlılığını sağlayamaz Kısa sürede biter

Devamlılığın sağlanabilmesi için bunların dışında dolaşım, solunum, sindirim, boşaltım, savunma gibi basite indirgenemez kompleks sistemlere ve bu sistemlerin meydana getirdikleri bütünselliklere ihtiyaç oluşur

Bu nedenle canlı vücutları basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünlüğünde olan; bütünsellikleri bir araya gelmesiyle oluşmuş, basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünsel kurgusudur

Her organ bu bütünsel kurgunun içindedir Her birinin ana amaç olan yaşam için ayrı, ayrı ve değişik görevleri vardır Hiç bir organ gereksiz var edilmemiştir

Canlı vücutlarının bu özelliği kademeli gelişimi öngören evrim teorisini tamamen geçersiz kılar


Pennsylvania Lehigh Üniversitesinden biyokimya profesörü Michael J Behe; 1996'da yayınladığı Darwin'in Kara Kutusu: Evrime Karşı Biyokimyasal Başkaldırı adlı kitabıyla bu çıkmazı bilimsel ve akılcı bir dille çok güzel ifade etmektedir

Behe ve onun gibi bilinçli tasarım teorisini savunan birçok bilim adamı tarafından ayrıntılarıyla ortaya konan insan gözü, gözün biyokimyasal sistemi, kan pıhtılaşma sistemi, bakteri kamçısı, hücre içi organeller, DNA ve onu işleyen enzimler gibi pek çok basite indirgenemez kompleks sistemler evrim teorisinin geçersizliğini gerçeğe dönüştürmektedir

Michael J Behe ve diğer bilim insanları tarafından birbirlerini takip eden çok sayıda küçük değişiklikle kompleks bir organın oluşmasının imkânsız olduğu bilimsel yollar ve kanıtlarla gösterilmekte, Darwin'in evrim teorisi kesinlikle yıkılmaktadır

İlerdeki bölümlerde canlı vücutlarındaki basite indirgenemez kompleks sistemlerinden yeteri kadar bahsederek okuyucunun bu konudaki kanaatlerini netleştirmeye çalışacağız


Devamı var

Alıntı Yaparak Cevapla